Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/492 E. 2021/154 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/492 Esas
KARAR NO:2021/154

DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:16/03/2020
KARAR TARİHİ:25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı borçlular arasında 28.04.2017 tarihli genel kredi sözleşmeleri imzalandığını ve davalılar tarafından davacı bankadan kredi kullanıldığını, davalılar tarafından davacı bankaya olan kredi borcuna istinaden 13.06.2019 – 16.07.2019 – 15/08/2019 – 13/09/2019 tarihlerinde ödenmesi gereken taksitlerin ödenmediğini ve kredi borcunun tamamının muaccel hale geldiğini, davalının temerrüde düştüğünü ve borcunu da ödemediğini, davalı tarafından ödenmeyen 209.893,34-TL asıl alacağın tahsili için …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalılarca bu borca ve yetkiye itiraz edildiğini, davalının haksız ve soyut iddia ve itirazla icra takibini durdurduğunu, davalıların …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan takibe karşı yaptığı itirazın iptalini, davalıların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava ettiğini bildirmiştir.
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; çekilen kredinin bir kısmının ödendiğini ancak buna rağmen ödemelerin düşülmediğini, aynı kredi için mükerrer icra takibi yapıldığını, bu borçtan dolayı aynı konuda …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının yanı sıra … Esas sayılı dosyası ile de taraflarına icra takibi yapıldığını, aynı alacaktan dolayı iki ayrı icra takibi yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, takip talebindeki asıl alacaklar içinde akdi faizler adı altında zaten ciddi bir faiz kaleminin ekli olduğu, bu alacaklara ikinci defa faiz işletildiğini, bu şekilde ikinci bir faiz işletilmesinin mükerrer olduğunu ve geçerli olmadığını, takip sonrasında işletilmesi talebinin de hukuka aykırı olduğunu, işletilen faiz oranlarının da takip sonrası işletilmesi istenen oranların da yasal ve ticari faizlerin çok daha üstünde olduğunu, faizlerin yeniden hesaplanması ve temerrüt tarihinden sonra başlamak üzere geçerli yasal faiz oranına çekilmesini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; İtirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce yargılama devam ederken, davacı vekili tarafından 13/01/2021 tarihinde dosyaya ibraz edilen beyan dilekçesinde özetle; davacı … ile davalılar arasında sulh protokolü yapıldığını, davadan ve istinaf haklarından feragat ettiklerini, herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerininde olmadığını bildirdiği anlaşılmıştır.
Davalılar tarafından 05/01/2021 tarihinde dosyaya ibraz edilen beyan dilekçesinde özetle; davadan ve istinaf kanunu yoluna başvurma haklarından feragat ettiklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerininde bulunmadığını, dosyada mevcut gider avansı ve teminat bedeli var ise iadesinin yapılmasını talep ettiklerini bildirdikleri anlaşılmıştır.
Feragat, HMK 307. ve 311. maddesi hükümleri gereği davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup mahkemenin muvafakatine bağlı olmayan, davayı sona erdiren ve kesin hükmün sonuçlarını doğuran tek taraflı bir taraf işlemidir.
6100 Sayılı HMK’nın 74. Maddesinde davaya vekalette özel yetki verilmesi gereken haller sayılmıştır. Buna göre bir davada müvekkil tarafından vekile açıkça yetki verilmemişse, vekil davadan veya kanun yollarından feragat edemez. Somut olayda davadan feragat ettiğini bildiren davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat edebileceğine ilişkin özel yetki de bulunduğu, feragat bildiriminin HMK’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak yapıldığı anlaşıldığından davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
(1)Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.534,99-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.475,69-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
(3)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Talep gibi taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
(5)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır