Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/679
KARAR NO :2022/274
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/10/2021
KARAR TARİHİ:18/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … MTS sayılı dosyası üzerinden cari hesap alacağına dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davaya konu alacağın taraflar arasında münakit … Sabit Telefon Hizmetleri Sözleşmesi’nden kaynaklandığını, davalının sözleşmeye göre tahakkuk edilmiş olan faturalardan doğan borcu bulunduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın sözleşmeye göre alacağın ilişkin olduğu vadesinin dolduğu tarih itibarı ile faiziyle birlikte tahsiline, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, kaldı ki davalı şirketin 16/07/2021 tarihinde ticaret sicilden terkin edilmiş bir şirket olduğunu, bu nedenle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, ayrıca davalı şirketin merkezi … ilinde olup İstanbul Mahkemelerinin yetkili olmadığını, yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davalının, davacının icra takibe konu ettiği fatura dönemlerinde davacıdan hizmet almadığını, fatura düzenleyen için hizmet sağlanması fatura düzenlenmesinin öncelikli koşulu olduğundan ilgili takibe konu edilen faturaların kanunun aradığı koşullara sahip olmadığını, faturaların geçerliliği bulunmadığından davalının ilgili faturalarda belirtilen borçlardan sorumluluğu olmadığını, taraflar arasındaki sözleşme gereği 01/01/2015-31/08/2016 tarihleri arasında hizmet ifa edildiğini, bu dönem boyunca her fatura için gününde ve düzenli ödeme yapıldığını, 2016 yılı Ağustos ayına ilişkin faturanın son ödeme tarihi olan 20/09/2016 tarihinde ödendiğini, bu süreçten sonra davacı yadan herhangi bir hizmet almayan davalı şirkete 2019 yılı Mayıs ayına kadar herhangi bir fatura kesilmediğini, 3 yıllık bir sürecin ardından hizmet almayan davalı şirkete 6 aylık faturanın tanzim edilmiş olmasının hiçbir hukuki gerekçesi bulunmadığını, davacının taraflar arasındaki sözleşme gereği olan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sözleşmenin hizmet bedelleri başlıklı 9.maddesinin 2.bendinde “İş Net müşteriye aylık fatura düzenler… Son ödeme gününü takip eden 10 gün içerisinde ödemeyi gerçekleştirmeyen müşteriye verilen hizmet durdurulur.” düzenlemesi bulunmakla icra takibine konu edilen faturaların 5 aylık bir süreci kapsadığını, anılan düzenleme gereği ilk faturanın son ödeme tarihi olan 20/06/2019 tarihinden itibaren davacı yanca verilen hizmetin durdurulmasının gerektiğini, davacının sözleşmesel yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle devam eden aylara da faturalar düzenlenmiş olup bunun sorumluluğunun davalı şirkete yükletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, icra takibe konu edilen faturaların davalı şirkete ulaştırılmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, %20’den az olmamak kaydıyla tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … MTS sayılı dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 219,56 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
16/07/2021 tarih ve … sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi nüshası Mahkememizce çıkartılmış incelendiğinde; … 6.Noterliğinin 12/07/2021 tarih … sayı ile tasdikli 06/07/2021 tarihli 01 sayılı Genel Kurul Kararı ile şirketin ticaret sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz 17/01/2022 tarihli celse ara kararı ile davalı şirketin 16.07.2021 tarihinde(dava tarihinden önce) tasfiyesi sonucu terkin edilmiş olduğu anlaşılmış olup, dava tarihi itibari ile borçlu şirketin Ticaret Sicili`nden terkini sağlandığından/terkinle beraber tüzelkişiliği sona erdiğinden, tüzelkişiliği sona eren şirketin, medeni haklardan yararlanma ve bu hakları kullanma ehliyeti de son bulacağından, davalı şirketin davada taraf ehliyeti olmadığından davacı vekiline davalı şirket hakkında ihya davası açması ve dava açtığına dair evrakı dosyaya sunması için 1 aylık kesin süre verilerek şirketin ihyası halinde taraf teşkili sağlanarak davanın devamına karar verilmiş, verilen kesin süre içinde davacı vekili tarafından ihya davası açıldığına dair evrak sunulmadığı gibi herhangi bir beyanda da bulunulmamıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı, davalı şirkete verdiği hizmet nedeniyle oluşan alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine itirazın iptalini talep etmiş ise de, davalı şirketin 16/07/2021 tarihinde tasfiyesi sonucu terkin edilmiş olduğu, bu itibarla davalı şirketin davada taraf ehliyetinin olmadığı, davacıya verilen süre içerinde ihya davasının açılmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 114/1 d, 115/2 maddesi uyarınca davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL karar harcından peşin olarak alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince; 219,56 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 18/04/2022
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza