Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/501 E. 2023/290 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/501
KARAR NO:2023/290

DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ:18/06/2018

BİRLEŞEN ….ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … KARAR

DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ:18/06/2018
KARAR TARİHİ:10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan asıl ve birleşen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 2017 yılı olağan genel kurulunun 20/03/2018 tarihinde saat 12:00’da şirket merkezinde toplandğını, şirketin toplam 83.217.654 TL’lik sermayesine tekabül eden 8.321.765.400 adet payın tamamının toplantıda temsil edildiğini, genel kurul toplantısının açılmasıyla birlikte ilk gündem maddesi uyarınca divan heyetinin seçildiğini, ancak diğer maddelerin görüşülmesine geçilmeden önce davacı …’nin talebi üzerinde gündemin 3.maddesi ile 2.maddelerinin görüşülmesinin oybirliği ile yer değiştirildiğini, gündemin 2.maddesinin 2017 yılına ait bilanço ve kar/zarar hesaplarının okunması, müzakeresi ve onaylanması, 3.maddesinin ise yönetim kurulu faaliyet raporu ile bağımsız denetim raporunun okunması ve müzakere edilmesi olduğunu, bunun üzerine yine gündemin diğer maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce azınlık pay sahibi sıfatıyla davacıyı genel kurul toplantısında vekaleten teslim eden vekilin, TTK ‘nın 420.maddesi uyarınca finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların görüşülmesinin ertelenmesi talebinde bulunması üzerine genel kurul toplantısı gündeminin 2, 3, 4 ve 6.maddelerinin görüşülmesinin ertelendiğini, ancak TTK 420.maddesi uyarınca finansal tabloların müzakeresine bağlı konulardan ve genel kurul toplantısı gündeminin yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi ile görev sürelerinin belirlenmesine ilişkin 5.maddesi, TTK gereği bağımsız dış denetleme kuruluşunun seçimi ve onaylanmasına ilişkin 7.maddesi ve yönetim kurulu üyelerinin şirket konusu işlerle iştigal etmelerine TTK 395 ve 396.maddeleri gereğince müsade edilmesine ilişkin 8.maddelerinin görüşülmesinin davacının iradesine aykırı ve hukuka aykırı olarak ertelenmediğini ve davacı ile diğer azınlık pay sahibi vekillerinin itirazlarına rağmen oyçokluğu ile söz konusu kararların alındığını, davacı …’nin şirket sermayesinin 12.605.590,93 TL’lik kısmına tekabül eden 1.260.559.093 payın sahibi ve %15,1’lik oranda pay sahibi olarak alınan kararlara karşı itiraz ettiğini, kararların hukuka aykırı olarak alındğını, anılan nedenlerle hukuka aykırı olarak alınan genel kurul toplantısının 5, 7 ve 8 nolu kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 20/03/2017 tarihli 2017 yılı olağan genel kurul toplantısının şirket merkezinde çağrı ve toplantı usullerine uygun olarak yapıldığını, toplantı başladığında davacı vekilinin divan başkanlığına yazılı dilekçe verdiğini, divan başkanlığının ise davacı vekilinin talebi üzerine gündemin 2.maddesi olan yönetim kurluu faaliyet raporu ile bağımsız denetim raporunun okunup değerlendirilmesi, gündemin 3.maddesi olan 2017 yılına ait bilanço ve kar/zarar hesaplarının okunması ve müzakere edilmesi, gündemin 4.maddesi olan yönetim kurulunun ayrı ayrı ibra edilmesi, gündemin 6.maddesi olan kar dağıtıma ilişkin görüşmelereni TTK 420.hükmüne göre ertelendiğini, davacı ve vekilinin şirketten her türlü bilgi ve belgeyi aldıklarını, bilançolar ve diğer finansal tablolar konusunda yeteri kadar bilgi sahibi olduklarını, şirkete ayrıca bağımsız denetim raporu da hazırlandığını, bütün bu bilgilerin TTK 1524.maddesi gereğince davacıyla ve kamuoyu ile paylaşıldığını davacının butun sorularına şirket tarafından ayrıntılı cevap verildiğini, bu nedenle davacının finansal tabloları ertelenmesine bir ihtiyacı kalmadığını, davacının erteleme talebinin hakkın kötüye kullanımına ilişkin olduğunu, 28/06/2018 tarihinde yapılan ertelenen genel kurul toplantısında yeniden eski yönetim kurulunun seçildiğini, yeni yönetimin eski yönetimle aynı olmasının tek başına iptal nedeni olamayacağını, yine gündemin 7.maddesi ile bağımsız denetçi seçimine ilişkin itirazların haksız olduğunu, bağımsız denetçinin şirketin bir organı olmadığını, bağımsız denetçi seçimi konusunda TTK 420.maddesinde yer alan finansal tabloların ertelenmesine ilişkin konu ile bir ilgisi bulunmadığını, yine gündemin 8.maddesine ilişkin itirazların da yersiz olduğunu, davalı şirketin içinde bulunduğu şirketler grubunun … Şirketler Grubu olarak adlandırıldığını, bu şirketler grubu içinde bulunan çok sayıda şirketin aynı yönetim kurulu tarafından yönetildiğini, bu nedenle yıllardır süregelen uygulamanın benzerinin yapılmasından başka yeni bir uygulama olmadığını, hiçbir zaman yönetim kurulu üyelerine TTK 395 ve 396.maddelerine göre verilen izinlerin grup dışı şirketlerde faaliyet izni olarak verilmediğini, bu izinlerin bu şekilde asla kullanılmadığını, anılan nedenlerle iptali istenen 5, 7, 8 nolu maddelere ilişkin iptal isteminin reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketteki hisse adedinin toplam hisse sayısının %15,14’üne denk gelen 1.260.559.093 hisse olduğunu; davalı … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin (… Yapı) 20/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı Olağan Genel Kuruluna davacınında aralarında bulunduğu 8.321.765.400 adet hisse sahibinin tamamının asaleten ya da vekaleten iştirak ettiğini, davacı tarafından TTK.’nun 420.maddesi uyarınca Finansal Tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların ertelemesinin talep edildiğini, aynı şekilde diğer hissedarlardan … vekilinin de erteleme talebinde bulunduğunu, talepleri değerlendiren Divan Başkanlığı tarafından; gündemin 2, 3, 4, ve 6.maddelerinin görüşülmesinin; TTK’nun 420.maddesi uyarınca ertelenmesine karar verildiği halde çoğunluk hissedarının istediği ile yeni Yönetim Kurulu Üyelerinin seçimi maddesine geçildiğini, davacı tarafından yeni yönetim kurulu üyelerinin seçimine derhal itiraz edildiğini ve davacının bu konu hakkındaki muhalefetini Genel Kurulu Tutanağına işlettiğini, Divan Başkanlığı tarafından, yeni yönetim seçimine geçildiğini ve çoğunluk hissedarlarının oyları ile …, …, … Holding A.Ş. (temsilen …) ve … İnşaat ve Ticaret A.Ş. (temsilen Şükran Tarhan) yönetim kuruluna seçildiğini, bu kişilerden oluşan Yönetim Kurulunun 2017 yılında görev yapmış olan yönetim kurulu ile birebir aynı olduğunu, ayrıca 20/03/2018 tarihli Genel Kurulda alınan toplantı gündeminin 5. maddesinin görüşülmesine ve yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesine dair kararın, toplantı gündeminin 7.maddesinin (dava dilekçesinde sehven 8. madde olarak yazılan) görüşülmesine ve yeni bağımsız denetçi seçilmesine dair kararın, toplantı gündeminin 8. maddesinin (dava dilekçesinde sehven 9. madde olarak yazılan) görüşülmesine ve yeni seçilen yönetim kurulu üyelerinin TTK’nın 395 ve 396. maddeleri uyarınca şirket konusu işler ile iştigal etmesine izin verilmesi kararının, davacının %15,14 hissesine sahip olduğu davalı şirketin ilave zararına yol açacağını beyanla, 20/03/2018 tarihinde yapılan Olağan Genel Kuruldaki toplantı gündeminin 5.,7. ve 8. maddesinin TTK 445. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 20 Mart 2018 tarihli Olağan Genel Kurul Toplahntısında Yönetim Kurulunun secimine ilişkin iptal isteminin konusuz kaldığını , ayrıca TTK.’nun 448(2) maddesi gereği, işbu davanın, vekiledeni şirkete karşı davacıları farklı olmakla birlikte aynı Genel Kurul toplantısında alınan aynı kararlara karşı İstanbul 10. Asliye Ticaret mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında dava açılmış olmakla, işbu davanın daha önce açılan İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini, esasa ilişkin olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda mahkememizin … esas, … karar sayılı 29/05/2019 tarihli kararı ile; “… TTK 395-396.maddeleri uyarınca yöneticilere izin verilmesine yönelik kararda oydan yoksunluk halinin olduğu ileri sürülmüş ise de; söz konusu iddianın savunmayı genişletme niteliğinde olduğu ve iddia ve savunmanın genişletilmesi kapsamında bulunduğu, davalı tarafça söz konusu iddia ve savunmanın genişletilmesinin kabul edilmediği, taraflar arasında görülen davanın genel kurul iptal davası olması, bu kapsamda basit yargılama usulüne tabi olması HMK 319.maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi yada değiştirilmesi yasağının dava açılmasıyla, savunmanın değiştirilmesi yada genişletilmesi yasağının da mahkemeye verilmesiyle başlayacağı, her iki dava yönünden davacılar tarafından gerek toplantıda ki muhalefet şerhlerinde, gerekse dava dilekçelerinde oy kullanan …’ın oydan yoksun olduğu iddiasının ileri sürülmemiş oluşu, sonradan bu iddianın ileri sürülmesinin iddianın genişletilmesi yasağı kapsamında bulunduğu ve davalı tarafça buna itiraz edildiği, ayrıca davacı tarafça da dava dilekçesinin usulüne uygun ıslah edilmemiş oluşu da dikkate alındığında davacıların gündemin 8.maddesinde TTK 395-396.maddeleri uyarınca izin verilmesine yönelik yapılan oylamada oydan yoksunluk iddialarına değer verilmemiş ve yukarıda belirtildiği şekilde söz konusu kararların finansal tabloların ertelenmesiyle herhangi bir ilgisi bulunmadığı” gerekçesiyle; asıl ve birleşen davaların kısmen kabul – kısmen reddi ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı davalı … YAPI İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş.’nin 20/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında gündemin 5.maddesi ile alınan yönetici seçilmesine yönelik kararın TTK. 445.maddesi uyarınca İPTALİNE, Aynı tarihli genel kurulda alınan denetim şirketi atanmasına ve yöneticilerin TTK’nın 395 ve 396. maddeleri uyarınca izin verilmesine yönelik kararların iptali istemi için açılan davaların ayrı ayrı reddine, karar verilmiş, bu karara karşı, asıl ve birleşen davalarda davacılar vekillerince ve davalı şirket vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstanbul BAM 14.Hukuk Dairesinin 2019/2062 esas, 2022/851 karar sayılı, 16/06/2022 tarihli ilamı ile; “mahkemece şirket esas sözleşmesi getirtilmek suretiyle esas sözleşmede TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereği yönetim kurulu üyelerinin şirket konusu işlerle iştigal etmeleri hususunda sözleşmede herhangi bir düzenleme bulunup bulunmadığı, bu bağlamda iptali talep edilen sekiz no’lu kararın alınmasını esasen esas sözleşme gerektirip gerektirmediği, TTK’nın 436. maddesinde belirtilen bir akrabalık ilişkisi bulunup bulunmadığı, buna göre oydan yoksunluk hali mevcut olup olmadığı hususları tereddütten uzak şekilde ortaya konulmalı, oydan yoksunluk hususu resen dikkate alınarak sonuca gidilmelidir. Diğer taraftan, mahkemece alınan bilirkişi raporuna karşı yapılan gerekçeli itirazlar denetlenebilir şekilde ek raporla ya da yeni bir heyetten alınacak raporla giderilmeden karar verilmesi nedeniyle, mahkemenin delileri tam olarak topladığından da söz edilemez.” denilerek kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılama ile istinaf ilamı uyarınca ticaret sicil müdürlüğünden davalı şirketin anasözleşmesi getirtilmiş, …, …, … ve …’ın nüfus aile kayıt tabloları dosya içerisine alınmıştır.
Dosya istinaf kaldırma kararı doğrultusunda ek rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 10/03/2023 tarihli rapor ile; Pay sahibi ve yönetim kurulu üyesi …’ın kendisi ve hâkim pay sahibi konumunda olduğu tespit edilen … Holding AŞ ile … İnşaat ve Ticaret AŞ hakkında şirketle işlem yapma ve rekabet yasaklarına izin ile ilgili oylamada oy hakkından yoksun olduğu, bununla birlikte … ile … arasındaki üstsoy ve altsoy ilişkisinin var olduğunun ispat edilmediği, bozma kararındaki yokluk yaptırımı yaklaşımı doğrultusunda analiz yapıldığında; 8.Nolu genel kurul kararının …, … Holding AŞ ve … İnşaat ve Ticaret AŞ’ye verilen izinlerin geçersiz sayılabileceği, diğer yönetim kurulu üyesi olan … hakkındaki oylamada oy hakkından yoksunluğun sabit olmaması sebebiyle verilen iznin geçerli olacağı, bununla birliktte Kök Rapor’daki iptal edilebilirlik yaptırımı görüşlerinin aynen korunduğu, zira özel olarak iptal edilebilirlik hali olarak öngörülen bir sebebin yokluk olarak nitelendirilemeyeceği (TK m. 446/1-(b)j; belirtilen oy hakkından yoksunluk halinin şeklen varlık kazanan dava konusu 8 nolu kararın meydana geliş şekline (usule) dair bir sakatlık teşkil ettiği, oydan yoksunluk gerekçesiyle yetkisiz oy kullanımının nisabı etkilemiş olmasının da varılan sonucu değiştirmediği (TK m.446/1-(b)), ancak iptal sebeplerinin davada ilgili taraflarca yargılama usulüne uygun olarak ileri sürülmesi gerektiği, Kök Rapor’a yönelik diğer beyan ve itirazların yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişikliğe yol açabilecek nitelikte olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Asıl ve birleşen dava; davalı şirketin 20/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılına ilişkin genel kurul toplantısında alınan yönetim kurulu seçimi, denetçi seçimi ve yönetim kurulu üyelerine TTK 395 ve 396.maddeleri uyarınca izin verilmesine ilişkin kararların iptaline ilişkin genel kurul kararı iptal davasıdır. İstinaf karar ilamı ile genel kurul kararının 8.maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerine şirketle işlem yapma ve rekabet etme konusunda verilen izin kararı yönünden kararın alınmasını esasen esas sözleşme gerektirip gerektirmediği, TTK’nın 436. maddesinde belirtilen bir akrabalık ilişkisi bulunup bulunmadığı, buna göre oydan yoksunluk hali mevcut olup olmadığı hususlarında yeniden inceleme yapılması talep edilmiştir.
Söz konusu genel kurulda alınan kararların iptalinin gerekip gerekmediği her bir karar yönünden aşağıda ayrıntılı olarak incelenmiştir.
Gündemin 5.maddesi ile alınan yönetici seçilmesine yönelik kararın iptal istemi; 6102 sayılı Yasa’nın 420.maddesi gereğince finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular, sermayenin 1/10’i, halka açık şirketlerde ise 1/20’ine sahip pay sahiplerinin istemi üzerinden genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın toplantı başkanın kararı ile 1 ay sonraya bırakılması gerekmektedir. TTK 413/3.maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin görevden alınmaları ve yenilerinin seçimi yıl sonu finansal tablolarının müzakeresi maddesi ile ilgili sayılır. Dolayısıyla finansal tabloların müzakeresinin ertelenmesine karar verildiği halde buna bağlı konulardan olan yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin gündemin 5.maddesinin görüşülmesinin de ertelenmesi gerekirken, bu maddenin görüşülerek yeni yönetim kurulu üyelerinin seçimi TTK 413, 420 ve 445.maddelerine aykırılık oluşturmaktadır. Her ne kadar davalı tarafça davalı şirketin organsız kalmaması sebebiyle yeni yönetim kurulu üyelerinin seçildiği ileri sürülmüş ise de; eski yönetim kurulu üyelerinin yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar görevlerine devam edeceği, yada ortaklardan birinin istemi üzerine geçici olarak şirkete kayyum tayin edilebileceği, bu itibarla davalının buna yönelik itirazlarının da yerinde olmadığı anlaşılmakla, gündemin 5.maddesinde yer alan yönetici seçilmesine yönelik kararın TTK 445.maddesi uyarınca iptaline karar vermek gerekmiştir.
Gündemin 7.maddesi ile alınan bağımsız denetçi seçimine ilişkin kararın iptal istemi; 6762 sayılı TTK döneminde denetçi bir organ olarak yer almaktayken, 6102 sayılı TTK ile getirilen düzenlemede denetçi bir şirket organı olmaktan çıkarılmış ve şirket organı dışında bağımsız denetim kuruluşları tarafından denetlemenin yapılacağı TTK 397-406.maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu bağlamda denetçi seçilmesi TTK 420.maddesinde belirlenen finansal tabloların görüşülmesi ile bağlantılı değildir. Bu husus dikkate alındığında gündemin 7.maddesi ile ilgili alınan kararın iptalini gerektirecek herhangi bir husus bulunmamakta olup, sadece atanan denetçinin TTK 399 ve 400.maddelerindeki şartları taşıyıp taşımadığının değerlendirilmesi gerekmekte olup, buna yönelik davacı tarafça, yani denetçi olarak atanan şirketin denetçi olamayacağına yönelik herhangi bir iddia da bulunulmadığından gündemin 7.maddesi uyarınca denetçi seçimine ilişkin alınan kararın iptalini gerektirecek herhangi bir husus bulunmadığından, buna yönelik dava ve istemin hem asıl davada, hemde birleşen dava yönünden reddi gerekmektedir.
Gündemin 8.maddesi ile alınan yönetim kurulu üyelerine TTK 395 ve 396.maddeleri uyarınca izin verilmesine ilişkin kararın iptal istemi; söz konusu maddenin görüşülmesi sırasında hem asıl davada, hemde birleşen davada davacı olan ortaklar tarafından yapılan muhalefet şerhinde yeni seçilen yönetim kurulu üyelerine TTK 395-396.maddeleri uyarınca izin verilmesine ilişkin kararın finansal tabloların görüşülmesi ile bağlantılı olduğundan bahisle muhalefet edildiği belirtilmiş ve buna bağlı olarak karşı oy kullanılmıştır. Yine dava dilekçelerinde de her iki tarafça gündemin 8.maddesi ile yönetim kurulu üyeliğine seçilen üyelere TTK 395-396 maddeleri uyarınca izin verilmesine ilişkin kararın finansal tabloların ertelenmesi ile bağlı olduğu, bu kapsamda seçilen yönetim kurulu üyelerinin seçilme haklarının bulunmadığı belirtilerek gündemin 8.maddesi uyarınca alınan kararların da iptali gerektiği, ayrıca hem asıl davada, hemde birleşen davada davacılar tarafından gündemin 8.maddesi ile alınan ve TTK 395-396.maddeleri uyarınca yöneticilere izin verilmesine yönelik kararda oydan yoksunluk halinin olduğu ileri sürülmüş olmakla; Genel kurul toplantısında seçilen yönetim kurulu üyeleri …, …, … Holding A.Ş ve … İnşaat ve Tic.A.Ş.’dir. Şirket ana sözleşmesi incelendiğinde, TTK 395 ve 396.maddelerine dair herhangi bir düzenleme bulunmadığı, dosyada mevcut ticaret sicil gazete nüshalarına göre de davalı şirketin 2006 yılınan bu yana genel kurullarında yönetim kurulu üyelerine şirketle işlem yapma ve rekabet etme konusunda izin verildiği, 2018 yılı yıllık faaliyet raporlarına göre …’ın … Holdıng A.Ş.nezdinde %74.73, … İnşaat ve Tic.A.Ş.nezdinde ise %70.15 pay sahibi olup kendisi hakkında verilen izin kararı ile hakim pay sahibi konumunda olduğu şirketler hakkındaki izin oylamasında olumlu oy kullandığı anlaşılmıştır. TTK 436/1 hükmü uyarınca … kendisi ile şirket arasındaki kişisel nitelikteki bir işlem hakkındaki oylamada oy hakkından yoksundur. Buna göre … kendisine ve yine hakimiyetine sahip olduğu şirketlere işlem yapma ve rekabet etme konusunda izin oylamasında oy hakkından yoksun olmakla kararın yönetim kurulu üyesi … yönünden iptaline karar verilmesi gerekmiştir. Öte yandan … ile …’ın kuzen olduklarının bildirildiği, mahkememize alınan nüfus kayıt tabloları ile de aralarında altsoy-üstsoy ilişkisinin bulunduğuna dair bir belge bulunmamaktadır. TTK 395-396 maddeleri uyarınca seçilen yönetim kurulu üyelerine izin verilmesine ilişkin kararların finansal tabloların ertelenmesiyle herhangi bir ilgisi bulunmadığından buna yönelik açılan iptal davasının diğer yöneticiler yönünden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı KISMEN KABUL / KISMEN REDDİ ile,
A) İstanbul Ticaret Sicil müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı davalı … Yapı İnş. Ve San. Tic. A.Ş’nin 20/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında gündemin 5. Maddesi ile alınan yönetici seçilmesine yönelik kararların TTK 445. Maddesi gereği İPTALİNE,
B) Aynı tarihli genel kurulda gündemin 7. Maddesi ile denetçi atanmasına ilişkin alınan karar yönünden açılan davanın REDDİNE,
C) Aynı tarihli genel kurulda gündemin 8. Maddesi ile alınan TTK 395 ve 396. Maddeleri uyarınca yöneticilere izin verilmesine ilişkin kararın yönetim kurulu üyesi … yönünden iptaline, (diğer yöneticiler yönünden davanın reddine)
2-Asıl Dava Yönünden-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 144,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Birleşen Dava Yönünden-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 144,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Asıl Dava Yönünden;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı …’ye verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’den alınarak davalıya verilmesine,
5-Birleşen Dava Yönünden;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı …’ye verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’den alınarak davalıya verilmesine,
6-Asıl Dava Yönünden-Davacı … tarafından yapılan toplam 6.192,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 3.096,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı … üzerinde bırakılmasına, ayrıca işbu dava nedeniyle davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile işbu davacıya ödenmesine,
7-Birleşen Dava Yönünden-Davacı … tarafından yapılan toplam 6.184,60 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 3.092,30 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/05/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır