Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/297 E. 2023/339 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/297
KARAR NO:2023/339

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:26/04/2021
KARAR TARİHİ:22/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 21/01/2020 tarihinde … ilçesi, … … Cad.No.149 adresinde yapılan çalışma esnasında gerekli dikkat ve özenin gösterilmemiş olması nedeniyle davacı şirketin enerji dağıtım alt yapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğini, tesis hasarı ve enerji kesintisinin davacı şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kapıların davacı şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı tarafça hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, hükmedilecek meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça iddia edilen zararın gerçekleştiği taşınmazın özel mülkiyete tabi olup taşınmazın mülkiyetinin dava dışı üçüncü kişiye ait olduğunu, davalı şirket tarafından söz konusu taşınmazda inşaat faaliyetleri gerçekleştirilmekte olup işbu faaliyetlerin tamamının başvurular sonucunda alınan izin ve ruhsatlar kapsamında gerçekleştirildiğini, buna rağmen söz konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafa ait enerji dağıtım altyapısına ait olan kablo ve tesisata ilişkin olarak tapu, belediye kayıtları, … Müdürlüğü ile inşai işlemlerin yapılabilmesi için gerekli izinlerin alındığı resmi kurumların hiçbirinde hiçbir kayıt bulunmadığını, hali böyleyken davacı tarafça özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde malikin herhangi bir onayı ya da izni olmadan yada herhangi bir resmi kurumun izni bulunmadan gizli bir şekilde kablo geçirildiğinin ikrar edildiğini, davalı şirketin ve/veya dava dışı taşınmaz malikinin işbu hukuka aykırı durumu bilebilmesi ya da bilmesinin kendisinden beklenmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle davalı şirketin bir kusuru bulunduğundan bahsedilemeyeceğini, ayrıca likit bir alacağın söz konusu olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının UYAP kayıtları, hasara ilişkin tutanak, belge ve fotoğraflar, taşınmaza ait onaylı emlak beyan sureti, tapu kaydı, imar işlem dosyası dosya içerisine alınmıştır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde, … tarafından davalı …Tic.Ltd.Şti.aleyhine 11.366,85 TL hasar bedeli, 692,29 TL faiz olmak üzere toplam 12.059,14 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 15/12/2021 tarihli raporda; dosya kapsamına sunulan hasar tespit tutanağı ve yazışmalar kapsamında hasarın varlığının sabit olduğu, davacı şirkete müterafik kusur bakımından yeterli delil bulunmadığı, kopartılan kablo için kullanılan kablo EK mufunun teknik anlamda mutlaka kullanılması gereken malzeme olduğu, hasar için talep edilen 819,72 TL. + KDV malzeme bedelinin kadri maruf bir değer olduğu, hasar tutarı belirlenirken Tedaş Birim Fiyatlarının dikkate alındığı, işçilik – montaj – araç – personel giderlerinin davacı kurumca talep edilemeyeceği, takibin, 819,72 TL. (malzeme) + 313,92 TL (Şebeke yıpranma bedeli)+ KDV= 1.337,70 TL + 81,47 TL (takip tarihine kadar işlemiş faiz) = 1.419,17 TL üzerinden davalı adına devam edebileceği, İ.B.B. … İmar Müdürlüğü’nce sunulan CD kayıtlarında, Binaya ait İmar işlem dosyasının yer aldığı, davalı şirketçe sunulmuş, çalışmalara başlanmadan önce alındığı ispat edilmiş, kazı ruhsatı görülemediği, alınacak ruhsat dahilinde gerekirse davacı kurumdan gözcü talep edilerek çalışmalar yapılmış olunsa idi hasarın önüne geçilebileceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri rapora karşı beyan ve itiraz dilekçelerini ibraz etmiş, dosya itirazlar ve dosya kapsamına yeni gelen yazı cevapları doğrultusunda ek rapor tanzimi için yeniden bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 29/06/2022 tarihli raporda; … İmar Müdürlüğü’nün 21 Mart 2022 tarihli yazı ekinde yer âlan CD içerisinde, 1967-1986 yılları arasındaki kayıtlar yer aldığı, dava konusu hasar tarihi öncesinde davalı şirket müracaatları ile verilen izin ve ruhsatlara ilişkin kayıtlara rastlanmadığı, davalı tarafça da sunulmadığı, sunulan fotoğraflar ile hasarın varlığı sabit olup, hasar yeri (parsel içi – parsel dışı, tretuvar) ayırt edilemediği, … ilçesi, … Mahallesi … Cad. No:149 adresinden geçen 41×240/25 mm² … Orta Gerilim kablo projesinin davacı kurumdan temini hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazları kapsamında dosya yeniden bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 26/01/2023 tarihli 2.ek raporda kök ve 1.ek rapordaki kanaatlerin aynen geçerli olduğu belirtilmiştir.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava haksız fiile dayalı tazminat istemi kapsamında başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında davacıya ait yer altı kablo hattının hasara uğradığı dosya kapsamına göre sabittir. Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Türk Borçlar Kanunu 50. maddesi “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.”
Türk Borçlar Kanunu 52. maddesi “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.” hükümleri mevcuttur.
Davalının meydana gelen zarar sebebiyle 3. şahıslara karşı asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği esas olup mahkememizce de yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki teknik bilirkişi raporu ile davacıya ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiği, hasara uğrayan 1×240/25 mm² kesitli alçak gerilim yeraltı kablolarının ancak bir iş makinesi ile kopartılabileceği, hasara çalışma yapan operatörün tedbirsizliği ve dikkatsizliği nedeniyle sebebiyet verdiği tespit edilmiştir. Hasara uğrayan kablonun onarımı davacı çalışanlarınca ilave kablo ve ek malzemesi kullanılarak giderilmiştir. Kopartılan kablo için kullanılan ek mufunun teknik anlamda mutlaka kullanılması gereken malzemeler olup talep edilen malzeme bedeli 819,72 TL+KDV ‘nin kadri maruf olduğu, davacı tarafça davalılardan kopartılan kablo için kullanılan kablo+ek mufu, işçilik, araç, personel, dağıtılamayan enerji bedeli, Eşik kesinti süresi aşım bedeli, Etüd koordinasyon bedeli, manevra bedeli, şebeke yıpranma payı ve arıza ölçüm bedeli talep edilmektedir. Yerleşik Yargıtay içtihatları ile de belirtildiği üzere zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı isçilerine ödediği ücretler genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerden olduğu, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde işçilik bedelinin ödenebileceği belirtilmektedir. Davacı tarafından arızanın kendi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığına ilişkin dosyaya sunulmuş bir belge bulunmadığı nazara alınarak; davacı kendi çalışanları tarafından yapılan işçilik, montaj, araç ve personel giderlerini, etüd koordinasyon bedelini, manevra bedelini ve arıza ölçüm bedelini davalıdan talep edemeyecektir.
Her ne kadar davacı tarafından dağıtılamayan enerji bedeli talep edilmiş ise de, otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle dağıtılamayan/satılamayan enerji bedeli talebinin olamayacağı değerlendirilmiş, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında davacı şirketin orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar alçak gerilimde bildirimsiz kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkı bulunduğundan ve dava konusu arızanın bu süreler aşılmayacak şekilde elektrik kesintisine sebep olabileceği anlaşılmakla davacı eşik kesinti süre aşım bedeli de talep edemeyecektir. Üstelik davacı tarafından herhangi bir abonesine kesinti kaynaklı tazminat ödendiğine ilişkin belgede sunulmuş değildir.
Öte yandan, teknik bilirkişi tarafından davacıya ait 1×240/25 mm² yeraltı orta gerilim kablosu hasar görmekle her ne kadar ek mufu kullanılarak hasar giderilmiş ise de, yapılan ek mufunun ileriye dönük arıza kaynağı olduğu, hasar sonrasında yapılan ek mufunun arıza olasılığını artırdığı, ileride malzeme kullanımını gerektirecek başkaca hasarların oluşmasına sebep olabileceği tespiti ile davacının 313,92 TL şebeke yıpranma payı talep edebileceği değerlendirilmiştir.
Belirtilen bu sebeplerle davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında davacıya ait yer altı kablo ve tesisat hattının hasara uğradığı dosya kapsamına göre sabit olup, haksız fiil hükümleri çerçevesinde davacının davalı kurumdan olan taleplerinden kablo malzeme bedelini ve şebeke yıpranma bedelini talep edebileceği, diğer taleplerinin ise yukarıda açıklanan sebepler nedeniyle davalıdan istenemeyeceği, binaya ait imar işlem dosyası incelendiğinde davalı şirketçe sunulmuş, çalışmalara başlanmadan önce alındığı ispat edilmiş kazı ruhsatı olmadığı, alınacak ruhsat ile gerekirse davacı kurumdan gözcü talep edilmesi halinde hasarın önüne geçilebileceği anlaşılmış olduğundan; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile davalının …. İcra Müd. … E. Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin 1.337,70 TL asıl alacak , 81,47 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 1.419,17 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olmadığıdan şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-)….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 1.337,70-TL asıl alacak ve 81,47-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 1.419,17-TL üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-)Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 145,64 TL harcın mahsubu ile bakiye 34,26 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 906 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 106,62 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına, ayrıca bu dava nedeniyle davacı tarafça yatırılan 145,64 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-)Davalı tarafça sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 1.419,17 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-) Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, red edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davada haklı çıkma oranına göre 155,34 TL’sinin davalıdan, 1.164,66 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
9-)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı. 22/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır