Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/42 E. 2022/19 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/42 Esas
KARAR NO :2022/19

DAVA:MenfiTespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/01/2022
KARAR TARİHİ:19/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın müflis… Tic. A.Ş’ne Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kullandırdığı krediye davacının kefil olduğunu ve … ili, … ilçesinde bulunan 31 adet taşınmazı üzerine kefaletinin teminatı olmak üzere davalı lehine toplam 15.080.000-TL bedelli ipotekler tesis ettirdiğini, borçlu şirketin ödemelerini aksatması üzerine davalı bankanın davacı hakkında 27.11.2019 tarihinde …. İcra Md.nün … Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığını ve ipotek konusu taşınmazların satışını istediğini, müflis … A.Ş’ nin, … kapsamında kullandığı kredi tutarının davacı tarafından tam olarak bilinmediğini, o tarihte borçlu şirketten alınan bilgide, 22 Kasım 2019 tarihindeki ana para alacağının talep edilen tutarda olmadığını, ayrıca ahlaka aykırı bir şekilde alacağa %90 faiz oranı uygulanarak 5.030.340,56-TL faiz talep edildiğini, uygulanan faiz oranını ve faiz rakımını kabul etmediklerini, davalı banka ile asıl borçlu arasında yapılan muhtelif görüşmeler sonrasında, davalı bankanın müflis şirkete gönderdiği 06.02.2020 tarihli ve “… … Tic.A.Ş’ne” başlıklı Taahhüt Mektubu’nda davalının talebin fahişliğini kabul ettiğini ve ana para ve faizi ve BSMV olmak üzere toplam alacağın 5.873.317-TL olduğu konusunda mutabakata varıldığını, bu mutabakat nedeniyle o tarihte dava açılmadığını, bir an için alacağının daha fazla olduğu kabul edilse dahi, gönderdiği bu mektup ile fazladan feragat ettiğini, müflis şirketin 5.873.317-TL olarak üzerinde mutabakata varılan bu borcundan mahsup edilmek üzere davalı bankaya muhtelif ödemeler yaptığını ve ayrıca … İnş Turz. Gıda Ltd.Şti.’nce keşide edilmiş her biri 15.000-TL bedelli 25.0.2020, 25.04.2020 ve 25.07.2020 tarihli 3 adet çek verdiğini ve bu çeklerin ödendiğini, … … Tic. A.Ş. tarafından kendisine temlik edilen …. İcra Md’nün … Esas sayılı dosyasından, icra ve satış masrafları temlik eden müflis… Tic.A.Ş. tarafından karşılanmış olduğu için net alacağın tahsil edildiğini, … … Tic. A.Ş, taahhüt ettiği tarihte borcunu ödeyemeyince, davalı bankanın …. İcra Md.nün … E.sayılı dosyasındaki takibini devam ettirdiğini ve dosyanın % 90 faiz oranı ile ulaşmış olduğu 34.004.429,73-TL üzerinden davacıya ait ipotek konusu 31 adet taşınmazın satışını istediğini ve 08.12.2021 ve 09.12.2021 tarihlerinde olmak üzere rayiç bedellerinin çok altında icra marifetiyle sattırdığını beyanla davalının, 06.02.2020 tarihli taahhütname ve İpotek Akit tablosu da dikkate alınarak, icra satış tarihi olan 08.12.2021 tarihi itibarı ile davacının …. İcra Md. … Esas sayılı dosyasında ana para borcu, uygulanması gereken faiz oranı ve bu oranla hesaplanacak faiz ve faizin BSMV olmak üzere sorumlu olduğu toplam borcunun tespiti ile belirlenecek fazla talebin iptalini, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
6100 sayılı HMK.’nun 1. maddesine göre; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.” Aynı yasanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevine ilişkin 2/2 maddesinde; “Bu kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça…” ifadesine yer verilerek, HMK’daki göreve ilişkin genel düzenlemelere ancak yine HMK.’ndaki diğer düzenlemelerle veya diğer kanunlardaki göreve ilişkin düzenlemelerle istisnalar getirilebileceği belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK.’nun 5/1 maddesine göre “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından, adlî yargı ilk derece mahkemelerinde ihtisas mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin çalışmalar 25/11/2021 tarihi itibarıyla tamamlanmış ve buna ilişkin ihtisas kararları 30/11/2021 tarihli ve 31675 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Söz konusu ihtisas kararlarının 15/12/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacağı Resmi Gazete’de yayımlanarak duyurulmuştur.
HSK. Birinci Dairesi’nin “Finans ile ilgili açılacak davalara bakacak mahkemelerin belirlenmesine ilişkin” 25/11/2021 karar tarih ve 1232 sayılı kararına göre;
“26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceğinin düzenlendiği,
Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağının değerlendirildiği,
Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlendiği,
Bu itibarla;
1)13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2)22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3)19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler hariç),
4)23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5)21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6)06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7)20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan,
kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;

f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, … örneğin f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, ancak 15/12/2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine karar verilmiştir.
Bu kapsamda uyuşmazlığın görüm ve çözüm yerinin yukarıda değinilen yasal düzenleme ve HSK. kararı gereğince İstanbul 6., 7., 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne ait olduğu, öte yandan İstanbul 6., 7., 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri ile mahkememiz arasındaki ilişkinin ise görev ilişkisi olmayıp, iş dağılımı ilişkisi olduğu anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)6102 sayılı TTK.’nun 5/2. maddesi ve HSK. Birinci Dairesi’nin 25/11/2021 karar tarihli ve 1232 sayılı ararı uyarınca dosyanın “iş dağılımı nedeni ile” İstanbul 6, 7, 8, ve 9 nolu Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi HUKUK MAHKEMELERİ TEVZİ BÜROSUNA GÖNDERİLMESİNE,
(2)Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kesin olmak üzere karar verildi. 19/01/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır