Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/749 E. 2022/358 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/388
KARAR NO : 2022/406

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 04/06/2021
KARAR TARİHİ : 30/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’nin davacı şirketlerin müdürü olarak göreve yaptığını, her iki şirkette de hem yönetim kurulu başkanı hem de tek ortak olarak bulunduğunu, görmüş olduğu tedavi ve pandemi süreci boyunca şirket ve ofisle ilgilenemeyeceğinden şirketlere ait yasal defter ve belgeleri, (defteri kebir, yevmiye defteri, karar defteri, kesilmiş fatura suretleri ve koçanlı, boş faturalar, alım ve satım dosyaları ve muhteviyatı fatura ve ödeme belgeleri, banka dökümleri, hesap özetleri, çek ödeme teyitleri, tahsilat makbuzları, dava ve takip dosyaları, mahkeme ve icra karar evrakları, sosyal güvenlik kurumu dosya ve evrakları, idari yazışmalar ve… tescil evrakları) çalınma, tahrip veya zarar görmemesi için şirket merkezinden arkadaşı olan …’a ait büronun kendisi tarafından gösterilen ve izin verilen bir odasına bizzat kendisi tarafından muhafaza edilmesi ve korunması şartı ile taşıdığını, 12/04/2021 tarihinde evrakların akibetini sorduğunda …’ın ofisteki tadilat nedeniyle evrakları Kağıthane’de bir depoya koyduğunu, depo sahibi olan şahıs tarafından deponun başkasına kiralanması nedeniyle evrakların kağıt ve hurda olarak dönüşüme verildiğini beyan ettiğini, bu nedenlerle davacılara ait 2019 yılı ve geçmiş yıllara ait tüm defter, fatura ve sair belgelerin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; TTK.nın 82/7 maddesi gereğince hasımsız açılan zayi belgesi istemine ilişkindir.
İlgili vergi dairelerinden davacı şirketlerin vergi kayıtları, Beyoğlu …Noterliğinden davacı şirketlerin 2016 yılına ait defterlerinin kapak sayfalarının fotokopileri, Beyoğlu …Noterliğinden ve Beyoğlu …Noterliğinden defter işlem fotokopileri,…Vergi Dairesinden davacı şirketler adına düzenlenen vergi inceleme raporları gönderilmiştir.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 24/01/2022 tarihli raporda; her iki firma için yapılmış vergi inceleme raporları incelendiğinde yapılan tespitlerin davada talep edilen zayi belgesi talebi ile ilişkilendirilmesinin mümkün olmayıp, usulsüzlük nedeniyle yapılan incelemeleri ihtiva ettiği, tüm defter ve belgelerin muhafazası için …’a teslim edildiği bildirilmekle birlikte hangi tarihte verildiğinin ifade edilmediği, teslime dair bir belge bulunmadığı, defter ve belgeleri …’ın ne zaman, kime teslim ettiği ve hangi depoya koyduğunun belirtilmediği, evrakların hurdaya teslim edildiğine dair bir evrak, fatura veya buna benzer bir belge sunulmadığı, belgelerin zayi olduğunun sadece beyana dayanak olduğu, zayi olduğu beyan edilen faturaların, evrakların depoda olduğu tarihten önce, bu sırada ve sonra kullanılıp kullanılmadığının da tespiti gerektiği, 6102 sayılı TTK 62. Maddesi ile düzenlenen zayie yönelik muhasebe tekniği ve yasal mevzuat açısından yapılacak işlemlere ilişkin herhangi bir irdeleme yapılamadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekiline tebliğ olunmuş, rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi dosyaya ibraz edilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 23/04/2022 tarihli ek raporda; gelen noterlik yazı cevaplarından her iki firmanın da 2018 ve 2019 yıllarına ait defterlerinin tasdiklerinin yapıldığının anlaşıldığı ancak beyan dışında defter ve belgelerin kayıp olduğuna yönelik hiçbir veri bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi uyarınca, bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır.
TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur. Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkati ve özeni göstermesi gerekir.(Emsal için bkz İstanbul BAM 43 HD’nin 2020/1552 E 2020/32 K sayılı ilamı)
Davacı taraf dava dilekçesinde; şirketlerin yetkilisinin geçirdiği tedavi ve pandemi süreci nedeniyle şirketle ilgilenemeyeceğinden davacı şirketlerin defter ve belgelerin … isimli şahsın ofisinde bir odaya konulduğunu, 12/04/2021 tarihinde evrakların akibeti sorulduğunda bu şahıs tarafından ofiste yapılan tadilat nedeniyle bir depoya konulan defter ve belgelerin deponun başka bir şahsa satılması nedeniyle kağıt ve hurda olarak verildiğini beyanla 2019 yılı ve önceki yıllara ait tüm belgeler için zayi belgesi verilmesini talep ettiği, davacının defter ve belgelerin çalındığı yada TTK 82/7 maddesinde sayılan türde bir afet nedeniyle zayi olduğuna dair beyanı bulunmadığı gibi, dosyaya bununla ilgili bir delil de sunulmamıştır. Basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gereken davacının, gerekli özeni göstermesine rağmen TTK 82/7 maddesindeki bir sebeple defter ve belgelerin zayi olması halinde, zayi belgesi verilebileceğinin düzenlendiği, davacı tarafça bu nedenlerden birine dayanılmadığı gibi, davacı tarafından dava konusu defter ve belgelerin TTK 82/7 maddesindeki sebeplerle zayi olduğunun ispat edilmediği, davacı tarafça tek kanıtın tanık beyanı olduğu ifade edilmekle tanık adına çıkartılan davetiyenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak tanığın duruşmada hazır olmadığı, HMK.240/3 maddesi uyarınca davacı vekiline tanığını bir sonraki celse hazır etmesi için kesin süre verilerek hazır edilmediği taktirde dinlenilmesinden vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği, davacı tarafça tanığın duruşmada hazır edilmediği, bu durumda zayii belgesi verilmesi talep edilen belgelerin tespitinin mümkün olmadığı görülmekle ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 30/05/2022
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza