Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/77 E. 2021/913 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/77
KARAR NO:2021/913

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/01/2021
KARAR TARİHİ:22/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/09/2017 tarihinde davacı ile, … numaralı … Kooperatifi’ne bağlı olan davalı arasında … havalimanı nezdindeki … plaka sayılı … marka kargo-nakliye aracın %50 hissesinin devri için bir sözleşme imzalandığını, davacının sözleşme uyarınca davalıya 24.000 TL ödediğinden davalının araçta bulunan %50 hissesini davacıya devrettiğini ve 24.000 TL devir parasını elden aldığını belirttiğini, böylece davacının, 24.000 TL karşılığında satın aldığı %50 hisse ile ticari araçtan elden edilecek kazanca sahip olacağını, ancak davacının hisse devrine karşılık 24.000 TL’yi davalıya ödemesine rağmen aracın kazancından pay alamadığını, bunun üzerine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 13/11/2019 tarihinde takip başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, borcun 19/09/2017 tarihli hisse devri sözleşmesi ile sabit olduğunu, davacının bu işten kar elde edebilmek amacıyla yükümlülük altına girdiğini ve kredi çektiğini, halen %50 hissesini satın aldığı fakat hiçbir kazancından pay alamadığı araç için kredi borcu ödediğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 19/02/2021 tarihli dilekçesi ile, … plaka sayılı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş, mahkememizin 24/02/2021 tarihli ara kararı ile, HMK.389.maddesi uyarınca ancak dava konusu olan şey üzerine ihtiyati tedbir konulabileceğinden, HMK.389/1 ve 390/3 maddesi gereğince koşulları taşımayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karar yönünden istinafa başvurmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesinin 2021/657 esas, 2021/752 karar sayılı 25/05/2021 tarihli ilamı ile, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, süresi içinde cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
Davalı vekili 02/03/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği dilekçesi ile, cevap için ek süre talep ettiklerini, dava konusu borcu davalının parça parça davacıya elden ödediğini, ödemelerde yanında bulunan kimi arkadaşlarının bu hususta tanık olduklarını, 24.000 TL alınan peşinatın bakiye 6.000 TL ödemesi kalmışken aynı zamanda davacının avukatına ödenen 3.000 TL’nin de makbuzlu olduğunu, aynı aracın alacağına ortak olduğunu iddia eden davacının aracın borcuna da ortak olması sebebiyle mahsuplaşma yoluna gidilmesini de ayrıca hem talep ettiklerini hem de bu hususta yasal yollara müracaat haklarının saklı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz 04/03/2021 tarihli ara kararı ile, dava dilekçesinin davalıya 15/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, süre uzatım talebinin ise yasal 2 haftalık süre içerisinde verilmemiş olduğu anlaşıldığından süre uzatım talebinin reddine karar verilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 19/09/2017 tarihli sözleşme dayanak gösterilerek 24.000 TL asıl alacak, 7.020 TL avans faizi olmak üzere toplam 31.020 TL alacak yönünden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar dava dilekçesinde uyuşmazlığın aracın işletilmesi suretiyle elde edilen gelir olduğu belirtilmiş ise de gerek davacı vekilinin 22/11/2021 tarihli duruşmadaki beyanında “icra takibinde davalıya ödemiş olduğu 24.000,00-TL’nin faizi ile birlikte iadesini” talep ettiği şeklindeki beyanı gerekse itirazın iptaline konu … esas sayılı dosyasında davalı aleyhine 19/09/2017 tarihli sözleşme dayanak gösterilerek 24.000 TL asıl alacak, 7.020 TL avans faizi olmak üzere toplam 31.020 TL alacak yönünden takip başlatıldığı ve dosya kapsamında araçtan elde edilen gelire ilişkin herhangi bir delil sunulmamış olduğu nazara alınarak uyuşmazlık konusunun taraflar arasında düzenlenen 19/09/2017 tarihli sözleşmeye istinaden davacı tarafından davalıya ödenen 24.000 TL’nin iadesine ilişkin başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir.
… Vergi Dairesinin cevabi yazısı ile, davalının… Vergi Dairesi Müdürlüğünden 01.07.2016 tarihinde dairelerine nakil geldiği, “(Karayolu ile Şehir İçi Yük Taşımacılığı (Gıda, Sıvı, Kuru Yük, Vb.)(Gaz ve petrol ürünleri hariç)”faaliyetiyle iştigal ettiği, mükellefin Dairelerine en son beyan etmiş olduğu 2017 yılı Gelir Vergisi Beyannamesinde “İşletme Esası”na göre defter tuttuğu, ödevlinin vermiş olduğu 22/01/2018 tarih ve 236987 sayılı dilekçesi ile 2018 yılında bilanço esasına göre defter tutacağını belirttiği, ancak en son 2017 dönemine ilişkin beyannamelerini verdiği daha sonra ki dönemlere beyanname vermediği bildirilmiştir.
Yenibosna Vergi Dairesinin cevabi yazısı ile, davacının dairelerine elektronik ortamda verdiği gelir geçici vergi beyannamelerinin tetkikinde bilanço esasına göre defter tuttuğunun görüldüğü bildirilmiştir.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 04/09/2021 tarihli raporda; taraflar arasında akdedilen hisse devri sözleşmesi çerçevesinde davacı tarafından davalıya 24.000,- TL ödeme yapıldığı, her iki taraf da vergi mükellefi tüccar olmasına karşılık ticari defter ibraz etmediğinden inceleme ve
değerlendirmenin dosya muhteviyatı belgeler üzerinden yapıldığı, davalı tarafından alınan bu bedelin peyderpey geri ödendiği belirtilmesine karşılık bu konuda ispata yönelik herhangi bir belge bulunmadığı, davacı taraf ödeme tarihinden itibaren avans faizi talebinde bulunduğundan tarafıma verilen görev çerçevesinde ödeme tarihi ile dava tarihi arasında geçen süre için hesaplama yapıldığı, bu çerçevede; davacının davalıya ödediği 24.000,- TL nın dava tarihi olan 29.01.2021 tarihi itibarı ile 36.074,83 TL olduğu,
asıl alacak tutarı olan 24.000,- TL ye dava tarihinden tahsil tarihine kadar TCMB tarafından belirlenen değişken oranlarda avans faizi talep edilebileceği, davacının takip tarihindeki alacağının talebe istinaden 31.020,- TL olduğu belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında 19/09/2017 tarihinde akdedilen sözleşme ile … plakalı araç için davalıya 24.000 TL ödeme yapıldığı hususu davalının da kabulündedir. Davalı aldığı bu bedeli parça parça ödediğini iddia etmekle birlikte bu iddiasını destekler herhangi bir bilgi ve belge dosyaya sunmamıştır. Mahkememizce yaptırılan ve yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki mali bilirkişi raporu ile yapılan hesaplama neticesinde dava tarihi itibarı ile davacı alacağı 36.074,83 TL tespit edilmiş olmakla birlikte davacının talebi doğrultusunda davanın kabulü ile, itirazın iptaline, takibin takip talebindeki kayıt ve şartlarla aynen devamına, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden şartları oluşmayan icra inkar tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takip talebindeki kayıt ve şartlar ile aynen DEVAMINA,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.118,97 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 374,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.744,32 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; 442,45 TL harç, 800 TL bilirkişi ücreti, 140 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.382,45 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza