Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/713 E. 2021/993 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/713 Esas
KARAR NO:2021/993

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ:10/12/2020
KARAR TARİHİ:16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı borçlu şirket arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca borçluya Taksitli Ticari Kredileri açılıp kullandırıldığını, dava dışı …’ın ise müşterek müteselsil kefil sıfatıyla sözleşme kapsamınca borçtan sorumlu olduğunu, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinden doğan işbu kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından kredi hesabının 27.11.2019 tarihinde kat edildiğini ve imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili maddesine dayanılarak bütün borçların muaccel hale geldiğini, … 7. Noterliği’ nin 29.11.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borçlulara sorumlu oldukları borç miktarının ihtaren bildirildiğini, davacı banka tarafından keşide edilen ihtarname ve ekinde gönderilen hesap özetlerinin usulüne uygun düzenlendiğini, borcun muaccel hale geldiğini ve borçluların temerrüde düştüğünü, borcun ödenmemesi sebebiyle davacı Banka tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun işbu takibe itiraz ettiğini, davalı tarafından ileri sürülen yetki itirazının hukuki dayanağının bulunmadığını, borçluların, davacı bankaya herhangi bir borcu olmadığı yönünde yaptığı itirazın haksız olduğunu, davalının takibe ilişkin itirazının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, kötü niyetli davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, haksız itirazın iptaline ve …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile itiraz edilmiş kısım için de icra takibinin devamına, takibe kötü niyetli olarak itiraz eden davalılar hakkında %20’den az olmayacak miktarda icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun tebliğe rağmen davalılar tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, Genel Kredi Sözleşmesi sureti, … 7. Noterliği’nin 29.11.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı hesap kat ihtarı sureti ve banka kayıtları Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bilirkişi Meltem Mülayim’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 01/11/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; İhtar eden … … A.Ş. tarafından, muhataplar … … San. ve Tic. Ltd. Şti. … ve…’a T.C. … 7. Noterliği’nin 29.11.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek gönderildiği, ihtarnamede genel kredi tarafı olan şirkete kredi kullandırıldığı, sözleşme hükümleri ihlal edildiğinden kredi hesaplarının 27.11.2019 tarihi itibari ile kat edildiği, muhataplardan …’ın borçtan “müteselsil kefil” sıfatıyla sorumlu olduğu, kredi sözleşmeleri gereği hesap kat tarihi itibariyle 475.762,82-TL nakdi kredi alacağının bulunduğu, ihtarnamenin muhatap şirket ile muhatap …’a 05.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı … … A.Ş. ile davalı … … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 28.03.2017 tarihli 2.500.000,00-TL kredi limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davalı …’ın sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile azami 2.500.000,00-TL limitle belirli ve sınırlı olarak imzaladığı, müşteri ve kefilin yeterli bilgi edindiklerinin kabul ve beyanı ile Genel Kredi Sözleşmesi’nin imzalanmış olduğu, kefalet sözleşmelerinin teminat için olması ve üzerinde bulunması gereken tüm geçerlilik şartlarını taşıdığı, Temerrüt Faizi ve Diğer Mali Yükümlülükler Başlıklı 22. maddesinde;”… temerrüt faizinin ise sözleşmede farklı bir oran belirtilmediği sürece, kredi borcunun muaccel olduğu tarihte cari olan “Bankanın TCMB’na uygulayacağını bildirdiği en yüksek kredi faiz oranına bu oranın yüzde yüzünün ilavesiyle bulunacak oran” üzerinden hesaplanacak oran olduğu ….” hükümlerinin düzenlendiği, davacı … … A.Ş. Tarafından T.C. Merkez Bankası’na bildirimi yapılan ve ilgili tarihte yürürlükte bulunan Kredi Yıllık Azami Faiz Oranları Tablosu incelendiğinde; banka tarafından cari kredilere uygulanan en yüksek kredi faizini oranının yıllık %40 olduğu, sözleşme hükümleri çerçevesinde yıllık %40 cari faiz oranına işbu oranın yüzde yüzünün ilave edilmesi suretiyle temerrüt faizinin azami yıllık %80 oranında uygulanabileceği, ancak banka tarafından borcun muaccel olduğu tarihte aynı tip kredilere fiilen uygulanan akdi faiz oranının yıllık %22,50 ve fiilen uygulanan temerrüt faizinin ise baz alınan akdi faiz oranının yüzde yüz fazlasına tekabül eden yıllık %45 olduğu, dava ve takip konusu uyuşmazlığın Banka Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklanması, davalı asıl borçlunun tüzel kişi ve taraflar arasındaki ilişkinin ticari nitelikte olması sebebiyle, davacı banka tarafından Kredi Sözleşmesi ile serbestçe belirlendiği şekilde, yasal faiz haddinin altında Merkez Bankasına uygulanabileceği bildirilen akdi/temerrüt faizi oranlarını geçmeyecek ve davalılar lehine sonuç verebilecek şekilde fiilen uygulanan, icra takibinde taksitli ticari kredi hesabından doğan alacak miktarının tahsili için talep edilen yıllık %45 oranındaki gecikme/temerrüt faizinin uygun olduğu düşüncesinin hasıl olduğu, nihai takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu, davalı asıl borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin … ref. no.lu taksitli ticari kredi hesabından doğan ve davacı Banka’nın ticari defterlerinde kayıtlı bulunan anaparaya ilaveten işleyen faiz, faizin gider vergisi vs. oluşan 27.11.2019 hesap kat tarihi itibariyle toplam 475.762,82-TL tutarında nakdi kredi borcu bulunduğu, davalı – kefil …’ın 09.12.2019 tarihinde temerrüde düştüğü, tespit edilen asıl alacak miktarının 475.741,61-TL olduğu, tespit edilen işlemiş faiz miktarının 11.893,57-TL olduğu, işlemiş faiz miktarının davacı Banka’nın icra takibinde talep ettiği işlemiş faiz miktarı ile bağlı kalınmak suretiyle 10.704,19-TL olduğu, BSMV bedelinin 535,21-TL olduğu, noter ihtar masrafının 874,45-TL olduğu, davacı Banka’nın davalı asıl borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti. lehine kullandırılan ve tahsil edilemeyen taksitli ticari kredi hesabından doğan 17.12.2019 takip tarihi itibariyle toplam 487.855,46-TL tutarında nakdi alacağı olduğu, davalı kefil …’ın 17.12.2019 takip tarihi itibariyle 487.855,46-TL tutarlı nakdi kredi borcunun tamamından kefaleten sorumlu bulunduğu, sonuç olarak, davacı Banka’nın T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası kapsamında 17.12.2019 takip tarihi itibariyle toplam 487.855,46-TL tutarında nakdi alacağı olduğu, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla bu miktar üzerinden davalıların borca ve eklentilerine itirazların iptaline karar verilebileceği, 17.12.2019 takip tarihinden itibaren taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi tahtında serbestçe belirlendiği şekilde taksitli ticari kredi hesabından doğan asıl alacak 475.741,61-TL’ye yıllık %45 oranında temerrüt faizi ve faiz gider vergisi işletilebileceği, tarafların icra inkar ödencesi istemi, masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … … A.Ş. tarafından borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti. ve … aleyhine 475.741,61-TL ihtiyaç kredileri (asıl alacak), 10.704,19-TL işlemiş faiz, 535,21-TL BSMV, 874,45-TL diğer masraf alacağı olmak üzere toplam 487.855,46-TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında borçluların icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş oldukları anlaşılmakla mahkememizin 01/07/2021 tarihli duruşmasında tahkikat aşamasına geçilmeden önce yetki itirazı değerlendirilmiş, kredi sözleşmesinin 31. Maddesi uyarınca yetkili mahkeme ve icra dairesinin İstanbul olarak gösterildiğinden asıl borçlu tarafça yapılan yetki sözleşmesi kefili de bağlayacağı da dikkate alınarak mahkememizce HMK 17. Maddesi gereği yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların takip dosyasına sunmuş oldukları itirazları, tanzim olunan bilirkişi raporu, icra takip dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı asıl borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan 28/03/2017 tarihli 2.500.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesini, işbu dosya davalısı …’ın sözleşme limiti olan 2.500.000,00TL ile sınırlı olmak kaydıyla müteselsil kefil olarak imzaladığı anlaşılmaktadır. Davacı banka tarafından … 7. Noterliği’nin 29/11/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalılara alacağın ödenmesi için 24 saat süre verilmiş ve hesap kat ihtarnamesi asıl borçlu şirket ve kefile 05/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup 24 saatlik ödeme süresi ve tatil günleri hesaba katıldığında 09/12/2019 tarihi temerrüt tarihi olduğu sonucuna varılmıştır. Sözleşmenin ticari kredi sözleşmesi niteliğinde olması ve davalı gerçek kişinin sözleşmede müteselsil kefil olması gözetildiğinde, davacının öncelikle asıl borçluyu takip etmesi ve takipte sonuç alınmaması halinde kefile başvurmasına gerek bulunmamaktadır. Davacı banka müteselsil kefile karşı asıl borçlu ile birlikte kat ihtarından sonuç alınmaması üzerine icra takibi yapabilecektir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, bankanın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ile davalı asıl borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 28/03/2017 tarihinde kullandığı kredi nedeniyle ticari kredi hesabından doğan 475.762,82 TL nakdi kredi borcunun bulunduğu, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin borcun muacceliyeti başlıklı 21. Maddesi dikkate alındığında hesap kat tarihinden temerrüt tarihine, temerrüt tarihinden takip tarihine kadar yıllık %45 oranında temerrüt faizi, faizin gider vergisi işletilmesi suretiyle ve 28/11/2019 tarihindeki 21,21 TL tutarlı kısmi ödeme düşüldüğünde 475.741,61 TL ana para borcundan dolayı davacı bankanın 11.893,57 TL işlemiş faiz alacağının olduğu tespit edilmiştir. Davacı banka tarafından yapılan icra takibinde 10.704,19 TL işlemiş faiz talep edildiğinden bu taleple bağlı kalınarak 10.704,19 TL’nin %5 Bsmv oranı olarak 535,21 TL olarak hesaplanmıştır. Belirtilen bu sebeplerle müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan kredi sözleşmesinde borcun tamamından asıl borçlu ile kefilin birlikte sorumlu olduğu, hesaplanan alacak miktarının kefalet limiti içinde kaldığı, davalılar tarafından borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir bilgi veya belgenin sunulmadığı, davalıların bu alacak üzerinden takibe itirazlarının haksız olduğu kanaatine varılmakla; davacı bankanın icra takibinde davalılar aleyhine 475.741,61-TL ihtiyaç kredileri (asıl alacak), 10.704,19-TL işlemiş faiz, 535,21-TL BSMV, 874,45-TL diğer masraf alacağı olmak üzere toplam 487.855,46-TL üzerinden takip başlattığı, yapılan icra takibindeki alacak kalemleri bakımından davacı bankanın takip talebindeki alacak miktarları, mahsup edilen kısmi ödemelerin miktarları, tarafları tacir olan ve taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi hükümlerine uygun olarak faiz hesabı yapıldığı ve davacının talebi ile bağlı kalınarak faiz miktarı ile alacağı bakımından usulüne uygun takip yapıldığı anlaşılmakla; davanın kabulü ile davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasına yaptıkları haksız itirazlarının iptali ile takibin takip alacağındaki miktarlar üzerinden aynen devamına, ayrıca alacağın likit olması, itirazların haksız olması ve diğer şartlarda oluştuğundan icra inkar tazminatının kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile; davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZLARIN İPTALİ ile, takibin takip talebindeki şartlarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla aynen devamına, asıl alacağa takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla yıllık %45,0 oranında temerrüt faizi ve faizin %5,0 gider vergisi işletilmesine,
(2)İİK. 67/2. maddesi uyarınca alacağın %20’si oranında (95.148,32-TL) icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 33.325,40-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 5.892,08-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 27.433,32-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL başvuru harcı, 5.892,08-TL peşin harç, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 229,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 7.375,98-TL yargılama masrafının davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(5)Davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(6)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 41.442,77-TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
(7)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.