Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/95 E. 2021/478 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/95 Esas
KARAR NO:2021/478

DAVA:İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/12/2019
KARAR TARİHİ:15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının … Mah. … ada, … parsel, …/… bağımsız bölüm, … cilt, … sayfada konut niteliğindeki taşınmazın 03.04.2019 tarihli gayrimenkul satış anlaşması ile sattığını, sözleşmenin 4. Maddesi ile satış bedeli peşin para ile ödenmek üzere tarafların anlaştığını, davalı satış bedelinin bakiye 130.000 TL ‘lik kısmını ileri tarihli çeklerle ödenmesini istediğini, çeklerin ödeme gününde kur farkının çıkması halinde bu zararı karşılamayı taahhüt ettiğini ve aralarında 29.04.2019 tarihli ek sözleşme imzalandığını, çeklerin zamanında ödendiğini, ancak oluşan kur farkının ödenmediğini, davacının zarara uğradığını, kur farkından doğan zararın tahsili için …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafından çeklerde vade olmadığını, verildiği günün ödeme günü olarak kabul edileceğini, kur farkı talep edilemeyeceğinden takibe itiraz edildiğini, davalının borcunu gereği gibi ifa etmediğini, taraflar arasındaki niza davalının sözleşmeye aykırı davranmasından doğduğunu, bu nedenlerle takibin devamına ve itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, gayrimenkulün satış bedelinin 03.04.2019 tarihli Gayrimenkul Satış Anlaşmasının 4. maddesi gereği “peşin para” ile ödeneceğinin kararlaştırıldığına dair bir anlaşmanın yapılmadığını, sözleşmenin 4. Maddesine göre “satış bedelinin ödemesi şekli tapu devir işlemleri sırasında sözleşmeye göre ‘nakit, eft, havale veya bloke çek’ olarak mülk sahibine ödenecektir” şeklinde taraflar anlaşmaya vardığını, satış bedelinden kalan bakiye 130.000 TL olmadığını, davalının satış bedelinin 400.000 TL sini çek ile ödemek istediğini, sözleşmeye göre taşınmazın satış bedelinin belli olduğunu, sözleşmenin satış bedelini müvekkilim tarafından ödendiğini, davalının sözleşme bedelinin ödediğini, davacının kötü niyetli olduğunu, 07.05.2019 tarihinde davacı tarafından tapu devri yapılmış olmasına rağmen, davacı tarafından gayrimenkul üzerinde bulunan ipoteğin 22.05.2019 tarihi itibari ile kaldırılacağı taahhüt edilmişse de kadar gayrimenkul üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, icra takibine Borçlar Kanunu hükmüne göre itiraz edildiğini, verilen çekler Türk Lirası olduğunu, kur farkı alacağı istenemeyeceğini, çeklerin gününde ödendiğini, mağdur olan ve zarara uğrayanın davalı olduğunu, borca itirazın haksız olmadığını, davacının huzurda açmış olduğu davasında hukuki bir menfaati bulunmadığını ve açılan davanın ve İcra-İnkâr tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize gönderilerek mahkememizin 2021/95 esas sırasına kaydı yapılmış, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş, duruşmaya katılan taraf vekilleri dosya içindeki beyanlarını tekrar etmişlerdir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali talebine ilişkindir.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 6102 Sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. Maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını yada arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olup, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 09/12/2019 tarihinde arabulucuya başvurulmadan açıldığı, davacı tarafından dava açıldıktan sonra 23/11/2020 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğu, aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği, arabuluculuk dava şartının sonradan tamamlanabilen dava şartlarından olmadığı anlaşılmakla, davacı tarafından açılan davanın konusu borç nedeni ile yapılan takibe vaki itirazın iptali davasında davadan önce zorunlu arabuluculuğa gidilmemiş olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Arabuluculuk dava şartı yokluğundan davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 227,97TL’den mahsubu ile fazla alınan 168,67TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI