Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/327 E. 2022/317 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/327 Esas
KARAR NO :2022/317

DAVA:Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:22/10/2021
KARAR TARİHİ:16/05/2022

Mahkememizin… esas sayılı dosyasından tefrik edilerek mahkememizin 2022/327 esas sırasına kaydedilen Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının … Tekstil Oto Kiralama Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi, 24.06.2008 tarihinde kumaş toptan ticaret ve şehir içi banliyö ve kırsal alanda kara yolu ile personel, öğrenci ve benzeri grup taşımacılığı olarak kurulmuş iki ortaklı bir şirket olduğunu, şirketin kuruluş sermayesi 500.000-TL olup %50 hisse müvekkil … ve %50 hisse davalı …’a ait olduğunu, davalı … aynı zamanda şirket kurulduğu günden bu güne kadar münferit imza ile şirketin tek yetkilisi olduğunu, şirket hisselerini bila bedel ortağına devretmesi yönünde baskı görmesi, şirket hakkında bilgi alma hakkının kısıtlanması, şirket yöneticisi olan diğer ortak davalı …’un aynı zamanda müvekkilimizin boşanmak zorunda kaldığı eşinin kız kardeşi olması ve şirket yöneticisinin yetkilerini bu sebeple dürüstlük kuralına aykırı olarak kullanarak ortaklar arasında husumet yaratması şeklinde haklı sebeplere dayandığını, davacının ortaklıktan ayrılması hususunda yapılan baskının en büyük delili davacıya dayatılan anlaşmalı boşanma protokolü olduğunu, eş …’un evi terk etmeden kısa bir süre önce ortağı olduğu … … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ndeki 59.000.000.-TL (Elli dokuz Milyon Türk Lirası) değerindeki hisselerini muvazaalı bir şekilde diğer kız kardeşi …’a devrettiğini, davacının ortaklık anlayışını ortadan kaldıran, bireysel çıkarlara yönelen ve güven ilişkisinin tamamen ortadan kalktığı bir ortam içerisinde kaldığını, gerek davacının ve gerekse şirketin haklarının yargılama süresince korunması amacıyla, şirket malvarlığı değerlerini azaltan işlemler, borçlanmalar yapılmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını, esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin ve kar payının hesaplanmasını, karar aşamasında ayrılma akçesinin muaccel olup olmadığının tespitini açıklanan nedenlerle teminatsız olarak TTK 638/2 gereğince karar kesinleşene kadar şirket mal varlığını azaltıcı ve şirketi borçlandırıcı işlemlerin yasaklanması, hatta gerekir ise şirkete kayyım atanarak şirket yönetiminin kayyım denetiminde yapılması hususunda tedbire hükmedilmesini, davacının şirket ortaklığından çıkmasına, çıkma payı ve kar payı alacağının hesaplanarak tahsiline; bu mümkün olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesini karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacı ile davalının kardeşi … arasında B.Köy 5.Aile Mahkemesinin … esas sayılı dosyasıyla görülen mal rejiminin tasfiyesi istemli davada, davaya konu edilen şirket hisseleriyle ilgili olarak evlilik birliği içerisinde edinilmiş olmasından kaynaklı … tarafından karşı dava yoluyla takas mahsup isteminin yanında davacı adına tescilli hissenin hüküm tarihine kadar en yakın tarihteki değeri üzerinden 1/2 oranında katkı payı alacağının talep edildiğini, bu hisselerin aynı zamanda ihtiyati tedbir istemine konu yapıldığını ve yargılama sürecinin devam ettiğini, yargısal sürece konu olmuş hissesiyle ilgili davacı yanın şu aşamada dava açmasında hukuki yararı olmadığını, davacı yanın talebinin açıklattırılması gerektiğini, davanın çıkmaya izin davası olması halinde davalının davacının çıkmaya izin talebine itirazı olmadığını, açılan davada hem davalı …’un hem de şirketin davalı gösterildiğini, şirketin feshi istemli davlarda sadece şirkete husumet yöneltilmesinin yeterli olduğunu, davanın TTK 636/3 mad uyarınca açılan dava olduğunun kabulü halinde diğer hissedar davalıya açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacının taleplerinin haksız olduğunu beyanla, öncelikle tedbir taleplerinin reddine karar verilmesini, ayrıca usuli itirazlar çerçevesinde davanın usulden reddine karar verilmesini, usuli itirazların kabul görmemesi halinde davanın şirket ortaklığından çıkmaya izin davası olması halinde davacı yanın şirket ortaklığından çıkmaya izin talebinin davalının kabulünde olup, bu talebe itiraz etmediğini, koşulların oluşması halinde davacıya ait hisseyi almaya talip olduğunu, bu beyanın ve kabulünün HMK 312/2 mad anlamında dikkate alınmasını, tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas… karar sayılı 26/11/2021 tarihli kararı ile mahkememizin 2021/680 esas sayılı dosyası ile birleştirilmiş, mahkememizin 2021/680 esas sayılı dosyasından verilen 15/12/2021 tarihli karar uyarınca birleşen….ATM dosyasının tefrikine karar verildiğinden dava dosyası mahkememizin… esas sırasına kaydedilmiş, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş, taraf vekilleri ön inceleme duruşmasında dosya içindeki beyanlarını tekrar etmiş, mahkememizin… esas sayılı 13/04/2022 tarihli celsesi 5 nolu ara kararı ile davalı … hakkında açılan davanın tefrikine karar verilmiş ve dava mahkememizin 2022/327 esas sırasına kaydedilmiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Memurluğundan gönderilen ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; Fesih ve tasfiyesi talep edilen … Tekstil Oto Kiralama San ve Dış Tic Ltd Şti’nin son tescilini 10/03/2021 tarihinde yaptırdığı, davalı şirketin ortaklarının … ve … olup, şirketin münferiden yetkilisinin … olduğu görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmekle; davanın, davacının da hissedar olduğu davalı şirketin fesih ve tasfiyesi ve ayrılma akçesi ödenmek suretiyle şirketten çıkması talebine ilişkin olduğu, TTKnun 636/3.maddesinde “Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.” denilmekte olup, mahkememizde açılan işbu davada hem fesih ve tasfiyesi talep edilen şirketin hem de şirketin diğer hissedarı olan davalı …’un davalı olarak gösterildiği, şirketin feshi istemli davalarda husumetin fesih ve tasfiyesi istenilen şirkete yöneltilmesi gerektiği, bu bağlamda davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu bulunduğu, husumetin HMK 114/1-f maddesi uyarınca dava şartı olduğu ve HMKnun 115/1.maddesi uyarınca mahkemece davanın her aşamasında resen değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/05/2022

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

İşbu evrak, 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.