Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/350 E. 2020/832 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/350 Esas
KARAR NO:2020/832

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/07/2020
KARAR TARİHİ: 23/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının yetkili temsilcisi ile davalı şirket yetkilisi arasında 10/10/2018 tarihinde, kullanılmış … makinasının satışına dair sözleşme düzenlendiğini, sözleşme uyarınca davacı firmanın sorumluluğunun, sözleşmede yer alan satıcının yükümlülükleri başlığının altında makinenin sökümünü tamamlayıp eksiksiz ve düzgün bir şekilde alıcının göndereceği araçlara yüklemek olarak düzenlendiğini, davacının sorumluluğunun sadece satışı yapılan 2.el makinenin alıcının temin edeceği araçlara yüklenmesi olduğunu, davalı alıcının sorumluluğunun ise araçları ayarlamak ve sözleşme bedeli olan 250.000Euro’yu ödemek olarak belirlendiğini, davacının sorumluluklarını titizlikle yerine getirdiğini, ancak davalının satış başında 75.000Euro ödediğini, daha sonra 15.000Euro ödediğini, 01/01/2020 tarihinde son taksidini ödemesi gerekirken bakiye 160.000Euronun ödenmediğini, davacının alacağının tahsili amacıyla …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının borca ve yetkiye itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı vekilinin itiraz dilekçesinde borçlunun adresinin … olması nedeniyle yetkili icra dairesinin …-… dairesi olduğunu belirttiğini, taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinde ihtilafların halli başlıklı maddede çıkacak ihtilaflarda … Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, davalının itirazlarının haksız olduğunu beyanla, davalının temerrüde düştüğü, borcu ödememek için mal varlığını tasfiye ettiği yönünde kanaat hasıl olduğundan davalının mal varlığı üzerinde borca yetecek kadar ihtiyati haciz kararı verilmesini, icra takibine yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, davalının kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, taraflar arasında yapılan sözleşmede İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, ancak davacının icra takibini … İcra Müdürlüğünde yaptığını, bu takibe süresinde yetki ve borca itirazlarını sunduğunu, ayrıca davalının icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz ettiğini, yetkili icra müdürlüğünün borçlunun yerleşim yeri … (…) olduğunu, yasa ve içtihatlar doğrultusunda taraflarından yapılan icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın değerlendirilmesini talep ettiklerini, davacının … frması olduğunu, ancak Türkiye’de faaliyet gösteren … …ünvanlı işletmenin şahıs firması olduğunu, davacının … … şirketinin mi … …firmasının mı dava açtığının açığa kavuşturulması gerektiğini, davacı … … … firmasının Türkiye’de mutad yerleşim yeri olmadığını, Türkiye’de dava açan yabancıların yabancılık teminatı göstermek zorunda olduklarını, taraflar arasında ikinci el makina alım satımı konusunda anlaşıldığını, bir kısım bedel ödenerek makinenin faturasının kesildiğini, sonrasında gümrükleme işlemleri yapılarak makinenin demonte halde gümrükten alındığını, buradaki gecikmenin sorumlusunun davacının kendisi olduğunu, makinenin gizli ayıplı olduğunu, davacı satıcının hileli beyanı ve davranışı ile makinedeki eksik ve ayıbı gizlediğini, makinenin çalışır halde olmadığını, mevcut hal ile çalışmasının mümkün olmadığını, vasıf olarak satıma konu şeyin makine olmadığın, davacı satıcının dahi bu makineyi çalıştırmasının mümkün olmadığının anlaşıldığını, davalının bu ayıplı ve hileli satım nedeni ile büyük zarara uğradığını, davalının satım bedelin borcu olduğunun doğru olduğunu, ancak davacının hileli davranışları ve ağır gizli ayıplar nedeni ile zararlarının davacı alacağından mahsubu gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası sureti, satış faturası, satın alma sözleşmesi, makinenin yükleme ve çıkış belgeleri, ekran görüntüleri, fotoğraflar, mailler celp olunmuştur.
…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … Ltd Şti aleyhine 160.000Euro asıl alacak, 406,67Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 160.406,67Euro üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava, taraflar arasında akdedilen satım sözleşmesi uyarınca davalıya satışı yapılan makina bedelinin ödenmemesi sebebiyle davalı hakkında başlatılan … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, dosyada toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı satıcı … … ile davalı alıcı … Ltd Şti arasında ikinci el … alım/satımına yönelik 10/10/2018 tarihli satın alma sözleşmesinin imzalandığı, işbu sözleşme ile işin bedelinin ve ödeme koşullarının, alıcı ve satıcının yükümlülüklerinin düzenlendiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı tarafından alacağın tahsiline yönelik davalı hakkında başlattığı icra takibine davalının itirazı noktasında toplandığı, davalının icra takibinde sunduğu itiraz dilekçesi ile borca ve yetkiye itiraz ettiği, itirazın iptali davalarında icra dosyasında icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi halinde itirazın iptali davasına bakan mahkeme öncelikle icra dosyasında yapılan yetki itirazını ön sorun olarak ele alıp, buna ilişkin karar vermesi gerekmektedir. Bu kapsamda davalı borçlu tarafından icra dosyasında icra dairesinin yetkisine yönelik yaptığı itirazın değerlendirilmesi gerekmektedir. İİK 50.maddesine göre takip hukukunda HMK’nın yetkiye dair hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanacağı düzenlenmiştir. İcra dairesinin yetkisinin bu doğrultuda incelenmesi gerekmiştir.
HMKnun 6.maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim mahkemesidir (icra dairesidir). Ki buna göre yetkili mahkeme … Mahkemeleridir.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “ihtilafların halli başlıklı maddesinde ise ihtilafların halli için … Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili kılınmıştır. Yerleşmiş Yargıtay kararlarına ve uygulamaya göre … Mahkemelerinden kasıt …. Merkez (…) Adliyesidir.
Oysa davacı tarafça icra takibi … İcra Dairelerinde başlatılmıştır. … İcra Daireleri HMK hükümleri uyarınca taraflar arasındaki hukuki ihtilafta hiçbir şekilde yetkili değildir. Bu nedenle davacı tarafça usulüne uygun şekilde yetkili bir icra dairesinde başlatılmış bir takip bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının yabancı uyruklu olduğu, Türkiye’de ikametgahının bulunmadığı, davalının merkez adresinin … olduğu, yine taraflar arasında akdedilen sözleşmede … Mahkemeleri ve … İcra Dairelerinin gösterildiği, … Adliyesinin yetkili icra dairelerinden biri olmadığı, bu bağlamda davacı tarafça yetkili icra dairesince yapılmış bir icra takibi bulunmadığından davanın bu nedenle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 54,40TL karar harcının peşin olarak alınan 12.575,86TLden mahsubu ile fazla alınan 12.521,46TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T Madde 7. gereğince; 4.080,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/12/2020

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı