Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2019/96 Esas
KARAR NO :2023/281
DAVA:Çekin İstirdadı
DAVA TARİHİ:25/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, Davacı tarafın 31/03/2017 keşide tarihli ve 25.000,00 TL bedelli çek … İstanbul … Şubesi … nolu hesabına tanımlı … ve … seri nolu çeklerin iptali ve ödeme yasağı konulması talebi ile iş bu davanın açıldığını, davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya ile derdest olduğunu, dava içerisinde gerekli ilanların yapıldığını ve bankaya müzekkerelerle çeklerden … İstanbul … Şubesi … numaralı çekin davalı tarafından … ortamında davalı tarafından ibraz edildiğinin bildirildiğini, bu sebeplerle iş bu davanın açıldığını, söz konusu çeklerin davacı tarafın yerinden rızası dışından çıktığı ve kayıp olduğunu, bu nedenle tahsilatın mümkün olmamakla bu durum da davacı tarafın mağduriyetine neden olduğunu, çek bedellerin talep edilmesi bakımından çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafın söz konusu çeki … ile yapılan ticari ilişki gereğince dava dışı firmanın davalı tarafa verdiğini, dava konusu çekin davacı tarafın rızası dışında elinden çıktığını bilmesi veya kayıp olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, söz konusu dava dışı … ile davalı taraf arasında yapılan ticari alım-satımdan kaynaklı birden fazla çek aldıklarını tüm bu açıklamalar neticesinde davanın reddini çeki veren dava dışı … yönetilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … 8. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, fatura, ticari defterler celp olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından tanzim olunan 17/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı taraf ile davalı taraf arasında ticari ilişki bulunmadığı ve davaya konu çekin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği, davalı tarafın ticari defterlerini 04/05/2017 tarihi itibariyle sunduğu dava konusu çeki alıp almadığı veya ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilmediği, davacı tarafın dava konusu çekin arka yüzünde herhangi bir imzası kaşesi veya cirosu bulunmadığı, yapılan tespitler neticesinde davaya konu çeklerin istirdatı’nın gerekip gerekmediği konusunda Nihai takdirin ve değerlendirmenin hukuki nitelikte olduğu Yüce Mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, … İstanbul … Şubesi’ nin … numaralı 31/03/2017 keşide tarihli 25.000,00 TL bedelli çekin istirdadına ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın … İstanbul … Şubesi’ne ait … numaralı 31/03/2017 keşide tarihli 25.000,00 TL bedelli çekin istirdadına ilişkin olduğu, davacı tarafın 31/03/2017 keşide tarihli ve 25.000,00 TL bedelli çek … İstanbul … Şubesi … nolu hesabına tanımlı … ve … seri nolu çeklerin iptali ve ödeme yasağı konulması talebi ile iş bu davanın açıldığı, davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya ile derdest olduğu, dava içerisinde gerekli ilanların yapıldığını ve bankaya müzekkerelerle çeklerden … İstanbul … Şubesi … numaralı çekin davalı tarafından … ortamında davalı tarafından ibraz edildiğinin bildirildiği, Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda da belirtilen tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde davacı taraf ile davalı taraf arasında ticari ilişki bulunmadığı ve davaya konu çekin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği, davalı tarafın ticari defterlerini 04/05/2017 tarihi itibariyle sunduğu dava konusu çeki alıp almadığı veya ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilmediği, 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesindeki “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenleme uyarınca rıza hilafına elden çıktığı ileri sürülen çekin istirdatına karar verilebilmesi için davacının dava konusu yaptığı çekin yetkili hamili olduğunu kanıtlaması yanında, çeki elinde bulunduran yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ya da iktisapta ağır kusuru bulunduğunu ispat etmesi gerektiği, bu durum karşısında davada ispat yükü çekin istirdatına karar verilmesini talep eden davacıya ait olduğu, dosya kapsamına göre ise davalının çeki iktisabında kötü niyetli yahut ağır kusurlu olduğu ispat edilememiş olduğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 426,94 TL nin mahsubu ile bakiye 247,04 TL ‘nin davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından yapılan 2,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/05/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır