Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/45 E. 2021/875 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/45 Esas
KARAR NO:2021/875

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/03/2020
KARAR TARİHİ:09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davalı tarafından dava dışı borçlu … aleyhine 01/04/2019 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, dosya borçlusu …’ın davacı şirketin eski ortağı olduğu, borçlu 09/11/2018 tarihinde tüm pay ve haklarını dava dışı …’a devrettiği, bu tarihten sonra davacı şirketle hiçbir bağının kalmadığı, davacının son söz konusu borç hakkında bilgisinin olmadığı gibi icra takibiyle ilgili davacı şirkete gelen bir tebligat da bulunmadığı, söz konusu icra takibinin borçlunun şirketteki payını devretmesinden 6 ay sonra açıldığı, ancak icra takibine gerekçe gösterilerek davacı şirketin, davalı alacaklı tarafından defalarca kez arandığı, hatta davacı şirket yetkilisi …’a tehditlerde bulunduğu, bu baskı ve tehditlere daha fazla dayanamayan davacı şirket yetkisili ve ortağı …’a davalı banka vekili Av. …’a farklı zamanlarda toplamda 64.000,00 TL ödeme yaptığı, işbu ödemelere ilişkin dekontların dava dilekçesi ekinde sundukları, bu ödemeler sonucunda davacının çok zor duruma düştüğü, ve ödeme yapamayacak noktaya geldiğini, bunun üzerine davalı banka tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … talimat sayılı dosya ile 15/01/2020 tarihinde davacı şirketin adresinde haksız ve hukuka aykırı bir şekilde haciz ve muhafazası işlemimin yapıldığı, kesinleşen icra takibi nedeniyle cebri icra tehdidi altında bulunan davacının her hangi bir borcu olmamasına rağmen icra dosyasındaki borcun büyük bir kısımı ödemek zorunda kaldığı buna rağmen hacze maruz kaldığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için borçlu …’ın davacı şirketle olan ortaklık ilişkisinin devam ettiği düşünülse bile şirket ortağının şahsi borcu nedeniyle şirketin haciz yapılamayacağını belirterek davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığı halde cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı 64.000,00 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek olan ve bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle istirdatına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, öncelikle davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacı yanca icra takibinin …. İcra Müdürlüğü’nün … talimat sayılı dosyasında yapılan ödemelerin istirdatı istenilmiş ise de tarafların tüzel kişiliği olup tacir vasfında olduklarını, uyuşmazlığın ticari işletmeleri ilgilendirdiğinden görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, ayrıca davanın açılmasının şartlarının gerçekleşmediğini, dava konusu ödenen para istirdat davası niteliğinde olmadığını, esasa ilişkin olarak davacı yanın borçlu olmadığını bildiği açık ve net olarak ifade etmiş ise de TBK’nın ilgili maddeleri uyarınca verdiğini istirdaden davacının talep hakkının bulunmadığını, davacının alacaklı ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını iddia ettikten sonra dosya borçlusu adına ödeme yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak açılan davanın öncelikle usulden mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı 03/11/2020 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi olunarak mahkememiz esasına kaydı yapılmış, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, banka dekontları, sicil kayıtları, pay devri sözleşmesi, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, ….İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası, ticaret sicil gazetesi celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … AŞ tarafından borçlu … aleyhine 79.707,77TL genel kredi sözleşmesi alacağı, 3.656,50TL takip öncesi faiz, 2.903,23TL işlemiş faiz, 123,90TL ihtiyati haciz masrafı, 606TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 164,00TL diğer masraf, 261,80TL masraf olmak üzere toplam 87.423,72TL üzerinden takip başlatıldığı, üçüncü kişi tarafından istihkak iddiası üzerine ….İcra Hukuk Mahkemesinin 20/06/2019 tarihli … esas … karar sayılı kararı ile icra takibin devamına, istihkak iddiacısına dava açması için 7 gün süre verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya yapılarak rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişiler E.Banka Müdürü … ve Nitelikli Hesaplama Uzmanı Dr Öğr Üyesi … tarafından tanzim olunan 30/09/2021 tarihli raporunda; davacı şirketin tek ortağı ve yetkili olan … tarafından, davalı bankanın vekili Av….’ın …/… nolu banka hesabına muhtelif tarihlerde ödemeler yapıldığını, ilk ödemenin 10/07/2019 tarihinde olmak ve haciz işlemlerinin başlamasından sonrasında olmak üzere toplamda 64.000TL ödeme yapıldığını, davalı banka vekili tarafından asıl takip borçlusu …’ın borcundan dolayı, davacı şirketin işyerine ilk haciz işleminin 24/04/2019 tarihinde, son haciz işleminin de 15/01/2020 tarihinde olmak üzere muhtelif tarih aralıkları ile aynı işyerine 6 kez haciz işlemi için ….İcra Müdürlüğünün … tal sayılı dosyası üzerinden haciz tatbik edildiğini ve her haciz işlemi ile ilgili düzenlenen haciz tutanağında aynı aynı menkuller için 6 kez muhafaza kararı alındığını ve en son haciz işleminin 15/01/2020 tarihinde tatbik edildiğini ve davacı şirkete ait menkullerin muhafaza altına alınarak yeddi emin …’e teslim edildiğini, davacı şirket yetkilisi tarafından davalı banka vekiline yapılan ödemelerin, davacı şirket işyerine yapılan hacizler sonrasında olduğunu, aynı işyerine muhtelif tarihlerde 6 kez haciz işlemi yapılması ve haczedilecek menkullerde de herhangi bir değişiklik olmaması nazara alındığında, davalı banka tarafından davacı şirket ve yetkilisinin haciz baskısı altında ödemelerde bulunduğu kanaatini güçlendirdiğini, dava konusu uyuşmazlıkta ödeme icra takibinin borçlusu tarafından yapılmış olmasa da, üçüncü kişinin yaptığı ödemede bu koşulu sağlamakta olduğunu, dava konusu uyuşmazlıkta davacı borcun bir kısmını ödemiş olsa da doktrindeki çoğunluk görüşü ve Yargıtay uygulaması nazara alındığında istirdat davasının koşullarının sağlanmasına engel olmadığının görüldüğünü, her ne kadar istirdat davasının koşulları gerçekleşmiş olsa da davacının icra takibinin borçlu tarafı olmaması nedeniyle taraf sıfatı olmadığından borçlu olmadığı halde cebri icra tehditi altında ödemek zorunda kaldığı 64.000TLyi talep hakkı olmadığı sonucuna ulaşıldığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, cebri icra baskısı ve tehdidi altında ödeme yapıldığı iddiası ile haksız fiil nedeniyle tazminat talebine ilikindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından dava dışı borçlu … aleyhine 01/04/2019 tarihinde ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, dosya borçlusu …’ın davalı şirketin eski ortağı olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, dava dışı … aleyhine davalı tarafından başlatılmış olan (….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası) takipte haciz baskısı ve tehditi altında ödemek zorunda kaldığı iddia edilen meblağın faizi ile birlikte istirdadı istemi noktasında toplandığı tespit edilmiştir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin tek ortağı ve yetkili olan … tarafından, davalı bankanın vekili Av….’ın …/… nolu banka hesabına muhtelif tarihlerde ödemeler yapıldığı, ilk ödemenin 10/07/2019 tarihinde olmak ve haciz işlemlerinin başlamasından sonrasında olmak üzere toplamda 64.000TL ödeme yapıldığı, davalı banka vekili tarafından asıl takip borçlusu …’ın borcundan dolayı, davacı şirketin işyerine ilk haciz işleminin 24/04/2019 tarihinde, son haciz işleminin de 15/01/2020 tarihinde olmak üzere muhtelif tarih aralıkları ile aynı işyerine 6 kez haciz işlemi için ….İcra Müdürlüğünün … tal sayılı dosyası üzerinden haciz tatbik edildiği ve her haciz işlemi ile ilgili düzenlenen haciz tutanağında aynı aynı menkuller için 6 kez muhafaza kararı alındığı ve en son haciz işleminin 15/01/2020 tarihinde tatbik edildiği ve davacı şirkete ait menkullerin muhafaza altına alınarak yeddi emin …’e teslim edildiği, davacı şirket yetkilisi tarafından davalı banka vekiline yapılan ödemelerin, davacı şirket işyerine yapılan hacizler sonrasında olduğu, her ne kadar davacı şirketin adresinde müteaddit defa hacze gelinse de davacı tarafından dava dışı takip borçlusunun dosya borcuna mahsuben farklı zamanlarda olmak üzere toplam 64.000,00-TL ödeme yapıldığı, ödemelerin ihtirazi kayıt konulmaksızın yapıldığı, yapılmış olan hacizler nedeniyle istihkak davasının da açılmadığı, bu itibarla davacının haksız fiil nedeniyle ödeme yapmak zorunda kalındığı iddiasının ispat olunamadığı, davacının dava dilekçesinde borçlu olunduğu zannı ile ödeme yapıldığına yönelik TBK 78/1. maddesi çerçevesinde bir iddiasının da bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar harcının davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 100,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI