Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/163 E. 2022/142 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/163 Esas
KARAR NO:2022/142

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/03/2021
KARAR TARİHİ:09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, taraflar arasında 18/02/2019 tarihli … ihale kayıt numarası ile … İKN’li iş kapsamında … 158 ada 3 parsel … … Restiüsyon, Restorasyon Projesi ile … 1890 Adadaki Tescilli Kültür Varlıklarının …, Restitüsyon, Restorasyon/Rekonstrüksiyon Projesi Hizmet Alımı sözleşmesinin imzalandığını, akdedilen sözleşme kapsamında yapılan işlerin bir kısmının 17 Ocak 2020 tarihinde hak edişlerinin yapıldığını ve yapılan hak edişlerle ilgili olarak 21/01/2020 tarihli 597.169,87 TL (KDV dahil) kesilmiş olduğu halde bir çok kere ödeme yapılması için girişimde bulunulmuş olmasına rağmen ödeme yapılmaması üzerine….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine girişilmek zorunda kalındığını, borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu için takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalı şirketin temerrüde düşmemiş olup, söz konusu alacağın oluşmadığını, projenin kabule elverişli şekilde teslim edildiği tarihin kabule elverişliliğinin idare tarafından kesin olarak tespit edileceği tarih olduğunu, idarenin (İBB) ana işlere ilişkin kesin hak edişlerinin hala beklenmekte olup, işin kabule elverişli şekilde teslim edilip edilmediğinin henüz tespit edilemediğini, davacı tarafın gerekli idari prosedür bitmeden dolayısıyla işlerin kesin kabulü yapılmadan tek taraflı olarak fatura düzenleyerek davalıya göndermek suretiyle ödeme talep ettiğini, davacı tarafından davalı şirketçe düzenlendiği iddia edilen hak edişlerin kesin hak ediş olmayıp kesin hak ediş raporlarının idare (İBB) tarafından oluşturulacağını, zira söz konusu işlerin sözleşmelere uygun olarak yapılıp yapılmadığı tespit edilmeden ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte taraflar arasında takibe esas değer konusunda da uyuşmazlık bulunmakta olup, söz konusu proje ve işlerin uygun olarak tamamlandığının kabul edilmediğini, davacı tarafından düzenlenen fatura tutarının ne derece uygun olduğu denetlenmeden takibe itirazın haklı veya haksızlığının ortaya çıkarılamayacağını, bu nedenle davacı tarafından tamamlandığı iddia edilen işlere ilişkin takibe dayanak teşkil eden faturanın uygunluğunun ispatlanması gerektiğini, ayrıca faiz tutarının da kabulünün mümkün olmadığını beyanla, davanın reddine, davacının %20 oranında kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, hizmet alım sözleşmesi, hak ediş raporları, Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulunun kararları, fatura, ihtarnameler, kesin teminat mektubu ve teyit yazısı, ihale komisyon kararı, damga vergisi alındı belgesi, dekont, tutanak, fiyat cetvelleri, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … İnş Tur Tic Ltd Şti İstanbul Şubesi tarafından borçlu … … İnş Müşavirlik Teknik Hiz San Tic AŞ aleyhine 597.169,87TL fatura alacağı, 69.063,10TL faiz olmak üzere toplam 666.232,97TL üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Mimar Hak Ediş Uzmanı …, Nitelikli Hesaplama Uzmanı Dr … ve Mali Müşavir … tarafından tanzim olunan 01/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda; TC Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul II Numaralı Kararları, sözleşme kapsamındaki proje çizilmesi ile ilgili Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Kararlarının ve hak edişlerin incelendiğini, 2 nolu hak edişin kesin hak ediş değil ara hak ediş olduğunu, 2 nolu hakedişin taraflarca hiç bir itiraz kaydı olmadan imza altına alındığını, tutanaklar ve TC Kültür Turizm Bakanlığı, İstanbul 3 numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından, İstanbul ili … ilçesi, … Mah 45 pafta 158 ade 3 parsel … Röleve, Analitik …, Restitüsyon Projesine uygun olduğunu ve İstanbul ili … ilçesi … (…) Mahallesi 278 pafta, 1890 ada 53 parselde yer alan tescilli taşınmazın, hazırlanan … Projesi, Analitik Röleve, Restitüsyon Projelerinin ve Restorasyon Projesinin uygun olduğunu, uygulamanın müellif mimar sorumluluğunda ve KUDEB denetiminde yapılmasına karar verildiğini, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 61.maddesinde “Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, Koruma Yüksek Kurulu ve Koruma Bölge Kurullarının kararlarına uymak zorundadır” denildiğinden, kurul tarafnıdan onaylanan projelerin kesin olarak tamamlanmış olduğunu, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun tek yetkili olduğu dikkate alındığında, 506.076,16TL(KDVsiz), 597.169,87TL (KDVli)nin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiğini, her iki tarafın ticari defter kayıtları üzerinde yapılan incelemede davacı tarafın davalı taraftan 597.169,87TL alacaklı olduğu konusunda herhangi bir ihtilafın bulunmadığını, davacı tarafından davalının icra takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğin, takip tarihindeki gecikme faizinin istenemeyeceğini, taraflar arasındaki sözleşmenin istisna (eser ) sözleşmesi olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin 11.1.1.maddesinde ara hak edişlerin yapılabileceğinin kabul edildiğini, bu ara hak edişlerin yapılabilirliğinin iş sahibi olan davalının kabulüne bağlı kılındığını, davaya sunulan belgeler ele alındığında taraflar arasında ara hak ediş usulunun kabul edildiğinin ortaya çıkacağını, taraflar arasında 17/01/2020 tarihli 2 numaralı hak edişin düzenlendiğini, 21/01/2020 tarihli faturanın davalıya gönderildiğini, ancak davalı tarafça fatura bedelinin ödenmediğinin anlaşıldığını, sözleşmenin 11.1.1.maddesinde davalının porjenin hatasız, kusursuz ve eksiksiz olduğunun anlaşıldığı durumda ödeme yapılabileceğini, 18.3.maddesinde ise teslim tarihinden itibaren 60 gün içinde kabul ve muayene işlemlerinin yapılacağının belirtildiğini, davacı tarafından davalıya işlerin sunulduğunu, 21/01/2020 tarihinde hak edişin yapıldığını, karşılıklı olarak hak ediş raporunun düzenlendiğinin anlaşıldığını, hak ediş raporlarının düzenlendiği göz önüne alındığında buna yönelik işlerin iş sahibine sunulduğunun kabul edilmesi gerektiğini, bu ara hak edişin ödeme tarihinin sözleşmede belirtilmemiş, 11.1.maddede imkan bulduğu takdirde ödeneceği düzenlenmiş olduğunu, ancak bunun davalıya süresiz bir hak sağlayamayacağını, BK 479/2 ile birlikte düşünüldüğünde bu kısmın kabul edildiği anda bedel ödeme borcunun da doğduğunun kabul edilmesi gerektiğini, ancak Yargıtay uygulamalarına göre, salt bedelin muaccel olmasının yani istenebilir olmasının, karşı tarafı, iş sahibini temerrüde düşürmeyeceğini, keza faturanın düzenlenip karşı tarafa gönderilmiş olmasının da temerrüt sonucu doğurmayacağını, bunun için ayrıca TTK madde 18/3 şartlarına uygun ihtar gerektiğini, davacı tarafından 26/11/2020 tarihli … numaralı ihtarının davalıya gönderildiğini, 23/11/2020 tarihinde ise icra takibinin başlatıldığını, davalının henüz usulune uygun şekliyle davacı tarafından icra takibinden önce temerrüde düşürülmediğinden takip tarihindeki gecikme faizinin istenemeyeceğini belirtmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında 18/02/2019 tarihli … ihale kayıt numarası ile … İKN’li iş kapsamında … 158 ada 3 parsel … … Restiüsyon, Restorasyon Projesi ile … 1890 Adadaki Tescilli Kültür Varlıklarının …, Restitüsyon, Restorasyon/Rekonstrüksiyon Projesi Hizmet Alımı sözleşmesinin imzalandığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasında imzalandığı ileri sürülen eser sözleşmesinden kaynaklı, hak ediş alacağına dayalı başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali noktasında toplandığı sözleşmenin incelenmesinde; işin süresinin 120 takvim günü olarak belirlendiği, sözleşmenin taraflarca imzalandığı tarih itibariyle işe başlanacağı, sözleşmenin 11.1.maddesinde ödeme yeri ve şartlarının düzenlendiği tespit edilmiştir.
Kültür Varlıklarının …, Restitüsyon, Restorasyon/Rekonstrüksiyon Projesi Hizmet Alımı sözleşmesinin sözleşmenin 11.1.1.maddesinde Projelerin Yüklenici tarafından süresi içinde tamamlanıp idareye teslim edilmesini müteakiben İdare tarafından yapılacak tetkik ve inceleme neticesinde projelerin hatasız, kusursuz ve eksiksiz olduğunun anlaşılıp onaylanması halinde ilgili projeye karşılık gelen oranda tanzim edilecek hak edişlerin idarenin Mali İşler Müdürlüğünce ödeneceği, yüklenicinin talep etmesi durumunda, Özel Teknik Şartnamede yer alan iş kalemlerine bağlı ve idare ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı, Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü arasındaki ana sözleşme kapsamında yapılan iş programına göre idarenin belirleyeceği oranlarda ara hak edişler tanzim edilerek, idarenin imkan bulması halinde yükleniciye ödeme yapılabileceği, sözleşmenin 11.2.maddesinde yüklenicinin projeyi süresinden önce teslim etmesi halinde, idarenin imkan bulduğu takdirde yükleniciye ara ödeme yapabileceği düzenlenmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, yüklenici Almira Tasarım Ltd Şti ile idare … … Tic AŞ arasında düzenlenen hak edişlere göre, 2 nolu hakedişin kesin hak ediş değil ara hakediş olduğu, 2 nolu hakedişin taraflarca hiç bir itiraz kaydı olmadan imza altına alındığı, Tutanaklar ve TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul 3 numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından; İstanbul ili … ilçesi … Mah 45 Pafta 158 Ada 3 parsel … …, …, …, restitüsyon Projesine uygun olduğu ve İstanbul ili … ilçesi Katip Muslahattin (Balat) Mahallesi 278 pafta, 1890 ada, 53 parselde yer alan tescilli taşınmazın, hazırlanan … Projesinin, Analitik …, Restitüsyon Projelerinin ve Restorasyon Projesinin uygun olduğu, uygulamanın müellif mimar sorumluluğunda ve KUDEB denetiminde yapılmasını karar verildiği, 2 numaralı hak ediş bedelinin KDV dahil 597.169,87TL olduğu,
Taraflar arasındaki sözleşmenin istisna (eser ) sözleşmesi olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 11.1.1.maddesinde ara hak edişlerin yapılabileceğinin kabul edildiği, bu ara hak edişlerin yapılabilirliğinin iş sahibi olan davalının kabulüne bağlı kılındığı, davaya sunulan belgeler ele alındığında taraflar arasında ara hak ediş usulunun kabul edildiği, taraflar arasında 17/01/2020 tarihli 2 numaralı hak edişin düzenlendiği, 21/01/2020 tarihli faturanın davalıya gönderildiği, ancak davalı tarafça fatura bedelinin ödenmediği, sözleşmenin 11.1.1.maddesinde davalının projenin hatasız, kusursuz ve eksiksiz olduğunun anlaşıldığı durumda ödeme yapılabileceği, 18.3.maddesinde ise teslim tarihinden itibaren 60 gün içinde kabul ve muayene işlemlerinin yapılacağının belirtildiği, davacı tarafından davalıya işlerin sunulduğu, 21/01/2020 tarihinde hak edişin yapıldığı, karşılıklı olarak hak ediş raporunun düzenlendiği, hak ediş raporlarının düzenlendiği göz önüne alındığında buna yönelik işlerin iş sahibine sunulduğunun kabul edilmesi gerektiği, bu ara hak edişin ödeme tarihinin sözleşmede belirtilmemiş, 11.1.maddede imkan bulduğu takdirde ödeneceği düzenlenmiş olduğu, ancak bunun davalıya süresiz bir hak sağlayamayacağı, BK 479/2 ile birlikte düşünüldüğünde bu kısmın kabul edildiği anda bedel ödeme borcunun da doğduğunun kabul edilmesi gerektiği, ancak Yargıtay uygulamalarına göre, salt bedelin muaccel olmasının yani istenebilir olmasının, karşı tarafı, iş sahibini temerrüde düşürmeyeceği, keza faturanın düzenlenip karşı tarafa gönderilmiş olmasının da temerrüt sonucu doğurmayacağı, bunun için ayrıca TTK madde 18/3 şartlarına uygun ihtar gerektiği, davacı tarafından 26/11/2020 tarihli … numaralı ihtarının davalıya gönderildiği, 23/11/2020 tarihinde ise icra takibinin başlatıldığı, davalının henüz usulune uygun şekliyle davacı tarafından icra takibinden önce temerrüde düşürülmediğinden takip tarihindeki gecikme faizinin istenemeyeceği, davacının icra takip tarihi itibariyle toplam 597.169,87TL davalıdan alacaklı olduğu, dolayısıyla davalının icra takibine itirazında kısmen haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabul-kısmen reddi ile, davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın 597.169,87 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiş, ayrıca İİK 67/2 mad gereği alacak belirlenebilir olduğundan alacak bedelinin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın 597.169,87 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-İİK 67/2. Maddesi gereği hükmedilen alacak bedeli olan 597.169,87 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 119.433,97 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafın işlemiş faiz talebine yönelik istemlerinin reddine, reddedilen kısım yönünden davacı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 40.792,67TL nispi karar harcından peşin alınan 8.046,44TLden mahsubu ile bakiye 32.746,23TLnin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(…)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin 1.174,80TLsinin davalıdan, 145,20TLsinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
6)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 46.908,49TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 9.778,20 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8)-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 6.057,05TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına (0,89) göre hesaplanan 5.391,17TLsının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca dava açılırken davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 8.046,44TLnin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9)-Davalı tarafından yapılan posta masrafı yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10)-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/03/2022

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI