Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/208 E. 2021/517 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/208 Esas
KARAR NO:2021/517

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/03/2020
KARAR TARİHİ:22/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile kredi asıl borçlusu … ve Tic AŞ arasında imzalanan 21/11/2012, 15/12/2014 ve 10/08/2015 tarihli genel kredi sözleşmelerine binaen … ve Tic AŞ’ye nakdi ve gayrinakdi kredi kullandırıldığını, davalıların işbu genel kredi sözleşmelerini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, borçlunun kredi koşullarına uymaması, borcun zamanında ödenmemesi sebebi ile borçlu dava dışı firma ve davalı kefillere noter yolu ile ihtarname ile keşide edilen muacceliyet ihtarnamesinin gönderilerek ilgililere tebliğ edildiğini, ödenmeyen kredi alacağının tahsil ve tasfiyesini teminen kefiller hakkında ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla 2.651.713,70TL nakdi alacağın ödenmesi talebiyle genel haciz yolu ile icra takibine başlandığını, davalıların icra takibine itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu, takipte talep edilen faiz ve faiz oranı da taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerine, yasa ve usule uygun olduğunu, davalı kefillerin kefalet limiti ve ayrıca kendi temerrüdünden kaynaklanan faiz ve sair ferileri ile birlikte tespit edilecek toplam tutardan sorumlu olduğunu beyanla, davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki yazılı şartlarla devamına, haksız itiraz eden davalılar aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, icra takibine dayanak olan kefalet sözleşmesinin Türk Borçlar Kanunu Madde 583 vd kapsamında kefalet sözleşmesi için aranan geçerlilik şartlarını taşımadığını, kefaletin geçerlilik şartlarından olan belirlilik ilkesi somut olayda mevcut olmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, bir an için kefalet sözleşmesinin geçerliliği kabul edilse dahi banka nezdinde doğmuş doğacak her türlü hak ve alacağına kefil olunması kaydıyla geçersiz olduğundan, kefilin imzasının olmadığı sonraki tarihli kredi sözleşmeleri ve banka ile asıl borçlu arasındaki sair ilişkilerden sorumlu olduğundan bahsedilemeyeceğini, davalıların, asıl borçlu ile banka arasında imzalanmış olan müteakip diğer kredi sözleşmelerinden doğan borçlardan sorumlu tutulmasının hukuken mümkün olmadığını, mahkemece kefalet sözleşmesinin geçerli olduğuna kanaat getirilse dahi davalılar hakkında girişilen icra takibinin hukuka aykırı olduğunu, davalılara usulune uygun ihtarname tebliğ edilmediğini, muaccel olmayan alacakla ile davalılar hakkında icra takibi başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalılardan temerrüt faizi talep edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, … kefillerin yalnızca kendi temerrütün hukuki sonuçlarından sorumlu tutulabileceğini, dava konusu takipte davalılardan fahiş bir faiz oranının talep edilmekte olduğunu, iddiaların haksız olduğunu beyanla, davanın reddine, davacı aleyhine %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, kredi sözleşmeleri, ihtarnamesi, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, bildirim formu, … defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … … … AŞ tarafından borçlular … …, …, … AŞ aleyhine 2.562.698,33TL asıl alacak, 82.621,39TL işlemiş faiz, 5.487,18TL faizin %5 oranında BSMV, 755,00TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 151,80TL ihtiyati haciz yargılama gideri olmak üzere toplam 2.651.713,70TL üzerinden takip başlatıldığı, borçluların itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişiler Bankacı Operasyon Yöneticisi …, SMMM … ve Hukukçu Dr Öğr Üyesi … tarafından tanzim olunan 22/03/2021 tarihli raporunda; davacı bankanın …/… … Şubesi ile kredi müşterisi … ve Tic AŞ arasında 21/11/2012 tarihli ve 15/12/2014 tarihli limitsiz genel kredi sözleşmesinin akdedildiğini, davalı … ve …’ın işbu sözleşmeleri 2.875.000,00TL limitle belirli ve sınırlı olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, yine bankanın aynı şubesi ile kredi müşterisi …AŞ arasında 10/08/2015 tarihli 2.500.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesinin akdedildiği ve davalı …, … ve … AŞ’nin sözleşmeyi azami 2.750.000,00 limitle belirli ve sınırlı olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kefillerin alacaklı bankaya karşı kredi borçlusu şirketin borcunu ödememesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği, kefalet sözleşmelerinin mevcut olan veya sözleşme imzalandığı tarihte henüz doğmamış ve doğması muhtemel tüm borçları karşılamak amacıyla kurulduğunu, yazılı şekilde yapıldığını ve kefalet sözleşmelerinin teminat için olması gereken tüm geçerlilik şartlarını taşıdığını, dava dışı asıl borçlu şirketin … nakdi kredi hesaplarından doğan ve bankanın … defterlerinde kayıtlı bulunan ana paraya ilaveten işleyen faiz, vergi olmak üzere 31/05/2019 hesap kat tarihi itibariyle toplam 3.482.728,74TL tutarında borcu bulunduğunu, davacı banka tarafından keşide edilen hesap kat ihtarnamesinde çek taahhüt kredisi riskinden doğan 93.380TL gayrinakdi alacağın da tahsilinin talep edildiğini, ancak icra takibinde talepte bulunulmadığı tespit edildiğinden gayrinakdi kredi alacağına ilişkin herhangi bir hesaplama yapılmadığını, davacı tarafından 31/05/2019 tarihinde keşide edilen hesap kat ihtarnamesinin dava dışı asıl borçlu şirket, davalı …, … ve …AŞ’ne 10/06/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnamede bildirilen 1 günlük ödeme süresinin ilavesi suretiyle dava dışı şirketin ve davalı kefillerin 12/06/2019 tarihinde temerrüde düştüğünü, davacı bankanın dava dışı asıl borçlu şirket lehine kullandırılan ve tahsil edilmeyen … nakdi kredi hesaplarından doğan 13/02/2020 takip tarihi itibariyle 2.562.698,33TL asıl alacak, 82.621,39TL işlemiş faiz, 5.487,18TL faizin %5’i oranında BSMV, 755,00TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 151,80TL ihtiyati haciz yargılama gideri olmak üzere toplam 2.651.713,70TL alacağı bulunduğunu, davalı kefillerin borcun tamamından kefaleten sorumlu bulunduklarını, 13/02/2020 takip tarihinden itibaren taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmeleri tahtında serbestçe belirlendiği şekilde asıl alacak 2.562.698,33TL’ye yıllık %31,85 oranında temerrüt faizi işletilebileceğini, davacı banka tarafından takip olunacak alacaklar hesaplarından 13/02/2020 takip tarihi ile 20/03/2020 dava tarihi arasındaki dönem içerisinde 19/02/2020 tarihinde 938,62TL tutarında kısmi tahsilat sağlandığını ve masrafa mahsup edildiğini, dava tarihini müteakiben 09/09/2020 tarihinde 2.875,56TL, 21/10/2020 tarihinde 525,70TL, 26/11/2020 tarihinde 783,14TL, 04/03/2021 tarihinde 8.165,06TL olmak üzere toplam 12.379,46TL tutarında kısmi tahsilat sağlandığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiş, mahkememizin 23/06/2021 tarihli celse ara kararı ile, bilirkişiler tarafından teknik incelemenin yapılmış oluşu, itirazların hukuki mahiyette oluşu ve mahkememizce değerlendirilebilecek oluşu dikkate alınarak yeniden yada ek rapor aldırılması taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Dava, davacı banka tarafından dava dışı şirket lehine kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davacı tarafından davalı kefiller aleyhine başlatılan icra takibine davalıların itirazının iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, icra takip dosyası tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı bankanın …/… … Şubesi ile kredi müşterisi … ve Tic AŞ arasında 21/11/2012 tarihli ve 15/12/2014 tarihli limitsiz genel kredi sözleşmesinin akdedildiği, davalı … ve …’ın işbu sözleşmeleri 2.875.000,00TL limitle belirli ve sınırlı olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, yine bankanın aynı şubesi ile kredi müşterisi …AŞ arasında 10/08/2015 tarihli 2.500.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesinin akdedildiği ve davalı …, … ve … AŞ’nin sözleşmeyi azami 2.750.000,00 limitle belirli ve sınırlı olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, dava dışı şirket tarafından kredi borcunun ödenmediği belirtilerek, genel kredi sözleşmelerini kefil sıfatıyla imzalayan davalılara ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiği, hesap kat ihtarnamesinin davalılara tebliğ olunarak davalı kefillerin 12/06/2019 tarihinde temerrüde düştüğü, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı ile dava dışı asıl kredi borçlusu …. A.Ş arasında imzalanan GKS’nin davalıların kefil olarak katılması ve asıl borçlu şirkete kullandırılan kredinin ödenmemesi sebebiyle davalılar hakkında başlatılan icra takibine davalıların itirazı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinin kefalete ilişkin hükümlerinin incelenmesinde, kefillerin alacaklı bankaya karşı kredi borçlusu şirketin borcunu ödememesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği, kefalet sözleşmelerinin mevcut olan veya sözleşme imzalandığı tarihte henüz doğmamış ve doğması muhtemel tüm borçları karşılamak amacıyla kurulduğu, yazılı şekilde yapıldığı ve kefalet sözleşmelerinin teminat için olması gereken tüm geçerlilik şartlarını taşıdığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, dava dışı asıl borçlu şirketin … nakdi kredi hesaplarından doğan ve bankanın … defterlerinde kayıtlı bulunan ana paraya ilaveten işleyen faiz, vergi olmak üzere 31/05/2019 hesap kat tarihi itibariyle toplam 3.482.728,74TL tutarında borcu bulunduğu, davacı bankanın dava dışı asıl borçlu şirket lehine kullandırılan ve tahsil edilmeyen … nakdi kredi hesaplarından doğan 13/02/2020 takip tarihi itibariyle 2.562.698,33TL asıl alacak, 82.621,39TL işlemiş faiz, 5.487,18TL faizin %5’i oranında BSMV, 755,00TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 151,80TL ihtiyati haciz yargılama gideri olmak üzere toplam 2.651.713,70TL alacağı bulunduğu, davalı kefillerin borcun tamamından kefaleten sorumlu bulundukları, 13/02/2020 takip tarihinden itibaren taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmeleri tahtında serbestçe belirlendiği şekilde asıl alacak 2.562.698,33TL’ye yıllık %31,85 oranında temerrüt faizi işletilebileceği, davacı tarafından işbu alacağının tahsiline yönelik başlatmış olduğu icra takibine davalıların itirazının haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulü ile, davalılar tarafından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, takibe takip tarihinden itibaren asıl alacak üzerinden işletilmek üzere %31,85 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 oranında BSMV uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca davalılar aleyhine hükmedilen asıl alacak bedeli olan 2.562.698,33 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 512.539,66 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartıyla müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, davacı banka tarafından takip olunacak alacaklar hesaplarından 13/02/2020 takip tarihi ile 20/03/2020 dava tarihi arasındaki dönem içerisinde 19/02/2020 tarihinde 938,62TL tutarında kısmi tahsilat sağlandığı ve masrafa mahsup edildiği, dava tarihini müteakiben 09/09/2020 tarihinde 2.875,56TL, 21/10/2020 tarihinde 525,70TL, 26/11/2020 tarihinde 783,14TL, 04/03/2021 tarihinde 8.165,06TL olmak üzere toplam 12.379,46TL tutarında kısmi tahsilat sağlandığı tespit edilmiş olmakla, davadan sonra tahsili sağlanan toplam 12.349,46 TL’nin infaz aşamasında icra müdürlüğü tarafından dikkate alınmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;

1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalılar tarafından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, takibe takip tarihinden itibaren asıl alacak üzerinden işletilmek üzere %31,85 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 oranında BSMV uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine,
2-İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca davalılar aleyhine hükmedilen asıl alacak bedeli olan 2.562.698,33 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 512.539,66 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartıyla müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davadan sonra 09/09/2020 tarihinde tahsil edilen 2.825,56 TL, 21/10/2020 tarihinde tahsil edilen 525,70 TL, 26/11/2020 tarihinde tahsil edilen 783,17 TL, ve 04/03/2021 tarihinde tahsil edilen 8.165,06 TL olmak üzere toplam 12.349,46 TL’nin infaz aşamasında icra müdürlüğü tarafından dikkate alınmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 111.555,85TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 181.138,56TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan (bu davada 32.026,62TL+ icrada 13.258,57TL) 45.285,19TLnin mahsubu ile bakiye 135.853,37TLnin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye irat kaydına,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
7-Davacı tarafından bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere yapılan toplam 3.748,00TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 32.026,62TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/06/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI