Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/630 E. 2021/759 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/630 Esas
KARAR NO:2021/759

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:05/04/2018
KARAR TARİHİ:06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacıya olan borcundan dolayı davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının asıl alacağa, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, davalı …’nin …’da … … AG şirketini iki ortak ile kurduğunu ve şirketine yatırımcı arayışına girdiğini, şirkete yatırım yapan yatırımcıların borçlu tarafından kendilerine şirketin kuruluş amacı olarak ifade edilen amaca yönelik olması şartı ile yatırım yaptıklarını, ancak borçlunun yatırımcıların sermayelerini başka amaçlara kullandığını ve şirkette vaat edilen hedefe uygun şekilde kullanmadığını, bundan dolayı da … Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2013 tarihli ve … ve 5500 Js 24/06 (5550) sayılı kararı ile borçlu … aleyhine dolandırıcılık suçundan 5 yıllık mahkumiyet kararı verildiğini, davalının …’daki iflas tasfiyesinde kötü niyetli olarak …’daki iflas prosedürü devam ederken edindiği … … …’de 256 ada, 35 parselde kain, 1.781,54 m2’lik taşınmaz mal varlığını beyan etmediğini, … Sulh Hukuk mahkemesinin iflas mahkemesi olarak verdiği 18.03.2015 tarihli yazısı ve ekindeki alacaklı ve borçluyu gösteren tabloyu İİK.nun 68.maddesi kapsamında belge olduğunu beyanla, davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin dava değeri oranında devamına, alacağın takip talebi çerçevesinde öngörülen oranlarda asıl alacağa işlyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeni ile İİK.nun 67/2 maddesi uyarınca dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının dava dışı … … Holding AG’den alacaklı olduğunu iddia ettiğini, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve …. Asliye hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında sunulmuş olan … Asliye Hukuk Mahkemesinin … numaralı mahkeme kararı incelendiğinde, davacının …, davalının … … Holding AG olduğunun açıkça anlaşıldığını, davalının adı geçen şirketin yetkilisi olduğunu, davada iddia edilen ticari ilişkide aslen sorumlu olmasının mümkün olmadığını, davacının adı geçen şirketten olduğunu iddia ettiği alacaklarını hukuka aykırı olarak davalıdan tahsil etmeye çalıştığını, davaya konu ticari ilişkide taraf olmayan davalıya karşı husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davanın ticari alacak davası olduğunu, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğunu, davalının adresinin Berlin … olduğunu, bu nedenle mahkemenin yetkisiz olduğunu, davaya konu edilen alacağın zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizin … esas … karar sayılı 24/09/2019 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize gönderilerek mahkememizin 2019/630 esas sırasına kaydı yapılmış, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … esas nolu iflas tablosu-sıra cetveline kayıt kararı, … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı kararı, uzman görüşleri, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, Bam kararları, ticaret sicil kayıtları celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 9.697,80Euro asıl alacak, 5.778,96Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.476,76Euro üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi SMMM … ve Nitelikli Hesaplama Uzmanı … tarafından tanzim olunan 05/07/2021 tarihli raporunda; MÖHUK madde 34 uyarınca davacının haksız fiil kaynaklı alacak talebi hakkında … Hukukunun uygulanması gerektiğini, … Hukukunda üçüncü kişilerin anonim şirketin yönetim kurulu üyelerinin eylemlerinden ötürü zarar gördükleri iddiasıyla doğrudan doğruya yönetim kurulu üyeleri aleyhine açtıkları davaların haksız fiillere ilişkin genel hükümler çerçevesinde çözümlendiğini, davacının ibraz ettiği … Sulh Hukuk Mahkemesinin (İflas Mahkemesi) … dosya numaralı 150 seri numaralı iflas tablosunun apostille şerhi taşıması sebebiyle Türk Hukuku ve Türk Mahkemeleri nezdinde resmi belge ve kesin delil olarak kabul edilmesi gerektiği ve İİK madde 68 kapsamında belgelerden olduğunu, MÖHUK madde 8 uyarınca işbu alacakla ilgili zaman aşımı uyuşmazlıklarının da … Hukukuna göre çözümlenmesi gerektiği … MK (BGB) md 197 (5) uyarınca iflas prosedürü kapsamında icra kabiliyeti kazanan alacaklar bakımından zaman aşımı süresinin 30sene olduğunu, olaydaki alacak … Sulh Hukuk Mahkemesinin … dosya numaralı 150 seri numaralı iflas tablosunda yer aldığı için BGB madde 197 (5) kapsamındaki alacaklardan olduğunu, 30 senelik zaman aşımı süresine tabi bulunduğunu ve bu sürenin dolmadığını, davaya konu … Hukukuna tabi olduğu için faiz oranın ve faizin başlangıç tarihinden de … Hukukuna göre belirlenmesi gerektiğini, zarar görenin … MK (BGB) madde 849 uyarınca zararın meydana geldiği tarihten itibaren faiz talep edebileceğini, ancak davacının borcun davalının sıra cetveline kaydedildiği tarih olan 29/09/2008 tarihinden itibaren faiz talep ettiği için faiz başlangıç tarihi olarak 29/09/2008 tarihinin esas alınması gerektiğini ve faiz oranı olarak Kamu Bankaları Mevduat faiz oranını esas alınması gerektiğini, bu çerçevede hesaplanan işlemiş faiz tutarının 5.778,96Euro olduğunu belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının yetkilisi olduğu belirtilen …’da kurulu … .. AG şirketinin iflası ve bu iflasta davalı şirket yetkilisi …’nin kusurlu olduğundan bahisle ayrıca davalının kişisel iflası ile birlikte davacının uğramış olduğu zararın tazmini amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali noktasında toplandığı, davacı tarafın delil olarak temelde … Sulh Hukuk Mahkemesinin iflas mahkemesi sıfatıyla verdiği iflas tablosu/sıra cetveline ve … Asliye Ceza Mahkemesinin dosyasına dayandığı tespit edilmiştir. … Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2013 tarihli ve … ve 5500 Js 24/06 (5550) sayılı kararı ile borçlu … aleyhine dolandırıcılık suçundan 5 yıllık mahkumiyet kararı verildiği, kararın hangi müştekinin ne kadar zarara uğrayarak suçun mağduru olduğunun belli olmadığı gerekçesiyle kanun yolu aşamasında bozulduğu görülmüştür. … Asliye Ceza Mahkemesinin ibraz edilen kararının kesinleşmemiş olduğu için esas alınacak bir delil niteliğinde olması mümkün değildir. Davacı tarafından bir delil olarak da, … Sulh Hukuk Mahkemesinin iflas mahkemesi sıfatıyla verdiği iflas tablosu/sıra cetveli kalmakta olup, söz konusu belgenin ilam niteliğinde bir belge olmayıp ancak olsa olsa İİK 68.madde kapsamında belge sayılıp sayılmayacağının tartışılması gerektiği, davacı tarafından dava dilekçesinin ekinde ibraz ettiği hukuki görüşe göre iflas tablosunun İİK 68.maddesi kapsamında belge olduğunun kabulü halinde bile bu belgenin icra mahkemesinde itirazın İİKnun 68.maddesi gereğince kesin kaldırılması için kullanılabileceği, ancak davamızın genel mahkeme sıfatıyla bakılan itirazın iptali davası olup, zarar, zarar miktarı ve sorumluluğun ispatı gerektiği, buna göre bu belgenin alacağın varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı, … Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2013 tarihli ve … ve 5500 Js 24/06 (5550) sayılı kararının kesinleşmesi halinde delil niteliği taşıyabileceği, mahkememizdeki davanın da ceza mahkemesi kararının kesinleşmesi beklenmeden açıldığı anlaşıldığından, davacının davasının erken açılan dava niteliğinde bulunduğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davası erken açılan dava niteliğinde bulunduğundan USÜLDEN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar harcının peşin olarak alınan 820,86TLden mahsubu ile bakiye 761,56TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 9.404,30TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/10/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI