Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/527 E. 2023/638 K. 09.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/527
KARAR NO:2023/638

DAVA:Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/02/2017
KARAR TARİHİ :09/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket kontrol memurları tarafından davacıya ait işyerindeki sayacın, 08/12/2016 tarihli Sayaç Değiştirme Tutanağı ile değiştirildiğini ve sökülen sayacın kontrol amacıyla davalı kuruma ait laboratuvara gönderildiğini, sayaçtaki son okumanın 01/08/2016 olduğunu, laboratuvar sonucuna göre sayacın R,S,T fazlarına müdahale edildiği şeklinde tamamen gerçeğe aykırı tutanak düzenlendiğini ve bu tutanağa dayalı olarak tespit edilen toplam gücün 0.6 kullanım faktörü alınmadan bir yıl geriye gitmek suretiyle 25.805,90 TL kaçak ek elektrik faturası ve 792,30 TL kaçak tahakkuku olmak üzere toplam 26.598,20 TL elektrik bedeli tahakkuk edildiğini, davacının, bu dönemdeki kullanığı elektriğin ölçü devresindeki sayaç tarafından kayıt altına alındığını ve bu tüketimleri de davalı kuruma ödediğini, tutanaktan sonraki ortalama tüketimlerine bakıldığında tutanak öncesi ile sonrası arasında bir dengesizlik olmadığı, davacının kaçak kullanımı olmadığının sabit olduğunu, kaçak kullanım olup olmadığının, tutanak öncesi ile tutanak sonrası ortalama tüketim değerlerine göre tespit edileceğini, davalı kurumun gerçek zararı olan sayaç üzerindeki işareti esas alarak endekse dayalı gerçek tüketim üzerinden normal fatura tahakkuk edilmesi yanında tüketilen enerji bedeli dışında haksız zenginleşme sağlayacak şekilde kullandığı elektriğin iki katı oranında kaçak elektrik bedeli tahakkuku yapılmasının Yargıtay kararları, hakkaniyet ve dürüstlük kuralı ile çeliştiğini ileri sürerek , tahakkuk edilen toplam 26.598,20 TL oranında borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının bulunduğunu, davacıya ait aboneliğin bulunduğu tesisata ait mahalda 08/12/2016 tarihinde yapılan kontrolde sayacın arka kısmından 2 ayrı yerden delik olduğu ve sayacın R ve T fazda kayıt yapmadığı tespit edilerek sayacın laboratuvara sevk edildiğini, laboratuvarda yapılan kontrolde sayaçta gövde kapağı açma ikazı olduğu, sayacın arkadan delinerek R,S,T fazlarına ait akım bobinlerine müdahale edilmiş olduğu, R ve S fazlarında kayıt yapmadığı ve S fazında %66,55 değerinde eksik kayıt yaptığı tespit edilerek kaçak tespit edildi sonucu bulunduğu, çıkan sonuca istinaden davacı adına zabıt tanzim edildiği, zabıt için tespit esnasındaki toplam 105A.lık akım değeri ve yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri gereği 792,30 TL kaçak bedeli ile 25.805,90 TL kaçak ek tahakkuk bedeli olmak üzere toplam 26.598,20 TL bedel tahakkuk ettirildiğini,yapılan tahakkukların mevzuata uygun olduğunu beyanla , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememiz … sayılı, 10/04/2018 tarihli kararı ile, davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 792,30 TL kaçak tahakkuku ve 25.805,90 TL ek tahakkuk olmak üzere toplam 26.598,20 TL’lik faturanın 16.646,95 TL’lik kısmından davacının borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul BAM 3.Hukuk Dairesinin 2019/1451 esas, 2021/1430 karar sayılı, 18/05/2021 tarihli ilamı ile, ” mahkemece, kaçak ve ek kaçak tüketim miktarının hesaplanması bakımından öncelikle davacının kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespiti açısından, dosya arasında bulunmayan kaçak tutanağı öncesi döneme ilişkin davacıya ait tüm tüketim ekstreleri dosya arasına alındıktan sonra yeni bir bilirkişiden/bilirkişi heyetinden; kaçak tutanak tarihindeki EPTHY uyarınca kaçak kullanımın başladığı yani ihtilafsız dönemin sona erdiği tarihin saptanması, ,bunun saptanamaması halinde, toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0,60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak esas alınarak kaçak ve ek tüketim bedelinin hesaplanması hususunda rapor alınması gereklidir.” denilmek suretiyle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılama ile, istinaf ilamı uyarınca davalı kurumdan 06/01/2017 tarihli kaçak tutanağı öncesi döneme ilişkin davacıya ait tüm tüketim ekstreleri getirtilerek dosya elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 11/03/2022 tarihli raporda;
davacı tarafın, dilekçesinde belirttiği gibi 1 adet kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında ifade edilen bilgiler doğrultusunda yapılan kaçak tahakkuk hesaplamasında ,kaçak elektrik bedeli olarak 148,68 TL , ek tahakkuk bedeli olarak 7.134,62 TL ve toplamda 7.283,30 TL borçlu olduğu, ( 26.598,20 TL- 7.283,30 TL ) : 19.314,90 TL’den borçlu olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilerek, BAM kararı uyarınca öncelikle; davacının kaçak tutanağı öncesi döneme ilişkin tüketim ekstreleri de incelenerek kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespitinin yapılması/kaçak tutanak tarihindeki EPTHY uyarınca kaçak kullanımın başladığı yani ihtilafsız dönemin sona erdiği tarihin saptanması, bunun saptanamaması halinde sebebinin açıklanarak toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0,60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak esas alınarak kaçak ve ek tüketim bedelinin hesaplanması hususunda rapor tanzimi istenmiş düzenlenen 02/07/2022 tarihli ek raporda; Davacı tarafın idareye kayıtlı elektrik sayacına müdahale ederek kullandığı Kaçak elektrik bedeli olarak 680,41 TL , ek tahakkuk bedeli olarak 22.242,48 TL ve toplamda 22.922,89 TL borçlu olduğu, ( 26.598,20 TL- 22.922,89 TL ) : 3.675,31 TL’den borçlu olmadığı sonuç ve kanaati belirtilmiştir.
Mevcut bilirkişi raporunda mahkememizin 23/05/2022 tarihli ara kararları hususunda detaylı inceleme yapılmadığı, raporlar arasında çelişki doğduğu anlaşılmakla; dosyanın elektrik mühendisi …’a tevdii ile, BAM 3. HD.nin 2019/1451 esas, 2021/1430 karar sayılı ilamı uyarınca öncelikle davacının kaçak tutanağı öncesi döneme ilişkin tüketim ekstreleri de incelenerek kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespitinin yapılması/kaçak tutanak tarihindeki EPTHY uyarınca kaçak kullanımın başladığı yani ihtilafsız dönemin sona erdiği tarihin saptanması, bunun saptanamaması halinde sebebinin açıklanarak toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0,60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak esas alınarak kaçak ve ek tüketim bedelinin hesaplanması, ayrıca dosyaya daha önce sunulan raporlar arasındaki çelişki giderilerek, tarafların rapora karşı beyan ve itirazları da irdelenmek suretiyle rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 17/08/2023 tarihli raporda; dava konusu tutanak öncesi dönemde davacı sayacının kayıt ettiği günlük tüketim ortalaması 8,44 kwh/gün ile tutanak öncesi ihtilafsız dönem günlük tüketim ortalaması (30,45 kwh/gün) arasında bariz fark bulunduğu, 27.03.2014 tarihi itibariyle tüketimde düşüşün başladığı, laboratuvar sonuç form içeriği de gözetildiğinde, tutanak tarihi itibariyle sayaca müdahale edilerek kaçak elektrik kullanıldığı kanaatine varıldığı, davacı tarafça tutanak tarihi itibariyle tüketilen elektriğin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği mevzuat madde 26 – 1- b hükmü gereği kaçak elektrik tüketimi olduğu, tüketimde düşüş meydana gelen tarih öncesindeki 30,45 kwh /gün günlük tüketim ortalaması ihtilafsız dönem tüketimi olarak kabul edilemeyeceği, çünkü tutanakta tespit edilen 50-5-50 amper akım değerlerine göre tespit edilen 105 amper x 220 volt = 23100 watt güce göre mahalde günlük tüketilebilecek tüketim 23,10 kw x 8 saat/gün= 184,80 kwh/gün olarak hesaplandığı, yani davacının 30,45 kwh/gün günlük tüketimden daha fazla tüketmesi bekleneceği, açıklanan gerekçe doğrultusunda davalı tarafça mahalde tespit edilen güç değeri üzerinden yapılan kaçak ve kaçak ek tahakkuklarının mevzuata uygun olduğu, davalı kurumca kaçak ve kaçak ek tahakkuk hesaplamalarında tutanakta tespit edilen 50-5-50 amper toplamı 105 amper x 220 Volt =23100 watt güç değeri dikkate alındığı, davalı kurumun 0,6 kullanma faktörünü gözeterek 38,5 kw x 0,6 kullanma faktörü = 23100 watt güç değerini dikkate aldığı, şayet tutanakta elektrikli cihazlar tespiti ile 23100 watt güç değeri hesap edilmiş olunsa idi 0,6 kullanma faktörü dikkate alınarak 23100 watt x 0,6 = 13860 watt güç değeri dikkate alınması gerektiği fakat tutanak kayıtlarında tespit edilen 50-5-50 amper akım değerleri doğrultusunda davacının 23100 watt gücün tamamının çekildiği hususu sabit olduğundan davalı kurum uygulamasının tekniğine uygun olduğu, diğer bilirkişi raporlarında dikkate alınan 90 günlük kaçak kullanım süresine katılmadığı, davacının tutanak tarihinden önce uzun yıllar mahalde ticari faaliyet yürüttüğü, tüketim kıyaslamaları yapılmış olup davacının tüketimlerinin 27.03.2014 tarihi itibariyle düşmeye başladığının tespit edildiği, yani 90 günlük süreyi gerektirecek doğru bulgu belge bulunmama durumunun huzurdaki davada konu edilemeyeceği, yapılan tüketim kıyaslamalarında, tutanak tarihinden 1 yıl önceki tüketimlerin düşük olduğu tespit edildiğinden ve mevzuatta tutanak tarihinden 12 ay geriye gidilerek hesaplama yapılabileceğine dair hüküm bulunduğundan, Sayacın eksik tüketim kayıt ettiği 14.12.2015 -01.12.2016 tarihleri arasındaki dönem için davalı adına kaçak ek tahakkuku düzenlenebileceği, çünkü bu dönemde sayacın eksik tüketim kayıt ettiği, mevzuat hükümleri, dava konusu kaçak tahakkukuna tek tek uyarlanarak değerlendirme yapıldığı, dava konusu 08.12.2016 tarihli tutanak nedeniyle davacı adına düzenlenen 792,30 TL kaçak tahakkuku + 25.805,90 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 26.598,20 TL kaçak elektrik tüketim tahakkukunun Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmelik Hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş olduğu belirtilmiştir.
Dava, kaçak elektrik kullanıldığına ilişkin tahakkuktan borçlu bulunmadığı talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları, istinaf ilamı ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıya ait aboneliğin bulunduğu tesisata ait mahalde 08/12/2016 tarihinde yapılan kontrolde sayacın arka kısmından 2 ayrı yerden delik olduğu ve sayacın R ve T fazda kayıt yapmadığı” tespit edilerek sayacın laboratuvara sevk edildiği, laboratuvarda yapılan kontrolde sayaçta gövde kapağı açma ikazı olduğu, sayacın arkadan delinerek R, S, T fazlarına ait akım bobinlerine müdahale edilmiş olduğu, R ve S fazlarında kayıt yapmadığı ve S fazında %66,55 değerinde eksik kayıt yaptığı tespit edilerek kaçak kullanım tespitine dayalı zabıt tanzim edildiği ve 792,30 TL kaçak bedeli, 25.805,90 TL kaçak ek tahakkuk bedeli olmak üzere toplam 26.598,20 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiği, istinaf ilamı uyarınca elektrik mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 17/08/2023 tarihli denetlenebilir, hüküm kurmaya elverişli kabul edilen bilirkişi raporu doğrultusunda, davaya konu tutanak öncesi dönemde davacı sayacının kayıt ettiği günlük tüketim ortalamasının 8,44 kwh/gün tüketim ile tutanak öncesi ihtilafsız dönem günlük tüketim ortalamasının 30,45 kwh/gün tüketim arasında bariz fark bulunduğu, tutanak tarihi itibarı ile sayaca müdahale edilerek kaçak elektrik kullanıldığı, tüketimin 27/03/2014 tarihi itibarı ile düşmeye başladığı, sayacın eksik tüketim kayıt ettiği 14/12/2015-01/12/2016 tarihleri arasındaki dönem için bu dönemde sayaç eksik tüketim kayıt ettiğinden davalı adına kaçak ek tahakkuku düzenlenebileceği, davacı adına dava konusu tutanak tarihinden önce kaçak elektrik tüketim tutanağı düzenlenmediği anlaşıldığından mevzuat madde 30-2 hükmü gereği kaçak tahakkuk hesaplamasında birim fiyatın 1,5 katı kadar bedel ceza enerji bedeli olarak davalı adına tahakkuk ettirilebileceğinden davalı kurumca uygulanan ceza bedelinin mevzuat hükümlerine uygun olduğu, bu itibarla davacı adına düzenlenen 792,30 TL kaçak bedeli, 25.805,90 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 26.598,20 TL kaçak elektrik tüketim tahakkukunun Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmelik Hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 454,24 TL harçtan mahsubu ile 184,39 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen ve dosyaya yansıyan 810,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı.09/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır