Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/411 E. 2021/221 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/411 Esas
KARAR NO:2021/221

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/08/2020
KARAR TARİHİ:17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı … AŞ’nin, davalı şirket hisselerini Borsa’dan almak suretiyle söz konusu hisselere yatırım yaptığını, davacının, davalı şirket paylarını ilk olarak 16/05/2018 tarihinde satın aldığını, en son elinde bulunan tüm payları satarak ortaklıktan çıkmış olduğu 21/02/2019 tarihine kadar çeşitli tarihlerde söz konusu hisseye yatırım yapmaya devam ettiğini, davalının, 14/03/2018 tarihinde şirketin çıkarılmış sermayesinin %60 bedelli olarak 100.000,00TL’den 160.000TL’ye arttırılması yönünde karar alındığını ve 04/04/2018 tarihinde sermaye arttırımı izni için …’dan başvurduğunu, …’ya yapılan başvuruda sermaye arttırımının gerekçesi olarak, sermaye arttırımından elde edilecek fonun tamamının banka kredilerinin ödenmesi, finansal borç tutarının azaltılması ve işletme sermayesinin ihtiyacında kullanılacağının belirtildiğini, aynı şekilde … onayına sunulan halka arz izahnamesinin 28.2 bölümünde sermaye arttırımının gerekçesinin tekrar edildiğini, sermaye arttırımı henüz tamamlanmış iken 23/07/2018 tarihinde şirket yönetim kurulu çıkarılmış sermayenin 160.000TL’den 90.000TL arttırılarak 250.000TL’ye yükseltilmesi için yeni bir karar alındığını, bu esnada davalı şirketin 14/08/2018 tarihli KAP açıklaması ile sermayenin 100.000,00TLden 160.000,00TL’ye arttırılmasında sermaye arttırımında elde edilen fonun kullanım yerlerine ilişkin denetim komitesi raporunda açıklandığını, sonrasında ise 07/09/2018 tarihinde söz konusu raporu revize ettiğini ve tescil edilmek suretiyle sürecin tamamlandığını, şirketin 1 hafta arayla 2 bedelli sermaye arttırım kararı aldığını, şirket yönetim kurulu tarafından alınan 18/10/2018 tarihli yönetim kurul kararı ile şirketin sermaye arttırımına ilişkin gerekçelerine ve fon kullanım raporlarına tamamen aykırı bir biçimde şirket yönetim kurulu üyeleri ve diğer davalılar olan … ve … adına kayıtlı 54 adet bağımsız bölümü 54.432,00TL bedelle satın alınmasına karar verildiğinin duyurulduğunu, bu durumun başlı başına sermaye arttırımından elde edilen fonun izahnameye ve mevzuata aykırı olduğunu, mevzuata aykırılığı fark eden ve davalı şirketin diğer ortağı olan davacının, ihtarname göndererek şirket faaliyetleri hakkında bilgi talep edildiğini, davalı şirketin herhangi bir bilgi içermeyen ihtarnamesi ile cevap verdiğini, , bunun üzerine davacının konuyu …’ya taşıdığını ve 24/10/2018 tarihli başvuru ile davalı şirketin işlemleri nedeniyle soruşturma başlatılması ve yönetim kurulu üyelerinin görevden alınarak gerekli hukuki ve cezai takibat başlatılmasının talep edildiğini, bu esnada davalı şirketin elde edilen fonu ilişkili taraf olan yönetim kurulu üyelerine aktarması hisse senetlerinin oldukça değer kaybetmesine yol açtığını, davacının daha fazla zarara uğramamak adına 21/02/2019 tarihinde sahip olduğu tüm … hisselerini borsada sattığını, bu işlemler neticesinde davacının 2.577.452,88TL zarara uğradığını, davalının şirketin ortakları ve diğer yatırımcıları yanında devleti, düzenleyici otorite olan …’yı da kandırdığını ve zor durumda bıraktığını, davalı şirketin 18/10/2018 tarihinde yaptığı KAP açıklaması ile daha önce yapılan tüm açıklamaları adeta yalanladığını, ihraççı şirketlerin kamuya sunmuş oldukları bilgi ve beyanların şirketin hisselerinin değerini ve yatırımcıların alım satım iradelerini doğrudan etkilemekte olduğunu, yönetim kurul üyeleri olan … ve …’nin de … ile birlikte davacının uğradığı zarardan müteselsilen sorumlu olduğunu beyanla, davacının uğramış olduğu 2.577.452,88TL zararın şimdilik 100.000TLsinin 21/02/2019 tarihinden bu yana işleyecek kısa vadeli avanslar için uygulanan avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili vermiş olduğu 20/01/2021 tarihli dilekçesi ile, davalarını ıslah ederek 2.577.452,88TL zararın tazminini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davanın haksız olduğunu, huzurdaki davada …’ya gönderdiği şikayet dilekçesi ile davalı şirkete gönderdiği ihtarname ve aldığı ihtarname cevabının delil ve dayanak olarak kullanılan ve aynı dilekçe içeriği ile açtığı dava ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında görülen … AŞ’nin bir diğer grup şirketi olan … AŞ’nin KAP’da yayımlanan ve herkese açık olan finansal tablo dipnotlarından kolayca yapılabildiğini, davada zaman aşımı defini ileri sürdüklerini, ayrıca temel hukuk ilkesi olan kanunların geri dönülmezliği ilkesine aykırı hukuki dayanak sebebiyle öncelikle davanın usulden reddini, davanın usulden reddi taleplerinin kabul görmez ise, davanın esasına ilişkin olarak, davalılara atfedilebilecek kusurlu davranışın gösterilememesi ve ispat edilememesi nedeniyle, davacının zararını ispat edememesi ve kusur atfedilen davranış sebebiyle zarar ortaya çıkmasının aklen ve mantıken mümkün olmaması nedeniyle davacının iddia ettiği kusur ile zarar arasında dayandığı …’madde 32’deki f.6 hükmünü dilekçesinde atlaması nedeniyle aynı Kanun maddesinin f.4 hükmündeki illiyet bağı karinesine dayanamayacak olması nedeniyle illiyet bağı iddiasını ispat edemediğini ve iddiasını somutlaştıramamış olması nedeniyle, …’madde 32 f.4’deki illiyet bağı karinesinden yararlanabilmek için davacının aynı fıkrada ön koşul olarak belirlenen, ispat edilemeyen zararın borsada satın alınan veya satılan sermaye piyasası araçlarının, gerçeğe uygun bilgisinin ortaya çıktığı tarihten hemen sonra borsada satılması veya satın alınması üzerine meydana geldiğini gösterememesi nedeniyle davacının …’na madde 32 f.4’deki illiyet bağı karinesine dayanamayacak olması nedeniyle davanın esastan reddini, ayrıca vermiş olduğu dilekçe ile aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle davanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, davalılar vekili vermiş olduğu 01/03/2021 tarihli dilekçesi ile, aynı taraflar ve mahiyette açılan davalar bulunduğunu, huzurdaki davanın açılan ilk dava olan ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı davası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir
6100 sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.” denilmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının dosyamız tarafları ile aynı olup, davanın 12/08/2018 tarihinde saat 14:54’de mahkememizdeki işbu davadan önce açıldığı görülmüştür. Mahkememizin iş bu dava dosyası ile …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki bağlantısının mevcut olduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyeceği anlaşıldığından usul ve dava ekonomisi de gözönüne alınarak her iki dosyanın birleştirilmesine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar mahkememizin kısa kararı ile davanın ….Asliye Ticaret Mahkememizin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi şeklinde hüküm kurulmuş ise de, anılan davanın da ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, yargılamanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden devam edileceği dikkate alındığında, mahkememiz dosyasının ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Mahkememiz dava dosyası ile …. ATM’nin … Esas sayılı dava dosyası arasında şahsi, fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşıldığından her iki dava dosyasının HMK 166. Maddesi uyarınca BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Mahkememiz dosyası esasının bu şekilde kapatılmasına,
4-Harç ve yargılama giderlerinin anılan mahkemece nazara alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren esas hüküm ile birlikte 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/03/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI