Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/619 E. 2022/828 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2021/619
KARAR NO:2022/828

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/09/2021
KARAR TARİHİ:12/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının Yer Hizmetleri Hizmet Alımı İşi’nin davalı idare ile davacı şirket arasında akdedilen … ihale kayıt numaralı sözleşme kapsamında 10/12/2011-29/02/2012 tarihleri arasında davacı şirket tarafından yapıldığını, hizmet sözleşmesi kapsamına davacı şirket tarafından 242 personel istihdam edildiğini, davalı idare tarafından düzenlenen teknik ve idari şartnameler uyarınca 3 bölge sorumlusu personel için asgari ücretin %97 fazlasının, 31 iskele sorumlusu personeli için asgari ücretin %68 fazlasının, 126 gişe memuru personel için asgari ücretin %47 fazlasının, 82 terminal hizmetlisi personel için asgari ücretin %27 fazlasının ödeneceğinin hükme bağlandığını, davacı şirketin, teklif fiyatını oluştururken ihaleye girdiği tarihte geçerli olan asgarî ücret üzerinden hesaplama yaparak teklif fiyatı oluşturduğunu, bununla birlikte akdedilen hizmet sözleşmesi uyarınca asgarî ücrette meydana gelen artıştan kaynaklı olarak fiyat farkı ödeneceğinin de hükme bağlandığını, fiyat farkı ödeneceğine ilişkin yapılan tek düzenleme de bu olmayıp başta 5510 Sayılı Kanun, 01/01/2003 tarihinde yürürlüğe giren Hizmet Alımı Fiyat Farkına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı’nın “Asgari Ücret ve Diğer İşçilik Maliyetlerindeki Değişiklikten Kaynaklanan Fark (Değişik: 07.05.2004-25455/3 md)” başlıklı 8. Maddesi ve diğer alt düzenlemelerinde asgarî ücrette meydana gelecek farkın ödenmesi yönünde düzenlemeler içerdiğini, davalı idare tarafından, bahsi geçen düzenlemeler hilafına bir hesaplama yapılarak her ayın sonunda davacı şirketin hak edişinin eksik ödendiğini, davacı şirketin ihaleye teklif verdiği tarihteki asgarî ücret üzerinden % bazlı hesaplamalar yapılarak personel bazında teklif fiyat oluşturulduğunu, davalı idarenin, personel bazında oluşturulan bu hesaplamalara, yalnızca asgarî ücrete yapılan artışı dâhil ederek hakediş ödemesi yaptığını, oysa, hizmet işinin başladığı tarihte taban asgarî ücrette değişiklik yapıldığını, davalı idare tarafından ödeme yapılırken benimsenmesi gereken hesaplama yönteminin, yeni asgarî ücret üzerinden % fazla hesabı yapmak olduğunu, eski asgarî ücret üzerinden yapılan % fazla hesabı miktarına, asgarî ücrete gelen farkı eklemenin hatalı bir hesaplama yöntemi olduğu gibi hakedişlerin de eksik ödenmesine sebebiyet verdiğini, aynı konuya ilişkin evvelce başka yüklenici şirketler tarafından hakedişlerin hatalı hesaplama sonucu eksik ödendiğinden bahisle açılan davalarda bilirkişiler tarafından eksik ödenen tutarların tespit edilerek bilirkişi raporları doğrultusunda davaların kabulüne karar verildiğini, kararların da Yargıtay Dairesince onanarak kesinleştiğini, davalı idarenin hatalı hesaplaması neticesinde davacı şirkete asgarî ücret farkının ödenmesinden kaynaklı eksik ödediği tutarlar karşısında; hizmet işinde farklı pozisyonlarda çalıştırılan personel sayısı ile her bir pozisyon için belirlenen asgarî ücretin % fazlası, Hizmet işinin başladığı ve bittiği tarih, İhaleye girilen tarih ile hizmet işinin devam ettiği süreler içerisinde asgarî ücrette meydana gelen artışlar gözetilerek, bilirkişi hesaplaması yaptırılması ve davalı idarece davacı şirkete eksik ödenen tutarların tespit edilmesi gerektiğini, bu kapsamda, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kısmi dava olarak şimdilik 10.429,66.-TL’nin, dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davaya konu alacakların gerek 4734 ve 4735 Sy. Kanunların ilgili maddeleri gerekse de Türk Borçlar Kanunu’nun 146 ve 147. Maddeleri çerçevesinde zamanaşımına uğradığını, davacının işbu davayı ikame etmesi öncesinde davalı şirkete iddia ettiği alacak yönünden hiçbir başvuruda bulunmadığından tüketilmesi gereken yolları tüketmediği gibi, zamanaşımı süresinde davasını ikame etmediğini, Dava konusu yer hizmetleri hizmet alımına ait sözleşme ve idari şartnamenin ilgili düzenlemelerinde; ihale teklif bedelinin gider kalemlerinde meydana gelen artış ve farkları da kapsadığı, yüklenicinin herhangi bir talepte bulunamayacağının açıkça düzenlenmiş olması karşısında davacının asgari ücret fark alacağı talebinin reddi gerektiğini, Zira, yüklenici davacının hiçbir talep hakkı bulunmasa dahi, RA, 4734 Sy. Kamu İhale Kanunu 4735 Sy.Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa tabi davalı şirket tarafından dava konusu yer hizmetleri hizmet alım işinin ilgili tüm yasal mevzuata ve usule uygun olarak yürütüldüğünü, yüklenici davacının hakedişlerinin hepsi asgari ücret farkından kaynaklanan alacakları da dahil olmak üzere eksiksiz ödendiğini, davalı şirket tarafından ihale dökümanında yer alan hizmet işleri genel şartnamesindeki usule riayet edilmesi suretiyle yüklenici davacı tarafından tanzim edilen faturalar ve hakediş tutanaklarına istinaden ödeme yapıldığını, Davacının asgari ücretten kaynaklanan fark alacaklı ile ilgili itirazını bu faturaları düzenleyip davalı şirket tarafından ödeme yapılmadan önce bildirmemesinin TTK kapsamında basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünün açık ihlali olduğunu, hizmet işleri genel şartnamesinin 42. Maddesi uyarınca usule uygun olarak itirazını öne sürmemiş olan davacı yanın davalı şirketçe hatalı olarak hesaplandığını iddia ettiği hak ediş ve ödemeleri olduğu gibi kabul etmiş sayılması gerektiği hususunun Yargıtay içtihatları ile de sabit hale geldiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla davanın usul/esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ihaleye ilişkin ödemelerde yeni asgari ücret üzerinden % fazla hesabı yapılmadan eksik hakediş ödenmesi nedeniyle açılan alacak davasıdır.
… 26.Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … 24.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin … esas, … 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … 25.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyaları UYAP üzerinden getirtilmiş, davaya konu sözleşme, teknik şartname, idari şartname dosya içerisine alınmıştır.
Dosya mali müşavir, emekli sayıştay denetçisi ve nitelikle hesaplama uzmanı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 10/05/2022 tarihli raporda; davacı tarafından 2012 yılı ocak ayı ücretlerine ilişkin 31.01.2012 tarihli … numaralı 530.082,40 TL’lık ve şubat ayı ücretlerine ilişkin 29.02.2012 tarihli 281707 numaralı 523.481,33 TL’lik fatura düzenlenmiş olduğu ve bu tutarların davalı tarafından ödenmiş olduğu, taraflarca imzalanan 09.12.2011 tarihli Sözleşme’ nin 14.2. maddesinde yer verilen 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esaslar’ daki değişiklik kapsamında, davacı … … Ltd. Şti.’ ne, toplam 242 kişi ile 2 ay 22 gün süreli Yer Hizmetleri Alımı işinde, sözleşme gereği asgari ücret farkından kaynaklanan, davalı tarafından toplam 10.429,66 TL. noksan ödeme yapıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, davalı vekili bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi olunarak davalı tarafın itiraz dilekçesini irdeler ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, düzenlenen 13/10/2022 tarihli ek raporda; 10/05/2022 tarihli kök raporda sunulan görüş ve kanaatleri değiştirecek nitelikte, yeni ve somut bir bilgi ve belge ibraz edilmediğinden rapor sonuçları bakımından değişiklik yapılmasına gerek olmadığı, davalı tarafından davacıya toplam 10.429,66 TL noktan ödeme yapıldığı belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdedilen … ihale kayıt numaralı sözleşme kapsamında davalının Yer Hizmetleri Hizmet Alımı İşi’nin 10/12/2011-29/02/2012 tarihleri arasında davacı şirket tarafından yapıldığı, davacının taraflar arasında akdedilen sözleşmeye istinaden asgari ücrette meydana gelen fiyat farkına bağlı olarak eksik ödenen 10.429,66 TL’nin tahsilini talep ettiği, mahkememizce de denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olarak kabul edilen bilirkişi raporunda yapılan tespitler nazarında; davacı tarafından 2012 yılı ocak ayı ücretlerine ilişkin 31.01.2012 tarihli … numaralı 530.082,40 TL’lık ve şubat ayı ücretlerine ilişkin 29.02.2012 tarihli 281707 numaralı 523.481,33 TL’lik fatura düzenlendiği ve bu tutarların davalı tarafından ödenmiş olduğu, taraflarca imzalanan 09.12.2011 tarihli Sözleşme’ nin 14.2. maddesinde 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esaslar’ daki değişiklik aynen korunarak yer verildiği, aynı sözleşmenin 7.1. nci maddesinde de sözleşme bedeline dahil olan giderler açıklanırken, çalıştırılacak personele unvanları da belirtilerek, asgari ücretin % fazlası ile ödeme yapılacağının hüküm altına alındığı, 2003 tarihinde yürürlüğe giren hizmet alımı fiyat farkına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının asgari ücret ve diğer işçilik maliyetlerindeki değişiklikten kaynaklanan fark başlıklı 8. Maddesinin a, b, c, bentleri toplamı ve 506 sayılı kanun gereğince işveren nam ve hesabına hazinece yapılacak olan ödemeler de dikkate alınmak suretiyle bu esasların 7. Maddesi uygulanmaksızın ödenir veya kesilir hükmünün açık ve net olduğu, taraflar arasında akdedilen 09.12.2011 tarihli Yer Hizmetleri Alımı İş sözleşmesinin fiyat farkı başlıklı 14/1 Maddesince Yüklenicinin gerek sözleşme süresi, gerekse uzatılan süre içinde, sözleşmenin tamamen ifasına kadar, vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerde artışa gidilmesi veya yeni mali yükümlülüklerin ihdası gibi nedenlerle fiyat farkı verilmesi talebinde bulunamayacağı, bu sözleşme kapsamında yapılan işler için fiyat farkı uygulanacaktır başlıklı 14/2. Maddesinde de hizmet alımı fiyat farkına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının asgari ücret ve diğer işçilik maliyetlerindeki değişiklikten kaynaklanan 8. Maddesinde belirtilen hususlar yönünden fiyat farkı hesaplanabileceği belirtilirken, aynı maddenin (c) bendinde; 506 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde sözleşmede öngörülen ücret ekleri nedeniyle, işveren tarafından karşılanmakta olan sosyal sigorta primi ve işsizlik sigorta primine ilişkin toplam tutarda meydana gelecek fark, toplamı ((a), (b) ve (c) bentleri toplamı), 506 sayılı Kanun gereğince işveren nam ve hesabına Hazinece yapılacak olan ödemeler de dikkate alınmak suretiyle bu Esasların 7 nci maddesi uygulanmaksızın ödenir veya kesilir hükümleri dikkate alındığında, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen; Bölge Sorumlusu Ücreti: Brüt asgari ücretin % 97 fazlası, İskele Sorumlusu Ücreti: Brüt asgari ücretin % 68 fazlası, Gişe Memuru Ücreti: Brüt asgari ücretin % 47 fazlası, Terminal Hizmetlisi Ücreti: Brüt asgari ücretin % 27 fazlası üzerinden ücretlendirme hesaplanması gerektiği, dolayısıyla; İşveren tarafından iki asgari ücret arasındaki fark ödemesi dışında, sözleşme hükümlerinde de belirtilen asgari ücretin % fazlası hesabı ile çalıştırılan personelin ücretlerinin belirlenmesindeki % fazlasının da davacıya ödenmesi gerektiği, buna göre sözleşme hükümlerinde belirtilen 01/01/2003 tarihinde yürürlüğe girmiş ve 2004/7221 Sayılı BKK.ile değişik “4734 Sayılı Kamu İhale Kanuna göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esaslar” uygulanarak yapılan hesaplamalar neticesinde davacıya toplam 10.429,66 TL noksan ödeme yapıldığı, dava konusu asgari ücret fark ödemesinin taraflar arasında akdedilen 09.12.2011 tarihli sözleşmenin 14.1. İnci maddesini kapsamamakta, bilakis 14.2. Maddesinde “Bu sözleşme kapsamında yapılan işler için fiyat farkı hesaplanacaktır.” hükmü ile devamında da hangi hükümlere göre ödeme yapılacağının belirtildiği, davalı İdarenin, BKK ‘ nı yanlış uygulayarak, yükleniciyi mağdur ettiği, her ne kadar davalı taraf Hizmet İşleri Genel Şartnamesi’ nin 42. Maddesinin a/1 bendi 8. Fıkrasında, “…yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok on gün içinde bu itirazını dilekçe ile idareye bildirmek zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır.” hükmünün bulunduğunu belirterek, davacının hakediş raporuna itiraz etmediği için hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağını belirtmekte ise de, Yasa ve sözleşme hükümlerine aykırı olarak yapılan, noksan ödeme konusunda, yasal süre içinde talepte bulunamayacağı hakkında hüküm bulunmadığından, keza davalı tarafın zamanaşımı def’i yönünden itirazının incelemesinde, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin hizmet teminine ilişkin olduğu nazara alındığında TBK 146.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, taraflar arasında akdedilen … ihale kayıt numaralı sözleşme kapsamında davalının Yer Hizmetleri Hizmet Alımı İşi’nin 10/12/2011-29/02/2012 tarihleri arasında davacı şirket tarafından yapıldığı, arabuluculuk sürecinin 02.09.2021 tarihinde başlamış olduğu dikkate alındığında davacının talebinin yerinde ve süresi içerisinde olduğu değerlendirilmekle davanın kabulü ile davacı tarafın eksik hak ediş beledinden kaynaklanan 10.429,66 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacı tarafın eksik hak ediş bedelinden kaynaklanan 10.429,66-TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 712,45 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 178,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 534,33 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 78,60 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 3.078,60 TL yargılama masrafınının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, Ayrıca dava açılırken yatırılan 178,12 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara ödenmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 12/12/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza