Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/669 E. 2021/715 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/669
KARAR NO:2021/715

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/11/2020
KARAR TARİHİ :27/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … ve Tic A.Ş ile davalı …arasında ticari alım/satım ilişkisi olduğunu, davacının davalıya farklı tarihlerde mal satışı yaptığını, davalıya kesin fatura alacaklarına karşılık ödenmeyen 5.699,52 TL bakiye borcun tahsili için davalı aleyhine ….İcra Md. … Esas sayılı takip dosyası üzerinden işlemiş faiz ile birlikte 5.763,46 TL bedel üzerinden takip başlatıldığını, davalının “borca, faize ve tüm ferilere” itiraz edilmesi ile takibin durduğunu, itirazın iptali istemiyle iş bu davanın açıldığını, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden davalı adına düzenlenen faturaların tamamının ödenmediğini ve bakiye 5.699,52 TL cari hesap alacak bakiyesinin kaldığını, işlemiş 63,94 TL faiz ile birlikte davalının toplam borcunun 5.763,46 TL olduğunu ve halen borç bakiyesinin ödenmediğini, takibe konusu alacağın likit olup, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği belirterek daval/borçlunun haksız itirazının iptaline, asıl alacağa değişen oranlarda ticari faiz ile birlikte takibin devamına, davalının haksız itirazı nedeniyle,
davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar taazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı adına itirazın icra dosyasına sunulduğunu, Arabuluculuk aşamasında da görüşmelerde vekile tebligat çıkarılması ve vekilin arabuluculuk görüşmelerine davet edilmesi gerektiği, ancak tebligatın gönderilmediğini, davanın açılmış olduğunun dahi davalıdan, Arabuluculuk görüşmelerinin ususlsüz olduğunu ve bu nedenle Arabuluculuk şartı yerine getirilmeden açılan davanın usulden reddi gerektiğini, davalı tarafından verilen siparişlerde belirtilen ölçülerden siparişlerin yerine getirilmediğini ve eksik ölçülerde yani kalitesi düşük olarak siparişlerin gönderildiğini, davacı ile gerekli iletişime geçilerek hatanın telafisi için b irim fiyatlarda indirim yapılacağı, dolayısıyla bir kısımının da geri alınacağı sözünün verildiğini, davalının ürünlerin bir kısmını geri iade ettiğini, kalan kısmı ile ilgili olarak da indirim yapılarak iade/indirim faturasının gönderilmesinin beklendiğini, fakat davacının indirim yaptıkları ürünlere, indirim faturası kesmediğini, davalının eldeki indirim yapılacak ürünleri …’ya bir müşterisine gönderdiğinde ürünlerin ölçümlerinin hatalı olduğu için müşteriden dahi geri iade edildiğini, davalının ürünlerden hiçbir şekilde istifade edemediğini, davalının bu alım satım işinden zarar ettiğini, davalının davacıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, aksine davalının davacı şirketten alacaklı olduğunu, davacının hatalı ürün göndererek ve iade edilmesi kararlaştırıldığı halde indirim yapılması gerektiği halde indirim faturası kesilmeden haksız şekilde alacak talebinde bulunduğunu belirterek öncelikle Arabuluculuk şartının usule göre yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine, aksi takdirde itirazların kabulü ile davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretininm davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5.699,52 TL Cari Hesap alacağı, 63,94 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.763,46 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 25/05/2021 tarihli raporda; davacı yanın, davalı adına düzenlenen İrsaliyeli Faturalar ve Faturalara istinaden davalıdan yapılan tahsilatlara ilişkin olarak her iki tarafın ticari defter kayıtlarının birbirini doğruladığı ve tarafların 2019 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacının 02.12.2019 tarihi itibariyle davalıdan 5.699.52 TL alacaklı olduğu, tarafların tacir olduğu ve taraflar arasındaki ticari işlemlerde faiz talebinin yerinde olduğu, davacının takip öncesi davalıya TBK.117 maddesi anlamında borç ihtarında bulunulmadığı, davalının 02.12.2020 takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerektiği, takipte talep edilen 63,94 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, takip 02.12.2019 tarihinden itibaren 5.699,52 TL asıl alacak için 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesine uygun olarak % 18,25 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faiz talep edilebileceği, tarafların diğer taleplerinin (icra inkar tazminatı vs. de dahil olmak üzere…) münhasıran Mahkememizin taktirinde olduğu belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan mali bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ile, tarafların ticari defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, buna göre davalının davacıya 5.669,52 TL borçlu olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalara yönelik davalının kanuni itiraz süresi içinde herhangi bir itirazının bulunmadığı, faturalarda teslim alan ve teslim eden isim ve imzalarının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı tarafça satılan ürünlerin istenilen ölçü ve ebatlarda olmayıp ayıplı olduğu iddia edilmiş olsa da davalının malların ayıplı olduğu iddiasına yönelik olarak kanunda belirtilen şekil ve şartlarda herhangi bir ayıp ihbarında bulunulduğuna ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır. Bir an için malın ayıplı olduğu varsayılsa dahi, davalı tarafça malın ayıplı haliyle kabul edilmiş sayılması gerektiği kabul edilmiştir. Davacının davalıyı daha önce temerrüte düşürdüğüne dair dosyada belge bulunmadığı, bu nedenle işlemiş faiz talep edilemeyeceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, alacak belirlenebilir olduğundan kabul edilen kısım üzerinden (5.699,52 TL’nin) İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 5.699,52-TL asıl alacak üzerinden KISMEN İPTALİ ile, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 18,25 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda avans faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İİK’nin 67/2 maddesi gereği hükmedilen 5.699,52-TL’nin %20’si oranında olmak üzere 1.139,90-TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bu tutarın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 389,33 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 69,61 TL + icra veznesine yatırılan 28,82 TL olmak üzere toplam 98,43 TL harcın mahsubu ile 290,9 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; 131,81 TL harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 41,00 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 872,81 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 863,12 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, red edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 63,94 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davada haklı çıkma oranına göre 1.305,35 TL’sinin davalıdan, 14,65 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
8-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı.27/09/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır