Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/684 E. 2021/448 K. 04.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/684 Esas
KARAR NO : 2021/448

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 04/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 19/05/2019 tarihinde sürücü …sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile Yayla Mah istikametinden Karaburun ilçesi istikametine doğru seyir halinde iken tek taraflı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen trafik kazası sonucunda …plakalı motorsiklette yolcu konumunda bulunan davacının yaralandığını, kaza sonucu davacının hastanede tedavi görüp malul kaldığını, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında … plakalı motorsiklet sürücüsü…’nın zorunlu halden dolayı kaza mahallini terk etmesi ve daha sonra …’nın kazanın şoku ile kaza mahalini hatırlayamaması nedeniyle kaza mahalinde kazaya ilişkin tespit yapılamadığı belirtilerek kusur oranlarının belirlenmediğini, … plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinde kaza tarihini kapsar zmss poliçesi bulunduğunu, davacının belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı … şirketinden tazmini talep ettiklerini beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davacı için 100TL kalıcı iş göremezlik ve 100TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 200TL tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden kusuru oranında tahsili ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacı tarafın davalıya yapmış olduğu başvuruda eksik evrak ile başvuru yapmış olduğundan KTK madde 97 uyrınca işbu davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere sigorta poliçesinin bir zenginleşme aracı olmayıp sadece gerçek zarar tutarını teminat altına aldığını, davaya konu kazanın meydana geldiği kaza mahalinde yapılan incelemede sürtme izine rastlandığını, ancak sigortalı araca ait olup olmadığının tespitinin yapılamadığını, dolayısıyla davalı şirketin poliçe kapsamında hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, meydana gelen kazada davalı şirketin yalnızca sigortalısının kusuru oranında sorumlu olacağını, yine kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın kaza sırasında kask ve dizlik kullanmadığından kusurlu olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının yasa değişikliği ile SGK’nun sorumluluğuna eklenen tedavi teminatı kapsamında olduğundan, davalının herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını beyanla, davacının dava şartı yokluğu nedeniyle davasının usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddini, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan davalı aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine karar verilmemesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş, yargılama aşamasında ön inceleme duruşması yapılmadan önce davacı vekilinin 10/05/2021 tarihli dilekçesi ile, davalı aleyhine açtıkları davadan feragat ettiklerini, davalıdan masraf yargılama gideri ve vekalet ücret talepleri bulunmadığını, feragat dilekçesinin davalıya tebliğini, davalı tarafa vekalet ücreti hükmedilmemesine ve feragatin başlı başına kesin hüküm doğurması nedeniyle kararın kesinleşmesi beklenmeksizin dosyada bulunan avansın taraflarına iadesini talep etmiş, davacı vekili Av….’in dosyada mevcut vekaletnamesinin incelenmesinde, davadan feragate yetkisi olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin davadan feragat dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş olup, feragate ilişkin beyanda bulunulmamıştır.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacının davasından feragat ettiği ve davacı vekilinin mevcut vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunduğu görülmekle, davacının davasından feragati nedeniyle HMK 307 ve 311 maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafın davasından feragat nedeniyle HMK 307 ve 311 maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 54,40TLnin mahsubu ile bakiye 4,90TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/06/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI

İşbu evrak, 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.