Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/8 E. 2021/36 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/8
KARAR NO:2021/36

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/01/2021
KARAR TARİHİ:21/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılardan …. Tic. A.ş. ile davalı şirket arasında alım – satımdan kaynaklanan ticari ilişkinin mevcut olduğunu, diğer davacı şirketler ile aralarında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, iş bu ticari ilişkiye istinaden davacı … … San. Tic. A.ş. ile davalı şirket arasında karşılıklı faturalar tanzim e dildiğini ve faturaların ticari defter ve kayıtlara işlendiğini, faturaların bir kısmının mal alım – satımı için kesildiğini, bir kısmını vade farkına istinaden kesilmiş olduğunu, davacı şirket tarafından içeriği kabul edilmeyen faturaların dilekçemizin devamında ayrıca izah edileceğini, söz konusu faturaların işlenmesinden sonra oluşan cari hesap ekstresine istinaden davacı … … San. Tic. A.ş. tarafından davalı şirkete ödemeler yapıldığını ayrıca müşteri evraklarının davalı yana ciro edilerek teslim edildiğini, davalı şirketin tüm müşteri çek ve senetleri borca karşılık teslim aldığını, bu müşteri evraklarının çoğunu tahsil ettiğini, bir kısmına icra takibi yöneltilerek cebri icra ile tahsil ettiğini ancak yapılan tahsilatların davalı şirket tarafından nedense cari hesaptan düşülmediğini, davalı şirket tarafından davacıların başka belgelerde kullandığı imzaların kullanılmak ve taklit edilmek suretiyle 07/08/2019 tarihli sahte bir protokol oluşturulduğunu, protokolün içeriğinde borcun 4.764.195,62 TL olduğunu, ödeme yapılmadığı takdirde cezai 1.500.000,00 TL cezai şart ödenecği, 140.000,00 TL avukatlık ücreti ödeneceği gibi bir takım düzenlemelere yer verildiğini, davalı ile arasında ticari ilişki bulunan tek şirketin …. Tic. A.ş. olmasına rağmen söz konusu protokolle tüm davacılar aleyhine …. İcra Müdürlüğünün… ESas sayılı dosyası ve aynı icra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğünün … ESas sayılı dosyalarında icra takibi başlatıldığını, adi senette sahtecilik yapılmış olduğundan HMK 209/1 maddesi uyarınca icra takiplerinin teminatsız durdurulmasına karar verilmesi gerektiğini, söz konusu protokolün davacılar tarafından imzalanmadığı gibi belgelenin tamamının sahte olarak düzenlendiğini, icra takibine konu sulh ve yapılandırma protokolü başlıklı belgenin sahte olarak düzenlendiğini, davacıların böyle bir borcunun bulunmadığını, fakat icra takip dosyalarından yapılan tebligatlardan haberdar olmamaları sebebiyle itirazın da 7 günlük süre içerisinde yapılamadığını, bu suretle davalı şirketin haciz baskısı altında davacılardan zorla tahsilat yapmaya devam ettiğini, satış işlemlerine başlandığını, dosyalarda %45 oranında faiz uygulanması ve yapılan tahsilatların dosyalara bildirilmemesi sebebiyle halen davacıların 10.000,00 TL üzerinden borçlu göründükleri, bu haliyle davalı şirketin bütün davacıların iş yerlerine evlerine her an hacze gelmesinin mümkün olduğunu ve borcu olmayan davacıların bu yolla mağduriyetlerine sebebiyet verildiğinin açık olduğunu, davacının davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını belirterek 07/08/2019 tarihli protokolün sahte olarak düzenlendiği dikkate alınarak sahtecilik esasına dayalı olarak açılan davada HMK.209 maddesi uyarınca teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve söz konusu belgenin hiçbir işleme esas alınmayacağı yönünde hüküm tesis edilmesine, yapılacak yargılama sonunda işbu sahte protokle istinaden başlatılan …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarından davacıların borçlu olmadığının tespitine, kötü niyetli davalının %20’den az olmamak kaydıyla tazminata mahkum e dilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili 20/01/2021 tarihli dilekçesiyle; davadan feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan 20/01/2021 tarihli feragat dilekçesi doğrultusunda davacı tarafından açılan iş bu davanın vaki feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın vaki feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Peşin alınan 170,78 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile 111,48 TL.nin kararın kesinleşmesini müteakip istek halinde sahibi davacıya iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 21/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır