Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/9 E. 2020/660 K. 09.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/9
KARAR NO:2020/660

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/07/2019
KARAR TARİHİ:09/11/2020

….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı, 05/11/2019 tarihli görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen ve mahkememizin yukarıda yazılı esasına kaydı yapılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlattıkları icra takibi nedeniyle tanzim edilen ödeme emrine davalı tarafından itiraz edildiğini, davalı tarafın maliki olduğu ve davacı şirket nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın 14/06/2011 tarihinde dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … yolundan … istikametine doğru seyir halindeyken aşırı alkolün etkisiyle hız sınırlarını da göz ardı ederek yoldan çıktığını, bankette bulunan mıcırlara aracını kaptırması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, orta refüje aracının ön kısımlarıyla çarpıp çarpmanın etkisiyle takla atarak karşı şeride geçtiği ve yolun solundaki banket alana tavan üstü devrilmesi neticesinde ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu trafik kazası nedeniyle vefat eden dava dışı …’nın mirasçılarına destekten yoksun kalma tazminatı olarak 65.837 TL’nin ödendiğini, davacı sigorta şirketinin 3.kişilere ödemek durumunda kaldığı tazminatı kaza esnasında sigortalı araç sürücüsünün alkollü ve aynı zamanda ehliyetsiz olması sebebi ile sigortalı araç maliki davalıya işbu davaya konu icra takibi ile rücu ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, süresi içinde davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İlgi emniyet müdürlüğünden davaya konu kazaya karışan aracın trafik tescil kayıtları, davacı şirketten hasar dosyası getirtilmiştir.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 65.837 TL asıl alacak, 1.883,12 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 67.720,12 TL üzerinden takip başlatıldığı. Davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya kusur ve hasar konusunda uzman ve sigortacı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 15/09/2020 havale tarihli rapor ile; dava dışı müteveffa sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, müteveffa yolcu …’nın araçta yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmakla olayın oluşumunda ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğu, davacı tarafından dava dışı … ve …’in yoksun kaldığı desteğe ilişkin maddi zararı için yapılan tazminat ödemesinin 18/11/2013 tarihinde yapıldığı hususu dosya münderecatından anlaşılmış olmakla, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşik içtihatları uyarınca ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak hesaplama yapılacak olup, 2013 yılı Kasım ayı itibarı ile bilinen en sonki asgari ücret 01/07/2013-31/12/2013 dönemine ait olduğundan bilinen dönem sonu 31/12/2013 kabul edilerek hesaplama yapıldığı, anne …’in yoksun kaldığı desteğe ilişkin maddi zararının 8.244,10 TL, baba …’in yoksun kaldığı desteğe ilişkin mazi zararının 20.545, 45 TL olduğu, müteveffanın araçta yolculuk yaptığı sırada araç sürücüsü dava dışı müteveffa …’ın kaza sırasında 2,26 promil alkollü olduğu hususu göz önüne alındığında müteveffanın sürücüsü alkollü olan araca binerek kendi ölümü üzerinde müterafik kusuru bulunduğu, müterafik kusur indirimi konusunda Yargıtay’ın benimsediği uygulamanın somut olayın özelliklerine ve hakkaniyete uygun olan %20 oranında indirim yapılması gerektiği yönünde olduğu, buna göre destekten yoksun kalanlar için hesaplanan tazminat miktarından Yargıtayın yerleşik içtihatları doğrultusunda %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığını, davalının icra dosyasından talep edilen toplam 65.837 TL asıl alacak kalemine yaptığı itirazın 23.031,64 TL’lik kısmının iptalinin yerinde olacağı belirtilmiştir.
Toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu dahilinde; davacı sigorta şirketinin ZMMS örtüsü altında sigortalanan … plaka sayılı araç sürücüsünün 14/06/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında dikkatini yola vermediği, mahal şartlarını ve görüş alanını da dikkate alarak hızını yol üzerinde kalabilecek ve tedbir alabilecek düzeye düşürmediği, sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek yol dışı kalıp sağa yönelerek banketteki mıcırlı alana girdiği, devamında sola yönelerek orta ayırıcı refüje çarparak devrilip karşı istikamet yol bölümünü geçerek bankette tavanı üzerine ters dönerek son konumunu aldığı, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/d ve 52/b maddelerini ihlal ettiği, meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğu, müteveffa yolcu … ise olayı önlemek bakımından alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığından kusursuz olup davacı sigorta şirketinin dava dışı vefat eden …’nın desteğinden yoksun kalınmasından kaynaklı olarak mirasçılarına ödediği maddi zararı TTK 1472. Maddesi uyarınca davalı araç malikine rücu imkanının bulunduğu, bilirkişi raporu dahilinde sigortalı araç maliki davalının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına tekabül eden bedelin dosya kapsamıyla uyumlu nitelikte hükme esas alınabilecek hesaplama yöntemiyle açıkça ortaya konulduğu ve dava dışı anne …’nın yoksun kaldığı desteğe ilişkin maddi zararının 8,244,10 TL, dava dışı baba …’nın yoksun kaldığı desteğe ilişkin maddi zararının ise 20.545,45 TL olduğu tespit edilmiştir. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. Bu minvalde davacıya sigortalı araç sürücüsünün kaza sırasında 2,26 promil alkollü olduğu, müteveffa …’nın sürücüsü alkollü araca binerek müterafik kusurlu olduğu kabul edilmekle hesaplanan tazminat miktarından %20 oranında indirim yapılması suretiyle anne … için 6.595,28 TL, baba … için 16.436,36 TL maddi tazminat olmak üzere davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 23.031,64 TL asıl alacak, 658,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.690,41 TL üzerinden iptaline karar verilmesi gerekmiş, nihayetinde dava yargılamayı gerektirdiği ve sorumluluk miktarı belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı isteminin ise reddi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 23.031,64-TL asıl alacak, 658,77-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 23.690,41-TL üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.618,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 817,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 800,60 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 3.553,56 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5–Davalı tarafın zorunlu arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmadığı anlaşıldığından 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11) fıkrası kapsamında davacı tarafından yapılan; 868,50 TL harç, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 295,50 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 2.764,00 TL yargılama masrafından davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
8-Davalı tarafın zorunlu arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmadığı anlaşıldığından 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin tamamının davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır