Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/474 E. 2021/38 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/474 Esas
KARAR NO:2021/38

DAVA:Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/09/2020
KARAR TARİHİ:19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı banka arasında teminat mektubu verilmesi amacı ile imzalanacak kredi sözleşmesinin, ön sözleşmesi niteliğinde olan “teklif mektubu”nda, müvekkili şirketinin zorda kalmasından faydalanılarak dayatılan ve müvekkili şirketi tarafından kabul edilen “kredinin kullanılmayan kısmı üzerinden %0,1 oranında tahsil edilen “taahhüt komisyonu” başlığı altında yer alan hükme göre, davalı bankanın müvekkili şirketten tahsil ettiği 39.339,71 USD’ nin hukuka aykırı ve haksız olduğundan bahisle, müvekkili şirketi tarafından geri iadesi talebi ile ikame edilen davası sonucunda … ATM … esas sayılı kararı ile ilk aşamada davanın reddine karar verildiği, yerel mahkemenin ilk kararının davacı müvekkil tarafından temyiz edildiğini, Yerel Mahkeme tarafından kararı kesmin bozularak bozma ilamında eksik inceleme yapıldığı, ve kararın bu nedenle bozulması gerektiğinin belirtildiği, yerel mahkeme tarafından bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne ve avans faizi cinsinden direnim faizi yürütülmesine karar verildiğini, tüm bunlarla birlikte Mahkemenin gerekçeli kararında taleple bağlılık ilkesi gereğince müvekkili lehine 3.639,71 USD karşılığı 5.676,00 TL’ nin davalıdan tahsiline hükmedildiğini ancak bu miktardan fazla olarak müvekkilinin her ne kadar maddi hata yapılarak fazla yazılmış olsa dahi 7.839,71 USD alacağının olduğunu kesin olarak tespit edildiğini, odlayısı ile ilamdan ayrı olarak müvekkilinin 4.200 USD alacağının olduğunun mahkemece ortaya çıkarıldığını, bunun üzerine mahkemece tespit edilen ve geriye kalan alacak bakiyesinin tahsili için müvekkili adına …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra takibi açıldığını, asıl alacak ve işlemiş faizi ile birlikte alacağın icrası ve ödenmesi davalıdan talep edildiğini, ancak davalıların haksız itirazları neticesinde iş bu takibin durdurulduğunu, bu hususta davalı aleyhine …. ATM … esas sayılı dosyası üzerinden, takibe dayalı itirazın iptali davası ikame edildiğini, işbu itirazın iptali dava dosyasından yapılan tüzel kişiliğinin devam edip etmediğine dair sicil araştırması sonucunda müvekkilinin … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sayılı sicilinde kayıtlı bir anonim şirket olarak tasfiyeye girdiği ve müvekkili şirketinin 08/05/2012 tarihinde sicilden terkin edildiğini bildirdiğini, bu nedenle tüm itirazlarımıza ve ihyaya ilişkin taleplerine rağmen sırf taraf ehliyeti yokluğundan davanın reddedildiğini, gerekçeli kararın taraflarınca temyiz edildiğini, şirketin tasfiye ve sicilden terkin işlemlerinden önceki tarihte mahkeme kararı ile doğan bir alacağının bulunması ve söz konusu alacağın tasfiyeye sokulmamış olması, tasfiyenin eksik ve hatalı şekilde tamamlandığının açık olduğundan taraflarınca müvekkili şirketinin ihyası talebi ile …. ATM … esas sayılı dava açıldığını, mahkemenin… sayılı kararı ile müvekkili şirketinin ihyasına, …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra takibi ve dayanak alacağının tahsili ile sınırlı kalmak üzere dava konusu alacak bakımından kısmen ihyasına ve ticaret siciline yeniden tesciline karar verildiğini, bu halde müvekkili şirketinin dava konusu alacağı için ihya edilip, tüzel kişilik kazandığından ve taraf sıfatı sağlandığından iş bu davayı ikame etme zorunluluklarının doğduğunu, arz ve izah edilen nedenler ile … ATM… esas … karar sayılı kararın kesinleşmiş ilamı ile tespit edilen ve …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasındaki alacaklarının ve geriye kalan miktarlarının tahsili için davalarının kabulü ile 4.200 USD’ nin daha önce başlatılan icra takibi tarihi olan 04/07/2013 tarihinden (aksi takdirde dava tarihinden) itibaren fiilen ödeme tarihine kadar devlet bankalarının USD para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre işleyecek ticari avans faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; müvekkili banka tarafından tahsil olunan taahhüt komisyon ücretinin 31500 USD olduğunu, taahhüt komisyon ücretinin 39.39,71 USD olarak tahsil edildiği iddia ve kabulünün hatalı olduğunu, davacının tüm davalarında taahhüt komisyon bedeli altında tahsil olunan bedelin 39.339,71 USD olduğu beyan etmişse de davacı hesaplarında açıkça yer aldığı üzere davacının hesabından 18/04/2005 tarihinde tahsil edilen taahhüt komisyon bedeli 31.500 USD olduğunu, bu bedelin 1500 USD’lik kısmı %5 BSMV ücreti olduğunu, davacının akdettiği sözleşmelerle uyumlu olarak taahhüt komisyon bedeli %01 (bindebir) oranında tahsil olunduğunu, bu hususun davacı hesap ekstresi ile sabit olduğunu, davacının 39.339,71 USD olarak belirttiği rakamın, 31.500 USD taahhüt komisyon bedeli ve 7839,71 USD faiz ücreti toplamından oluşmakta olduğunu, davacının iddia ettiği ve önceki yargılamalarda verilen kararlarda yanılgıya düşüldüğü gibi sözleşmede belirtilen %01 oranında fazla taahhüt komisyon bedelinin tahsil edildiği hususunun gerçeği yansıtmadığını, davacı hesabından sözleşmelerle uyumlu olarak %01 oranında taahhüt komisyonu tahsil edilmesine rağmen, davacı hesabında yer alan vadesiz hesaba işletilen faiz bedeli olan 7.839,71 USD’ de açık hata ile taahhüt komisyon bedeli olarak kabul gördüğünü ve bu bedelin iadesi gerektiğine hatalı olarak karar verildiğini, 7.839,71 USD’ nin … ATM yargılamasına konu olan kısmı olan 3639,71 USD daha önce ödenmiş ve şimdi geri kalan 4.200 USD’ lik kısmının iadesinin talep olunduğunu, 18/04/2005 tarihinde tahsil olunan bedeli ilişkin iade taleplerinin dava zamanaşımına uğramış olduğunu, öncelikle bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davacı taraf hakkında sınırlı ihya kararı verilmiş olduğunu, davanın sınırlı olarak sayılan dosyalar arasında bulunmaması nedeni ile davanın reddinin gerektiğini, açıklanan nedenler ile davacının ihyasının sınırlı olarak sayılması ve sınırlı ihya yetkisi kapsamında huzurdaki davanın bulunmaması nedeni ile taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine, Mahkeme aksi kanaatte olursa davaya konu işlemler üzerinden 15 yıl geçmesi nedeni ile zamanaşımı nedeni ile davanın reddine, Mahkememiz aksi kanaatte olması halinde davacı hesabından tahsil edilen taahhüt komisyon tutarının ne olduğu, fazla olarak tahsil olunduğu iddia olunan 7.839,71 USD’ nin konusu ve dayanağı ile iadesi taleplerinin mümkün olup olmadığı hususunda detaylı bilirkişi incelemesi yapılmasını, davacının hukuki dayanağı bulunmayan usul ve yasaya aykırı davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, …. ATM’ nin… esas … karar numaralı kararında fazlaya ilişkin saklı tutulan miktarın tahsili talebine ilişkin alacak davasına ilişkindir.
Dosya incelendiğinde davacı şirketin davadan önce tasfiye olduğu, …. Asliye Ticaret mahkemesi’ nin … Esas, … Karar sayılı kararı ile davacı şirketin …. ATM … Esas sayılı dava dosyası ve …. İcra müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takibi ile sınırlı olarak ihyasına karar verildiği, bu itibarla davacı şirketin mahkememiz dosyasında husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar harcının peşin olarak alınan 536,53TLden mahsubu ile fazla alınan 477,23TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince; 4.712,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2021

Katip …

Hakim …