Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/337 E. 2021/276 K. 05.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/337
KARAR NO:2021/276

DAVA :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/07/2020
KARAR TARİHİ:05/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ün davalı ile …Ltd.Şti.yetkilisi olarak 20/03/2018 tarihinde Genel Factoring sözleşmesi imzaladığını, …’ün yetkilisi olduğu şirket adına imzaladığı sözleşmeyi şahsen müteselsil kefil olarak da imzaladığını, yine 09/03/2018 tarihli Genel Factoring Sözleşmesi ön bilgi formunu da şirket yetkilisi …’ün şirket kaşesi üzerine ve ayrı bir formada kendi adına müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, sözleşme ve ön bilgi formlarının tek nüsha olarak hazırlanmış olup davacıya ıslak imzalı nüshaların verilmediğini, Genel Factoring Sözleşmesi ve davacı …’ün kefilliğine ilişkin olarak da davacıya boş senet imzalatıldığını, senette keşideci bölümünde davacı şirkete ait altlı üstlü 2 kaşe olmakla birlikte davacının imza kısmına da kaşe vurarak … yetkilisi olarak burayı imzaladığını, aval verenler kısmını da davacının el yazısıyla doldurarak imzaladığını ve senedin geri kalan kısmı boş olacak şekilde davalı şirket yetkililerine teslim edildiğini, bu senedin sözleşmesel ilişkinin teminatı niteliğinde olduğundan bir teminat senedi olduğunu, ancak ne senet üzerinde bu hususta bir şerh ne de sözleşmede senede atıf yapılarak teminat senedi niteliği kazandırılmadığını, ancak senet ile sözleşmenin düzenlenme tarihi ve imza tarihlerinin aynı olduğunu, davalının….Noterliğinin … yevmiye 06/07/2018 tarihli ihtarnamesini keşide ederek şirkete temlik edilen faturalar ve işbu fatura borcunun ödenmesini teminen şirketlerine devir ve teslim edilen çek keşidecilerinin ve muhatapların mali durumlarında olumsuzluk ve sıkıntılar olduğu, keşideciye ait çeklerin karşılıksız kaldığı ve bedellerinin ödenmediğinin isihbar edildiğinden bahisle factoring hesabının 06/07/2018 tarihi itibarı ile kapatıldığının ihtar edildiğini, ihtarnamede %60 temerrüt faizi talep edilerek 1 gün süre verilmek suretiyle bu bedellerin ödenmesinin talep edildiğini, davacının da ….Noterliğinin … yevmiye 12/07/2018 tarihli ihtarname keşide ederek henüz çeklerin vadesinin gelmediğini, istihbaratı bilgi ile işbu çeklerin ödenmeyeceği savı ile hareket edip faktoring hesabının kapatılmasının sözleşmeye aykırı olduğu ve %60 temerrüt faizi istenmesinin mevzuata aykırı olduğunu ifade ettiğini, sonrasında davalının davacının kendilerine boş olarak doldurduğu 1.000.000 TL bedelli senedi sözleşmeye aykırı şekilde doldurarak 12/07/2018 tarihinde ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi yaptığını, davalının işbu istihbarat bilgisine henüz vadeler gelmeden ulaşabiliyor olması ve bu bilginin hukuki yollardan edinilmesinin ne kadar zor hatta mümkün olmadığı gerçeği ve kendilerinin de bu bilgiyi ikrar etmesi karşısında … C.Başsavcılığına … soruşturma sayılı dosyası ile hukuk dışı olduğunu düşündükleri işleme ilişkin ve davaya konu senedin sözleşmeye aykırı olarak doldurulması nedeniyle şikayette bulunduklarını, icra dosyasına süresi içerisinde icra takibine-borca itiraz mahiyetinde dava ikame edildiğini, ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında verilen karar aleyhe olduğundan istinaf ettiklerini, sonrasında davalının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile bir icra takibi daha yapıldığını, işbu takibe karşı da icra takibine-borca itiraz mahiyetinde derdestlik itirazı ile birlikte dava ikame ettiklerini, ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı doyasında kayıtlı davada aleyhe karar verildiğini, davalının alacaklı olduğunu fatura ile ispat etmek zorunda olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının tedbiren geçici olarak durdurulmasına, icra takibine konu senedin boş olarak teslim edilmiş olduğundan ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olarak doldurulup takibe konmuş olduğundan senet vasfına haiz olmaması nedeniyle kambiyo senedi olarak takibe konulamayacağından senedin iptali ile işbu takibin iptaline, bu mümkün değilse arabuluculuğa başvuru tarihi olan 09/10/2019 tarihinde ödenmiş olan 4 çek bedeli 138.624,69 TL bedel yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar-kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senedin davacının iddia ettiği gibi teminat senedi niteliğinde olmadığını, senedin davalı … şirketine 20/03/2018 tarihli faktoring sözleşmesi ile doğan borca karşılık olarak davacılar tarafından verildiğini, bir senedin teminat senedi olduğunun açıkça senet metninde belirtilmesi ya da teminat senedine konu sözleşmede teminat senedi olduğunun belirlenebilmesi gerektiğini, senet incelendiğinde ne senet metninde bir ibarenin ne de davacının delilleri arasında senede atıf yapılan bir sözleşmenin bulunmadığının görüldüğünü, bu nedenle takibe dayanak senedin teminat senedi olmayıp kambiyo vasfına haiz olduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatları ve görüşüne göre bir senedin teminat vasfını taşıyabilmesi için senet üzerine neden teminat verildiğinin ayrıntılı olarak belirtileceği ya da ayrı bir belge ile söz konusu senedin teminat senedi olduğunun belirlenmesi gerektiğini, aksi halde senedin teminat senedi vasfını taşımayacağı ve bono niteliğinde olup kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip konusu edilebileceğini, senedin teminat olarak verildiğini ve aynı şekilde boş olarak verilip sonradan doldurulduğu iddiasını ispat yükü davacılar üzerinde olup davacı yanca senedin teminat olarak verildiğine ve sonradan doldurulduğuna ilişkin kanıt olarak hiçbir yazılı belge sunulmadığını, taraflarınca ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davacılar aleyhine senetten kaynaklı olarak icra takibi başlatıldığını ve borçlular hakkında icrai işlemler yapıldığını, ancak açılan takip sonucu davalının alacağının tahsil edilemediğini, bunun üzerine vadesi gelen çek için ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile çek keşidecisine ve cirantalara karşı ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibi başlatılarak takiplerin birbirinden bağımsız olmadığının açıklandığını, davacı tarafın derdestlik itirazında bulunmasının kötü niyetle itiraz ettiğinin göstergesi olduğunu, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla birden fazla takip yapılabilmesinde de usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığını, faktoring şirketlerinin de bankalar gibi … altındaki risk merkezi tarafından üyeleriyle paylaşılan karşılıksız çek bilgileri, kredi limit, risk ya da temerrüde uğramış alacaklar ve bunun gibi finansal bilgilere ulaşma hakkına sahip olduklarını, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi hukuk dışı yollardan elde edilmiş bilgiler bulunmadığını, risk merkezinden alınan bilgiler doğrultusunda keşideci …A.Ş.nin 02/07/2018 tarihinde çek yazdırmaya başladığı ve çeklerin ödenmemiş olması gerekçesiyle davacıya ihtarname çekerek hesabının kat edildiğini, davacının davalı şirkete teslim etmiş olduğu 5 adet çekten sadece… keşideli 159.000 TL bedelli çekte sorun olması sebebiyle hesap kat edilerek tüm riskin takibe konu edildiğini, diğer çek dökümlerinin ve keşidecilerinin ihtarnamede yazmasının da bu sebeple olduğunu, kaldı ki … çekinin vadesinde yazıldığını ve sadece kısmi bir tahsilat yapıldığını, çekten dolayı açılan icra takibinin de derdest olduğunu, takibe konu senet ve çekin faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik hükmü uyarınca davalı şirketin kayıtlarına işlendiğini, mücerret kıymetli evrak asıl borç ilişkisinden de bağımsız olup kambiyo senetlerinde mücerretlik ilkesinin söz konusu olduğunu, bununla birlikte davacının kambiyon evrakları üzerindeki imzaya ilişkin hiçbir itirazı bulunmadığını, davalı şirketin iyi niyetli hamil olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava taraflar arasında düzenlenen 20/03/2018 tarihli faktoring sözleşmesi kapsamında alınan 1.000.000,00 TL bedelli senedin teminat senedi olduğu iddiasına dayalı olarak ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe konu senedin iptali ile 09/10/2019 tarihinde ödendiği belirtilen 4 adet çek bedeli 138.624,69TL bedel yönünden menfi tespit davasıdır.
Davacılar vekili 26/10/2020 tarihli dilekçesi ile, taraflarınca terditli olarak ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosya takibinin iptali ile birlikte davacının 138.624,29 TL yönünden borçlu olmadığının tespiti, bu mümkün değilse davacının 138.624,69 TL yönünden borçlu olmadığının tespitinin talep edildiğini, dava açılırken 138.624,69 TL üzerinden harç yatırdıklarını, iptali istenen dosya takip çıkışı 299.228,10 TL olup bu miktar üzerinden harcı tamamladıklarını, tedbir taleplerini yinelediklerini beyan etmiştir.
Mahkememiz 04/11/2020 tarihli ara karar ile, İİK 72/3 maddesi uyarınca menfi tespit davası ile icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden, icra dosya borcunun tamamının icra veznesine depo edilmesi ve işbu bedel üzerinden %20 oranında nakdi teminat mahkeme veznesine yatırıldığında ya da aynı miktarda kati ve süresiz banka teminat mektubu verildiği taktirde talepte bulunan yönünden geçerli olmak üzere icra dosyasına yatırılacak paranın tedbiren alacaklıya verilmemesine karar verilmiş, davacı tarafça teminat şartı yerine getirilmediğinden mahkememizce tedbirin infazı için ilgili icra dosyasına bildirimde bulunulmamıştır.
….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas ve … esas sayılı dosyaları ile ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyaları UYAP sistemi üzerinden getirtilmiştir.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; davalı tarafından davacılar aleyhine 04/07/2018 vadeli 1.000.000,00 TL bedelli bonoya dayanak olarak 297.624,69 TL asıl alacak olmak üzere toplam 299.228,10 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosya faktoring mevzuatı alanında uzman mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 05/01/2021 tarihli raporda; Usul yönünden incelenen yasal defterlerin, noter açılış tasdiklerinin ve berat onaylarının zamanında, usulüne uygun olarak yaptırıldığı, defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde düzenli ve muhasebe ilkelerine uygun olarak tutulduğu, davaya konu çeklerin 20.03.2018 tarihli Genel Faktoring Sözleşmesi kapsamında davalı …Ş. ‘ne devir ve temlik edildiği, söz konusu işlemlerin her iki taraf yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, Davalı …Ş. ‘nin, Teminat ve Ödeme Vasıtaları ile Takas ve Mahsup Hakkı Başlık 3.Maddesi istinaden davaya konu çeklerin keşidecilerinin ve muhataplarının mali durumlarında olumsuzluk ve sıkıntılar olduğu, keşideciye ait çeklerin karşılıksız kaldığı ve bedellerinin ödenmediği istihbar edildiğini ve bu sebeple faktoring hesabını kapattığına yönelik…. Noterliği 06.07.2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesini davacıya keşide ettiği, ardından …. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile 04.07.2018 vadeli 1.000.000,00.TL tutarındaki bono ‘ya istinaden ödenmeyen davaya konu çeklerin toplam bedeli kadar olan asıl alacak için 297.624,69.TL tutarında 12.07.2018 tarihinde takip talebi başlattığı. yapılan incelemede, 31.07.2018 tarihli 159.000,00.TL tutarındaki çek haricindeki diğer (4) adet çek ‘in (toplamı:138.624,69.TL) takip talebinden sonraki tarihlerde tahsil edildiği, fakat 31.07.2018 tarihli 159.000,00.TL tutarındaki çekin ise tahsil edilmediği ve davalı şirket hesabında bakiye olarak kaldığının tespit edildiği. davalının münakit sözleşmeye dayanarak, takip tarihinde ödenmemiş olan davaya konu 297.624,69.TL toplam tutarındaki asıl alacak için icra takibinin yerinde olduğu, icra takibinden sonra ödenmiş olan 138.624,69.TL tutarındaki kısmı düşüldükten sonra kalan tutar için takibin devam etmesi gerektiği, davaya Konu 1.000,000,00.TL tutarlı bononun, taraflar arasındaki 20.03.2018 tarihli Genel Faktoring Sözleşmesi ile aynı tarihte düzenlendiği , söz konusu evrakın, şekil yönünden kambiyo senedine haiz bono unsurlarını taşımakta olduğu, diğer taraftan, şeklen teminat senedi şartlarını taşımamakla birlikte, sözleşme tarihinde düzenlenmiş olması ve sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmesi için ek teminat olarak tevdi edildiğinin anlaşıldığı, davalı … şirketinin; 6361 Sayılı Kanun Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğinin 8.maddesini gözeterek, alacağının vadesinde ödenmediği, sorunlu hale geldiği, kambiyo senedi ilgililerine finansman sağlamadığı ve muhasebe kayıtlarında, “alınan teminatlar” hesabına kaydettiği, ayrıca, icra dosyası incelendiğinde, bono üzerindeki 1.000.000,00.TL tutarındaki bedel üzerinden değil, davalı … şirketinin asıl alacağını teşkil eden, ödenmeyen çeklerin toplam tutarı (297.624,69.TL) üzerinden takip talebinin başlatıldığı, bu bakımdan davaya konu bonoya ilişkin işlemlerin usulüne uygun olduğu belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında 20/03/2018 tarihli Genel Faktoring sözleşmesi akdedildiği, 20/03/2018 düzenlenme tarihli 1.000.000 TL bedelli 04/07/2018 vadeli bononun davalı şirket adına keşide edildiği, bononun davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı defterlerinde ise alınan teminatlar başlıklı ana hesap altında kaydedildiği görülmüştür. Davacının ticari işlemleri neticesinde 3.kişilere düzenlemiş olduğu faturalar istinaden tahsil etmiş olduğu 5 adet çekin sözleşme kapsamında davalıya devir ve temlik edildiği, söz konusu işlemlerin her iki tarafından yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafça sözleşmenin Teminat ve Ödeme Vasıtaları ile Takas ve Mahsup Hakkı Başlık 3.maddesine istinaden davaya konu çeklerin keşidecilerinin ve muhataplarının mali durumlarında olumsuzluk ve sıkıntılar olduğu, keşideciye ait çeklerin karşılıksız kaldığı ve bedellerinin ödenmediğinin istihbar edildiğini beyanla davacıya gönderilen ihtarname ile faktoring hesabının kapatıldığı, davalı tarafından 4 adet çek toplamı 138.624,69 TL’nin takip talebinden sonra tahsil edildiği, davacı tarafça tahsil edilemeyen 31/07/2018 tarih 159.000 TL bedelli çekin vadesi beklenmeden tahsil edilmeye çalışıldığı iddia edilmiş ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin Teminat ve Ödeme Vasıtaları ile Takas ve Mahsup Hakkı Başlık 3.maddesinde “…borçların vadelerinde kısmen veya tamamen ödenmeyeceğinin önceden anlaşıldığı ve/veya gerekli gördüğü her türlü hallerde, belirlediği süre içinde teminatların değiştirilmesini ve/veya gerekli görülebilecek ek teminat verilmesini talep edebileceği gibi, faktoring işlemlerinden doğan alacağının tamamının geri ödenmesini talep ile alacağın tahsilini teminen kanuni takip yollarına başvurma hak ve yetkisine haizdir.” dendiği, yine davaya konu edilen 1.000.000 TL bedelli bononun davacı tarafça teminat senedi olduğu, davalı tarafça ise faktoring sözleşmesi ile doğan borca karşılık olarak verildiği iddia edilmiş ise de, bononun teminat senedi şekil şartlarına uygun olmadığı anlaşılmakla birlikte sözleşme ile aynı tarihte düzenlenmiş olması da dikkate alındığında sözleşmelerin sorumluluklarının teminatı olarak ek teminat olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.
6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’na dayanılarak çıkarılan ve 04/02/2015 tarih ve “29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan” Faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”in 8. maddesinde de açıkça düzenlenmiş ve ek teminat niteliğinde alınan senetlerin tahsil koşulları belirlenmiştir. Anılan Yönetmelik hükmüne göre “müşterilerden ek teminat mahiyetinde olmak üzere devralınan fatura veya fatura yerine geçen belgeler ile ilişkili olmayan kambiyo senedi veya diğer senetlerin tahsil edilebilmesi için, alacağın vadesinde ödenmeyip sorunlu hale gelmiş olması, alınan kambiyo senedi veya diğer senet karşılığında hiçbir şekilde kambiyo senedi veya diğer senedin ilgililerine finansman sağlanmaması, kuruluşun işlem ve muhasebe kayıtlarında ek teminat mahiyetinde anılan kambiyo senedi veya diğer senedin ilgili borcun teminatı karşılığında alındığına ilişkin kayıt düşülmesi gerekir. Davalı … şirketinin yukarıda açıklanan sözleşme hükümleri çerçevesinde müşteriden almış olduğu teminat senedini sözleşmede kararlaştırılan rücu hakkına dayanarak ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesine uygun biçimde takibe koyması mümkündür.
İncelenen davalı kayıtlarına göre takibe konu edilen senedin yönetmeliğe uygun şekilde ticari defterlerde kayıtlı olduğu görülmektedir.
Açıklanan nedenlerle ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibin iptaline yönelik talebin reddine, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalı firmaya tevdi edilen 4 adet çek toplamı 138.624,69 TL çek bedelinin dava tarihinden önce tahsil edildiği anlaşılmakla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacıların işbu tutar kadar borçlu olmadıklarının tespitine, şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-)….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takibin iptaline yönelik talebinin REDDİNE,
2-)Taraflar arasında düzenlenen 20.03.2018 tarihli Genel Factoring Sözleşmesi kapsamında davalı firmaya tevdii edilen 30.07.2018 vadeli 60.000,00-TL bedelli, 15.08.2018 vadeli 35.520,00-TL bedelli, 25.08.2018 vadeli 32.000,00-TL bedelli ve 25.09.2018 vadeli 11.104,69-TL bedelli olmak üzere toplam 138.624,69-TL çek bedelinin dava tarihinden önce tahsil edildiği anlaşılmakla ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında 138.624,69-TL tutarı kadar davacıların davalı şirketlere borçlu olmadığının TESPİTİNE,
3-)Şartları oluşmadığı anlaşılmakla tazminat taleplerinin REDDİNE,
4-)İhtiyati tedbir kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına,
5-)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 9.469,45 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.367,37 TL +26/10/2020 tarihli 2.742,70 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.110,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.359,38 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-)Davacılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 17.119,35 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafına verilmesine,
7-)Davalı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 19.207.32 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-)Davacı tarafından yapılan; 5.261,87 TL harç, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 171,50 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 6.433,37 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.980,41 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
9-)Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
11-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davada haklı çıkma oranına göre 611,52 TL’sinin davalıdan, 708,48 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/04/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza