Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/723 E. 2022/522 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/723 Esas
KARAR NO:2022/522

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ:14/12/2020
KARAR TARİHİ:29/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacıların miras bırakanı …’ın 13/11/2017 tarihinde davalı … … AŞ’den ticari kredi kullandığını, davalı şirketin bu krediye teminat olarak … … ilçesi … Köyü 148 ada 90 parselde bulunan taşınmaza ipotek tesis edildiğini, aynı zamanda davacıların mirasçısından borç tutarının bir kaç katı oranında kambiyo senedi alındığını, ancak bu kredinin kullanımı esnasında miras bırakana yine davalı banka tarafından kendi sigorta şirketi olan … … ve … AŞden … sigortası yaptırıldığını ve yaklaşık 18.000TL sigorta ücretinin de müteveffadan tahsil edildiğini, …’ın vefatı ile davacıların da kredi borcunun … sigortası ile teminat altına alındığı düşüncesi ile herhangi bir sorun olmayacağını düşündüklerini, ancak davalı şirketin kredi borcuna teminat olarak miras bırakandan temin etmiş olduğu 1.000.000TLlik kambiyo senedini ….cra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icraya koyduklarını ve aynı borçtan dolayı ipotek konulmuş olan taşınmazı satışa çıkararak değerinin çok çok altında alacağa mahsuben taşınmazın devrini aldıklarını ve davacıların lehdar oldukları miras ortaklığından bu şekilde haksız bir tahsilatta bulunduğunu, krediye ilişkin … sigortasının amacının kredi borçlusunun vefat etmesi halinde kredi alacaklısının bu borçtan dolayı zarara uğramasını engellemek olup borcun tamamını garanti altına alan bir sigorta türü olduğunu, davacıların miras bırakanın vefatından sonra kredinin kısmen teminat altına alındığının iddia edilip borç iddiası ile davacılardan tahsilat yapılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kredi sözleşmesinden doyalı müteveffa hakkında başlatılan ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacılar aleyhine yapılan tahsilatın iadesi ve kalan borcun menfi tespiti için huzurdaki davayı açtıklarını beyanla, davalı banka tarafın davacıların aleyhine yaptıkları icra takibindeki haksız tahsilatın tahsilat yapılırken uygulanan faizin aynen uygulanmasıyla istirdat ve tespit ve iadesine, dosyadaki bakiye borç için menfi tespit kararı verilmesine, borcun davalılar tarafından karşılanmasına, davacılardan tahsil edilen paranın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın davalı banka yönünden husumetten reddi gerektiğini, söz konusu davada, … Emeklilik ve … AŞ’den yapılan … sigortasından kredi borcunun yarısının karşılanmadığı, borcun tamamının sigorta şirketi tarafından ödenmesinin gerektiği iddiası ve borcun menfi tespiti ile ödenen paranın istirdadına ilişkin olduğunu, bu kapsamda, davalı bankanın sigorta ilişkisinde taraf olmayıp, sadece sigorta poliçesi kapsamında daini mürtehin olduğunu, bu nedenle davalı banka tarafından düzenlenmeyen, imzalanmayan ve sadece acentelik görevinin yerine getirildiği sigorta sözleşmesi dolayısıyla davacının talebinin davalı bankaya karşı ileri sürmesinin hukuken mümkün olmadığını,, davalı bankanın, müteveffa … ile dava dışı … Emeklilik ve … AŞ arasında imzalanan sözleşmeye aracılık etmiş durumda olup, sözleşmenin tarafı olmadığını, bu kapsamda sadece sigortalı ve sigortacıyı bir araya getiren, aralarındaki sözleşmenin düzenlenmesine yardımcı ve aracı olduğunu, bu nedenle husumetin davalıya yöneltilemeyeceğini, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, huzurdaki davanın … Emeklilik ve … AŞ’ye ihbar edilmesini talep ettiklerini, vefat tarihinde mevcut … sigortası olduğu değerlendirildiğinde davanın açılmasına muvafakatleri olmadığını, müteveffanın vefat tarihinde, kullandığı krediye istinaden hiçbir ödeme yapılmamış olup, davalı bankanın müteveffanın kredi borcundan kaynaklı alacağını haklı ve hukuka uygun şekilde tahsil ettiğini, davacıların haksız tahsilatta bulunulduğuna yönelik iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müteveffanın vefat ettiği 19/005/2019 tarihine kadar kullandığı krediye istinaden davacı bankaya hiçbir ödeme yapılmadığını, müteveffanın, kendi iradesiyle davalı bankaya birden fazla teminat sunmuş olup, davalı bankanın müteveffa ile arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi kapsamında alacağını işbu teminatlar vasıtası ile tahsil etme hakkı bulunduğunu, davalı bankanın taraf olmadığı sigorta poliçesine istinaden, davalı bankaya karşı menfi tespit ve istirdat talebi yönlendirmesinin hukuken mümkün olmadığını, davalı bankanın dava konusu uyuşmazlığa sebep olacak herhangi bir kusuru bulunmadığını, kredi sözleşmesi ile … sigortası sözleşmesinin tarafları ile her bir sözleşmede taraflara yüklenen yükümlülükler ve hakların birbirinden bağımsız ve farklı olduğunu, mirasçıların kredi borcundan sorumlu olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İHBAR : İhbar olunan … AŞ vekili vermiş olduğu 13/07/2022 tarihli ihbara cevap dilekçesi ile, sigortalı muris …’ın, ihbar olunan şirket nezdinde … nolu uzun süreli … sigortası poliçesi ile sigortalandığını, poliçenin 27/11/2017 tarihinde … … AŞ … Şubesinden düzenlenmiş olup 19/05/2019 tarihinde istinaden 30/05/2019 tarihinde 30/05/2019 tarihinde vefat konu ile sonlandırıldığını, sigortalının vefat ettiğinin davalı şirkete ihbar edilmesi üzerine, ihbar olunan şirketin ilgili poliçeden doğan teminat bedelinin tamamını 220.000TL onaylanmış olup, onaylanan tüm tutarın banka borcuna istinaden 19/07/2019 tarihinde dain-i mürtehin sıfatına haciz birinci dereceden alacaklı bankaya ödendiğini, huzurdaki davanın ise teminat bedelini bankaya ödemiş olduğu 19/07/2019 tarihinden sonra ikame edildiğini, ihbara konu sigorta poliçesi nedeniyle ihbar olunan şirketin hiçbir sorumluluğunun kalmadığını beyanla, davacının yanında feri müdahil olarak kabullerine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, uzun süreli … sigortası poliçesi, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, genel kredi sözleşmesi, sigorta bilgilendirme formu, ödeme dekontu, … İcra Müdürlüğünün 2019/206 talimat sayılı dosyasının UYAP sureti celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … … AŞ tarafından borçlu … aleyhine29/01/2019 vade tarihli 1.000.000TL bedelli bonoya dayalı olarak 592.557,62TL ana para, 1.899,43TL faiz, 1.777,67TL komisyon olmak üzere toplam 596.234,72TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığı, 10/07/2019 dosya kapak hesabı itibariyle bakiye borcun 737.951,83TL olduğu görülmüştür
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişiler Bankacı …, Sigorta Uzmanı … ve Nitelikli Hesaplama Uzmanı … tarafından tanzim olunan 05/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davalı banka ile muris kredi müşterisi … arasında 13/11/2017 tarihli 1.000.000,00TL kredi limitli genel kredi sözleşmesinin akdedildiğini, kredi müşterisinin sözleşme imzalanmadan daha evvel içeriğine ilişkin bilgi edinildiğine, okunulduğuna, incelendiğine, şube personeli tarafından bilgilendirildiğine, hükümlerde tamamen mutabık kalındığına dair kabul, beyan ve imzanın alındığını, 13/11/2017 tarihinde borçlu … imzasına havi … AŞ veyahut emrine 29/01/2019 vadeli 1.000.000,00TL bedelli kambiyo senedi düzenlenmiş olduğunu, sigortalı … adına 27/11/2017 tarihinde … AŞ nezdinde acente … … AŞ … Şubesi tarafından … poliçe/katılım sertifika numaralı 27/11/2017-27/11/2022 sigorta başlama-bitiş tarihli, 18.255,27TL toplam prim tutarlı (230.000TL vefat teminatlı/17.666,02TL primli-sigortası poliçesi düzenlendiğini, 1-6-… … … AŞ … Şubesinin daini mürtehin sıfatıyla poliçenin tarafı olduğunu, Davalı banka tarafından muris … lehine 27/11/2017 tarihinde 450.000TL ana para 783.650,74TL ger ödeme tutarlı, yıllık %20,55 akdi faiz oranlı, … numaralı taksitli ticari kredi kullandırıldığını, Muris … tarafından ödeme planı dahilinde herhangi bir kredi geri ödemesi yapılmadığını, ilk olarak 27/11/2018 tarihli kredi taksidinin vadesinde ödenmediğini ve gecikmeye düştüğünü ve 29/01/2019 tarihi itibariyle toplam 575.075,30TL tutarında borcu bulunduğunu, yine muris …’ın … numaralı ticari kredili mevduat hesabından doğan 29/01/2019 tarihi itibariyle toplam 12.593,98TL tutarında borcu bulunduğunu, davalı banka tarafından ibraz edilen kayıt ve belgeler üzerinde yapılan incelemede muris …’ın davalı bankaya 29/01/2019 takip tarih itibariyle toplam 587.669,28TL borcu bulunduğunu, 13/11/2017 tarihinde borçlu … imzasına havi … AŞ veyahut emrine 29/01/2019 vadeli 1.000.000,00TL bedelli kambiyo senedi düzenlenmiş olduğunu, davalı banka tarafından icra dosyası kapsamında borçlu … imzasına havi 1.000.000TL tutarlı kambiyo senedi üzerinden, senedin ödenmeyen 592.557,62TLlik kısmı için borçlu aleyhine takip başlattığı, davalı bankanın 04/02/2019 takip tarihi itibariyle 587.669,28TL ana para, 1.883,76TL faiz, 1.763,01TL komisyon olmak üzere toplam 591.316,05TL tutarında alacağı bulunduğunu, muris …’ın takip tarihini müteakip 19/05/2019 tarihinde vefat etmesi sebebiyle ihbar olunan … AŞ tarafından 19/07/2019 tarihinde 220.000,00TL tutarında vefat tazminatı ödendiğini, icra dosyası kapsamında muris adına kayıtlı taşınmazın 24/12/2019 tarihinde 507.000,00TL bedelle alacağa mahsuben satıldığını, davalı bankanın …’ın mirasçısı davacılardan icra dosyası kapsamında 24/12/2019 son tahsilat tarihi itibariyle toplam 56.937,38TL alacaklı olduğunu belirtmişlerdir.Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, davacıların murisinin davalı bankadan kulanmış olduğu kredilerden kaynaklı olarak davalı banka tarafından başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davası ve bu icra dosyasına ödenen bedelin istirdadı talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı banka ile muris kredi müşterisi … arasında 13/11/2017 tarihli 1.000.000,00TL kredi limitli genel kredi sözleşmesinin akdedildiği, 13/11/2017 tarihinde borçlu … imzasına havi … AŞ veyahut emrine 29/01/2019 vadeli 1.000.000,00TL bedelli kambiyo senedi düzenlenmiş olduğu, sigortalı … adına 27/11/2017 tarihinde … AŞ nezdinde acente … … AŞ … Şubesi tarafından … poliçe/katılım sertifika numaralı 27/11/2017-27/11/2022 sigorta başlama-bitiş tarihli, 18.255,27TL toplam prim tutarlı (230.000TL vefat teminatlı/17.666,02TL primli-sigortası poliçesi düzenlendiği, 1-6-… … … AŞ … Şubesinin daini mürtehin sıfatıyla poliçenin tarafı olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise, davacıların murisi …’ın davalı bankadan kullanmış olduğu kredinin … sigortası ile güvence altına alınmış olmasına rağmen sigorta tarafından kredi borcunun tamamının ödenmemesi sebebiyle davalı banka tarafından kredi kullandırırken alınan senedin takibe konulması sebebiyle, başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve bu icra dosyasına ödenen bedelin istirdadı noktasında toplandığı, davalı banka tarafından muris … lehine 27/11/2017 tarihinde 450.000TL ana para 783.650,74TL geri ödeme tutarlı, yıllık %20,55 akdi faiz oranlı, … numaralı taksitli ticari kredi kullandırıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, Muris … tarafından ödeme planı dahilinde herhangi bir kredi geri ödemesi yapılmadığı, ilk olarak 27/11/2018 tarihli kredi taksidinin vadesinde ödenmediği ve gecikmeye düştüğü ve 29/01/2019 tarihi itibariyle toplam 575.075,30TL tutarında borcu bulunduğu, yine muris …’ın … numaralı ticari kredili mevduat hesabından doğan 29/01/2019 tarihi itibariyle toplam 12.593,98TL tutarında borcu bulunduğu, davalı banka tarafından ibraz edilen kayıt ve belgeler üzerinde yapılan incelemede muris …’ın davalı bankaya 29/01/2019 takip tarih itibariyle toplam 587.669,28TL borcu bulunduğu, 13/11/2017 tarihinde borçlu … imzasına havi … AŞ veyahut emrine 29/01/2019 vadeli 1.000.000,00TL bedelli kambiyo senedi düzenlenmiş olduğu, davalı banka tarafından icra dosyası kapsamında borçlu … imzasına havi 1.000.000TL tutarlı kambiyo senedi üzerinden, senedin ödenmeyen 592.557,62TLlik kısmı için borçlu aleyhine takip başlattığı, davalı bankanın 04/02/2019 takip tarihi itibariyle 587.669,28TL ana para, 1.883,76TL faiz, 1.763,01TL komisyon olmak üzere toplam 591.316,05TL tutarında alacağı bulunduğu, muris …’ın takip tarihini müteakip 19/05/2019 tarihinde vefat etmesi sebebiyle ihbar olunan … AŞ tarafından 19/07/2019 tarihinde 220.000,00TL tutarında vefat tazminatı ödendiği, icra dosyası kapsamında muris adına kayıtlı taşınmazın 24/12/2019 tarihinde 507.000,00TL bedelle alacağa mahsuben satıldığı, davalı bankanın …’ın mirasçısı davacılardan icra dosyası kapsamında 24/12/2019 son tahsilat tarihi itibariyle toplam 56.937,38TL alacaklı olduğu, davacılar tarafından mahkememizdeki dava ile icra dosyası kapsamında borçlu olunmadığının tespiti ve icra dosyasına ödenen bedelin istirdadı talep edildiği ve bilirkişi raporundaki tespitlere göre davacıların davalı bankaya borçlu bulunduğu anlaşılmakla, davacıların davasının reddine karar vermek gerekmiş, her ne kadar yargılama aşamasında davacı tarafından imzaya yönelik itirazda bulunulmuş ise de, davacı tarafın dava dilekçesi ve sonrasında imzalatılan poliçelerle ilgili imza itirazında bulunmadığı, tam tersine poliçelerin davacıların murisi tarafından imzalandığının iddia edildiği anlaşıldığından mahkememizin 29/06/2022 tarihli celse ara kararı ile davacının imzaya yönelik yapmış olduğu itirazların da reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 46.861,74TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 1.018,23TL nin mahsubu ile fazla alınan 937,53TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/06/2022

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI