Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/589 E. 2022/21 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/589 Esas
KARAR NO :2022/21

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:17/09/2021
KARAR TARİHİ:19/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait … plaka sayılı aracın davacı şirket nezdinde … numaralı ZMMS poliçesi ile teminat altında alındığını, anılan aracın 21/09/2011 tarihinde davalının eşi…’ın sevk ve idaresinde iken tek taraflı olarak trafik kazasına karışmış olup kaza neticesinde araç sürücüsü …’ın vefat ettiğini, yaşanılan kaza sonucu araç sürücüsü…’ın vefatı nedeniyle müteveffanın bakmakla yükümlü olduğu üvey çocukları için davacı şirketten destekten yoksun tazminatı talebinde bulunduklarını, bu taleplerinin davacı şirketçe geri çevrilme üzerine destekten yoksun kalanlar Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurduklarını, komisyonun… sayılı dosyasında görülen dosya neticesinde verilen 07/09/2017 tarihli ve … sayılı karar ile … için 3.700,03 TL, … için 6.040,20 TL ve … için 25.669,37 TL’nin davacı şirketten alınarak başvuran tarafa ödenmesine karar verildiğini, karara taraflarınca itiraz edildiğini ancak kararın Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyetinin 2017/İHK -5120 sayılı kararı ile onandığını ve …. ATM’nin … D.iş sayılı dosyasına kaydedildiğini, yine itiraz hakem heyeti kararına karşı taraflarınca istinaf yoluna başvurulmuşsa da bu kararın BAM 8. Hukuk Dairesinin 2018/668 E.,2018/315 K.sayılı ve 22/03/2018 tarihli kararı ile onanarak kesinleştiğini, anılan uyuşmazlık hakem kararının başvuran tarafça … 26. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına konu edilmiş olup bu dosyanın bakiyesinin 09/04/2018 ve 18/04/2018 tarihlerinde anılan dosyaya aktarıldığını, davacı şirketin ödediği tazminatı davalıya rücu etme hakkına sahip olduğunu, davalı sigortalının kendine ait aracın trafikte ehliyetsiz kişiler tarafından sevki sonucunda ortaya çıkan zararlardan yasal mevzuat gereği sorumlu olduğunu, dava konusu olayda davalı sigortalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu bulunduğunu, aracı kullanan… isimli şahsın geçerli bir sürücü belgesi bulunmadığının da kaza tespit tutanağından görüldüğünü, bu sebeple anılan kaza sonucu dava dışı 3.şahıslara ödemek zorunda kaldığı tutarı davalıya rücu ettiğini, dava dışı 3.şahsa ödenen ve davalının sorumlu olduğu alacaklarının rücuen ödenmesi aksi halde kanuni takip başlatılacağı, alacağın dava masrafları, işleyen yasal faiz ve avukatlık ücreti ile birlikte tahsil edileceğinin davalıya bildirildiğini, davalının bu ihtara rağmen davacı şirkete ödenmek zorunda kalan tazminatı iade etmekten kaçındığını, davalı hakkında …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden ödenen tutarların tazmininin talep edildiğini, davalının icra takip dosyasına itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinden vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müteveffanın ehliyetinin mevcut olup rücu sebebi olunmadığını, itirazın iptali davasının süresinde açılmadığını, itirazın iptali davasının borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açılmasının zorunlu olduğunu, icra inkar tazminatı talep edilmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla talebin zamanaşımına uğradığını belirterek haksız ve dayanaksız davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali talebine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, davacı tarafça davalı aleyhine 53.518,00 TL asıl alacak, 8.908,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 62.426,00 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
…. ATM’ye yazılan müzekkere ile … D.iş sayılı dosya UYAP sureti celp edilmiştir.
… 26. İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere ile … Esas sayılı dosya UYAP sureti celp edilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan müzekkere ile …CSB Soruşturma sayılı dosya UYAP sureti celp edilmiştir.
…Tahkim Komisyonuna yazılan müzekkere ile hakem kararı ve uyuşmazlık dosyası celp edilmiştir.
Davacı vekilinin 03/01/2022 tarihli dilekçesi ile davaya konu uyuşmazlık konusunda davalılarla sulhe varıldığını, anılan sulh protokolü uyarınca tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bu nedenle dosya konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 14/01/2022 havale tarihli dilekçesi ile dosyada davacı ile sulh olunduklarını ve davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
01/11/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 313. vd. maddelerinde sulh düzenlenmiştir. Buna göre sulh görülmekte olan bir davada tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla Mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. 6100 sayılı HMK’nın 315. maddesi “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” hükmü haizdir. Sulh, Mahkemenin bir hükmüne gerek kalmaksızın davaya son veren usuli bir sözleşme olduğu ve HMK 314. maddesi uyarınca sulh hükmün kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği düzenlenmiştir.
Davacı vekili yargılama devam ederken taraflar arasında sulh sağlandığını beyanla davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 74. Maddesinde davaya vekalette özel yetki verilmesi gereken haller sayılmıştır. Buna göre bir davada müvekkil tarafından vekile açıkça yetki verilmemişse, vekil sulh olamaz. Somut olayda davada karşı tarafla sulh olduğunu bildiren davacı vekilinin vekaletnamesinde sulhe ilişkin özel yetkinin bulunduğu, davacı ile davalının dava dışında sulh olduklarının anlaşıldığı, tarafların sulh olmaları ve uyuşmazlık konusunun bu surette ortadan kalkmış olması nedeniyle dava konusuz kaldığından sulh sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, ayrıca her iki tarafın birbirinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığı belirtilmekle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olması dikkate alınarak HMK 315. Maddesi uyarınca dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 753,96 TL’den mahsubu ile fazla alınan 673,26 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama masraflarının kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4-Tarafların beyanları doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/01/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır