Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/328 E. 2022/53 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/328 Esas
KARAR NO:2022/53

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/07/2020
KARAR TARİHİ:09/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının, ülkemiz vatandaşı olan … menşeli bir ticaret firması olup, davalı firmanın bir çok kereler davacıdan mal satın aldığını ve taraflar arasında belli bir teamüle ve çalışma şekline dayanan ticari bir alım/satım ilişkisinin devam ettiğini, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında, davacı tarafından 22/11/2013 tarih ve … numaralı fatura karşılığı mal tesliminin, davalı şirkete süregelen ticari ilişki kapsamında aynı usul ve koşullarla gerçekleştirilmiş olduğu halde söz konusu fatura bedelinin ödenmediğini, faturaya davalı şirket tarafından itiraz edilmemiş olup, teslim edilen malların gümrük beyannamelerinin de bulunduğunu, satım konusu malların davalı firmaya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir şüphe bulunmadığını, davacı tarafından satımı ve teslimi gerçekleştirilen malların davalı şirketçe kabul edilen fatura bedelinin tüm şifahi görüşmelere rağmen ödenmediğini, bunun üzerine davalıya ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, verilen sürede ihtarnameye yanıt alınamadığından ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, likit olan alacağa haksız olarak itiraz eden davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının iddia ettiği gibi kendilerine mal satan bir firma olmadığını, kendilerinin davalının Çin’deki fabrikalar ile aralarında aracılık yapan numune ve sipariş takibi yapan sonraki aşamada Çin kökenli çoğu fabrikanın ihracat yapma yetkisi olmamasından doyalı ihracatında resmi ayağını yapan bir firma olduğunu, bunun karşılığında davalıdan %5 komisyon aldığını, kaldı ki davacının da zaten beyan ettikleri gibi madencilik firması olduğunu, davalının ürünlerinin madencilikle ilgisi olmayıp, davalının ürünlerini üretme ihtimallerinin hiç olmadığını, davlının ürünlerinin tedariği için sadece polyester fabrikası olarak yaklaşık 4 ayrı fabrika gerekeceğini, 2 adete seramik fabrikasına ihtiyaç olduğun, davacının davalıya tercümanlık, seyahat ve onlarca fabrikadan ürünlerin tek bir noktada toplayarak resmi ihracat yapma hizmeti verdiğini, bunun karşılığında %5 komisyon aldığını, davacının yanıltıcı ve yanlış beyanlarının sadece mükerrer tahsilat yapmaya çalışmalarından başka bir şey olmadığını, davacının, davalının üçüncü tarafa yaptığı ödemenin basiretsizlik olduğunu dava dışı 3.şahıslara elden ödeme yapmalarını kabul etmediklerini fakat 3.şahıs olarak gördükleri …’nin eşi …’nin davalıya gelip parayı elden aldığını inkar etmediğini, … ve …’ın şirketin Çin’de faaliyet gösterdiği her konuda ihtiyaç halinde müracaat edilen yetkili kişileri olduğunu, davalının davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, ithalat ve ihracat yapan her tacirin, ödemesi alınmamış bir yükün konşimentosunun verilmeyeceğini bileceğini, davacının aldığı ödemeleri inkar ettiğini, davacının ihracatçı değil ihracatçı firma ile davalı arasındaki aracı firma olduğunu, davalının ödemesini yaptığı için ithalatçı firma olarak konşimentoyu almış ve gümrükten verilerini ödeyerek mallarını çektiğini, bunun dahi davacının hiçbir alacağı bulunmadığını ispatladığını beyanla, haksız davanın reddini, davacının %20inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, adli yardımlaşma metni, gümrük beyannameleri, faturalar, e-posta yazışmaları, ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası, ihtarnameler, transfer bildirim formu, dekontlar, yevmiye defteri, defteri kebir, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … Tekstil San Tic Ltd Şti aleyhine fatura ve ihtarnameye dayalı olarak 97.917,05TL asıl alacak, 450,69USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 566.116,16TL üzerinden takip başlatıldığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Gümrük Mevzuatı Dış Tic Uzmanı … ve SMMM … tarafından tanzim olunan 05/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda; … … nolu konşimento tahtında gönderenin davacı …Ltd, gönderilenin davalı … Tekstil San Tic Ltd Şti olan 1878 kap 26860 kg eşyaların, davalı … Ltd Şti firması tarafından … gümrük müdürlüğüne tescilli … sayı ve 25/12/2013 günlü sermest dolaşıma girişi beyannamesi ile 79.090,05USD kısmi döviz transferi yapılmayarak KKDF yatırılarak, 18.827USD kısmı için ise davalı yanın davacıya 04/09/2012 yılında göndermiş olduğu döviz transfer belgesinden kullanılarak ithal edildiğini, konşimento tahtında, gönderenin davacı gönderilenin davalı oluşu, sermest dolaşıma giriş beyannamesi tahtında, gönderen yurt dışı fatura kesenin davacı, ithalatçının davalı oluşu karşısında, davacı gönderenin vasıfının, aracı komisyoncu vs.olmasının bir öneminin bulunmadığını, zira düzenlenen yurt dışı tüm belgelerde göndericinin/satıcının davacı olduğunu, davalı yanın davaya konu edilen fatura bazında 79.090,05USD borçlu gözüktüğünü, 18.827USD düşüm yapılan döviz transferi belgesi hakkındaki nihai değerlemenin mahkemenin takdirinde olduğunu, davalı beyanları ile elden ödeme yapılarak karşılığında belge imzalatıldığı ifade olunan husus ile, taraflar arasındaki nihai borç alacak ilişkisi ve miktarının ticari belge ve banka kayıtları üzerinden mali inceleme yapılması ile tespit edilebileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda dosya ek rapor tanzimi için yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmekle, tanzim olunan 20/01/2022 tarihli ek raporda; davalının 2013-2014 yılı ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda, düzenlenen faturaya istinaden yapılan ödeme kaydının bulunmadığını, davaya konu eşyaların … Gümrük Müdürlüğünce tescilli … sayı ve 19/12/2013 tarihli özet beyanda kayıtlı eşyaların, … Gümrük Müdürlüğünce davalı firma adına tescilli … sayı ve 25/12/2013 tarihli serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile ithal edildiğini, beyannamesinin 44 nolu hanesi incelendiğinde, davaya konu edilen 22/11/2013 tarih ve … nolu faturanın beyan edildiğini, beyannamenin yine 44 nolu hanesi incelendiğinde ithal eşyasının 79.090,05USD kısmı için KKDF yatırıldığının beyan edildiğini, kalan 18.827USD kısmı için ise davalı yanın davacıya 04/09/2012 yılında göndermiş olduğu döviz transfer belgesinden kullanıldığının görüldüğünü, konşimento tahtında, gönderenin davacı, gönderilenin davalı oluşu, serbest dolaşıma giriş beyannamesi tahtında, gönderen yurt dışı fatura kesinin davacı, ithalatçının davalı oluşu karşısında, davacı gönderenin vasfı, aracı komisyoncu vs.olmasının bir öneminin bulunmadığını, zira düzenlenen yurt dışı tüm belgelerde göndericinin/satıcının davacı gözüktüğünü, 18.827USD olmak üzere toplam ()79.090,05USD + 18.827USD) düşüm yapılan döviz transfer belgesi ile birlikte nihai değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğunu, davalı beyanları ile elden ödeme yapılarak borç karşılığında belge imzalatıldığı ifade olunan husus ile taraflar arasındaki nihai borç alacak ilişkisi ve miktarının ticari belge ve banka kayıtları üzerinden “mali inceleme” yapıldığından davalı tarafın ticari defterlerinde 25/12/2013 tarihli 97.917,05USD’lik polyester süs eşyasına ait GÇB’nin kayıtlarında yer aldığını ve davalı tarafından söz konusu ürünlere ait davacı tarafa herhangi bir ödeme yapıldığına ilişkin belge sunulmadığını, bu nedenle davalı tarafından davacı tarafa 97.917,05USD’lik borçlu olduğunu belirtmişlerdir.
Dava, davacının alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının itirazının iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı … Şti’nin 22/11/2013 tarih ve … numaralı 97.917,05USD tutarındaki malları davalı … Tekstil San Tic Ltd Şti firmasına gönderdiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasında bulunan ticari ilişki sebebiyle davacının davalı şirketten olduğu iddia edilen alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itirazı noktasında toplandığı, dosyada mevcut gümrük belgelerinin incelenmesinde; konişmento (yük senedi) yönünden, davaya konu eşyaların taşındığı … … ve … … ve konteynerlerin … … nolu konişmento tahtında ülkemize taşındığı, gönderenin davacı … Şti, gönderilenin davalı … Ltd Şti gözüktüğü, konişmentonun gönderilen namına Temiz Konişmento olduğu, bunun anlamının konişmento tahtında taşınan eşyanın gönderilene şartsız teslimini ifade ettiği, navlun ücretinin önceden tahsil edildiğinin not edildiği, gümrük beyannamesinin incelenmesinde, davaya konu eşyaların … Gümrük Müdürlüğünce tescilli … sayı ve 19/12/2013 tarihli özet beyanda kayıtlı eşyaların … Gümrük Müdürlüğünce davalı … Tekstil San Şti adına tescilli … sayı ve 25/12/2013 günlü serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile ithal edildiği, beyannamenin 44 nolu hanesi incelendiğinde, davaya konu edilen 22/11/2013 tarih ve … nolu faturanın beyan edildiği ve ithal eşyasının 79.090,05USD kısmı için KKDF yatırıldığının beyan edildiği, kalan 18.827USD kısmı için davalı yanın davacıya 04/09/2012 yılında göndermiş olduğu döviz transfer belgesinden kullanılarak ithal edildiği tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTKnun 1228.maddesinde ” (1) Konişmento, bir taşıma sözleşmesinin yapıldığını ispatlayan, eşyanın taşıyan tarafından teslim alındığını veya gemiye yüklendiğini gösteren ve taşıyanın eşyayı, ancak onun ibrazı karşılığında teslimle yükümlü olduğu senettir. (2) Yükletenin izniyle, taşınmak üzere teslim alınan fakat henüz gemiye yükletilmemiş olan eşya için “tesellüm konişmentosu” düzenlenebilir. Eşya gemiye alınır alınmaz taşıyan, onun teslim alındığı sırada verilmiş olan geçici makbuz veya tesellüm konişmentosunun geri verilmesi karşılığında yükletenin istediği kadar nüshada “yükleme konişmentosu” düzenlemekle yükümlüdür. Tesellüm konişmentosuna eşyanın ne zaman ve hangi gemiye yüklenmiş olduğuna dair şerh verildiği takdirde bu konişmento “yükleme konişmentosu” hükmündedir. Konişmento, kaptan veya taşıyanın yahut kaptanın bu hususta yetkilendirdiği bir temsilcisi tarafından taşıyan ad ve hesabına düzenlenebilir. (3) Konişmento, nama, emre ve hamile yazılı olarak düzenlenebilir. Aksi kararlaştırılmadıkça yükletenin istemi üzerine konişmento gönderilenin emrine veya sadece emre olarak düzenlenir. Bu son halde “emre” yükletenin emrine demektir. Konişmento gönderilen sıfatıyla taşıyanın veya kaptanın namına da yazılı olabilir.” denilmektedir.
Somut olayda, konişmento tahtında, gönderenin davacı, gönderilenin davalı oluşu, serbest dolaşıma giriş beyannamesi tahtında gönderenin yurt dışı fatura kesenin davacı, ithalatçının davalı oluşu karşısında, davacı gönderenin vasfı, aracı komisyoncu vs.olmasının bir öneminin bulunmadığı, zira düzenlenen yurt dışı tüm belgelerde göndericinin/satıcının davacı olduğu, davalı yanın davaya konu edilen fatura bazında 79.090,05USD borçlu gözüktüğü, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davalı tarafın ticari defterlerinin incelendiği, davalı beyanları ile elden ödeme yapılarak karşılığında belge imzalatıldığı ifade olunan husus ile, taraflar arasındaki nihai borç alacak ilişkisi ve miktarının ticari belge ve banka kayıtları üzerinden mali inceleme yapıldığından, davalı tarafın ticari defterlerinde 25/12/2013 tarihli 97.917,05USDlik polyester süs eşyasına ait davalı kayıtlarında yer aldığı, 97.917,05USD’lik borcun 18.827USD kısmı için davalı yanın davacıya 04/09/2012 yılında göndermiş olduğu döviz transfer belgesi kullanılarak ithal edildiği, geriye kalan 79.090,05USD yönünden davalı tarafından söz konusu ürünlere ait davacı tarafa ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi veya belgenin sunulmadığı, her ne kadar davalı tarafça 2009-2011 yılları arasındaki ödeme belgelerinin bilirkişi tarafından incelenmesi suretiyle rapora itirazda bulunmuş ve işbu ödeme belgelerinin borcun ödendiğine ilişkin delil olduğunu ileri sürmüş ise de, davaya konu ihtilaf ve faturanın 2013 yılına ait olduğu, yine davamıza konu edilen ithalatın da 2013 yılında yapıldığı, 2009 ve 2011 yılları arasındaki ödeme belgelerinin, daha sonraki dönem olan 2013 yılında yapılan ithalata ilişkin ödeme belgesi olamayacağı, dolayısıyla davalının davaya konu edilen fatura bazında 79.090,05USD davacıya borçlu olduğunun kabulü gerektiği, yine davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde sunulan 27/05/2013 tarihli ve … isim ve imzası bulunan belgenin, …’nin üçüncü şahıs olup, davacının çalışanı veya yetkilisi olmadığından borcun davacıya ödendiğine ilişkin ispata yarar bir delil olmadığı, bu nedenle davacı tarafından işbu alacağının tahsiline yönelik başlattığı icra takibine davalının itirazında haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın 79.090,05 USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren kamu bankalarının USD cinsine uyguladıkları en yüksek 1 yıllık mevduat faizinin uygulanmasına karar vermek gerekmiş, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen 79.090,05 USD’nin takip tarihindeki kur olan 5,755 TL üzerinden değeri olan 455.163,24 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 91.032,64 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, kalan kısımlar yönünden davanın reddine, reddedilen kısımlar yönünden davacının takipte kötü niyetli olduğunun sabit olmadığı, bu nedenle kötü niyet tazminatı talep etme şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın 79.090,05 USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren kamu bankalarının USD cinsine uyguladıkları en yüksek 1 yıllık mevduat faizinin uygulanmasına,
2-İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen 79.090,05 USD’nin takip tarihindeki kur olan 5,755 TL üzerinden değeri olan 455.163,24 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 91.032,64 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3-Kalan kısımlar yönünden davanın REDDİNE, reddedilen kısımlar yönünden kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 31.092,20TL nispi karar harcından peşin alınan (dava açılırken 6.865,22TL + icrada 2.802,63TL) 9.667,85TLnin mahsubu ile 21.424,35TLnin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin 1.056,00TLsinin davalıdan, 264,00TLsinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
6)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 39.808,16TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 14.490,53TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8)-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 2.490,50TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına (0,80) göre hesaplanan 1.992,40TLsının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca dava açılırken davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 6.865,22TLnin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9)-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10)-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2022

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI