Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/73 E. 2021/699 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/73 Esas
KARAR NO:2021/699

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/01/2020
KARAR TARİHİ:23/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisine ait dava dışı … isimli şirket ile davalı şirket arasında önce danışma ve gözetim hizmetleri hususunda anlaşılarak davalıya istenen hizmetlerin sunulduğunu, 2019 ocak ayı itibariyle ise davacı müvekkili şirket ile davalı arasında özel güvenlik hizmeti sunulması hususunda sözlü olarak anlaşıldığını ve ayrıca özel güvenlik hizmeti sözleşmesi imzalandığını, üstlenilen hizmetin anlaşmaya uygun bir şekilde yerine getirilmesine rağmen sözleşmede belirlenen ücretin kendilerine ödenmediğini, kesilen faturaların ödenmemesi üzerine cari hesap alacağına istinaden davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin itirazı nedeniyle takibin durduğunu, her biri 12.280,65-TL olan 7 adet faturanın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali ile takibin devamını, likit bir alacağa dayalı takibin durmasına neden olan davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresinin … / … yer alması nedeniyle öncelikle davaya yetki yönünden itirazlarının bulunduğunu, başlatılan takibe konu cari hesap alacağının neye dayanarak nasıl hesap edildiğine ilişkin müvekkili şirkete herhangi bir evrak tebliğ edilmediğini, öte yandan faturaların kabulü anlamına gelmemekle birlikte borca konu olduğu bildirilen faturaların kendilerine usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davacının sözleşme gereği ifa etmesi gereken hizmeti sağlamadığını, bu nedenle müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, sözleşmenin denetlemeye tabi tutulmadığını ve müvekkilinin bilgilendirilmediğini, ayrıca dava dilekçesinde iddia edildiği gibi üç personel ile hizmet sağlanmadığını, haksız ve dayanaksız davanın reddini, kötü niyetli dava nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … Vergi Dairesinin 03/11/2020 tarihli müzekkere cevabı ekinde Ba formları, … Vergi Dairesinin 02/11/2020 tarihli müzekkere cevabı ekinde Bs formları, davacı vekilinin 10/02/2021 tarihli dilekçesi ekinde davaya konu faturaların fotokopileri, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 10/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı ve davalı şirketlerin 6102 sayılı TTK. m.64/3, V.U.K. m.182 göre bilanço esasına tabi olduğunu, dava konusu cari hesap alacağını kapsayan ticari defterlerinin kâğıt ortamında tutulduğunu, kanuni süresi içinde açılış ve kapanış tasdikinin yapıldığını ve ticari defterlerinin delil niteliği taşıdığının tespit edildiğini, davacı nezdindeki davalı cari hesabı incelendiğinde hesap hareketlerini 120.01.003 muhasebe hesap kodunda takip ettiğini, davacının davalıya 2019 yılı içerisinde “Hizmet Bedeli” adı altından yedi adet toplamda 85.964,55 TL’lik fatura düzenlediğini, davacının davalı ile olan ticari defter kayıtlarına göre dava konusu ticari ilişkinin 2019 yılında gerçekleştiğini, davacı nezdindeki davalı tarafın cari hesap ekstresi incelendiğinde davacının cari hesap alacağının 2018 yılından devir gelen 20.771,48 TL’nin olduğunu, 2019 yılı içerisinde yedi adet toplamda 85.964,55 TL’lik fatura kesildiğini, davalı tarafından 2019 yılı içerisinde bu faturalara istinaden toplam 83.609,00-TL’lik ödeme yapıldığını, 05/08/2019 sonu itibariyle 23.127,03-TL borç bakiyesi verdiğinin tespit edildiğini, davacı yanın ticari defter ve belgelerine 26/09/2019 icra tarihi ve 30/01/2020 dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 23.127,03-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 30/01/2019 tarih ve … seri no’lu 12.280,65 TL, 28/02/2019 tarih ve … seri nolu 12.280,65 TL, 29/03/2019 tarih ve … seri nolu 12.280,65-TL, 30/04/2019 tarih ve … seri nolu 12.280,65 TL, 31/05/2019 tarih ve … Seri nolu 12.280,65-TL, 30/06/2019 tarih ve … seri nolu 12.280,65-TL, 30/07/2019 tarih ve … Seri nolu 12.280,65-TL tutarlı yedi adet faturanın davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiğini, davalı yanın ticari defter ve belgelerine 26/09/2019 icra tarihi ve 30/01/2020 dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 24.347,37-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davacı ve davalı yanların ticari defterleri arasındaki farkın davacı defterinde davacının davalıdan 23.127,03 TL alacaklı ve davalı defterinde davalının davacıya 24.347,37-TL borçlu olduğu, aradaki farkın 1.220,34-TL davalı yanın ticari defterlerine göre davacıya olan borcu 1.220,34-TL daha fazla olduğunun tespit edildiğini, bu farkın ise 2018 yılından devrederek geldiği görüldüğünü, davalı tarafından 23.127,03-TL kalan alacak bakiyesine karşılık herhangi bir ödemenin yapıldığını gösteren bir belgeye rastlanmadığını, davacı ve davalı yanın ticari resmi defter ve belgelere göre davalı … A. Ş.’den 26/09/2019 icra takip tarihi itibariyle taleple bağlı kalınarak 23.127,03-TL asıl alacak alacağı olduğunu, davacının takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunmadığını, taleple bağlı kalınarak takip tarihinden itibaren yıllık ticari değişen oranlarda faiz uygulanabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; … tarafından borçlu … A.Ş.’ye 23.127,03-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle düzenlenen fatura ve cari hesap bakiyesi alacağının tahsiline ilişkindir. Tarafların tacir olduğu davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesinde tarafların usulüne uygun olarak tutulan HMK 222. Maddesi uyarınca delil vasfına haiz ticari kayıtların sunulduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafından sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporundaki tespitlerden; davacı şirketin 2019 yılında davalıya yedi adet toplam 85.964,55 TL’lik fatura kesildiği, 2018 yılından gelen cari hesap alacağının 20.771,48 TL olduğu, davalı şirketin 2019 yılı içerisinde toplam 83.609,00 TL ödeme yaptığından davacı yanın takip tarihi olan 26/09/2019 tarihi itibariyle davalıdan 23.127,03 TL alacağının kaldığı tespit edilmiştir. Davalı şirketin usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları incelendiğinde; davacı tarafça düzenlenen yedi adet faturanın kayıtlara işlendiği ve bakiye davalının davacıya ticari kayıtlarına göre 24.347,37 TL borçlu olduğu, davacının kayıtlarından 1.220,34 TL daha fazla borçlu olduğu gözükmektedir. Tacir olan tarafların ticari kayıtlarında davacı tarafça düzenlenen ve davaya konu faturaların kayıtlara işlendiği, taraf defterlerinin birbiriyle örtüştüğü hatta davalının ticari kayıtlarında davacıya daha fazla borç bakiyesinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı tacir şirketin davalı tacir şirkete fatura kestiği, sunulan faturaların şekil şartlarına uygun olarak düzenlenip muhataba teslim edilen faturaların TTK 21/2. Maddesi uyarınca 8 gün içinde itiraz edildiğine ilişkin dosyada davalı tarafından sunulmuş herhangi bir belgenin bulunmadığı, vergi dairesinden celp edilen BA/BS formlarına göre davacı tarafça davalıya kesilen faturaların süresi içerisinde vergi dairesine beyan edildiği, davacı tarafın HMK 222. Maddesi uyarınca usulüne uygun tutulmuş lehine delil teşkil eden ticari defterlerinde ve davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında takip tutarı alacak miktarının kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeplerle davacının davalıdan 23.127,03-TL tutarında bakiye alacağı olduğu ve bunu davalıdan tahsilini talep edebileceği, davacı tarafından davalı aleyhine işbu tutarın tahsiline yönelik başlatılan icra takibinde davalının itirazının haksız olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile, davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının haksız olduğu anlaşıldığından iptali ile takibin devamına, ayrıca alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla, İİK 67/2 maddesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle kabul edilen alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile; davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazların iptali ile, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, asıl alacağa takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
(2)İİK. 67/2. Maddesi uyarınca alacağın (23.127,03-TL) %20’si oranında (4.625,40-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.579,80-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 279,32-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 1.300,48-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL başvuru harcı, 279,32-TL peşin harç, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 101,00-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.234,72-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(5)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(6)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
(7)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/09/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.