Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/403 E. 2022/264 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/403
KARAR NO :2022/264

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/08/2020
KARAR TARİHİ:14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 10/07/2018 tarihli işçilik sözleşmesi yapıldığını ve 08/05/2019 tarihinde müvekkili firmadan yapılacak iş için teklif vermesinin istendiğini, davalı ile yapılan sözleşme kapsamında … … … 2 şantiyesi kapsamında altyapı sipariş emri kapsamında anlaşıldığını, davalının müvekkilinin işi zamanında teslim etmediğini iddia ettiğini ancak bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, şöyle ki davalı şirketin yapması gereken üst yapı işlerini tamamlayamayınca müvekkilinin işi geç teslim ettiğini ancak burada kusurun davalı şirkette olduğunu, davalı şirketin yapması gereken işleri tamamlamadan müvekkilinin işi tamamlamasının mümkün olmadığını, davalı şirketin gecikmesi nedeniyle … tarafından davalı şirkete ceza kesildiğini ve davalı şirketin kendisine kesilen cezayı müvekkiline alacağını ödemeyerek yıkmayı planladığını, ayrıca daha sonra haziran ayı içerisinde yapılan merdiven temelleri hakkındaki projede davalı ile revizyon görüşmeleri yapıldığını ve 31/07/2019 tarihli 150.101,72-TL tutarlı altyapı işlerinin hakediş bedeli olarak müvekkili tarafından faturalandırılıp davalıdan talep edildiğini ancak davalı şirketin borca itiraz ederek ödemeden kaçındığını, izah olunan nedenlerle borçlunun itirazının iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … İnşat .. A.Ş.’nin işveren …’ya ait hidrolektrik santralinin prefabrik bina işinde yüklenici olarak görev aldığını, davacı taşeron Çevik İnşaat’a prefabrik binanın temel imalatının tamamlanması, dış ve iç duvar panel çelik karkaslarının montajı gibi bir kısım işlerin tamamlanması hususunda sipariş emri imzalandığını, davacı firmanın ise bu işleri müvekkiline dava dilekçesinde de belirtildiği üzere geç teslim ettiğini, bunun sonucu olarak müvekkili firmanın işvereni … tarafından 149.850,00-TL ceza tahakkuku yansıtıldığını, davacının kusurlu hareketleri nedeniyle teslimat hem eksik hem de geç yapılması nedeniyle 133.005,47-TL ceza tevkifatı uygulandığını ve bu tutarın müvekkili tarafından ödendiğini, işveren … tarafından müvekkiline uygulanan tevkifatla 133.005,47-TL maddi zararının olduğu gibi geçici kabul tutanağında da görüleceği üzere davacıya ait işlerden olan “Eksik İş Kalemi” olarak belirtilen kısımda davacı tarafından yapılmayan işlerin belirtildiğini, izah edilen nedenlerle öncelikle davanın reddini, haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi yapan davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … Enerji Üretim A.Ş. 12/02/2021 ve 02/08/2021 tarihli müzekkere cevapları, davalı vekili tarafından sunulan 03/05/2021 – 28/10/2021 – 06/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna beyan / itiraz dilekçeleri, davacı vekili tarafından sunulan 20/05/2021 – 16/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna beyan / itiraz dilekçesi Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir …’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 19/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının 110.000,00-TL tutarındaki asıl alacak iddiasının davacı tarafından 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı 150.101,72-TL tutarındaki davalı adına düzenlenen tek bir adet faturadan kaynaklandığını, davalı tarafından davacıya 20/05/2019 tarihinde yapılan 40.000,00-TL tutarındaki ödemenin 31/05/2019 tarihinde … yevmiye maddesi davalı hesabına 40.000,00-TL alacak kaydedildiğini, davacı tarafından 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı KDV dahil 150.101,72-TL tutarındaki davalı adına düzenlenen faturanın 31/07/2019 tarihli 00091 yevmiye maddesinde davalı hesabına 150.101,72-TL borç kaydedildiğini, davacının yasal defterlerindeki işlemler sonucunda davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72-TL tutarında borç bakiyesi olduğunu ve davalı aleyhine 05/09/2019 tarihinde başlatılan icra takibinde belirtilen asıl alacak tutarı olan 150.101,72-TL ile davacı yasal defterlerindeki 110.101,72-TL bakiyenin 40.000,00-TL farkla birbiriyle uyuştuğunun tespit edildiğini, 30/10/2019 tarihli 3 no’lu hakediş raporunın hesaplama kısmında elle yazılmış olarak 16.844,53-TL ve 05/11/2019 tarihli 4 no’lu hakediş raporunun hesaplama kısmında elle 133.005,47-TL olmak üzere toplam 149.850,00-TL ceza kesintisinin hakediş raporlarında belirtilen alacak tutarlarından düşüldüğünü, fakat hakediş raporlarına göre davalının işbu tutarları dava dışı …’ya faturalamadığını ve davaşı …’nın da davalı firmaya ceza tutarlarına ilişkin bu tutarda bir kesinti bedeli tahakkuk ettirmediğini, davalı firmanın dava dışı … ile birbirlerine herhangi bir fatura düzenlemeden davalının hakediş alacağından vazgeçtiğini ve davadışı firmanın da ceza tahsilatından vazgeçtiğinin anlaşıldığını, davacının aslında işi zamanında teslim ettiğini ancak davalı şirketin üst yapı işlerini tamamlamaması sebebiyle kendilerinin de işi geç teslim ettiklerini beyan ettiği, işin geç teslim edilmesi hususunda sorumluluk ve kusurun hangi taraftan kaynaklandığına yönelik dosyaya sunulan belgelerden bir sonuca ulaşılamadığını, her iki tarafın yasal ticari defter ve belgelerine göre davalının 110.101,72-TL tutarında borçlu olduğunu, davacının davalıya düzenlemiş olduğu faturaya da itiraz etmediğini ve kısmi olarak ödemiş olduğunu, davacının iddiasında haklı olduğuna karar verilir ise davalının icra dosyasına itirazının iptali ile takibin devamını, şayet davalının haklı olduğu ve davacının işi geç teslim etmesine ilişkin kusurlu olduğuna kanaat getirilirse 133.005,47-TL tutarındaki ceza kesintisi ile ilgili davalının sunduğu belgelerin yeterli görülmesi halinde davalının takibe yapmış olduğu itirazın devamı hususunda takdirin sayın Mahkemede olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir … inşaat mühendisi … ve nitelikli hesaplama uzmanı … ‘ya tevdii edilen dosyada tanzim olunan 15/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının 110.000,00-TL tutarındaki asıl alacak iddiasının davacı tarafından 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı 150.101,72-TL tutarındaki davalı adına düzenlenen tek bir adet faturadan kaynaklandığını, davalı tarafından davacıya 20/05/2019 tarihinde yapılan 40.000,00-TL tutarındaki ödemenin 31/05/2019 tarihinde … yevmiye maddesi davalı hesabına 40.000,00-TL alacak kaydedildiğini, davacı tarafından 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı KDV dahil 150.101,72-TL tutarındaki davalı adına düzenlenen faturanın 31/07/2019 tarihli 00091 yevmiye maddesinde davalı hesabına 150.101,72-TL borç kaydedildiğini, davacının yasal defterlerindeki işlemler sonucunda davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72-TL tutarında borç bakiyesi olduğunu ve davalı aleyhine 05/09/2019 tarihinde başlatılan icra takibinde belirtilen asıl alacak tutarı olan 150.101,72-TL ile davacı yasal defterlerindeki 110.101,72-TL bakiyenin 40.000,00-TL farkla birbiriyle uyuştuğunun tespit edildiğini, davalı tarafından davacıya 20/05/2019 tarihinde yapılan 40.000,00-TL tutarındaki ödemenin 20/05/2019 tarihinde davacının hesabına 40.000,00-TL olarak borç kaydedildiğini, davacı tarafından 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı 150.101,72-TL tutarındaki davalı adına düzenlenen faturanın 31/07/2019 tarihli 1359 yevmiye maddesinde davacı hesabına 150.101,72-TL alacak kaydedildiğini, davalının yasal defterlerindeki işlemler sonucunda davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72-TL tutarında alacak bakiyesi olduğu ve davalı aleyhine 05/09/2019 tarihinde başlatılan icra takibinde belirtilen asıl alacak tutarı 150.101,72-TL ile davacı yasal defterlerindeki 110.101,72-TL bakiyenin 40.000,00-TL farkla birbiriyle uyuştuğunu, her iki tarafa ait yasal defterler incelendiğinde defterlerde belirtilen alacak / borç tutarının 110.101,72-TL birbiriyle uyumlu olduğunu, taraflar arasındaki ihtilafın ise davalı beyanına göre davacının işi geç teslim etmesi sebebiyle … tarafından kendilerine 133.005,47-TL tutarındaki cezanın tevkif edilmesinden kaynaklandığının beyan edildiğini, bu beyana dayanılarak 11/11/2019 tarihli ihtarname yazısını incelemeye sunduklarını, söz konusu ihtarnamenin sonuç kısmında; “Sözleşme şartlarına göre toplam 149,850-TL ceza uygulanması ve bu ceza tutarının da hakedişlerden kesilmesi uygun bulunmuştur” denildiğini, ilgili ihtarnamenin sonuç kısmından hareketle hakedişlerden kesilmesine ilişkin 05/11/2019 tarihli 4 no’lu hakediş raporu ve 30/10/2019 tarihli 3 no’lu hakediş raporunun incelemeye sunulduğunu, 30/10/2019 tarihli 3 no’lu hakediş raporunın hesaplama kısmında elle yazılmış olarak 16.844,53-TL ve 05/11/2019 tarihli 4 no’lu hakediş raporunun hesaplama kısmında elle 133.005,47-TL olmak üzere toplam 149.850,00-TL ceza kesintisinin hakediş raporlarında belirtilen alacak tutarlarından düşüldüğünü, yapılacak imalatların incelenmesinde tamamının birbirini takip eden işler olduğunun görüldüğünü, önce 173 m2 lik temel altı hafriyat ve dolgusu yapılarak üzerine çift kat su izolasyonu yapılacağını, üzerine grobeton dökülüp kalıp yapılacağını, demir döşenerek temel betonun döküleceğini, her imalat kalemi için bir gün dahi düşmediğini, temel betonunun üzerine de şap atılacağını, bu arada sahada elektrik ve mekanik tesisat işlerinden de bir kısmının yapılacağını, nitekim bu imalatların zamanında yetiştirilemediğini, bunun yanı sıra 19/06/2019 tarihinde temel revizyonuna gidildiğini, bu revize işler için 20.000,00-TL bedel belirlendiğini, her ne kadar sipariş emrine işe başlama ve bitiş tarihleri yazılmışsa da tarafların her ikisinin de inşaat şirketi olmaları nedeni ile bu işlerin 8 günde tamamlanamayacağını bilmelerinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle işin Haziran sonuna kadar uzamasında davacının bir kusuru olmadığını, bunun yanı sıra davalı yetkilileri tarafından yapılan yazışmalarda işin teslim süresinin geçirilmesinin ardından projede revizyon yapıldığını, davacı tarafından talep edilen ek ücretin kabul edildiğinin bildirildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında işin tamamlandığını ve davacının 31/07/2018 tarihli faturayı keserek 27/08/2019 tarihinde de 70.000,00-TL + KDV = 82.600,00-TL nin hesabına EFT yapıldığını, daha sonra taraflar arasında 14/05/2019 tarihinde “Sipariş Emri” imzalanarak yapılacak imalat tutarının 130.000,00-TL olarak belirlendiğini, işe başlama tarihi 20/05/2019 – bitiş tarihi 28/05/2019 olarak tespit edildiğini ancak verilen sekiz günlük sürede belirlenen imalatların yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle tarafların birlikte sorumlu olduklarını, 19/06/2019 tarihinde revize iş ile ilgili mutabakata varıldığını, bunun sonucu olarak işlerin Haziran 2019 sonunda tamamlanmasının normal olduğunu, … tarafından davalı yükleniciye uygulanan ceza ve kesintilerden davacının sorumlu olamayacağını, davalı şantiye şefi tarafından davacının yaptığı imalat tutarının KDV dahil 142.077,72-TL olarak hesaplandığını, 40.000,00-TL avans düşülmesi ile alt taşerona ödenecek tutarın 102.077,72-TL olarak hesaplandığını, davacının daha fazla imalat yaptığı hususunda dosyaya herhangi bir bilgi / belge sunmadığını, teknik inceleme sonucunda davacının davalıdan takip tarihi itibariyle ticari faiziyle KDV dahil 102.077,72-TL talep edebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(4)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdii edilerek 20/12/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; davacının alacak iddiasının 31/07/2019 tarihli seri A … numaralı 150.101,72-TL (KDV dahil) tutarındaki bir adet faturadan kaynaklandığını, her iki taraf yasal defterlerinin incelenmesi neticesinde davacının yasal defterlerine göre davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72-TL tutarında borç bakiyesi olduğunu, davalının yasal defterlerine göre davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72-TL tutarında alacak bakiyesi olduğunu, her iki tarafa ait yasal defter kayıtları incelendiğinde belirtilen alacak/borç tutarının (110.101,72 TL) birbiriyle uyumlu olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında işin tamamlandığını ve davacının 31/07/2018 tarihli faturayı keserek 27/08/2019 tarihinde de 70.000,00-TL + KDV = 82.600,00-TL nin hesabına EFT yapıldığını, daha sonra taraflar arasında 14/05/2019 tarihinde “Sipariş Emri” imzalanarak yapılacak imalat tutarının 130.000,00-TL olarak belirlendiğini, işe başlama tarihi 20/05/2019 – bitiş tarihi 28/05/2019 olarak tespit edildiğini ancak verilen sekiz günlük sürede belirlenen imalatların yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle tarafların birlikte sorumlu olduklarını, 19/06/2019 tarihinde revize iş ile ilgili mutabakata varıldığını, bunun sonucu olarak işlerin Haziran 2019 sonunda tamamlanmasının normal olduğunu, … tarafından davalı yükleniciye uygulanan ceza ve kesintilerden davacının sorumlu olamayacağını, davalı şantiye şefi tarafından davacının yaptığı imalat tutarının KDV dahil 142.077,72-TL olarak hesaplandığını, 40.000,00-TL avans düşülmesi ile alt taşerona ödenecek tutarın 102.077,72-TL olarak hesaplandığını, davacının daha fazla imalat yaptığı hususunda dosyaya herhangi bir bilgi / belge sunmadığını, teknik inceleme sonucunda davacının davalıdan takip tarihi itibariyle ticari faiziyle KDV dahil 102.077,72-TL talep edebileceğini ancak sayın Mahkemenin taraflar arasındaki sözleşmeyi esas alması halinde davalının davacıdan talep edebileceği gecikme cezasının 22/943,54-TL olduğunu ve bu durumda davacı alacağının 79.134,18-TL olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nü … Esas Sayılı icra dosyası incelendiğinde; … Şirketi tarafından borçlu … İnşaat Yapı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne 150.101,72-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının savunmaları, icra takip dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava taraflar arasında akdedilen 10/07/2018 tarihli işçilik sözleşmesi kapsamında … … … 2 şantiyesi kapsamında altyapı işinde anlaştığı, bu iş kapsamında davacı tarafından davalı adına düzenlenen fatura alacağının tahsiline ilişkin icra takibinin yapıldığı ve davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve eldeki itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Davalı … İnşaat A.Ş, davacının işleri geç teslim ettiğini ve bu sebeple dava dışı … tarafından kendilerine ceza kesildiğini ve bu cezanın ödendiğini savunmuştur. Mahkememizce dava dışı … A.Ş ‘ye yazılan müzekkere cevabı incelendiğinde … A.Ş’ye 149.850,00 TL gecikme cezası kesildiği, sözleşmeye göre işin bitiş tarihinin 01/11/2019 olduğu, gerçekleştirilen geçici kabul tarihinin 05/11/2019 olduğunu belirtmiştir.
Mahkememizce bilirkişi heyetinden alınan raporlarda yapılan tespitlerle; davacının gönderdiği fiyat teklifinde mutabık kalınması üzerine 14/05/2019 tarihli sipariş emri hazırlandığı, sipariş emrinde yapılacak işler, tutar, ödeme şekli ve 20/05/2019 işe başlama tarihi, 28/05/2019 işin bitirilme tarihi olarak kararlaştırılmıştır. Bu işler temel alt kazı, dolgu işleri, temel beton dökülmesi, temel altı çift kat su izolasyonu, saha elektrik işleri, parke taşı tadilatı vs gibi işlerden olduğu, teknik bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede bu sayılan işlerin bitirilmesi için ön görülen 8 günlük sürenin yeterli olamayacağı, bunun yanı sıra 19/06/2019 tarihinde temel revizyona gidildiğini ve revize işler bedelinin 20.000,00 TL olarak belirlendiğini, her iki tarafın inşaat şirketi olduğu ve sipariş emrinde yazılan 8 günlük sürede belirtilen işlerin tamamlanması mümkün olmadığından işin Haziran sonuna kadar uzamasında davacının kusuru bulunmadığına dair görüş bildirmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede taraflar arasında yapılması kararlaştırılan işlerin niteliği dikkate alındığında 8 günlük sürenin yetersiz olduğu ve bu sürede tamamlanamayacağı kanaatine varılmıştır. Ayrıca taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 24. Maddesinde: ”İşin tamamlanma süresi, şirketin sebep olacağı haller dışında alt yüklenici tarafından gecikmeye uğratıldığı veya uğratılabileceği görüldüğü takdirde, şirket durumu ikaz mahiyetinde alt yükleniciye yazı ile bildirecek ve aynı zamanda tespit edilen noksanlıkların ne kadarlık bir süre içerinde ikmal edilmesi gerektiğini belirtecektir. Alt yüklenici bu yazıyı aldıktan sonra belirtilen süre içinde eksik, bozuk ve hatalı işleri telafi etmediği takdirde geçecek her gün için alt yükleniciden sözleşme tutarının %1’i oranındaki meblağ gecikme cezası olarak kesilecektir. Bu kesinti alt yüklenicinin tahakkuk edecek hak edişlerinden veya teminatlarından yapılabilecektir.” şeklinde sözleşme maddesi gereği gecikme cezasının uygulanabilmesi için yazılı ihtar gerekmektedir. Davaya konu olayda ise davalı tarafından bu madde kapsamında işin gecikmesi nedeniyle davacıya gönderilmiş herhangi bir ihtarnamenin dosyaya sunulmadığı, davalı tarafından davacıya yazılı ihtar göndermediği anlaşılmıştır. TBK 473. maddesinde “Yüklenicinin işe zamanında başlamaması veya sözleşme hükümlerine aykırı olarak işi geciktirmesi ya da işsahibine yüklenemeyecek bir sebeple ortaya çıkan gecikme yüzünden bütün tahminlere göre yüklenicinin işi kararlaştırılan zamanda bitiremeyeceği açıkça anlaşılırsa, işsahibi teslim için belirlenen günü beklemek zorunda olmaksızın sözleşmeden dönebilir.” yönünde düzenlemesi yer almaktadır. TBK 473. Maddesi ve taraflar arasındaki sözleşmenin 24. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde işin teslim süresinin geçirilmesinin ardından 19/06/2019 tarihinde projede revizyon işlemi yapılmış olup, davalı taraf işin gecikmesine rağmen ihtirazi kayıt ileri sürmeden revizyon işinde anlaştığı ve davalının, davacı tarafından talep edilen ek ücretin kabul edildiğinin bildirildiği tespit edilmiş olmakla; davalının işi kabul etmiş sayıldığı, sözleşmeden dönmediği anlaşılmakla davalının davacıdan gecikme cezası talep edilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Tarafların tacir olduğu davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesinde tarafların usulüne uygun olarak tutulan HMK 222. Maddesi uyarınca delil vasfına haiz ticari kayıtların sunulduğu anlaşılmıştır. Davacı ve davalı tarafından sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporundaki tespitlerden; her iki tarafın yasal defterlerinde alacak/borç tutarının birbiriyle uyumlu olduğu, davacının yasal defterlerine göre davalı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72 TL tutarında borç bakiyesi, davalının yasal defterlerine göre davacı hesabının 2019 yılı sonunda 110.101,72 TL tutarında alacak bakiyesi olduğu tespit edilmiştir. Belirtilen bu sebeplerle davalının gecikme cezasını davacıdan talep edemeyeceği, davalının ticari defterlerinin davacının takip tarihindeki alacağını teyit ettiği ve tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbiriyle örtüştüğü ve borç/alacak bakiyesinin 110.101,72 TL tutarında olduğu ve davacının bunu davalıdan tahsilini talep edebileceği anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazların kısmen iptaline, takibin 110.101,72-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, ayrıca alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla İİK 67/2 maddesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle kabul edilen alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, takipte kötü niyet olmadığından şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazların KISMEN İPTALİ İLE, takibin 110.101,72-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
(2)İİK. 67/2. maddesi uyarınca alacağın %20’si (22.020,34-TL) oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Şartları oluşmayan kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
(4)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 7.521,04-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.878,53-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 5.642,51-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(5)Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL başvuru harcı, 1.878,53-TL peşin harç, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti, 257,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 5.190,43-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 14.400,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
(8)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)-(14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
(9)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/04/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır