Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/308 E. 2022/354 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/308
KARAR NO :2022/354

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:28/04/2021
KARAR TARİHİ:23/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 27/01/2020 tarihinde … İlçesi, … Mah. … … Cad.N.11 adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özen gösterilmemiş olması nedeniyle davacı şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisinin davacı şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup işbu hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıpların davacı şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 10.431,02 TL’nin tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davaya konu adreste yapılan çalışmanın müteahhidi olup projenin kazı/yıkım kısmı içinse alt yüklenici taşeron … Dek.Haf.Nak.İnş.San.Dış.Tic.Ltd.Şti.ile anlaşılmış olduğunu, söz konusu enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata verilen hasarın taşeron firmanın kazı çalışması esnasında gerçekleştiğini, hasardan taşeron firma sorumlu olup davacı şirket herhangi bir hasara sebebiyet vermediğinden davada taraf sıfatı bulunmadığını, bu nedenle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte mahkeme aksi kanaatte ise de dava konusu zararın meydana gelmesinde davalı şirketin kusuru bulunmadığından haksız fiil sorumluluğuna gidilemeyecek olduğunu, dava konusu olayda elektrik ana hattının özel mülkiyete konu taşınmaz üzerinden değil, kamuya ait alanlardan geçmesi gerektiğinden, özel mülkiyete konu taşınmaz üzerinden geçse dahi taşınmaz üzerinde herhangi bir geçit irtifakı kurulmadığından ve de davalı şirketçe dava konusu elektrik kablolarından haberdar olunması mümkün olunmadığından kazı çalışmaları esnasında kabloların zarar görmesinde davalının kusurlu bir eyleminden söz edilemeyecek olup haksız fiil sorumluluğu da doğmayacağını, davalı şirketçe yapılacak olan çalışma için inşaat ruhsatı alınmış olup inşaat çalışmaları kapsamında enerji dağıtım altyapısına dahil olan elektrik kablolarının bahse konu kazı çalışmasının gerçekleştiği yerden geçtiğine ilişkin davalı şirketin herhangi bir bilgisi olmamakla birlikte, davacı şirketin bu husus hakkında şerh, beyan veya tabela ile bir bilgilendirmesi de söz konusu olmadığından davacının kendi yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle söz konusu zararın meydana geldiğini, bu nedenlerle davanın reddine, alacak bedelinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 9.845,93 TL asıl alacak, 585,09 TL faiz olmak üzere toplam 10.431,02 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
… Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünden dijital imar işlem dosyası CD olarak gönderilmiştir.
Davacı vekili 24/05/2021 tarihli dilekçesi ile ilgili hasarın davacı kurumun yüklenici firma tarafından onarıldığına dair Hizmet Alım Sözleşmesini, 03/06/2021 tarihli dilekçesi ile davacı kuruma yazılan müzekkereye istinaden davaya konu hasara ilişkin hasar tespit tutanağı, hasar hesaplama dökümanları ve hasara ilişkin fotoğrafları dosyaya ibraz etmiştir.
Dosya elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 15/12/2021 tarihli raporda; dosya kapsamına sunulan hasar tespit tutanağı ve yazışmalar kapsamında hasarın varlığının sabit olduğu, davacı şirkete müterafik kusur bakımından yeterli delil bulunmadığı, kopartılan kablolar için kullanılan kablo EK muflarının teknik anlamda mutlaka kullanılması gereken malzemeler olduğu, Hasar için talep edilen 191,58 TL. (malzeme)+ KDV =226,07 TL. malzeme bedelinin kadri maruf bir değer olduğu, hasar tutarı belirlenirken … Birim Fiyatlarının dikkate alındığının anlaşıldığı, davacı … ile dava dışı taşeron firması arasında imza edilen Sözleşme Madde-10 içeriğinde “Yüklenici her ayın sonunda şirketin belirlediği kriterlerde YAPILAN İŞİ BİLDİREREK şirketin onayını almasından sonra fatura düzenleyecek ve ödeme ertesi ay içerisinde yapılacaktır.” Şeklinde açık hüküm yer almasına rağmen hasarın 3.kişiler tarafından giderildiğine ilişkin sunulmuş fatura bulunmadığı, işçilik, montaj, araç, personel giderlerinin davacı kurumca talep edilemeyeceği, cevap dilekçesinden hasarın varlığının kabul edildiği, husumete ilişkin itirazlarda bulunulduğunun anlaşıldığı, hasar adresindeki çalışmanın davalı şirketin yüklenicisi şirket tarafından yapılmış olsa dahi davalı şirketin, yüklenici şirket üzerinde denetim gözetim yetkisi olacağı görüş ve kanaatine varıldığı, (3.Hukuk Dairesinin E.2007/16515 ve K.2007/17740 sayılı 22.11.2007 tarihli kararı da gözetilerek) açıklanan nedenlerle; Takibin toplam 226,07 TL. (KDV dahil malzeme ek muf bedeli) + 13,43 TL (takip farihine kadar işlemiş faiz)= 239,50 TL üzerinden davalı … Mühendislik lnşaa San.ve Tic.A.Ş. adına devam edebileceği, … Belediyesince sunulan CD kayıtlarında, Binaya ait İmar işlem dosyasının yer aldığı, sunulan fatoğraflarda, olay günü itibariyle tretuvar dahil edilmek üzere yola kadar hafriyat alındığının anlaşıldığı, davalı şirketçe sunulmuş, çalışmalara başlanmadan önce alındığı ispat edilmiş, kazı ruhsatı görülemediği, alınacak ruhsat dahilinde gerekirse davacı kurumdan gözcü talep edilerek çalışmalar yapılmış olunsa idi hasarın önüne geçilebileceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri rapora karşı beyan ve itiraz dilekçelerini dosyaya ibraz etmişlerdir.
Dosya taraf itirazları değerlendirilerek ek rapor tanzimi için yeniden bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 25/04/2022 tarihli raporda; kök rapor sonrasında davacı şirket vekilince yeni belge sunulmadığı, arızayı gideren AOB (Arıza Onarım bakım) tarafından davacı …’a kesilmiş herhangi bir fatura bulunmadığı, sunulan 22.02.2019 tarihli Hizmet Alım Sözleşmesi tarafı şirket (… ADİ ORTAKLIĞI) tarafından dava konusu hasar ile ilgili olarak kullanılan malzeme ve yapılan işçilik bedelini gösterir davacıya kesilmiş herhangi bir fatura veya iş emri vb. belge örneğine rastlanmadığı, Sözleşme Madde-10 içeriğinde “Yüklenici her ayın sonunda şirketin belirlediği kriterlerde yapılan işi bildirerek şirketin onayını almasından sonra fatura düzenleyecektir.” şeklinde açık hüküm yer aldığı, açıklanan nedenlerle davacı tarafından arızanın kedi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığı hususunun belgelendirilemediği, sunulan belgelerden malzeme montajını yapanın da, arıza mahalline gidenin de, çevre güvenliğini sağlayanın da, onarıma hazırlık yapılması bakımından elektrik trafosundan deparı çekenin de, yeniden deparı verenin de davacı şirket parsoneli olduğunun anlaşıldığı, hasarın giderilmesi için kullanılan yeni malzemeyi monte edenin de davacı şirket çalışanı olup aksini ispat eder 3.kişilerden hizmet alındığını belgeler (fatura, hakediş vb. belge) sunulmadığı, yine hasara müdahale esnasında çevre güvenliğinin sağlanması, mahal ve hasar keşfinin yapılması, onarıma hazırlık bakımından trafodan deparı çekerek enerjinin kesilmesi, hasarın giderilmesine müteakip yeniden enerji verilmesi ve tranşeyi kapatma işleri için 3.kişilerden hizmet alındığını belirtir belge (fatura, hakediş vb) de sunulmadığı, malzemenin monte edilmesi ve bahsedilen diğer işlerin tamamının işçilik hizmetleri olduğu, dağıtılamayan enerji bedel talebinin, kök rapordaki emsal ilam “elektrik hatları verilen zararın karşılığı olan tazminat hesaplanırken; otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle satılamayan enerjiden doğan bir zararın varlığından söz edilemez” hükmü gereği davacı şirketin Dağıtılamayan / Satılamayan enerji bedel talebinin olamayacağı kanaatine varıldığı, Eşik Kesinti Süre Aşım bedel tatebi ile ilgili olarak Elektrik Dağıtımı Ve Porakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında davacı şirket orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar alçak gerilimde bildirimsiz kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkına sahip olup dava konusu orta gerilim arızasının bu süreler dahilinde (3,58 saat çalışma yapılmış) elektrik kesintisine sebep olabilecaği anlaşılmakla bahse konu arıza için davacı şirketin Eşik Kesinti Süre Aşım bedeli talep edemeyeceği, üstelik davacı şirketin kesinti kaynaklı herhangi bir abonesine tazminat ödediğine ilişkin belge de bulunmadığı, Etüd koordinasyon bedel talebi ile ilgili olarak Uzman, Mühendis, Müdür, Bölge Müdürü personeli davacı bünyesinde görevli personel olduğundan davacı tarafça dışarıdan personel hizmeti alınmadığından davacı talebinin olamayacağı, davalı şirket ile taşeron şirketi arasında imza edilen sözleşme madde-4 içeriğinde “Belediye, Kaymakamlık, İlçe Emniyet vb. kurumlardan çalışma yapılması için gerekli izinlerin alınma” yükümlülüğünün işveren davalı şirkete ait olduğu, bu kapsamda davalı işveren şirketin davalı taşeron şirketi denetleme, takip, yönlendirme ilişkisi olmasının kaçınılmaz olacağı, yıkım ve inşaat ruhsatı alma yükümlülüğünün davalı şirket uhdesinde olduğu, yıkım ruhsatı alınmış bir binada elektrik, su, doğalgazın ilgili kurumlarca yıkıma başlanmadan önce kesildiği, hatta bina altyapı aboneliklerinin kesim belgelerinin ruhsat için istenen belgeler arasında olduğu, hasar gören kablonun onarımının yapılmış olması ayrıca 3×120+70 mm2 ve 4×16 mm2 olmak üzere 2 farklı cins kablonun hasar görmüş olması nedenleriyle, hasar gören kabloların yıkım fuhsatı alınan binaya ait olamayacağına kanaat getirildiği, çünkü kabloların hasar almadan önce enerjili olduğu, hasar gören kablonun özel mülk içerisinde kaldığına ilişkin belge bulunmadığı, sunulan fotoğraflarda kablo montajının yapılabileceği yol kenarındaki tretuvar alanının da kazılmış olduğu, kök rapordaki kanaatin aynen devam ettiği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Somut olayda davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında davacıya ait yer altı kablo hattının hasara uğradığı dosya kapsamına göre sabittir. Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Davalının meydana gelen zarar sebebiyle 3. şahıslara karşı asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği esas olup mahkememizce de yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki teknik bilirkişi raporu ile davacıya ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiği, hasara uğrayan yer altı kablosunun ancak bir iş makinesi ile kopartılabileceği, hasara çalışma yapan operatörün tedbirsizliği ve dikkatsizliği nedeniyle sebebiyet verdiği, hasara uğrayan kablonun onarımı davacı çalışanlarınca ilave kablo kullanılarak giderilmiştir.
Davacı tarafça davalıdan hasara uğrayan kablolar için malzeme, işçilik, araç, personel, dağıtılamayan enerji bedeli, eşik kesinti süresi aşım bedeli, etüd koordinasyon bedeli talep edilmekle birlikte; Yerleşik Yargıtay içtihatları ile de belirtildiği üzere zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı isçilerine ödediği ücretler genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerden olduğu, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde işçilik bedelinin ödenebileceği belirtilmektedir. Davacı tarafından arızanın kendi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığına ilişkin dosyaya sunulmuş bir belge bulunmadığı nazara alınarak; davacı kendi çalışanları tarafından yapılan işçilik, montaj, araç ve personel giderlerini, yine davacı tarafından uzman, mühendis, müdür,Bölge Müdürü personeli davacı bünyesinde görevli personel olduğundan, dışardan personel hizmeti alınmadığından Etüd Koordinasyon Bedel Talebini davalıdan talep edemeyecektir.
Her ne kadar davacı tarafından dağıtılamayan enerji bedeli talep edilmiş ise de, otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle dağıtılamayan/satılamayan enerji bedeli talebinin olamayacağı değerlendirilmiş, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında davacı şirketin orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar alçak gerilimde bildirimsiz kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkı bulunduğundan ve dava konusu arızanın bu süreler aşılmayacak şekilde elektrik kesintisine sebep olabileceği anlaşılmakla davacının eşik kesinti süre aşım bedel talebinin de reddine karar verilmiştir. Üstelik davacı tarafından herhangi bir abonesine kesinti kaynaklı tazminat ödendiğine ilişkin belgede sunulmuş değildir. Bu nedenlerle davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile davalının …. İcra Müd. … E. Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazının 226,07 TL asıl alacak ve 13,43 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 239,50 TL üzerinden İptali ile takibin bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden likit ve belirlenebilir olmadığından şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-)….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 226,07-TL asıl alacak ve 13,43-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 239,50-TL üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-)Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-)Harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 125,98 TL harçtan mahsubu ile 45,28 TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip istek halinde sahibi davacıya iadesine,
Ayrıca dava açılırken davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden 239,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan 800 TL bilirkişi ücreti, 74,60 TL posta masrafından oluşan toplam 874,60 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 20,08 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-)Davalı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen miktar itibariyle AAÜT 13/3 maddesi uyarınca hesaplanan 239,50-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre hesaplanan 30,30 TL’sinin davalıdan, 1.289,70 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
9-)Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır