Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/247 E. 2021/171 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/247
KARAR NO:2021/171

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ:28/04/2020
KARAR TARİHİ:08/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 17/07/2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan … ilçesi, … Mahallesi, … Sokak N.5 adresinde ve 17/07/2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan … İlçesi, … Mah. … Sokak N… adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gerekli dikkat ve özenin gösterilmemiş olması nedeniyle davacı şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğinin tespit edildiğini, meydana gelen hasar ve enerji kesintisinin davacı şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj ve işçilik bedellerinin zarar verenden tahsili amacıyla KDV dahil 2.730,24 TL ve 2.779, 29 TL borcun davalıya tahakkuk ettirildiğini, hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine toplam 5.509,53 TL hasar bedeli ve 183,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.692,93 TL’nin tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tazminat talebine dayanak gösterdiği olgular hizmet kusuru niteliğinde olduğundan görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğunu, sorumlu ve aktif hasım olanın müteahhit firma olduğunu, her türlü zarar ziyan kaza ve hasarların firmaya ait olduğunu, davacı idare açısından davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, çalışmayı yapan müteahhit firmanın tespiti halinde davanın ihbarını talep ettiklerini, BK.m.49’a göre zararın tazmini için kusur-zarar-illiyet bağı şartları oluşmadığını, davalı idarenin BK.66.maddesi anlamında bir denetim ve gözetim yetkisinden bahsedilemeyeceğini, idarenin sadece işin teknik şartlara uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyebildiğini, hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiğini, davacıya ait altyapı tesislerinin projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesini talep ettiklerini, haksız fiilden kaynaklanan davalarda ancak yasal faiz istenebileceğini, avans faizi talebini kabul etmediklerini, borç likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle davanın husumetten reddine, esastan incelemeye gidilmesi halinde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5.509,53 TL hasar bedeli, 183,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.692,93 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 23/06/2020 tarihli dilekçe ile, davaya konu hasar hakkında kurum kayıtlarında yer alan hasar tutanakları, fotoğrafları ile hasarın onarımını gerçekleştiren yüklenici şirket ile davacı arasında akdedilmiş olan ilgili… Hizmet Alım Sözleşmesi dosyaya sunulmuştur.
Davalı vekili 06/10/2020 tarihinde UYAP sistemi üzerinden gönderdiği dilekçe ile, zarara konu adreslerde davalı idare tarafından bir çalışma yapılmamış olup dava dışı …A.Ş.tarafından çalışmalar yapıldığının tespit edildiğini beyanla davanın işbu şirkete ihbarını talep etmiştir.
Dava ilgili şirkete ihbar edilmiş, ihbar olunan …A.Ş.vekili 16/10/2020 tarihli cevap dilekçesi ile; … İlçesi, … Mahallesi, … Sokak N… adresinde yapılan çalışma sırasında altyapıya verilen hasardan oluşan zararın ihbar olunan şirketin yükleniminde bulunan inşaat sırasında oluştuğunu kabul ettiklerini, bu hususun davalı idareye bildirildiğini, davacı tarafça 2.730,24 TL hasar bedeli direkt davalı idareden talep edildiği için taraflarından davacıya ödeme yapılmadığını, bu miktar hasar bedelini kabul ettiklerini, … ilçesi, … Mahallesi, … Sokak N…’deki hasarın ihbar oluşan şirket tarafından yapılmadığını, buradaki altyapı inşaatının başka bir taşeron şirket tarafından yapıldığını, 2.779,29 TL’lik hasar bedelinin kendilerinden talep edilmesinin mümkün olmadığını, hasarın kendileri tarafından oluşturulmadığını beyan etmiştir.
… … Belediye Başkanlığı Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü’nün 15/10/2020 tarihli cevabi yazısı ile, söz konusu hasarın meydana geldiği … ilçesi, … Mahallesi, … Sokak N… üzerinde 12/03/2018 tarih ve 6663 sayılı Altyapı Kazı Ruhsatı ile 16/05/2018-16/07/2018 tarihleri arasında … Atık Su Dairesi Başkanlığı’na kazı izni verilmiş olduğu belirtilerek Altyapı Ruhsat Formu yazı ekinde gönderilmiş, 21/010/2020 tarihli cevabi yazı ile, … ilçesi, … Mahallesi, … Sokak N…. adresinde 17/07/2018 tarihinde herhangi bir kurum ve şahsa kazı kazı ruhsatı verilmediği belirtilmiştir.
Dosya elektrik elektronik mühendisi bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 16/02/2021 tarihli raporda; işçilik – montaj – araç – personel giderlerinin davacı kurumca talep edilemeyeceği, dosya kapsamına sunulan hasar tespit tutanağı ve yazışmalar kapsamında hasarın varlığının sabit olduğu. davacı …’ a ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiği anlaşılmış olup davalı tarafça bu durumun aksini ispat eden bir tespit bulunmadığı, tutanak kayıtlarına da herhangi bir şerh düşülmediği, ayrıca davalı şirketçe çalışma yapılan atık su hat derinliğinin davacının yer altı kablo güzergâhından daha fazla olduğu, açıklanan nedenlerle davacı şirkete müterafik kusur bakımından yeterli delil bulunmadığı, arızayı gideren AOB (Arıza Onarım bakım) veya davacı arızalarını yüklenen şirketler tarafından davacı …’a kesilmiş herhangi bir fatura bulunmadığı, sunulan 01/02/2018 tarihli Hizmet Alım Sözleşmesi tarafı şirket (…) tarafından DAVA KONUSU HASAR İLE İLGİLİ OLARAK kullanılan malzeme ve yapılan işçilik bedelini gösterir davacı …’a kesilmiş herhangi bir fatura veya iş emri vb. belge örneğine rastlanmadığı, sözleşme Madde-10 içeriğinde ” Yüklenici her ayın sonunda şirketin belirlediği kriterlerde yapılan işi bildirerek şirketin onayını almasından sonra fatura düzenleyecek ve ödeme ertesi ay içerisinde yapılacaktır.” şeklinde açık hüküm yer aldığı, dosya kapsamında yer alan Hasar Tespit Tutanak formu, İş görev emri ve Hasar Süreci Bilgilendirme formunda 01/02/2018 tarihli Hizmet Alım Sözleşmesi tarafı şirket (…) yetkili imzasına da rastlanmadığı, açıklanan nedenlerle davacı … tarafından arızanın kendi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığı hususunun belgelendirilemediği, hasar adresindeki çalışma davalı …’nin yüklenicisi tarafından yapılmış olsa dahi gerek idarenin (…) gerekse idare tarafından görevlendirilen yapı denetim görevlilerinin yüklenici şirket üzerinde denetim gözetim yetkisi olacağı, açıklanan nedenlerle dava konusu 2 ayrı hasar için takibin toplam 288,30 TL. (KDV dahil malzeme Kablo ek mufu bedeli) + 9,73 TL. (takip tarihine kadar işlemiş faiz) = 298,03 TL. üzerinden davalı … Genel Müdürlüğü adına devam edebileceği, … Koordinasyon Müdürlüğünün 15 Ekim 2020 ve 21 Ekim 2020 tarihli yazı içeriklerinde, dava konusu Selimpaşa Mahallesindeki hasar için hasar tarihinde verilmiş kazı ruhsatı bulunmadığı; … Mahallesindeki hasar için 16.05.2018-16.07.2018 tarihler arasını kapsar kazı izni verilmiş olduğunun belirtildiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Öncelikle davalı tarafın hak düşürücü süreye yönelik itirazının, davalı tarafça takip dosyasına 12/12/2018 tarihinde itirazda bulunulmuş olması ve söz konusu itiraz dilekçesi ve durdurma kararının davacı tarafa tebliğ edilmemiş olmasından dolayı dava yasal hak düşürücü süre içinde açıldığından reddine, davalı tarafça süresi dahilinde yapılan zamanaşımı defiinin olay ve icra takip tarihi arasındaki süreyle genel zamanaşımı dikkate alınarak tazmin talebinin süresinde yapıldığının tespitiyle reddine, davalı vekilince görev itirazında bulunulmuş ise de, tarafların tacir olması ve uyuşmazlığa konu edilen hususun … adına yapılan kazı çalışmaları sırasında davacıya ait tesisata zarar verildiği iddiasına dayalı maddi tazminat talebine dayanmasından dolayı 6102 Sayılı TTK.nun 4/1 ve 5/1 maddeleri uyarınca davalı tarafın görev itirazının reddine karar verilmiştir.
Somut olayda davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında davacıya ait yer altı kablo hattının hasara uğradığı dosya kapsamına göre sabittir. Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Davalının meydana gelen zarar sebebiyle 3. şahıslara karşı asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği esas olup mahkememizce de yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki teknik bilirkişi raporu ile davacıya ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiği, hasara uğrayan yer altı kablosunun ancak bir iş makinesi ile kopartılabileceği, hasara çalışma yapan operatörün tedbirsizliği ve dikkatsizliği nedeniyle sebebiyet verdiği, davalı şirketçe çalışma yapılan atık su hat derinliğinin davacının yer altı kablo güzergahından daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Hasara uğrayan kablonun onarımı davacı çalışanlarınca ilave kablo ve ek malzemesi kullanılarak giderilmiştir. Davacı tarafça malzeme, işçilik, araç, personel, dağıtılamayan enerji bedeli, eşik kesinti süresi aşım bedeli, … Koordinasyon bedeli talep edilmiştir. Yerleşik Yargıtay içtihatları ile de belirtildiği üzere zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı isçilerine ödediği ücretler genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerden olduğu, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde işçilik bedelinin ödenebileceği belirtilmektedir. Davacı tarafından arızanın kendi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığına ilişkin dosyaya sunulmuş bir belge bulunmadığı nazara alınarak; davacı kendi çalışanları tarafından yapılan işçilik, montaj, araç ve personel giderlerini, yine davacı tarafından uzman, mühendis, müdür,Bölge Müdürü personeli davacı bünyesinde görevli personel olduğundan, dışardan personel hizmeti alınmadığından … Koordinasyon Bedel Talebini davalıdan talep edemeyecektir.
Her ne kadar davacı tarafından dağıtılamayan enerji bedeli talep edilmiş ise de, otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle dağıtılamayan/satılamayan enerji bedeli talebinin olamayacağı değerlendirilmiş, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında davacı şirketin orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar alçak gerilimde bildirimsiz kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkı bulunduğundan ve dava konusu arızanın bu süreler aşılmayacak şekilde elektrik kesintisine sebep olabileceği anlaşılmakla davacının eşik kesinti süre aşım bedel talebinin de reddine karar verilmiştir. Üstelik davacı tarafından herhangi bir abonesine kesinti kaynaklı tazminat ödendiğine ilişkin belgede sunulmuş değildir. Bu nedenlerle davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile davalının …. İcra Müd. … E. Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin 288,30-TL asıl alacak ve 9,73-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 298,03-TL üzerinden takip talebindeki kayıtlarla devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olmadığıdan şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-)….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 288,30-TL asıl alacak, 9,73-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 298,03-TL üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-)Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 68,77 TL harçtan mahsubu ile 9,47 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde sahibi davacıya iadesine,
4-)Davacı tarafından yapılan; 121,50 TL harç, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 69,50 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 991,00 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 51,87 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 298,03 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davada haklı çıkma oranına göre 70,00 TL’sinin davalıdan, 1.250,00 TL’sinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
8-)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza