Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/737 E. 2023/37 K. 16.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/388
KARAR NO :2023/62

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/06/2022
KARAR TARİHİ:23/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalıya satmış olduğu mallar nedeniyle davalıdan alacaklı olup alacağın tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazında davacı şirket adına tahsil yetkisi olmayan …’e ödeme yaptığı iddiasını ileri sürdüğünü, … hakkında şikayette bulunulduğunu ve şahsın … 2.Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; … İlkadım ilçesinde esnaf faaliyeti çerçevesinde ticaret ile uğraştığını, boya ve hırdavat malzemeleri satışı yaptığını, davacı firmanın yetkili satış elemanı olarak kendisini tanıtan firma kimliğini gösteren ve şirkete ait pazarlama arabasıyla dükkanına gelen … isimli şahıs ile 2021 yılı içerisinde yaklaşık 5-6 kez alışverişlerinin olduğunu, her seferinde önce siparişi verdiğini, ardından siparişlerin … tarafından kendisine teslim edildiğini ve kendisinin de malı teslim aldığı an karşılığında ödemeleri elden kendisine yaptığını, davacı firma tarafından şahsın yetkisiz olduğuna dair tarafına herhangi bir uyarı ve ihbar yapılmadığını, ayrıca İstanbul icra daireleri ve mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, bu nedenlerle yetki itirazının kabulü ile davanın yetkili … Mahkemelerine gönderilmesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, … 2.Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası, vergi kayıtları celp olunmuştur.
…İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 4.934,00 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
… … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 26/10/2022 tarihli cevabi yazısı ile, davalının 2.sınıf tüccar olup, işletme hesabı esasına göre ticari defter tutmakla yükümlü olduğu ile 213 Sayılı Vergi Usül Kanununun 177.maddesinde belirtilen hadleri aşmadığının görüldüğü bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, vergi kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafça yetki itirazında bulunulmuş ise de, HMK’nın 10.maddesi uyarınca akdin ifa edileceği yerin yetkili olması, aynı zamanda TBK 89.madde uyarınca borç bir miktar paranın ödenmesinden ibaret ise, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgah mahkemesi yetkili olacağından yetki itirazlarının reddine karar verilmiştir.
“6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Buna göre işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Yine aynı kanunun 11. maddesinde “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir.” 15.maddesinde de “İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11’inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır“ düzenlemesi bulunmaktadır.”(Yargıtay 3. H.D. 2017/10302 E. 2017/11992 K.)
Somut olay kapsamı ve celbolunan deliller nazarında; davalının işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, dava tarihi itibariyle yıllık gelirinin 21.07.2007 tarih ve 26589 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 18.06.2007 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile esnaf ve küçük sanatkar ile tacir ve sanayicinin ayrımına dair esaslar kapsamında belirlenen sınırı aşmadığı, esnaf sıfatını haiz olduğu, göreve ilişkin düzenlemelerin 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1.maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğu ve davalının tacir sıfatını haiz bulunmaması sebebiyle mahkememizin uyuşmazlık konusunu çözmekte görevsiz olduğu anlaşıldığından görev hususunun 6100 Sayılı HMK 114/1-c hükmü kapsamında “dava şartı” niteliğinde olması nedeniyle HMK 115/2, fıkrası uyarınca davanın usulden reddine, görevli mahkemelerin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun tespitine dair karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 6100 Sayılı HMK.’nın 2. maddesi uyarınca ilgili ihtilaflara bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, işbu davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 114/c maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE
2-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖB. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği takdirde RESEN davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Yargılama, harç ve masrafların ve diğer hususların görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı.
23/01/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza