Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/577 E. 2021/867 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/577
KARAR NO:2021/867

DAVA:Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ:20/10/2020
KARAR TARİHİ:08/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; kendisine ait … San.ve Tic.Ltd.Şti.isimli ticari işletmesinin tarafınca tespit edilmesinin mümkün olmadığı bir tarihte karar defterinin kaybolduğunu, bu durumun devir işlemini yapamaması nedeniyle noter tarafından kendisine bildirildiğini, söz konusu nedenden dolayı ticari faaliyetini devam ettirebilmesi adına tarafına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı şirket yetkilisi 15/02/2021 tarihli celsede alınan beyanında; şirket karar defterini 1982 yılında çıkarttığını, hiç bir daha lazım olmadığı için kullanmadığını, şirketi oğluna devredeceğini, bunun için notere gittiğini, noterin kendisinden karar defterini istediğini, karar defterinin olmadığını o zaman anladığını, dava açmadan 10 gün önce notere gittiğini, karar defterinin daha önce … 5.Noterliğince tasdik edildiğini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; TTK.nın 82/7 maddesi gereğince … açılan zayi belgesi istemine ilişkindir.
… Vergi Dairesi müdürlüğünün 12/11/2020 tarihli cevabi yazısı ile, davacının … Mah…. Sokak Çıkmazı N.4 … adresinde motorlu kara taşıtlarının elektrik sistemlerinin onarımı faaliyetiyle faal olduğu, herhangi bir zayi belgesi talebine rastlanmadığı, 11/11/2020 tarihi itibarı ile 21.742,91 TL vergi aslı ve 9.501,85 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 31.244,76 TL borcunun bulunduğu, 11/11/2020 tarihi itibarı ile hakkında herhangi bir incelemenin olmadığı, … … Sok.(oto sanayi sitesi) N.10/1 … adresinde bir adet şubesinin olduğu, şube işyerinin kayıtlarda halen faal olduğu ancak 06/11/2020 taihli benzersiz kodlu yoklama fişinde davacının herhangi şube işyerinin oladığı beyan olunduğu bildirilmiş, yazı ekinde 06/11/2020 tarih ve … benzersiz kodlu yoklama fişi gönderilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğünün 06/11/2020 tarihli yazısı ile limited ve anonim şirketler ile kooperatiflerin kuruluş defter tasdiklerinin 12/03/2018 tarihinden itibaren ticaret sicil müdürlüklerince yapıldığını, davacı şirketin anasözleşmesinin ise 09/07/1987 tarihinde tescil edildiği belirtilmiş, yazı ekinde şirketin bilgisayar ortamında bulunan tüm sicil kayıtlarına ilişkin evrakların fotokopisi gönderilmiştir.
… 5.Noterliğinin 18/02/2021 tarihli cevabi yazısı ile, davacı şirketin noterliklerinde tasdik ettirmiş oldukları defter tasdiklerinin 1512 Sayılı Noterlik Kanunu ve Arşiv Yönetmelik hükümlerine göre noterliklerde 10 yıl saklanma mecburiyeti olan B Grubu işlemlerden olup, saklanma süresi sonunda imha edildiğinden, 10 yıl önceki işlemlerle ilgili herhangi bir belge gönderilmesinin mümkün olmadığını, yalnız 22/12/2011 tarih …, … ve … yevmiye sayısı ile tasdikli defter tasdik fişlerinin yazı ekinde gönderildiği belirtilmiştir.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 28/07/2021 tarihli raporda; eski adı Karar Defteri ve 6102 sayılı TTK kanunu ile 01.07.2012 tarihinden itibaren yeni ismi Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri olarak adı geçen defterlerin limited şirketlerde ortaklar kurulunun şirket yönetimi ile ilgili olarak aldığı kararların yazılacağı ciltli ve sayfa numaraları teselsül eden ve içeriğinde maddi verilerin bulunmadığı defterler olduğu, 6102 sayılı TTK’ nunda Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defterinin muhasebeyle ilgili olmayan tutulacak defterler arasında yer aldığı ve onaylanması zorunlu defterler arasında olduğu, karar defteri tutulmadığının öne sürülmesi durumunda, müdürlerden, şirketin
genel kurul toplantı ve müzakere defterini ibraz etmelerinin talep edileceği, defterin ibraz edilmemesi halinde veya ibraz edilmekle birlikte içerisinde herhangi bir kayda yer verilmemesi halinde ise, 6102 Sayılı TTK’nın 562’inci maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen adlî para cezası tatbik edileceği, 6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde, ticari defter ve belgelerin, bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde yitirilmesi halinde tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde mahkemeden zayi belgesi talep edebileceği öngörülmüş olup, 15 günlük süre hak düşürücü süre olduğu Yargıtay uygulamalarında yer aldığı, somut olayda talepçi şirketin zayii olduğunu iddia ettiği karar defterini en
son … 3. Noterliğinin 26.06.1997 tarih ve … yevmiye numarası ile onaylattığı ve ilgili defterde en son kararı, … 3. Noterliği, 20.05.2005 tarih, … yevmiye numaralı kararı ile … şirket müdürü olarak seçildiği, … belgelerinden tespit edildiği, derneklerle ilgili 6102 sayılı TTK 82/7 maddesi (mülga 6762 TTK 68/Son) maddelerinin yorumunda 15 günlük sürenin hak düşürücü süre olmadığı hakkında Yargıtay, , Yd. 7.Hd 2012/219 E- 2012/2075 K. 22.03.2012- T.C. Yargıtay 18. Hukuk
Dairesi E. 2015/2853 K. 2015/4636 T. 30.3.2015- Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E. 2013/2323 K. 2013/4066 T. 18.3.2013- 18. Hukuk Dairesi E. 2015/10399 K. 2015/12239 T. 8.9.2015 sayılı kararında somut olaya emsal teşkil edebilecek hükümlere yer verdiği, dernek defterleri ile ilgili Yargıtay tarafından emsal gösterilen TTK 6102 Sayılı yasa 82/7. Maddesinin somut olayda zayii olan belgenin KARAR DEFTERİ olması, karar defterinde vergi kaybına yol açabilecek rakamsal verilerin olmaması, alınacak önemli kararların ancak kararın noterde onaylatılması ile Ticaret Sicili Müdürlüğünde tescil edilerek Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanmasının zorunlu olduğu, talepçi şirkete karar defteri için zayii belgesinin verilmesinin şirket ortakları ve/veya diğer 3. Şahısların hakkına zarar getirmeyeceği gibi KARAR DEFTERİNE zayi belgesinin verilmesinin şirketin faaliyetinin yürütülmesi açısından kesin şart olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı tarafın iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi uyarınca, bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır.
TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur. Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkati ve özeni göstermesi gerekir.(Emsal için bkz İstanbul BAM 43 HD’nin 2020/1552 E 2020/32 K sayılı ilamı)
Davacı taraf dava dilekçesinde tarafınca tespit edilmesinin mümkün olmadığı bir tarihte karar defterinin kaybolduğunu/zayii olduğunu iddia etmektedir. Davacının karar defterinin çalındığı yada TTK 82/7 maddesinde sayılan türde bir afet nedeniyle zayi olduğuna dair beyanı bulunmadığı gibi, dosyaya bununla ilgili bir delil de sunulmamıştır. Basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gereken davacının, gerekli özeni göstermesine rağmen TTK 82/7 maddesindeki bir sebeple defter ve belgelerin zayi olması halinde, zayi belgesi verilebileceğinin düzenlendiği, davacı tarafça bu nedenlerden birine dayanılmadığı gibi, davacının karar defterinin sebebi belirli olmayan bir şekilde ortadan kaybolması da hayatın olağan akışına uygun olmadığından, davacı tarafından dava konusu karar defterinin TTK 82/7 maddesindeki sebeplerle zayi olduğunun ispat edilmediği kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.08/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır