Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/490 E. 2021/863 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/490
KARAR NO:2021/863

DAVA:Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/07/2021
KARAR TARİHİ:08/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile davalı tarafından 82.831,86 TL alacaklı olduğu iddiası ile 26/02/2021 tarihinde ilamsız takip başlatıldığını, davacı şirketin davalıya hiçbir borcunun olmadığını, davacının davalıya 25.000,00 TL borcunun olduğunu bu borcun da davalıya ödendiğini, bahsi geçen borcun sebebinin davacı şirketin turizm acentesi olup otel rezervasyonu yaptıracağı esnada yaşanan bir sıkıntıdan dolayı rezervasyon ücretinin davcı adına davalı tarafından ödendiğini, bu ücret dışında davacının davalı ile bir ticari ilişkisinin olmadığını, davacının davalıya hiçbir borcunun bulunmadığını, icraya konu edilen borcun tamamen afaki olduğunu, haksız kazanç elde etmek amacıyla hareket edildiğini, davalının dayanak gösterdiği evraktaki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını, davacının bu şekilde bir sözleşme imzalamadığını, davacının imzasının taklit edilmeye çalışıldığını, ödeme emrinin davacının pandemi sebebi ile çalışmadığı ve yurt dışında olduğu dönemde TK 35.maddeye göre tebliğe çıkarıldığını ve takibin 24/05/2021 tarihinde kesinleştiğini, davacının itiraz süresini kaçırdığını, bu süreçte davalının davacı şirketin banka hesaplarına haciz koyma işlemlerini gerçekleştirdiğini, davacının banka hesaplarına konan hacizler nedeniyle iş yapamadığını ve ticari itibarının zedelendiğini ve telafisi imkansız zararlar doğurduğunu belirterek öncelikle teminatsız veya uygun görülecek teminat karşılığında …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasındaki takibin durdurulmasına, yargılama sonucunda davanın kabulüne ve davacının davalıya …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında iddia edildiği gibi herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takibinin iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya ilanen tebligat yoluyla tebliğ edilmiş, davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit davasıdır.
…. İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere ile …Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiştir.
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin Mahkememizin 04/08/2021 tarihli ara kararı ile kısmen kabul – kısmen reddi ile, İİK.72/3 maddesi uyarınca menfi tespit davası ile icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden icra dosya borcunun tamamının icra veznesine depo edilmek ve işbu bedel üzerinden %15 oranında nakdi teminat mahkeme veznesine yatırıldığı ya da aynı miktarda kati ve süresiz banka teminat mektubu verildiği taktirde icra dosyasına yatırılan paranın tedbiren alacaklıya verilmemesine, teminatsız tedbir kararı verilmesi ve icra takibinin durdurulması taleplerinin reddine karar verilmiştir.
HMK’nun 114/(1)-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartı olduğundan HMK’nun 115.maddesine göre dava şartlarının mevcut olup olmadığı mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılabilir.
6102 sayılı TTKnun 4.maddesinde hangi davaların ticari dava ve çekişmesiz yargı işleri olduğu sayılmış olup, buna göre her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, TTKnun da TMKnun 962 ile 969.maddelerinde; 6098 sayılı TBKnun 202-203, 444-447, 487-501, 515-519, 532-545, 547-554, 555-560, 561-580 maddeleri, Fikri Mülkiyet Hukukuna dair mevzuatta borsa, sergi ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve son olarak da bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları, ticari dava olarak sayılmıştır. Dava konusu uyuşmazlık dikkate alındığında, davanın niteliği itibariyle TTK 4.maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan bulunmadığı, taraflar arasında akdedilmiş bulunan borç sözleşmesine göre, davalının tacir olmadığı gibi tacir olduğunun da iddia edilmediği, her iki tarafın tacir olmadığı yahut bir tarafın tacir olduğu sözleşmelerden kaynaklanan davalarda Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, davaya bakma görevinin mahkememiz görevi kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevli mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine dair karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.(Emsal için bkz Yargıtay 15.HD’nin 2015/5807 E- 2016/116 K sayılı kararı).
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 6100 Sayılı HMK.’nın 2. maddesi uyarınca ilgili ihtilaflara bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, işbu davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 114/c maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE
2-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖB. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği takdirde RESEN davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına, (ihtar edildi)
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Yargılama, harç ve masrafların, tedbir kararının ve diğer hususların görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.08/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır