Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/391 E. 2022/129 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/391 Esas
KARAR NO : 2022/129

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/06/2021
KARAR TARİHİ : 02/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında akdedilen Malzemeli ve Malzemesiz uygulama sözleşmeleri gereği anlaşma konusu olan iş ve yükümlülüklerin davacı tarafından tamamlanarak eksiksiz yerine getirildiğini ve teslim edildiğini, bu işle alakalı olarak taraflarca düzenlenmiş hak ediş raporları üzerinden tutulan davacı cari hesap kaydında 389.946,62USD borcu bulunduğunun tespit edildiğini ve bu miktar üzerinden avukat ihtarı düzenlendiğini, ihtar sonrası davalı şirketin icra takibinden önce 40.000USD davacıya ödeme yaptığını, alacak miktarının 349.946,62USD’ye düştüğünü, bu cari hesap dayanak yapılarak İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalıya ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrinin davalıya 03/02/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından ödeme emrine 08/02/2021 tarihinde kısmi itirazda bulunulduğunu, söz konusu itirazda borçlu şirketin davacı şirkete 159.946,62USD borcu bulunduğu belirtilerek bu meblağın dosyaya yatırılacağının söylendiğini ve 190.000USD’lik kısmına itiraz edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davacının alacağının taraflar arasındaki iş ve sözleşmelere dayanmakta olup, haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla, icra takibinde talep edilen 349.946,62USD’den 159.946,62USD ödenmek suretiyle bakiye 190.000USD’lik kısmına yönelik kısmi itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, öncelikle eser sözleşmelerinden kaynaklanan tüm alacakların 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğundan huzurdaki davanın öncelikle zaman aşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davacının yapımını davalı şirketin üstlendiği işlerde davalı şirketin alt yüklenicisi olarak faaliyet gösterdiğini, davalının alt yüklenicisi durumunda olan davacı şirketin sigortasında bulunan 4 adet çalışanının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti gibi alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle bu taleplerle davalı şirkete karşı dava açtığını, söz konusu davaların iş mahkemeleri nezdinde görüldüğünü ve halen derdest olduğunu, bu davalar nedeniyle davalı tarafından icra dosyalarına tehir i icra amacıyla 1.103.000TL bedelinde teminat mektubu sunulduğunu, sözleşme maddelerinden de görüleceği üzere alt yüklenicinin bahsetmiş olduğu çalışanlarının tüm tazminat ve işçilik alacaklarından alt yüklenici olan davacıya karşı sorumlu olduğunu, ancak davaların davalı şirkete karşı açıldığından ve davaların kısmen kabulüne karar verildiğinden, davalı tarafa dosyalara teminat mektubu sunularak kararların tehir i icra talepli olarak istinaf edildiğini, davalardan ve takiplerden davacı şirketin de bilgisi olduğu halde bu şekilde icra takibi yapmasının davacının kötü niyetini gösterdiğini, ayrıca bu güne kadar yapılan işlerle ilgili Türkmenistan makamlarından ayıp ihbarı gelmesi nedeniyle davacının hak edişlerinde kesinti yapıldığını, davacının yalnızca 179.922,62USD bakiye alacağına sözleşme düzenlemelerine uygun şekilde bloke koyduğunu, bunun üzerindeki miktarların hiçbir şekilde dayanağı ve dikkate alınmasının imkanı olmadığını, davacının taleplerinin haksız olduğunu, huzurdaki davanın öncelikle davacının sigortasındaki işçilerin davalı şirkete karşı açtığı ve halen derdest olan davaların neticelenmesinden ve hesap mutabakatı sağlanmasından önce açılması nedeniyle davanın reddine, işçilik alacakları talebiyle açılan davaların bekletici mesele yapılmasına, davalı şirketçe kanundan ve sözleşmeden doğan hakları kullanılarak davacı alacağı üzerine bloke konulması nedeniyle reddine, bloke konulan bedellerin davanın devamı esnasında davalı şirket tarafından işçilere ödenmesi durumunda ise ödenen miktarların davacının alacaklı çıkması halinde davacı alacağından 179.922,62USD’lik kısmının takas ve mahsubuna, kötü niyetli takip nedeniyle %20 kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, avukat ödemeye davet ihtar yazısı, cari hesap dökümü, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, hak ediş raporları, sözleşmeler, İstanbul …İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının UYAP sureti, İstanbul …İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının UYAP sureti, İstanbul …İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyası dosyasının UYAP sureti celp olunmuştur.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Ltd Şti tarafından borçlu…AŞ aleyhine cari hesap alacağına dayanılarak 349.946,62USD fiili ödeme tarihi asıl alacak (istenen yıllık en yüksek mevduat faizi (USD)) üzerinden takip başlatıldığı, borçlu vekilinin 05/02/2021 tarihli dilekçesi ile borca, ferilerine ve takibe kısmi itirazda bulunduğu görülmüştür.
Dava, davacı tarafından davalı şirket hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, icra takip dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında malzemeli ve malzemesiz uygulama sözleşmelerinin akdedildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının sözleşme gereği edimlerinin yerine getirildiği ancak davalı tarafça sözleşmeden doğan borcun ödenmediği iddia edilerek, borcun davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali noktasında toplandığı,
İİKnun 58.maddesinde takip talebi icra dairesine yazılı veya sözlü olarak yada elektronik ortamda yapılacağı düzenlenmiş olup, İİK 58/3.Maddesinde “Alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarı ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı gün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiği ve faizi” ‘nin takip talebinde gösterilecek hususlar olarak belirtildiği, davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde, 349.946,62USD alacak (istenen yıllık en yüksek mevduat faizi (USD)) üzerinden takip başlatıldığı ve buna göre ödeme emrinin düzenlenerek borçluya tebliğ edildiği, dolayısıyla İİKnun 58/3.maddesinde belirtilen hususlara göre takip talebinin düzenlenmemiş olduğu, işbu takip talebine göre davalı-borçluya gönderilen ödeme emrinin de usulune uygun olmadığı anlaşılmakla, usulune uygun bir takip talebi ve ödeme emri bulunmadığından davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacı tarafından İİK 58/3. Maddesine uygun usulüne uygun bir takip talebi ve ödeme emri bulunmadığından davanın USÜLDEN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70TL karar harcının peşin alınan 59,30TLden mahsubu ile bakiye 21,40TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.100,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin takdiren üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2022

Başkan
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Katip
E-İMZALI