Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/299 E. 2020/624 K. 02.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/299
KARAR NO:2020/624

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:22/09/2014
KARAR TARİHİ:02/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: 05.05.2010 tarihinde, müvekkillerinin eş/babaları …’ın, davacı …’e ait davalı nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigortalı araçla karıştığı çift taraflı kazada vefat ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla eş … için 30.000,00 TL ve çocuklar … ve … için 5.000,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıya müracaat tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 24.03.2014 tarihinde maddi talebini çocuk … için 64.168,35 TL’ye, … için 50.383,61 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 24/03/2015 tarihinde; davacı eş …’ın davasının reddine; diğer davacıların davasının kısmen kabulü ile davacı … için 33.103,54 TL ve davacı … için 25.992,19 TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2019/1323 esas, 2020/940 sayılı, 10/02/2020 tarihli ilamı ile, “mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacı eş …’ın gerçek zararı 299.560,50 TL, davacı …’ın gerçek zararı 50.383,61 TL ve davacı …’ın gerçek zararı 64.168,35 TL olarak belirlenmiş, davalı … şirketinin kaza tarihi itibariyle poliçe limiti 175.000,00 TL olduğundan davacıların gerçek zararları poliçe limitine oranlanmak suretiyle davacı eş …’ın 115.904,27 TL, davacı …’ın 25.992,19 TL ve davacı …’ın 33.103,54 TL tazminatı davalıdan talep edebilecekleri belirtilmiştir. Mahkemece, davacı eş …’in aynı zamanda işleten olması nedeniyle bu davacının davası reddedilmiş, diğer davacıların davaları da poliçe limitine oranlama suretiyle belirlenen miktarların ödenmesi için kısmen kabul edilmiştir. Bu durumda mahkemece, işleten … tazminat alamayacağına göre KTK. 96 maddesi uyarınca göreveten paylaşım yapılmasına gerek olmayacağı davacılar … ve …’in gerçek zararlarının (50.383,61 TL+64.168,35=104.551,96) davalının poliçe limiti içerisinde kalması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılama ile Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda değerlendirildiğinde; davacı eş … işleten sıfatı ile kendi sigortacısı olan davalıya başvurarak sürücünün kusuru oranında tazminat talep etmesi mümkün görülmediğinden ve talepte bulunamayacağından bu davacı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında alınan aktüer bilirkişi raporu ile davacı hak sahiplerinin maddi zararları hesaplanmış olup, davacılar … ve …’ın davaya konu trafik kazasında vefat eden ve kazaya %75 kusuru ile sebebiyet veren sürücü …’ın çocukları olduğu, davalı … şirketinden murisin kusuru oranında destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakları bulunduğu anlaşılmakla ve kaza tarihi itibarı ile davalı … şirketinin poliçe limiti 175.000 TL olmakla bozma ilamı doğrultusunda davacı eş tazminat alamayacağından KTK.96.maddesi uyarınca garameten paylaşım yapılmasına gerek bulunmadığından davanın kabulü ile poliçe limiti içinde kalan davacı … için 50.383,61 TL, … için 64.168,35 TL olmak üzere toplam 114.551,96 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı (eş) … yönünden, işleten sıfatıyla kendi sigortacısı olan davalıya başvurarak sürücünün kusuru oranında tazminat talep etmesi mümkün görülmediğinden talepte bulunamayacağından, davanın REDDİNE,
2-Davacılar …(oğlu) ve …(kızı) yönünden, davanın KABULÜ ile; … için 50.383,61-TL’nin, … için 64.168,35-TL’nin dava tarihi olan 26/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigortadan alınıp, davacılara verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 7.825,04 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 140 TL + ıslah harcı 360 TL olmak üzere toplam 500 TL’nin mahsubu ile bakiye 7.325,04 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 14.832,44 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.500,00-TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 528,05 TL harç, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 286,38 TL tebligat posta masrafı olmak üzere toplam 2.114,43 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır