Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/633 E. 2021/291 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/633 Esas
KARAR NO:2021/291

DAVA:Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/11/2020
KARAR TARİHİ:08/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın müşterilerinden …’ın … şube ATM.’sinden 22/12/2019 tarihinde … numaralı hesabına 1.450,00-TL para yatırma işlemi gerçekleştirirken paranın davalı müşteriye iade edildiğini, davalının 1.450,00-TL’yi iade almasına rağmen sistemde yaşanan bir aksaklık nedeniyle söz konusu tutarın müşterinin hesabına alacak olarak kaydedildiğini, ATM.’deki paranın sayımı sırasında tespit edilen para eksikliğine dair işlemin davalı tarafından gerçekleştirildiği hususunun gerek sistem kayıtları gerek ise kamera görüntüleriyle tespit edildiğini, konuya istinaden davalı müşteriye ulaşılıp tutarın iadesi talep edilmişse de müvekkili bankanın iade taleplerinin sonuçsuz kaldığını, davanın kabulü ile haksız ve hukuka aykırı şekilde uhdesinde bulundurulan 1.450,00-TL’nin müvekkiline iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; dava dilekçesi ekinde cd içinde … şubesine ait kamera kayıtları – …. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve tebliğ şerhi, davalıya ait hesap özeti Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı bankanın davalı olan müşterisine ait hesabına fazladan alacak olarak kaydedilen paranın iadesi talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka müşterisi olan davalının … Şubesine ait ATM’den 22/12/2019 tarihinde hesabına para yatırma işlemi gerçekleştirirken, yatırdığı parayı iade almasına rağmen bu tutarın sistemdeki aksaklıktan davalıya ait hesapta alacak olarak kaldığını, davalının ihtarnameye rağmen parayı iade etmediği ve sebepsiz zenginleştiğinden bahisle eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.
Haksız fiil, hukuk kurallarına aykırı bir şekilde diğer bir kişinin malvarlığı veya şahıs varlığında zarar meydana gelmesine neden olan eylemdir. Davacı bankanın iddiaları kapsamında taraflar arasındaki uyuşmazlığın temeli davalının yatırdığı parayı iade almasına rağmen hesabında iade edilen tutarın yansıtıldığı, davalın ika ettiği eylemin haksız fiil hükümlerine dayanmakta olup bankacılık işleminden kaynaklı bir anlaşmazlık bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı banka davalının haksız fiili nedeniyle malvarlığında haksız yere artış olduğundan bahisle işbu davayı açmıştır. Haksız fiilden kaynaklı bu davalarda görevli mahkeme ise genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Davaya konu olayda iadesi istenilen paraya ait hesabın ticari hesap olmadığı, 6102 Sayılı TTK kapsamında sayılan ticari işlerden olmadığı, davalının tacir olmadığı, dolayısıyla yargılamanın Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde icra edilmesini gerektiren bir durum olmadığı anlaşılmıştır. Davacının banka olması ve davanın niteliği itibariyle bakıldığında ve iadesi istenilen paranın neyden kaynaklı istenildiği dikkate alındığında haksız fiilden kaynaklandığı ve genel mahkemelerce çözüme kavuşabileceği anlaşıldığından 6502 sayılı yasa kapsamında tüketici mahkemeleri görev alanına da girmediği kanaatine varılmıştır. Belirtilen bu nedenlerle haksız biçimde hesaptan para iade alınmasına rağmen sistemsel sorun nedeniyle hesapta aynı tutarın mevcudiyetini koruması nedeniyle zenginleşmeye yol açan paranın iadesi istemi, bu tutarın davalı bankanın zararını oluşturmasına, 6098 sayılı TBK’nın 49. maddesi uyarınca haksiz fiil faili davalıdan tahsilinin talep edilmesine ilişkin eldeki davada genel yetkili mahkemeler görevli, görev hususunun 6100 Sayılı HMK 1. Maddesi uyarınca kamu düzeninden olduğu 114/1-c bendi gereği dava şartlarından olduğu belirtilmiştir. Belirtilen bu sebeplerle davanın ticari dava olmadığı anlaşılmakla mahkememizin görevli olmadığı, uyuşmazlığa bakmaya görevli mahkemenin görevli Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmış, görev hususunun yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkeme tarafından da re’sen göz önünde bulundurulabileceği anlaşılmakla mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Görev hususunun 6100 Sayılı HMK 114/1-c hükmü kapsamında “dava şartı” niteliğinde olması nedeniyle HMK 115/2, fıkrası uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 20. Maddesi uyarınca bu görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin kararı veren mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edildiğinde dava dosyasının görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-Dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-HMK m. 331/2 hükmü gözetilerek; dosyanın görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi halinde, yargılama harç ve giderleri hususunda görevli … Asliye Hukuk Mahkemesince karar verilmesine; aksi durumda talep üzerine dosyanın ele alınarak yargılama giderleri hususunda bir karar verilmesine,
5-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile ya da İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine hitaben yazılmış, başka mahkeme tarafından mahkememize gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili istinaf dairesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/04/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.