Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/197 E. 2020/768 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/197 Esas
KARAR NO:2020/768

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :16/03/2020
KARAR TARİHİ:09/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında 01/03/2015 tarihli tedarik sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme uyarınca davalının borçları davacı şirketin fabrika temizliği için gerekli teknik ihtiyaçları da göz önünde bulundurularak davacı için gerekli temizlik ürünlerini belirlemek, söz konusu ürünlerin tedariki ve teslimi, davacı şirketi belirli dönemlerde ziyaret ederek sistemin işlerliğine destek olmak, gerekli ürünlerin kullanım eğitimini vermek, her ay bir defa olmak üzere makinaların kontrol ve bakımını yapmak, davacı şirket bünyesinde yeni başlayan çalışanlar olması halinde talep üzerine bu kişilere eğitim vermek hususlarını kapsadığını, ayrıca sözleşme kapsamında davalı şirketin sözleşme süresi boyunca davacıya bedelsiz olarak 5 adet binicili zemin temizlik makinası ve 1 adet itmeli zemin temizlik makinası tahsis ettiğini, davacının yükümlülüğünün ise sözleşme gereği malzeme listesinde yer alan malzemelerin alımı ve malzeme alımı karşılığında kesilen faturaların davalı şirkete ödenmesinden ibaret olduğunu, davalının, davacının sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediği iddiası ile davacıdan cezai şart talebinde bulunduğunu ve İstanbul 34.İcra Müdürlüğünün 2019/42499 esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının ödeme emrine sehven süresinde itiraz edemediğini, takibin kesinleşmiş olmasından dolayı davacının hesaplarına haciz konulduğunu ve davacının icra dosyasına 405.000TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, sözleşmenin 01/03/2019 tarihinde kendiliğinden yürürlükten kalkmış olmasına rağmen, fesih iradesini davalıya bildirmek amacıyla noter aracılığıyla davalıya ihtarname gönderilerek sözleşmenin sona erdiğinin bildirildiğini, davacının sözleşmede almayı taahhüt ettiği ürünleri ve bu ürünlerin daha fazlasını satın almış olup, cezai şartın muaccel olmasını gerektirecek herhangi bir durum gerçekleşmediğini, davacının tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini beyanla, davacı tarafından borçlu olmadığı bir bakiye için icra dairesine ödenmek zorunda kalınan 405.000TLnin davacıya ticari avans faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, öncelikle mahkememizin yetkisiz olduğunu, HMKnun Yetki Sözleşmesi başlıklı 17.madde hükmü ile taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşmeyle belirlenen mahkemelerde açılacağı hükmünün düzenlendiği, taraflar arasında imzalanan 01/03/2015 tedarik sözleşmesinin “Yetkili Mahkeme ve Uygulanacak Hukuk” başlıklı 11.maddesinde tarafların, sözleşmenin uygulanmasından ve yorumundan doğan ihtilaflarda Türk Hukukunun uygulanacağı ve … Merkez Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olacağının kabul edildiğinin düzenlendiğini, bu sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için … Merkez Mahkemelerinin yetkili olacağının tayin edilmiş olması nedeniyle davada … Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, davalı ve davacının, borcun ihlali halinde alacaklı tarafın bundan doğan zararının giderilebilmesi için sözleşmede her iki taraf yönünden de uygulanabilecek cezai şart maddelerinin belirlendiğini, davacının, sözleşme ile yerine getirmeyi taahhüt ettiği edimlerini gereği gibi eksiksiz ve zamanında yerine getirmediğini ve sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, davalının, cezai şart bedelinin ödenmesi için davacıya ihtarname gönderdiğini ve sonrasında zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunduğunu, cezai şartın, asıl borca bağlı olarak ve ancak bu borcun ihlali ile doğabilecek olan feri bir edim olup, davalı şirketin bu konuda davacıya ihtarname gönderme yükümlülüğünün bulunmadığını, sözleşmeye göre davalı şirketin davacıya teslim ettiği temizlik makinelerini sözleşme süresi sonunda iade alma yükümlülüğü bulunmadığını, davacının talep ettiği faize, faiz oranına ve başlangıç tarihine de itiraz ettiklerini, davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, tedarik sözleşmesi, ana tedarik sözleşmesi, ürün alım sözleşmesi, ihtarnameler, tebliğ şerhleri, faturalar, dekont dosyaya sunulmuştur.
Dava, davacı ile davalı arasında akdedildiği belirtilen 01/03/2015 tarihli sözleşme uyarınca davalı tarafından davacı hakkında başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi sebebiyle davacının borçlu olmadığını iddia ettiği bir bedeli icra dairesine ödediğinden bahisle söz konusu bedelin iadesine ilişkin istirdat davasıdır.
HMK’nun 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin yetkili olması dava şartı olarak belirtilmiştir. HMK’nun 115.maddesinde “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” denilmektedir.
HMKnun 17.maddesine ise; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” denilmektedir.
Dosyanın tetkikinde; taraflar arasında akdedilen Tedarik Sözleşmesinin Yetkili Mahkeme ve Uygulanacak Hukuk başlıklı 11.maddesinde yetkili mahkeme olarak … Merkez Mahkemeleri ile İcra Dairelerinin yetkili olarak gösterilmiştir. HMKnun 17.maddesi uyarınca davacı şirket ile davalı şirket arasında akdedilen yetki sözleşmesi uyarınca, davanın … Mahkemelerinde görülmesi gerekmektedir. Tüm bu nedenlerle davalının yetki itirazının kabulü ile dava dilekçesinin yetki nedeniyle reddine, davaya bakmakla mahkememizin yetkisizliğine, yetkili mahkemelerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine, 6100 sayılı HMK’nun 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaat edildiğinde dava dosyasının görevli … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, karar kesinleştiği tarihten itibaren bu süre içerisinde talep edilmediği takdirde mahkememize davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine dair, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davalı tarafın yetki itirazının KABULÜ ile, dava dilekçesinin YETKİ NEDENİYLE REDDİNE,
2-HMK 17. Maddesi gereği yetkili mahkemenin … NÖB. ASLİYE TİCARET MAHKEMELERİ olduğunun TESPİTİNE,
3-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın … Nöb. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği takdirde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına (ihtarat yapıldı)

4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 11/12/2020

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı