Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/488 E. 2021/452 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/488
KARAR NO:2021/452

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/09/2020
KARAR TARİHİ:07/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacıya 13.392,13 TL borçlu olduğunu, davalının borcunu ödemediğinden davacının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının icra takibine kötü niyetli ve haksız bir şekilde itiraz ettiğini, dava şartı olması nedeniyle Arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanmadığını, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli itirazının iptali için bu davayı açtıklarını belirterek davalının haksız ve kötü niyetli itirazlarının iptaline, takibin devamına, borçludan %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm masrafların ve ücreti vekaletin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş ancak davaya cevap verilmemiş duruşmalara katılınmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
…. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 20/04/2021 tarihli raporda; davacı tarafından ibraz ile incelenen 2018 ve 2019 yılı Ticari defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan takip 18.12.2019 Tarihi itibariyle 7.063.61 TL alacaklı olduğu, Takip 18.12.2019 tarihi itibariyle henüz ödenmediği, davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 18.12.2019 tarih … E Sayılı İcra Takip dosyasından 7.063,61 TL alacak talep edilebileceği, asıl alacak yönünden davacı kayıtlarından tespit edilen 7.063,61 TL’den fazla taleplerin yerinde olmadığı, davacı tarafından davalıya, takip öncesi BK.117 Maddesi anlamında borç ihtarında bulunmadığından, davalının takip 18.12.2019 tarihinde temerrüte düştüğünün kabulü gerektiği, dolayısıyla, takip öncesi 1.152,46 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, tarafların tacir olduğu ve takip 18.12.2019 tarihinden itibareren davacının davalıdan asıl alacak için 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca %18.25 ve değişen oranlarda ticari avans faiz talep edilebileceği, ancak davacı takipte davalıdan %9 yasal faiz talebinde bulunduğu ve işbu taleple bağlı olduğu, tarafların diğer taleplerinin (icra inkar tazminatı vs. de dahil olmak üzere…) münhasıran Mahkememiz kaleminde olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davacı vekili 23/04/2021 tarihli dilekçesi ile, rapora bir itirazlarının olmadığını, aynen kabul ettiklerini beyan etmiş, davalı vekili ise 04/05/2021 tarihli dilekçe ile; davalı şirketin davacıdan bilirkişi raporunda belirtilen 4 aynı faturadan oluşan toplam 5.180 TL’lik hizmeti almadığını, davalının davacıya raporda belirtilen miktarda borcu olmadığından tespit edilen bedeli kabul etmediklerini, rapora bu yönüyle itiraz ettiklerini beyanla davanın reddine, davacı aleyhin kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar tacir olup davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir.
Yapılan bilirkişi incelemesi ile davacının usulüne uygun olarak tutulan delil vasfına haiz ticari kayıtlarına göre davalıdan 7.061,63 TL alacaklı olduğu, davalının yapılan ihtarata rağmen, ticari defterlerini dosyaya sunmadığı, incelemeye katılmadığı, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, irsaliyeli satış faturalarının teslim alan kısmında isim ve imza atılı bulunduğu, faturaların davalıya tebliğ edildiği, faturaların irsaliyeli olması nedeniyle mallarında davalıya tesliminin kabulü gerektiği, davalı tarafça faturaya süresi içinde itiraz edilmediği, ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, davalıya takip öncesi BK.117 maddesi anlamında borç ihtarında bulunulmadığından davalının takip tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü ile takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, taraflar tacir olup takip tarihinden itibaren davacının davalıdan asıl alacak için 3095 Sayılı Yasanın 2/2 maddesi uyarınca %18,25 ve değişen oranlarda ticari avans faizi talep edebileceği ancak davacı tarafından takipte %9 yasal faiz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kısmen kabulü ile, itirazın 7.063,61 TL asıl alacak yönünden kısmen iptaline, takibin işbu miktar üzerinden devamına karar vermek gerekmiş, cari hesap – fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay … H.D. 2016/… E. 2017/… K. Sayılı ilamı) kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 7.063,61-TL asıl alacak yönünden KISMEN İPTALİ ile, takibin 7.063,61-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İİK’nun 67/2 maddesi uyarınca takipteki itiraza konu olan ve hükmedilecek alacak bedeli olan 7.063,61-TL’nin %20’si oranında olmak üzere 1.412,72-TL aleyhlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesine göre alınması gereken 482,51 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 175,67 TL’nin mahsubu ile bakiye 306,84 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 237,87 TL harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 125,50 TL posta masrafından oluşan toplam 1.063,37 TL yargılama masrafından davada haklı çıkma oranına göre hesap olunan 560,86 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri üzerinden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davada haklı çıkma oranına göre 696,22 TL’sinin davalıdan, TL’sinin 623,78 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır