Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/627 E. 2021/205 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/627
KARAR NO:2021/205

DAVA:Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:03/07/2013
KARAR TARİHİ:15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının taşımacılık ile ilgili risklerini davalı … şirketine 26/12/2011-26/12/2012 dönemini kapsayacak şekilde sigorta ettirdiğini, davacının … limanını işleten … … A.Ş ile limana gelecek … isimli geminin rıhtıma alınması ve gerekli tüm tahliye ve aktarım işleri için anlaşma yaptığını, davacının sigorta hukuku bakımından … A.Ş ile alt taşıyıcılık anlaşması imzaladığını, … A.Ş’nin tahliye, tahmil ve aktarım işlerini yaparken 13/09/2012 ve 14/09/2012 tarihlerinde taşıma konusu olan … Kanatlarının iki ayrı durumda hasarlandığını, hasarın davalı şirketin yetkililerine 14/09/2013 tarihinde ayrı ayrı bildirdiğini, hasarların … … A.Ş. tarafından tamir edildiğini ve yenilendiğini, … … A.Ş’nin hasar bedeli olan 61.026,91 TL’yi acente sıfatı ile 20/11/2012 tarihinde davacı şirkete fatura ettiğini, davacı şirketin de 23/11/2012 tarihinde fatura bedelini ödediğini, davalıya …. Noterliğinin 25/04/2013 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalının bildirimden itibaren 45 gün içinde de hasarı ödemediğini ileri sürerek 61.026,91 TL’nin 23/11/2012 tarihinden itibaren ticari faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf süresinde davaya cevap vermemiş ise de bilahare sunduğu dilekçelerinde hasarın teminat kapsamında olmadığını, davacının yaptığı hasar bildiriminin meydana gelen hasar ile uyuşmadığını, muafiyet sınırının dikkate alınmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı taşıyıcının taşımasını yaptığı … kanatlarının gemiden tahliyesi sırasında limanda uğradığı hasar nedeniyle, davacının hasarın tamiri için dava dışı firmaya ödediği hasar bedelinin sigortacıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda … esas, … karar ve 23/03/2017 tarihli karar ile; hasarın poliçe kapsamında kaldığı, hasar ihbarının usulüne uygun olarak yapıldığı, hasar bedelini ödeyen davacının ödediği bedeli davalıdan talep hakkı olduğu, poliçede muafiyet bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 61.026,91 TL’nin 23.11.2012 tarihinden itibarek işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararına karşı davalı taraf istinaf başvurusunda bulunmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 2017/822 esas, 2018/870 karar, 05/07/2018 tarihli kararı ile , davacı tarafından tazmin edilen hasarın poliçe kapsamında kaldığı, davanın kabul edilmesinin dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2018/4968 esas, 2019/6465 karar sayılı, 21/10/2019 tarihli ilamı ile; “Poliçe düzenleme tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nın 1283. maddesi gereğince sigortacı, ancak gerçek zararı ödemekle yükümlüdür. Gerçek zararın miktarını ispat yükümlülüğü ise davacı sigortalıya aittir.Defter ve belgelere göre davacı tarafından 61.026,91 TL’nin ödenmiş olması davacının bu miktarı davalıdan talep edebileceği anlamına gelmeyip yukarıda anılan kanun hükmü gereğince gerçek zararın tespiti ve poliçe şartları dahilinde sigortacının gerçek zarardan sorumlu tutulması gerekmektedir. Dosyada ekspertiz raporunun ve hasara ilişkin evrakların tamamı da mevcut olmayıp öncelikle hasara ilişkin tutanaklar, ekspertiz rapor dosyası, fotoğraflar gibi tüm deliller toplanılıp sektör uzmanı bilirkişilerden rapor alınmak suretiyle davaya konu … kanatlarında meydana gelen gerçek hasar miktarın belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılama ile Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, dava dışı … … A.Ş.’den davaya konu hasarla ilgili tüm ekspertiz raporu, hasar dosyası, fotoğraflar ve hasara ilişkin tüm bilgi ve belgeler getirtilmiştir.
Dosya uyuşmazlık konusuna münhasır 2 sektör bilirkişi, bir sigortacı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek gerçek zarar miktarının tespiti ile rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 18/02/2021 tarihli raporda; meydana gelen hasarın 3.Şahıs Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında bulunduğu, davacının zarar gören 3.şahsa zarar bedelini ödemesi sebebiyle aktif husumet ehliyetine sahip bulunduğu, meydana gelen zararın 61.026,91 TL olacağı, poliçede yer alan muafiyet hükmü uygulandığında davalının sorumlu olacağı zarar bedelinin 56.026,91 TL olacağı, zararı uğrayanın 3.şahıs olması ve davacının zarar bedelini ödemeden talep hakkı bulunmadığı dikkate alındığında zarar görene ödeme yapması akabinde 25/04/2013 tarihli ihtarnameyi keşide ederek zarar talebinde bulunması sebebiyle ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinin 26/04/2013 tarihi itibarı ile temerrüde düştüğünün kabul edilebileceği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, Yargıtay bozma ilamı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı şirket taşımacılık ile ilgili risklerini davalı … şirketine 26/11/2011-26/12/2012 arasında geçerli olmak üzere Üçüncü Şahıs Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalamıştır. Davacı şirket tarafından gemi ile …’nın … Limanından … limanına rüzgar tribün kanatları ve aksesuranın transferi sağlanmış, rüzgar tribün kanatlarının davacı ile… A.Ş.ile yapılan anlaşma uyarınca … A.Ş.nin alt taşeronu tarafından gemiden indirilmesi sırasında 3 adet rüzgar tribün kanadında hasar meydana gelmiş, hasarlanan rüzgar tribün kanatlarının tamiri dava dışı … A.Ş.firmasına yaptırılmıştır. Teknik bilirkişiler tarafından yapılan tespitler nazarında dava dışı firma tarafından faturalandırılan KDV dahil 61.026,91 TL tamir bedelinin rayiç bedellere uygun olduğu değerlendirilmiştir. Sigorta poliçesi ile davacının kendi sorumluluğu altında alt taşeronlar tarafından gerçekleştirilecek ziya ve hasarlar güvence altına alınış olmakla dava konusu hasarın poliçe teminatı kapsamında olduğu, taşınan rüzgar tribünlerinin ebat ve kapsamı göz önüne alındığında ambalajlanmasının mümkün olamayacağı, kaldı ki 3.Şahıs Mali Mesuliyet Genel Şartlarında bu hususta bir hükmün yer almadığı, genel şartlara aykırı özel şart hükümlerinin ise geçersiz olduğu, poliçede her bir hasarın %5 asgari 5.000 TL muafiyet uygulanacağı belirtilmiş olmakla davalının 56.026,91 TL zarar bedelinden sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 56.026,91 TL nin 23/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.827,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.042,20 TL harcın mahsubu ile 2.785,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 8.083.50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından bozma öncesi yapılan 2.145,35 TL ile bozma sonrası yapılan 1.800 TL bilirkişi ücreti ile 79,50 TL tebligat, posta masrafı olmak üzere toplam 4.024,85 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 3.695,08 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafında sarf edilen ve dosyaya yansıyan 84 TL yargılama giderinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 6,88 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Yargıtay TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır