Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/17 E. 2021/139 K. 22.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/17
KARAR NO:2021/139

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/01/2020
KARAR TARİHİ:22/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla kambiyo takibi başlattığını, takibe dayanak olarak gösterilen … … şubesine ait 25/10/2018 keşide tarihli 9.750 TL bedelli çek üzerinde davacı adına yapılmış olan cironun sahtecilik ürünü olup ciro ve imzanın davacıya ait olmadığını, imzaya itiraz ile davacıya karşı başlatılmış olan takibin iptali için ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açılmış olsa da imza örnekleri alınacak olan duruşmaya davacının geç kalması nedeniyle davacıyı hazır etmek üzere süre taleplerinin reddedilerek davanın reddine karar verildiğini, kararın istinaf aşamasında olduğunu, sahtecilik işlemleri nedeniyle yaptıkları şikayet üzerine … C.Başsavcılığının … soruşturma numarası ile soruşturmanın devam ettiğini, davacının alacaklı tarafla, çekin keşidecisi ve diğer cirantalar ile herhangi bir ilişkisi olmadığını, bu nedenlerle öncelikle dava sonuçlanıncaya kadar teminatsız veya belirlenecek teminat mukabilinde davacı bakımından takibin durdurulmasına, davacının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile davacı bakımından takibin iptaline, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 15/01/2020 tarihli tensip zaptı ile İİK.72/3 uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmeyeceğinden davacı vekilinin tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
CEVAP: Davalının dava dilekçesinde bildirilen adresine davetiye tebliğ edilememiş, adresin ticaret sicilde kayıtlı adresi olması nedeniyle dava dilekçesi tebligat kanunu 35.maddeye göre tebliğ olunmuş, süresi içinde davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, çekteki ciro ve imzanın sahteliği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
… C.Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden getirtilmiştir.
Davacının ıslak imzalı belge asılları bildirilen kurumlardan getirtilmiş, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin… talimat sayısı ile davacının imza örnekleri alınmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 15/11/2020 tarihli raporda; davacı tarafından ibraz edilen 2018 yılı yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak süresi içinde yaptırıldığı, defteri kebir ve envanter defterlerinin incelemeye ibraz edilmediği,
eksik defter ibrazı nedeniyle takdiri delil olabileceğinin değerlendirildiği, dava konusu çekte ciranta olan davacının kendisinden önce çekte cirosu bulunan şirketlerle ve kendisinden sonra cirosu bulunan şirketlerle ticari ilişki içerisinde olmadığı, davacının incelenen ticari defter kayıtlarında dava konusu çekte keşideci dahil ciranta imzaları bulunan tüzel kişilerle davacı arasında ticari ilişkinin varlığının tespit edilemediği, dava konusu çekin keşideci ve diğer cirantalar arasında nasıl ve hangi gerekçelerle el değiştirdiğine ilişkin somut herhangi bir belge tespite ilişkin dosya kapsamında bir başka delil olmadığı, davalı şirketin inceleme kararı olmasına karşın ticari defter kayıt ve belgelerini bilirkişi incelemesine ibraz etmediği belirtilmiştir.
Dosya imza incelemesi yapılması için grafolog bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 08/01/2021 tarihli raporda; inceleme konusu çek aslı arka yüzündeki 4.ciro imzasının mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacının eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, tanzim olunan bilirkişi raporları, toplanan deliller ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile keşidecisi … olan 25/10/2018 keşide tarihli, … seri nolu 9.750 TL bedelli çekin takibe konulduğu, davacının çekteki ciro ve imzanın kendisine ait olmadığını iddia ile borçlu olmadığının tespine yönelik menfi tespit davası açtığı, davacının mukayaseye esas alınabilecek imzalarına havi belgelerin celbinden sonra yaptırılan imza incelemesinde imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği, mali bilirkişi tarafından davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme ile, davacının çekte keşideci dahil diğer cirantalarla ticari ilişkisinin bulunmadığının tespit edildiği, bu itibarla takibe konu kambiyo senedinden kaynaklı takip dosyası nedeni ile davacının borçlu olmadığı anlaşılmakla, davanın kabulü ile davacının icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, ayrıca davalının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip ve dayanak çek (Keşidecisi … olan, 25.10.2018 keşide tarihli, … seri nolu, 9.750,00 TL bedelli çek) nedeni ile davacının davalı şirkete borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden kötü niyetli tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 801,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 200,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 601,39 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen değer üzerinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 262,67 TL harç, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 198,50 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 1.861,17 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır