Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/759 E. 2022/240 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/358 Esas
KARAR NO :2022/291

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/05/2021
KARAR TARİHİ:21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 30/04/2018 tarihinde … Karayolunun yan tarafında bulunan banket üzerinde yaya olarak yürürken davalı şirket tarafından sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın …’ın sevk ve idaresinde …’dan … istikametinde seyir halinde iken … Mevkine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek banket üzerinde yürüyen davacıya çarptığını ve davacının yaralandığını, kazaya ilişkin düzenlenen Trafik Kazası Tespit Tutanağında sürücü …’ın 2918 sayılı KTK’nun madde 84, KTK Yönetmeliğinin madde 157 (f) Doğrultu değiştirme ve manevraları yanlış yapma, (L) Taşıt yolu dışında kurallara uygun olarak park etmiş araçlara çarpma kurallarını ihlal ettiği, yaya ve park halindeki aracın kural ihlalinin olmadığının tespit edildiğini, söz konusu kazanın meydana gelmesinde davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsü olan …’ın tam kusurlu olup davacının kusursuz olduğunu, davacının maruz kaldığı kaza neticesinde iki kez ameliyat edilen davacının eski sağlığına kavuşamadığını ve iş gücü kaybına uğramış ve sürekli malul hale geldiğini, davacının kaza tarihi itibariyle 64 yaşında olup ve SGK emeklisi olduğunu, bu nedenle tedavi giderlerinin bir kısmının SGK tarafından karşılanmış ancak davacının ameliyat nedeni ile hastaneye yatırıldığından ilk ameliyat sonrası 1.375,00-TL, ikinci ameliyat sonrası da 275,00-TL hastaneye ödeme yaptığını, ayrıca davacının maruz kaldığı yaralamanın ortopedik olması nedeni ile bir kısım medikal aletleri (kol askılığı, pansuman malzemesi, v.b) ile yine SGK tarafından karşılanmayan bir takım ilaçları kendisinin aldığını, tedavi kapsamında fizik tedavi de gören davacının yaşadığı yer ile hastane arasındaki mesafe nedeni ile ciddi yol gideri de yaptığını, davacının kaza tarihinde aynı zamanda hayvancılık yaptığını, davacının kazadan sonra bir süre hayvancılığa devam ettiğini ancak eski sağlığına kavuşamaması üzerine hayvanlarını satmak zorunda kaldığını ve bu gelirinden mahrum kaldığını, emekli maaşı dışında geliri bulunmayan davacının bu şekilde yardıma muhtaç bir duruma düştüğünü, maddi zarara uğrayan davacının maddi zararının tazmini için davalı sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak davalı tarafça her hangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle davacının maruz kaldığı kaza nedeni ile oluşan maddi zararlarının tazmini amacı ile iş bu davayı açma zaruretinin doğduğunu belirterek davanın kabulüne, şimdilik 1.650,00-TL tedavi gideri, 350,00-TL iş gücü kaybı olmak üzere 2.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile dava ve arabuluculuk vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu, tarafları ve konusu aynı olan bir davanın tespiti halinde davanın reddi gerektiğini, savcılık soruşturması aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma var ise davanın reddi gerektiğini, davacının aracın işleteni, sürücüsü veya maliki ise alacaklı ve borçlu sıfatı birleşeceğinden davanın reddi gerektiğini, davada kazaya karıştığı iddia edilen aracın davalı şirket tarafından sigortalanmamış yahut sigorta poliçesi kaza tarihinden önce iptal edilmiş ise davanın husumet yokluğu sebebiyle reddini talep ettiklerini, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kaza ile illiyet bağının tespit edilmesinin gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin hem 6111 sayılı kanun gereği hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu, gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzili gerektiğini, davalı şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, işbu dava tarihine kadar bir ihbarın bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, daha önce yapılmış ödemelerin faiz ve güncellemesi yapılarak mahsup edilmesi gerektiğini, yine davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla teminatın tek, zarar görenlerin birden fazla olması durumunda Karayolları Trafik Kanunun 96.madde gereğince teminatın paylaştırılması gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin ZMMS teminatı dışında olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasıdır.
Davacı vekilinin 23/03/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini ve davalı taraftan her hangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını talep etmiştir.
Davalı vekilinin 24/03/2022 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile sulh olduklarını, sulh anlaşması gereği davacının davadan, fazlaya ilişkin haklarından feragat ettiğini, sulh anlaşması gereğince karşılıklı vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacının davasından feragat ettiği görülmekle, davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye 21,4 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır