Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/475 E. 2021/943 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/475 Esas
KARAR NO :2021/943

DAVA:Sıra Cetveline yönelik Borçlu Olunmadığının Tespiti
DAVA TARİHİ:08/09/2020
KARAR TARİHİ:01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, … tarafından ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası tahtında teminat senedi vasfındaki bir bono hakkında, davacılar aleyhine 2.408.987,44USD tutarlı takip başlatıldığı, takibin, takibe konu senedin teminat senedi olması iddiasıyla, iptali gerektiğine dair davacı tarafından şikayet davası açıldığını, bu davanın ….İcra Mahkemesinin … esas sayılı dosyası nezdinde devam ettiğini, huzurdaki icra dosyasına ise, …’ın 2.408.987,44USDluk icra takibine karşın 94.000TLlik kamulaştırma bedelinin haksız ve hukuksuz olarak icra dosyasına haczine karar verildiği ve akabinde sıra cetveli yapıldığını, buna ilişkin olarak ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası nezdinde sıra cetveline ilişkin şikayet dosyası açıldığını, icra dosyasından …’a gönderilen yazıya istinaden, … 10.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, güncel dosya alacağının icra dosyasından talep edilmesi gerektiğinin bildirildiğini, ….İcra Müdürlüğünden 24/08/2020 tarihinde borç miktarı olarak 887.802.526,20TLnin bildirildiğini ve bu tutarın 20/04/2020 tarihinde yapılmış kapak hesabına istinaden oluştuğunun bildirildiğini, işbu dava tarihi itibariyle ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosya kapak hesabının 724.598.218TL olduğunu, bu bedelin dahi sıra cetveline kaydedilen tutardan daha düşük olduğunu beyanla, alacak tutarının hatasız bir şekilde sıra cetvelinde yer alması, usuli bakımdan önemli bir konu olup, aksi halde sıra cetvelinin sıhhatinin sakatlandığını, bu nedenle sıra cetvelinde yer alan borcunun bulunmadığının de tespiti yapılarak itirazların kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının … Kurumsal Şubesi ile dava dışı borçlu … arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, dava dışı borçlu şirketin kullanmış olduğ kredilerin teminatını teşkil etmek üzere mülkiyeti …AŞ, … San Tic AŞ’ye ait … ili …. ilçesi … Mah 3328 ada 7 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine 31/07/2014 tarih ve … yevmiye ile 25.000.000USD bedelli 2.derece ipoteğin davalı lehine tesis edildiğini, borçlu firmanın krediden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle borçlularca imzalanan genel kredi sözleşmeleri gereği, kredi hesabının kat edildiğini ve borcun ödenmemesi üzerine borçlu … ve ipotekli taşınmaz maliki … Turizm ve Tic AŞ hakkında teminatta bulunan ipotekli taşınmazların paraya çevrilmesi amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, … Bank’ın da söz konusu taşınmaz üzerinde 1.derece ipoteği ve ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından haczi mevcut olduğunu, icra müdürlüğü tarafından söz konusu alacakla ilgili olarak davalı ve diğer takyidat ilgilileri ile alakalı olarak sıra ve derece kararı düzenlendiğini ve sıra ve derece kararına ilişkin olarak ….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile sıra cetveline itiraz davası açıldığını, davacının taleplerinin haksız olduğunu, ayrıca görevli mahkemelerin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, ayrıca davacıların aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, davacının itiraz ettiği alacak miktarının İstanbul 4.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/911 esas sayılı dosyasından yapılan yargılama ile tespit edildiğini beyanla, haksız davanın reddini talep etmiştir
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında düzenlenen sıra cetveline yönelik olarak davacının davalıya borçlu olmadığı miktarın tespiti talebine ilişkindir.
Davacı tarafca açılan dava sıra cetveline itiraz ve sıra cetvelinin iptaline ilişkin açılmıştır. Sıra cetveline itiraz davaları İİK 142. Maddesine düzenlenmiş bulunmaktadır. İİK 142. Maddesine göre sıra cetvelinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde her alacaklı mahal mahkemesinden alakadar aleyhine dava etmek suretiyle sıra cetvelinin içeriğine itiraz edebilir. İtiraz alacağın esas miktarına ilişkin olmayıp yalnız sıraya dahil ise şikayet yoluyla icra mahkemesine yapılır. Görüldüğü üzere icra iflas kanunu 142. Maddesine göre sıra cetveline karşı alacaklılar tarafından yalnız kendi sırasına dair itiraz edilirse bu itiraz şikayet yoluyla icra mahkemesine yapılır. İtiraz sadece sıraya dair değil, aynı zamanda başka bir alacaklının alacağının esas ve miktarına yönelik yapılır ise ilgisine göre genel mahkemelerde dava açılmaktadır. Bu yasal düzenlemelerden anlaşılacağı üzere sıra cetveline itiraz davalarını açma hakkı sadece alacaklılara tanınmış haktır. Borçlunun sıra cetveline itiraz davası açma hakkı bulunmamaktadır. Maddi vakıaların bildirilmesi taraflara ait olup HMK 33. Maddesi uyarınca hukuki nitelendirme mahkeme ve hakime ait olduğundan, davacı tarafça hem dava dilekçesi içeriğine hem de sonuç kısmında icra dosyası yönünden sıra cetveli tarihi itibariyle borçlu olmadığı miktarın tespitinin talep edildiği, bu davanın menfi tespit davası niteliğinde bulunduğu, bu nedenle her ne kadar davacı tarafca dava sıra cetveline itiraz davası olarak nitelendirilmişse de borçlunun sıra cetveline itiraz davası açma hakkı bulunmaması dava dilekçesinde ki anlatım sonuç ve talep kısmı dikkate alındığında davacı tarafca açılan davanın esasen bir menfi tespit davası olduğu görülmüştür. Menfi tespit davasının nispi harca tabi olduğu hususu dikkate alınarak davacı vekiline dava dilekçesini açıklaması, hangi tarih itibariyle ne miktarda borçlu olmadığı hususunu somutlaştırması ve borçlu olmadığını belirttiği miktar yönünden menfi tespit davasını miktarını tespit edip bunun üzerinden binde 68,31’in 1/4 oranında peşin nispi harcı yatırması için Harçlar Kanunu 30 ve 32. Maddeleri uyarınca 1 haftalık kesin süre verilmesine karar verildiği, davacı vekilince nispi harç yönündeki ara karardan rücu edilmesi ve davalı bankanın esas alacağının ne kadar olduğunun belirlenmesi için dosyanın uzman bir hesaplama bilirkişisine tevdi edilmesinin talep edildiği, mahkememizin 23/06/2021 tarihli oturumunda ara karardan rücu isteminin reddine karar verilerek, davacı tarafından eksik harç tamamlanmamış olduğundan Harçlar Kanunun 32.Maddesi yollaması uyarınca HMKnun 150.maddesi uyarınca dosyanın davacı tarafça yasal süresi içinde harç eksikliği tamamlanıp buna ilişkin yenileme dilekçesi sunuluncaya kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, celse arasında davacı tarafça yenileme dilekçesi sunulduğu ve davacılar için ayrı ayrı maktu peşin harç ve başvuru harcının yatırıldığı, bunun üzerine mahkememizin 23/09/2021 tarihli yenileme tensip tutanağının 4 nolu bendi ile davacı vekiline nispi harcın yatırılması hususunda 1 haftalık kesin süre verildiği, aksi halde HMKnun 150.maddesi ve Harçlar Kanunu 28,30 ve 32.mad uyarınca işlem yapılacağının davacıya tebligat yolu ile ihtar edildiği, verilen süre içerisinde davacı tarafça nispi harcın tamamlanmadığı, Harçlar Kanunun 30.maddesinde: ” Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz” ve 32.maddesinde: “Yargı işlemlerinden alınacak harclar ödenmedikçe mütaakıp işlemler yapılmaz.” denilmekte olulp, belirtilen yasa düzenlemeler nazara alınarak, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde eksik harcın ikmal edilmediğinden, davacının davasının açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan (dava açılırken 54,40TL+ 59,30TL +59,30TL + 59,30TL) 232,30TLden mahsubu ile fazla alınan 173,00TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI