Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/690 E. 2022/413 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/690
KARAR NO : 2022/413

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2021
KARAR TARİHİ : 30/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca davalıya kredi kullandırıldığını, davalının ödemelerini zamanında yapmaması üzerine davacı banka tarafından Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca kullandırılan kredi hesabı kat edilerek Beşiktaş …Noterliğinin 28/01/2021 tarih… yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmayınca İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 35.536,52 TL asıl alacak olmak üzere toplam 40.000,42 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 15/11/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği dilekçesi ile takibe konu Genel Kredi Sözleşmesi, ihtarname ve tebliğ şerhini dosyaya ibraz etmiştir.
Davacı bankadan Genel Kredi Sözleşmesinin bir sureti getirtilmiştir.
Dosya bankacı bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 11/03/2022 tarihli raporda; ihtarname ile takibin uyumsuz olduğu, ihtarnamenin …numaralı kredi kartı için düzenlenmiş olup takip tutarı ile hiçbir bağı bulunmadığı, bankadan alınan bilgiler çerçevesinde davalı ile hem bireysel bazda hem de ticari olarak çalışıldığının tespit edildiği, davaya konu edilen kredinin 13/05/2020 tarihinde 36 ay vadeli 36.425,75 TL olarak kullandırılan bireysel kredi olduğu, davalı tarafından itiraz edilen tek kredinin bu kredi olduğu, tarafından temin edilen digital olarak düzenlenmiş tüketici kredisi başvuru formu, digital olarak düzenlenmiş Tüketici Kredisi Sözleşmesi, Ek sözleşme, ödeme planı ve 11/02/2021 tarihli ihtarname dosyaya sunulmuş olup ihtarnamede belirtilen alacak tutarının takipte talep edilen tutar ile uyumlu olduğu, ancak 6502 Sayılı Kanunun 28.madesi uyarınca usulüne uygun düzenlenmediği, ödeme için 30 gün süre verilmediği ve tebliğ edildiğine dair evrak sunulmamış olup davalının temerrüde düşürülmediği, banka kayıtları, sözleşmeler ve ödeme planı incelendiğinde takibe konu edilen kredinin tüketici kredi olarak kullandırıldığının açık olduğu, kredi faizinden KKDF kesintisi yapılmış olup ticari kredilerin KKDF kesintisine tabi olmadığı, davacının faiz hesabını ibraz ettiği, ancak faiz uygulanan faiz oranlarının sözleşme hükümleri çerçevesinde tespit edildiği, bireysel kredilere uygulanacak faiz oranlarının BK.madde 88 ve 6502 Sayılı Kanun çerçevesinde ilan edilen yönetmelik hükümlerince belirlenmesi gerektiği, kredi bireysel/tüketici kredisi olduğundan faiz hesabı yapılmadığı, alacak tutarının ispata muhtaç olduğu, belirtilmiştir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; alınan bilirkişi raporu dahilinde davacı banka ile davalı arasında takip talebinde de belirtilen… nolu 13/05/2020 tarihli 36 ay vadeli 36.425,75 TL bedelli bireysel kredi (tüketici kredisi) akdedildiği, 6502 sayılı Kanun anlamında mal veya hizmet satışına dair bir ilişki bulunduğuna ve davalı tüketici sıfatına haiz bulunduğuna göre, taraflar arasında mahkememizin görevi kapsamında değerlendirilebilecek bir ticari ilişkinin bulunmadığı, davanın mutlak ya da nispi ticari dava olmadığı, işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal için bkz Yargıtay 20.HD’nin 2015/14002 E 2015/12025 K sayılı kararı)
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 6502 sayılı TKH hakkındaki kanunun ve ilgili mevzuatın uygulanması ile ilgili ihtilaflara bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, işbu davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 114/c maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE
2-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın İSTANBUL NÖB. TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği takdirde RESEN davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına ,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Yargılama, harç ve masrafları ile diğer hususların görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 30/05/2022

Katip
e-imza

Hakim
e-imza