Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/672 E. 2022/190 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/563 Esas
KARAR NO :2022/168

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cis. Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:06/09/2021
KARAR TARİHİ:17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/08/2006 tarihinde … … karayolu üzerinde seyir halindeki sürücü … yönetimindeki THR-… … plakalı araç önünde aynı yöne doğru seyir halinde bulunan sürücüsü … olan olan … plakalı kamyona arkadan çarparak ölümlü trafik kazasının meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, kaza yapan araçlardan THR-… plakalı yolcu otobüsünün sürücüsü davacıların murisi …’nin vefat ettiğini, bu aracın ZMM sigortacısı … Sigorta A.Ş. (… Sigorta A.Ş.), …plakalı aracın sigortacısının ise … Sigorta (… Sigorta) olduğunu, kaza sebebiyle … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasıyla yapılan yargılamada … plakalı araç sürücüsü … hakkında cezaya hükmedildiğini, kazadan sonra müteveffa …’nin desteğinden yoksun kalan davacıların sigorta şirketlerine tazminat talebinde bulunmuş olmalarına rağmen olumlu sonuç alamadıkları gibi arabuluculuk görüşmelerinde olumlu sonuç alamadıklarını, bu nedenle müvekkilleri lehine destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi amacıyla davalı sigorta şirketlerine karşı dava açma zaruriyetinin doğduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkillerine ayrı ayrı her biri için 1.000,00-TL olmak üzere toplam 3.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatına ve bu tazminata kaza tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmesini, davalı şirketler aleyhine müştereken ve müteselsilen hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır.”
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davada arabuluculuk kurumuna başvurulmamış olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddini, müvekkili sigorta firmasının merkezi İstanbul Beykoz’da bulunduğundan davanın yetkisiz Mahkeme’de açıldığını ve yetkisizlik yönünden itirazlarının bulunduğunu, KTK 109. Maddesi uyarınca motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl içinde zamanaşımına uğradığını, ancak bir ceza davasının söz konusu olması durumunda uzatılmış ceza zamanaşımından söz edilebileceğini, hal böyleyken ve uzatılmış bir ceza zamanaşımı uygulaması da söz konusu olmadığından iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, izah edilen nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; 2918 sayılı KTK 97. Maddesi kapsamında müvekkili şirkete herhangi bir başvuru gerçekleştirilmediğinden dava şartı yokluğundan davanın usulden reddini, huzurda görülmekte olan dosyada davacı tarafın talebine dayanak teşkil eden trafik kazasının 18/08/2007 tarihinde meydana geldiğini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında ileri sürülebilecek taleplere ilişkin zamanaşımı hükmünü düzenleyen 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Zamanaşımı” başlıklı 109/5 maddesine, 6098 sayılı TBK’nun zamanaşımına ilişkin 72. maddesine göre TCK 85,66 hükmü uyarınca zamanaşımı gerçekleştiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının haksız ve hukuka aykırı davasının reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, davalı … Sigorta vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ekinde ZMSS poliçesi, davalı … Sigorta vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ekinde trafik sigortası poliçesi, davalı … Sigorta vekili tarafından sunulan müzekkere cevabı ekinde hasar dosyası ve poliçe sureti Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; haksız fiilden kaynaklı destekten yoksun kalma tazminatı davasıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Haksız eylemlerden doğan davalarda uygulanacak zamanaşımı süresi, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 60. maddesinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. 6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun zamanaşımını düzenleyen 72. maddesinde “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.
2918 sayılı KTK.’nun 109. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar, dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” 109/II. maddesinde ise; “Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olay irdelendiğinde; açılan davada destekten yoksun kalma tazminatı olup, olaya uygulanacak zamanaşımı süresi, ceza zamanaşımı süresidir. Davaya konu olay, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanan taksirle ölüme neden olma suçunu oluşturabilecek nitelikte olup; uygulanacak ceza zamanaşımı süresi, aynı Yasası’nın 66. maddesi uyarınca 15 yıldır. Davaya konu olayın 18/08/2006 tarihinde meydana geldiği, THR-… plakalı yolcu otobüsünün sürücüsü davacıların murisi …’nin vefat ettiği ve desteğin yitirildiği, eldeki davanın ise 06/09/2021 tarihinde açıldığı, davanın açıldığı tarihte 15 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmıştır. Zamanaşımı süresini kesen veya durduran bir sebeplerin varlığı bakımından inceleme yapıldığında; arabuluculuk tutanağının düzenleme tarihi olan 03/09/2021 tarihinde zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu ve zamanaşımının kesilmesinden bahsedilemeyeceği, öte yandan davacılar vekilinin dava dilekçesi ekinde dava açılmadan önce sigortaya başvurduğuna ilişkin belge sunmadığı, mahkememizce tensip ara kararıyla davacılar vekiline süre verildiği, davacılar vekili tarafından dava açıldıktan sonra 14/10/2021 tarihinde sigortaya başvurulduğu yani 15 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi dolduktan sonra başvuru yapıldığı ve yine zamanaşımı süresinin kesilmediği tespit edilmiştir. Belirtilen bu nedenlerle davalı sigorta şirketinin süresinde sunduğu cevap dilekçesinde zamanaşımına yönelik itirazlarının bulunduğu, davaya konu kazanın 18/08/2006 tarihinde meydana geldiği, uzamış ceza zamanaşımı süresi olan 15 yıldan sonra destekten yoksun kalma tazminatı davası açıldığı anlaşılmakla; davalının zamanaşımına yönelik itirazlarının kabulü ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davacının davasının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
(5)Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT uyarınca 3.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
(7)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/03/2022

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.