Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/145 E. 2021/312 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/145 Esas
KARAR NO:2021/312

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/03/2016
KARAR TARİHİ:13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının yazılım firması olarak faaliyet gösterdiğini, davalı şirketin spor fitness alanında faaliyet gösterdiğini, davacının, davalı şirketle 04/11/2014 tarihinde hizmet sözleşmesi imzaladığını, hizmet sözleşmesi ile davalı şirket tarafından davacı şirkete taksitler halinde ödenecek 120.000,00TL + KDVye anlaşmış olduklarını, davacı şirketin geliştirdiği ve davalı şirketin kullanımına sunduğu … uygulaması alanında eşsiz olduğunu, … uygulaması ile kişilerin kişisel özelliklerine göre uygun spor yapmalarına imkan sağladığını, sistem üzerinden yönetici rolünde bulunan şirketlerin kişilere program ve aktivite listesi tanımlayabilmekte olduğunu, davacının, söz konusu yazılım için yüklü harcamalar ve bir çok personel istihdam etmiş olmasına ve tüm edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen davalı şirket ödemelerinin aksattığını ve çeşitli bahanelerle davacı şirketi oyaladığını, davacı şirketin davalı şirkete fatura etmiş olduğu 6 fatura karşılığı davcı şirkete 84.960,00TL ödenmesi gerekirken davacı şirkete 39.320,00TL ödendiğini, davalı şirketin fatura kaynaklı 45.640,00TL davacı şirkete borcu kaldığını, söz konusu borcun tüm yazılı ve sözlü taleplere rağmen ödenmediğini, davalı şirketin davacı şirkete aynı sözleşmeden doğan, muacceliyet kazanmış henüz faturalandırılmamış 48.000TL + KDV daha ayrıca borcu bulunduğunu, davalı şirketin, hizmet sözleşmesi ile davacı şirketin kayıtlarının uygunluğunu açık bir şekilde kabul ettiğini, söz konusu bedel tahsil edilemeyince davacının alacağının tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, takibe vaki davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazı tamamen alacağının sürüncemede bırakmaya yönelik olup, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, itirazın tamamen takibi uzatmaya yönelik olduğunu beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla haksız itirazın iptali ile takibin devamına, takibin 04/02/2016 tarihli itibariyle 45.640TL üzerinden TC Merkez Bankasının reeskont işlerinde uyguladığı ticari avans faizi ile birlikte ferileri için de devamına, alacağın %40ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalı ile davacı arasında akıllı bileklik yazılımının geliştirilmesi amacıyla olan 04/11/2014 tarihli hizmet sözleşmesinin mevcut olduğunu, davacının işbu sözleşme ile davalıya analiz dökümanında belirtilen teknik çözüm detayı baz alınarak yazılım hizmeti vermeyi, bu hizmeti beklenebilecek azami dikkat ve özeni göstererek, benzer işlerde kendisinin gösterdiği hizmet kalitesinin ve her halükarda piyasa standardının altında kalmayacak şekilde davalıya sağlamayı, işbu sözleşme kapsamında verecekleri hizmet dahilinde hazırlamış oldukları sistem ve proje içeriğinin orjinal olduğunu taahhüt ettiklerini, davacının işbu edimleri taahhüt ettiği şekilde yerine getirmediğini, eksik hususların davalı tarafından gerek yapılan toplantılarda davacı şirket vekillerinin yüzlerine karşı söylendiğini, gerekse mail ortamında yazılı olarak bildirildiğini, davalının sürekli olarak davacı tarafından oyalandığını, ancak sonuç olarak eksikliklerin giderilmediğini, sözleşmenin imzalanmasını takiben davalının 39.320TL ödemede bulunduğunu, davacı şirketten kararlaştırılan hizmeti alamayınca haklı olarak takip konusu yapılan faturaları ödemekten imtina ettiğini, davalının, 04/03/2016 tarihinde noter kanalıyla göndermiş olduğu ihtarname ile davacıya sözleşme ile yüklenmiş olduğu edimleri yerine getirmesi için süre verdiğini, ancak edimlerin yerine getirilmemiş olup, bunun üzerine sözleşmenin davalı tarafından fesh edildiğini, davalıya akıllı bilekliklerin yapılmasının taahhüt edilmiş olmakla, ortada yapılmış olan bir akıllı bileklik bulunmadığını, davalının ciddi zarara uğradığını, davacının davasının haksız olduğunu beyanla, davanın reddi ile kötü niyetli davacının %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, sözleşme, yazılım program evrakları, faturalar, muavin kayıtlar, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … AŞ tarafından davalı … Tic Ltd Şti aleyhine 45.640TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlu tarafın itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizin 2016/… esas 2017/…294 karar sayılı 31/10/2017 tarihli kararı ile, davanın kabulüne karar verilmiş, mahkememiz kararının davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….Hukuk Dairesinin 22/01/2020 tarihli 2018/… esas 2020/… karar sayılı ilamı ile;
“Eser sözleşmelerinde işin yapılıp teslim edildiğini yüklenici; iş bedelinin ödendiğini ise iş sahibi ispat etmek zorundadır. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, yüklenicinin sözleşme kapsamında yerine getirdiği yazılım işinin tamamlanma oranının ne olduğu, yapılan yazılımın davalının işine yarayıp yaramadığı, eserin tamamlanma oranı itibariyle yeni yüklenicinin bu yazılımdan istifade edip edemeyeceği konusunda herhangi bir inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. O halde, dava konusu akıllı bileklik yazılım işinin götürü bedelli olduğu gözetilerek, yüklenici tarafından yerine getirilmesi gereken yazılımın tamamlanma oranı (işin tamamına göre % olarak) tespit edilip, belirlenen bu tamamlanma oranının sözleşmede belirlenen toplam iş bedeline oranlanmak suretiyle yüklenicinin hakettiği iş bedelinin tespiti için bilirkişilerden ek rapor alınması, tespit edilen bedelden ödemelerin düşülerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu dayanak alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. ” gerekçesiyle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş olup, mahkememizin 2020/145 esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememize istinaf ilamı doğrultusunda dosya ek rapor tanzimi için dosya bilirkişilere tevdi edilmiş, tanzim olunan 25/03/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; projenin davacı tarafından proje aşamalarının 1.Talepleri Doğru Belirleme, 2.Planlama ve Proje Analizi, 3.Tasarım ve 4.Kodlama, 4.aşamaya kadar projenin yapılmış olduğunu, 5.Test&Entegrasyon aşamasına kadar olan kısmının tamamlanmış olduğunu, 5.aşama esnasında davalı tarafından ödemelerin yapılmamasından dolayı projenin davacı tarafından durdurulduğu, genel olarak dava konusu yazılımın davacı tarafından projenin tamamının yaklaşık %80nin tamamlanmış olduğunu, davacı yanın rapor tarihi itibari ile alacak bakiye tutarının 56.680TL olduğunu, ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince davacı yanın talebi olan 45.680TL tutarını talep edebileceğini belirtmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava; eser sözleşmesi gereğince bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 04/11/2014 tarihli eser sözleşmesi düzenlenmiştir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Sözleşmenin 4.1.1.maddesine göre yazılım bedeli 120.000,00 TL olup, bu bedel 4 aylık yazılım geliştirme süresinin karşılığı olarak belirlenmiştir. 4.1.2.maddesine göre, iş bedeli 10 aylık taksitler halinde ve her taksit 12.000,00 TL olacak şekilde ödenecektir. 4.2.maddeye göre fiyatlara KDV dahil değildir.
Davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibi hakkında fatura alacağına istinaden 45.640,00 TL bakiye iş bedelinin tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında sözleşmenin kurulduğuna ve toplam iş bedelinden 39.320TL’nin ödendiğine ilişkin ihtilaf yoktur. İhtilaf; sözleşme gereğince davacının yüklendiği akıllı bileklik yazılım işini tamamlayıp tamamlamadığı ve yüklenicinin iş bedelinin tamamına hak kazanıp kazanmadığı noktasındadır.
Davacı yüklenici akıllı bileklik yazılım işinin tamamını eksiksiz ve sözleşmeye uygun şekilde bitirdiği halde bakiye iş bedelini tahsil edemediğini iddia etmiş, davalı iş sahibi ise yazılım işinin sözleşme gereğince tamamlanmadığını, bu nedenle davacının bakiye iş bedeline hak kazanmadığını savunmuştur.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davaya konu yazılım projesinin yönetim panelinin davacı tarafından …” URL/Link adresinde yayında olduğu, yazılımın yapıldığı son hali test etmek için android mobil uygulamasının talep edildiği, davacı tarafından yazılımın yapıldığı son haliyle (…) android mobil uygulamasının mail olarak iletildiği, davacı tarafından davalı için geliştirilen … (…) mobil uygulamasının test edilmesi sonucu yazılımın sorunsuz bir şekilde çalışmakta olduğu, projenin davacı tarafından proje aşamalarının 1.Talepleri Doğru Belirleme, 2.Planlama ve Proje Analizi, 3.Tasarım ve 4.Kodlama aşamasına kadar projenin yapılmış olduğu, 5.Test&Entegrasyon aşamasına kadar olan kısmının tamamlanmış olduğu, 5.aşama esnasında davalı tarafından ödemelerin yapılmamasından dolayı projenin davacı tarafından durdurulduğu, genel olarak dava konusu yazılımın davacı tarafından projenin toplamının yaklaşık %80nin tamamlanmış olduğu, proje bedelinin toplam 120.000TL olup, teknik inceleme sonucu projenin %80lik kısmının tamamlandığı, %20’lik kısmının ise kesik kaldığı, %80lik kısmının ise bedelinin 96.000TL’ye tekabül ettiği, ancak davacı tarafından davalı yana bu bedelin 87.120TL tutarı için fatura tanzim edildiği, davalı yanca hiçbir ihtirazi kayıt düşmeksizin 39.320TL tutarın ödemiş olduğu, davacının bakiye 56.680TL alacağı bulunduğu, davacının icra takibinde davalıdan 45.640,00TL alacak talebinde bulunduğu, davalı tarafından bakiye borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir belge veya bilginin dosyaya sunulmadığı, bu nedenle taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının 45.640TL alacağı yönünden başlattığı icra takibinde davalının itirazının haksız olduğu anlaşılmakla, davanın kabulü ile, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şekli ile aynen devamına, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (46.640,00 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KABULÜ ile davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şekli ile aynen devamına,
2-İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (46.640,00 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 6.733,20TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.185,97TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 551,22TLnin mahsubu ile bakiye 2.634,75TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına (Mahkememizin 2016/323 esas 2018/9 harç sayılı 04/01/2018 tarihli harç tahsil müzekkeresi ile 2.566,44TL bakiye karar harcı davalıdan tahsil edilmiş ise, tahsilde mükerrer olmamak şartı ile)
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere yapılan toplam 1.745,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 551,22TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı