Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/221 E. 2021/527 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/221 Esas
KARAR NO:2021/527

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ:10/04/2020
KARAR TARİHİ:24/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Genel Müdürlüğü tarafından 01/03/2018 tarihinde … Mah. … Sok. No:12 … adresinde yapılan çalışma sırasında müvekkilinin tesislerine hasar verildiğini, müvekkili şirket personeli tarafından arızanın giderilmesi ve yeniden enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedeller için 645,92-TL (KDV dahil) tutarın hasar verenler aleyhine tahakkuk ettirildiğini ancak davalı / borçlu şirket tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine 645,92-TL hasar bedeli 41,41-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 687,33-TL’nin tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını ancak davalı tarafından borca ve icra takibine haksız yere itiraz edildiğini, davalıların icra dairesine yapmış oldukları itirazların iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Gerek idarenin kendisi tarafından gerekse anlaşmalı yüklenici firmalar eliyle bildirilen adreste ve tarihte herhangi bir çalışma gerçekleştirilmediğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle yüklenici firma ile yapılan Yapım İşlerine Ait Sözleşmenin 25/4. Maddesi uyarınca sorumluluğun yüklenicide olması nedeniyle müvekkili yönünden husumet yokluğundan davanın reddini, ayrıca zarar görenin zararı öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl geçmesi nedeniyle davanın süre yönünden reddinin gerektiğini, tazminat sorumluluğunun doğması için tazminat talep edenin zarara neden olmasında kasıt veya kusurunun olması gerektiğini, davacının standat kablo kanalını yeterli kalınlıkta ve derinlikte yapmadığından kablonun bulunduğu yerde bulunması gereken kumun üzerine koruyucu mahiyette malzeme yerleştirilmediğinden davacının kendi kusurunun da bulunduğunu, alacak / borç olup olmadığı hususunun yargılamayı gerektirmesi nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddini, davacının alacağının %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … A.Ş.’nin 26/10/2020 tarihli beyan dilekçesi ekinde dava konusu hasara ilişkin tespit tutanağı ve fotograflar, … …. Bölge Abone İşleri Dairesi Başkanlığının 02/11/2020 tarihli müzekkere cevabı, … Belediye Başkanlığı Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğünün 18/11/2020 tarihli müzekkere cevabı, bilirkişi raporuna yapılan beyan ve itiraz dilekçeleri, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, elektrik elektronik mühendisi bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 05/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; emsal ilam gereği isçilik – montaj – araç – personel giderlerinin davacı kurumca talep edilemeyeceğini, dosya kapsamındaki hasar tespit tutanağı ve yazışmalar kapsamında hasarın varlığının sabit olduğunu, davacı …’ a ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiğini ve davalı tarafça bu durumun aksini ispat eden bir tespit bulunmadığını, tutanak kayıtlana da bu konuda herhangi bir şerh düşülmediğini, ayrıca davalı şirketçe çalışma yapılan atık su hat derinliği davacının yer altı kablo güzergâhından daha fazla olduğunu, davacı şirketin müterafik kusur bakımından yeterli delilinin bulunmadığı kanaatine varıldığını, davacı … bünyesinde çalışan AOB (Arıza Onanm Bakım) görevlilerince arızanın giderildiği anlaşıldığını ve davalıya gönderilen 31/08/2018 tarihli yazı içeriğinde hasarın kendi ekiplerince tamir edildiğinin açıkça belirtildiğini, arızayı gideren AOB tarafından kesilmiş herhangi bir fatura bulunmadığını, 01/02/2018 tarihli hizmet alım sözleşmesi tarafı olan şirket … İş Ortaklığı tarafından dava konusu olan hasarla ilgili kullanılan malzeme yapılan işçilik bedelini gösteren davacıya kesilmiş bir fatura veya iş emri vb. Belge bulunmadığını, davacının kendi elemanı dışında özel adam tutarak onarımın yapıldığı hususunda belge sunmadığını, hasar adresindeki çalışmanın davalının yüklenicisi tarafından yapılmış olsa dahi gerek idarenin (…) gerekse idare tarafından görevlendirilen yapı denetim görevlilerinin yüklenici şirket üzerinde denetim gözetim yetkisi olduğunu, takibin toplam 56,80-TL (KDV. dahil malzeme bedeli) + 3,69 TL. (takip tarihine kadar işlemiş faiz) = 60,49-TL üzerinden davalı … adına devam edebileceğini, davacı vekili tarafından talep edilen %25 ceza bedel talebine ilişkin taraflar arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, henüz dağıtılamayan / satılamayan enerji bedeli talebinin yerinde olmayacağını yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiile dayalı tazminat istemi kapsamında başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nü… Esas Sayılı icra dosyası incelendiğinde; … A.Ş. tarafından borçlu …’ne 645,92 TL hasar bedeli ve 41,41 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 687,33 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalının meydana gelen zarar sebebiyle 3. şahıslara karşı asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği esas olup mahkememizce de yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki teknik bilirkişi raporu ile davacıya ait alt yapı tesislerinin standartlar çerçevesinde tesis edildiği, hasara uğrayan yer altı kablosunun ancak bir iş makinesi ile kopartılabileceği, hasara çalışma yapan operatörün tedbirsizliği ve dikkatsizliği nedeniyle sebebiyet verdiği davalı şirketçe çalışma yapılan atık su hat derinliğinin davacının yer altı kablo güzergahından daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Hasara uğrayan kablonun onarımı davacı çalışanlarınca ilave kablo ve ek malzemesi kullanılarak giderilmiştir. Davacı tarafça davalıdan hasara uğrayan kablolar için malzeme, işçilik, araç, personel, dağıtılamayan enerji bedeli, %25 ceza bedeli talep edilmekle birlikte; Yerleşik Yargıtay içtihatları ile de belirtildiği üzere zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilecektir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı isçilerine ödediği ücretler genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerden olduğu, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde işçilik bedelinin ödenebileceği belirtilmektedir. Davacı tarafından arızanın kendi elemanları dışında özel adam tutularak onarımının yapıldığına ilişkin dosyaya sunulmuş bir belge bulunmadığı nazara alınarak; davacı kendi çalışanları tarafından yapılan işçilik, montaj, araç ve personel giderlerini, yine davacı tarafından uzman, mühendis, müdür, Bölge Müdürü personeli davacı bünyesinde görevli personel olduğundan, dışardan personel hizmeti alınmadığından Etüd Koordinasyon Bedel Talebini davalıdan talep edemeyecektir.
Davacı her ne kadar dağıtılamayan enerji bedeli talep edilmiş ise de, otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle dağıtılamayan/satılamayan enerji bedeli talebinin olamayacağı değerlendirilmiş, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında davacı şirketin orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar alçak gerilimde bildirimsiz kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkı bulunduğundan ve dava konusu arızanın bu süreler aşılmayacak şekilde elektrik kesintisine sebep olabileceği, üstelik davacı tarafından herhangi bir abonesine ait kesinti kaynaklı tazminat ödendiğine ilişkin belge de sunulmadığı, davacıya ait herhangi bir şalt malzemesi veya tesisin hasara uğradığı belgelendirilemediğinden %25 ceza bedeli kapsamında talebinin de reddine karar verilmiştir. Öte yandan bilirkişi raporu ile kopartılan kablo ek mufu teknik anlamda kullanılması zorunlu olan malzemelerden olduğu ve davacının malzeme bedeli olan 56,80-TL malzeme bedeli ödediği ve bu bedelin kadri maruf değer olduğundan talep edilebileceği anlaşılmaktadır. Belirtilen bu sebeplerle davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında davacıya ait yer altı kablo ve tesisat hattının hasara uğradığı dosya kapsamına göre sabit olup, haksız fiil hükümleri çerçevesinde davacının davalı kurumdan olan taleplerinden teknik anlamda mutlaka kullanılması gereken kablo malzeme bedelini talep edebileceği, diğer taleplerinin ise yukarıda açıklanan sebepler nedeniyle davalıdan istenemeyeceği anlaşılmış olduğundan; davacının toplam 687,33TL üzerinden icra takibi yapmış olduğu dikkate alınarak, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nü… Esas Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin 56,80-TL asıl alacak, 3,69-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 60,49-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, ayıca alacak likit ve belirlenebilir olmadığından şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davalının …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu İtirazların Kısmen İptali ile, takibin 56,80-TL asıl alacak, 3,69-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 60,49-TL üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar yıllık %9 oranında ve T.C.M.B. tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
(2)Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(4)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 54,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(5)Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL başvuru harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 94,00-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 948,40-TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 83,46-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 60,49-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(8)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 626,84-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(9)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 116,16-TL’sinin davalıdan, 1.203,84-TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
(10)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı okunup, usulüne uygun anlatıldı. 24/06/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.