Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/553 E. 2019/1045 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/553 Esas
KARAR NO : 2019/1045

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/09/2012
KARAR TARİHİ : 18/12/2019

BİRLEŞEN İSTANBUL 12.ATM 2015/884 ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2015
BİRLEŞTİRME KARAR TARİHİ : 25/12/2017

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVADA:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesi ile, davacı şirket ile davalı şirket arasında Bingöl SHM’nin … D.İş esas sayılı dosyasında belirtilen makineye ilişkin olarak alım satım ilişkisinin gerçekleştiğini, ancak bedelin ödenmediğini, tahsili amacı ile yapılan icra takibine davalıların haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini, davalıların itirazında haklı olmadığını, davalılardan … şirketin taraflar arasında akdedilen sözleşmenin altında imzası olmasına rağmen müvekkili şirkete hiçbir borcunun olmadığını ileri sürdüğünü, ve yine … şirketin icra müdürüne vermiş bulunduğu itiraz dilekçesi ile borcunun bulunmadığını beyan ettiğini, oysa takibe konu yapılan sözleşmenin taraflar arasında imzalandığını, davalı şirketin ünvanı altında imzalarının bulunduğunu, dava konusu sözleşme ile davalılarca satın alınan … ‘lık üst üste kilit taşı basan ful otomatik beton parke makinesinin davalıların elinde olduğunu, davalılar tarafından yaklaşık 1,5 yıldır kullanıldığını, bu durumun yukarıda da belirtildiği gibi Bingöl SHM’nin … D.iş esas sayılı dosyası ile tespit edildiğini, tüm bu nedenlerle davalıların haksız itirazının iptali ile %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Dava dilekçesi taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalı… Şti. Vekili cevap dilekçesi ile, davalılar aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, davacı şirket tarafından sözü edilen takip konusu sözleşme altındaki imzanın davalılara ait olmadığını, davalı şirketin Ankara .. İcra Müdürlüğü aracılığı ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına göndermiş bulunduğu itiraz dilekçesinde takip konusu senetteki imzanın davalıya ait olmadığını beyan ettiğini, borca ve imzaya açıkça itiraz ettiğini, davalı şirketin unvanı altındaki imzanın şirket yetkilisi … ‘e ait olmadığını, ve davalı şirketin de takip konusu sözleşmenin tarafı olmadığını, bu durumun bilirkişi incelemesi ile de tespit edilebileceğini, yapılan kısmi ödemelerin davalı şirket ile bir ilgisinin olmadığını, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunduğu ve kötü niyetli takip nedeniyle de %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına davacının mahkum edilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılardan …Şti. vekilinin cevap dilekçesi ile davalı aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığını belirterek yetki itirazında bulunmuş, davacı yanın yetki itirazının yerinde olmadığına ilişkin beyanını sözleşmeye dayandırdığını, halbuki müvekkili şirketin bir sözleşmeyi imzalamadığını, ve sözleşmedeki imzanın davalı şirketi temsil ve ilzam eden imza olmadığını, huzurdaki itirazın iptali davasının mesnedi olan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına, borç ve ferilere itiraz yanında yetki itirazında da bulunduğunu, hukuk genel kurulunun … Esas…Karar ve…Esas … Karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının incelenmesi gerektiğini, bu nedenle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesini talep etmiş, davalı şirketin tescilli adresinin Ankara olduğunu, Ankara dışında bir şubesinin bulunmadığını, davalı şirketin Bingöl de bir şubesi ve merkezi bulunmadığını, davalı şirket kayıtlarında davacının sözünü ettiği konuya ilişkin herhangi bir fatura veya borç bulunmadığını, davacının Bingöl SHM’de yapılan delil tespitine süresi içerisinde itirazlarını sunduklarını, davacının iddia ettiği …’ın davalı şirketle herhangi bir ilgisinin olmadığı, davalı şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığını, ve ayrıca davalı şirketin …’ın yaptığı bu işleme açık veya örtülü bir muvafakatinin bulunmadığını, bu nedenle …’ın davaya konu makineyi satın almış olmasının davalıyı bağlamadığını, tüm savunmaların ve iddiaların sözleşmeye dayandırıldığını, oysa ki davalı şirket yönünden ortada bir sözleşme olmadığını belirterek öncelikle mahkemenin yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddini, husumet ve zaman aşımı nedeniyle de davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

BİRLEŞEN 12. ATM 2015/884 ESAS SAYIL DAVA DOSYASINDA
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili tarafından, davalı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası tahtında icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından haksız ve mesnetsiz şekilde itiraz edildiğini, takibe dayanak teşkil eden sözleşmede unvanı bulunan … Şti. aleyhine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası tahtında ikame ettikleri ve halihazırda Yargıtay’da bulunan itirazın iptali davasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, davalı borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası tahtında ilamsız icra takibi başlattıklarını, ancak karşı tarafın itirazı üzerine bu davayı açtıklarını, gerek mahkememizdeki davaya dayanak teşkil eden İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasının, gerekse İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…E. sayılı dosyasına dayanak teşkil eden İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasının dayanağını 01.09.2011 kesin vadeli, tarihsiz sözleşmenin oluşturduğunu, davalı borçlu işbu sözleşmeyi imzalarken de, kendini işbu şirketlerin sahibi olarak tanıttığını ve bu şirketler adına hareket ettiğini, Bingöl Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası tahtında delil tespiti yapıldığını, tespit sırasında dava konusu makine ve üretim paletlerinin… Şti’nin Bingöl’deki fabrikasında olduğunun tespit edildiğini belirterek. öncelikle fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Yargıtay aşamasında bulunan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasının çözümlenmesinin beklenmesine, akabinde ise Yargıtay kararı neticesinde davalı borçlu …’ın sorumluluğuna karar verilmesine, bu itibarla huzurdaki davanın kabul edilerek davalı borçlu aleyhine İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve davalı borçlunun kötü niyetli itirazı nedeniyle, takip değerinin % 40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın öncelikle zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının müvekkiline kendisinin hazırlayıp imzalattığı belge sebebi alacak talebinde bulunduğunu, alacak için icra takibinde bulunduklarını, istanbul ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz edildiğini, duran icra takibi için davacının İstanbul…Asliye Tic.Mahkemesinin …E.sayılı dosyasında itirazın iptalini talep ettiklerini, davanın red olunduğunu, Yargıtay aşamasında olduğu ve halen derdest olduğunu, dava konusu sözleşmeyi müvekkilinin tanık sıfatı ile imzaladığını, davanın müvekkili yönünden sıfat yokluğu sebebi ile de red edilmesi gerektiğini, satışa konu makinanın mülkiyetinin ancak fature ile karşı tarafa geçtiğini, ancak burada makinanın sahibinin hala davacı olduğunu, davacının hiç bir fatura ve irsaliye ibraz etmediğini, davacının ceza şikayet dilekçesinde malın her iki şirkete de satıldığını iddia ettiğini, sonraki beyanında malın müvekkili …’a satıldığını ileri sürerek çelişkili ifadelerde bulunduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının müvekkilden tahsil ettiği 50.000,00 TL yi icra takibinden tenzil etmemesi, ayrıca davacının yine sattığını iddia ettiği makinenin çalışmadığı ve davacı tarafından gönderilen teknisyenlerinde makineyi çalıştıramadığı, müvekkilinin iş yerinde bulunan makinenin davacıya iadesini dava dışı alıcı görünen …Şirketi yetkilisi tarafından davacıdan istenmiş ise de davacı makinesini geri almamış bu şekilde bozuk ve çalışmaz makinenin bedelini haksız olarak temin etmeye çalıştığını, dava konusu icra takibine de haklı olarak itiraz edildiğini, davacıya karşı ödenen paranın istirdatı ve makinesini alması için ihtarname keşide edildiğini, netice alınamadığından Bingöl Sulh Hukuk Mahkemesinin… D.İş sayılı dosyasından tevdi mahalli tayini talep edildiğini, dava dışı müvekkil şirkete sattığını iddia ettiği davaya konu iş makinesinin bu müvekkil şirket kayıtlarında bulunup bulunmadığının ticari defter ve kayıtlarında incelenmesini talep ettiklerini belirterek, davanın öncelikle zamanaşımı ve derdestlik itirazı ile reddine, husumet itirazı nedeniyle reddine, haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine, kötü niyetli davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER ve GEREKÇE:
Bingöl SHM’nin …D.İş Esas sayılı dosyası getirtilmiş olmakla incelendi: adı geçen dosyada delil tespiti isteyenin, işbu davanın davacısı …Şti, aleyhine delil tespiti istenilen karşı tarafın, işbu davanın davalıları…Şti, (…) ile …Şti olduğu tespitin konusunun taraflar arasında yapılan sözleşmeye uyarınca mülkiyeti davacı şirkete ait olan 1 adet …marka, 36’lık üst üste kilit taşı basan, full otomatik beton parke makinesiyle, 100 adet üretim paleti toplam 206.000,00 TL bedel mukabilinde davacı şirket tarafından karşı tarafa satıldığını, ve bu ürünlerin karşı tarafa teslim edildiğini belirterek kendileri tarafından gösterilecek adres ve yerlerde müvekkili şirket tarafından karşı tarafa satılan ve yukarıda belirtilen üretilen paletlerin hali hazır durumunun, çalışıp çalışmadığının fotoğraf vs. Yollarla tespiti, sahibinin ve işleteninin kim olduğunun tespiti, nereden ve kimden satın alındığının, bedelinin ödenip ödenmediğinin tespiti amacına ilişkin olduğu ve tespit talebine tarafları … Temsilcileri … ve … İnşaat temsilcileri …ve …Şti kaşe ve imzalı, tarihsiz sözleşmenin eklenmiş olduğu, mahkemesince yapılan keşif sonucunda bilirkişi raporunun yarım sahife olarak ve ekinde fotoğraflarıyla sunulduğu, raporun aleyhine delil tespit istenilen… Şti’ne tebliğ edilemediği, … Şti’ne tebliğ edildiği, …Şti vekilinin bu tespite itiraz ettiği, söz konusu makinelerin müvekkili şirketin envanterinde olmadığı gibi davacı şirketle herhangi bir sözleşmenin de imzalanmadığının belirtilmiş bulunduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, anılan dosyada takip alacaklısının işbu davanın davacısı şirket, takip borçlularının da işbu davanın davalıları olan şirketler olduğu, takip konusu alacağın 01/09/2011 tarihli sözleşmeye istinaden 236.000,00 TL asıl alacak, 33.752,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 269.752,85 TL alacağa ilişkin yapılan takibe davalı borçluların, (… Şti vekilinin 17/07/2012 havale tarihli dilekçesiyle, imzaya ve borca itiraz ettiği, 16/07/2012 dilekçeyle… Şti vekilinin, takibe konu senetteki imzaya ve borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, anılan takip dosyasında takip alacaklısının işbu davanın davacısı şirket, takip borçlusunun … olduğu, takip konusu alacağın 01/09/2011 tarihli sözleşmeye istinaden 236.000,00 TL asıl alacak, 103.380,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 339.380,93 TL alacağa ilişkin yapılan icra takibine davalı … vekilinin itiraz dilekçesi ile, müvekkilinin takip konusu talep gibi bir borcu bulunmadığından bahisle borca, faize ve ferilerin tamamına itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirket yetkilileri tarafından imza itirazı üzerine mahkememizce bozma ilamı öncesinde imza incelemesi yaptırılmış, yaptırılan inceleme sonucunda taraflar arasında akdedildiği ileri sürülen sözleşme altındaki imzaların…İnş’a atfen atılı imzanın şirket yetkilisi …’a ait olmadığı, yine …İnş. Adına atfen atılı imzaların da…’a ait olmadığı belirtildiği görülmüş, mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davacısı tarafından ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. HD Başkanlığının 2014/18002 Esas 2015/14991 Karar sayılı hükmü ile davacı tarafın talebi ile, yapılan delil tespiti sırasında… Şti ortağı olan …’ın tespite konu makine ve 100 adet paletin tespit isteyen şirketten satın alındığını, ancak makinenin hiçbir şekilde çalışmadığını beyan ettiğini, keşif mahallinde davaya konu …marka… otomatik beton makinesi ile 100 adet üretim paletinin mevcut olduğunun tespit edildiği ve fotoğraflanarak rapora eklendiği, keza 02/10/2013 tarihli celsede dinlenen davalı… Şti’nin yetkilisi …’ın beyanında …’ın kardeşi olduğunu, sözleşme yapıldığı tarihte şirket ortağı olup imza yetkisi bulunmadığını, satışa ilişkin bilgisi olmadığını, olayı duyunca…’yı şirket ortaklığından çıkardığını, makinenin bulunduğu fabrikanın kendisine ait olduğunu, Bingöl depremi sırasında alt yapı işleri aldığını belirttiği görülmüş ve bu doğrultuda her ne kadar mal satışına ilişkin sözleşmedeki imzaların davalı şirketlerin yetkililerine ait değil ise de davaya konu makinenin davacı tarafından davalı yana satılıp davalı…Şti’ne ait fabrikaya kurulduğu, bu hususun tüm dosya kapsamından anlaşıldığı, hal böyle iken mahkemece bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğundan bahisle karar bozulmuş ve mahkememizin yukarıdaki esasına dosya kaydedilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler, akdedilen sözleşme,…SHM’nun … D.iş sayılı dosyası, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacı tarafından her iki davalıya davaya konu olan … marka beton parke makinesinin satışının yapıldığı, yine bu makinenin davalılardan … Şti’ne ait fabrikaya kurulduğu, davalılar tarafından icra takip dosyasından sonra 50.000,00 TL’lik ödeme yapıldığının, söz konusu ödemenin davacı tarafça asıl alacaktan düşüm yapıldığını, söz konusu makinenin 236.000,00 TL’ye davalılara satıldığı, 50.000,00 TL’lik ödeme düşüldüğünde 186.000,00 TL’lik davacı alacağının kaldığı, davacı tarafın takipten önce temerrüte düşüldüğüne ilişkin herhangi bir ihtarname bulunmadığından davacının işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı, yapılan 50.000,00 TL’lik ödemenin davacı vekilinin 09/05/2018 tarihli celsedeki beyanı dikkate alındığında asıl alacaktan düşümü sonucu davacı alacağının 186.000,00 TL kaldığı, asıl dosya yönünden 186.000,00 TL asıl alacak yönünden itirazın iptalinin gerektiği, alacak bedelinin faturaya dayalı olması ve likit olması sebebiyle davalılar aleyhine İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan 186.000,00 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 37.200,00 TL icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği görülmüş yine birleşen dosya yönünden ise davalı …’ın her ne kadar söz konusu beton parke makinesi davacı tarafından davalı şirkete satış yapılmış ise de davalı … Şti’nin yetkilisi olmamasına rağmen davacı ile aralarında yapılan sözleşmeyi imzaladığı, yetkilisi olmadığı şirket adına imzalamış olduğu bu sözleşme sebebiyle ilgili şirketin yetkilisi olmaması sebebiyle şahsen de atmış olduğu bir imza sebebiyle sorumlu olduğu, bu itibarla 236.000,00 TL’lik satış bedelinden sorumlu olduğu, asıl dosyadaki davalılar tarafından davacıya söz konusu satış işlemi sebebiyle 50.000,00 TL’lik ödeme yapıldığı, yapılan bu 50.000,00 TL’lik ödemenin davacı tarafça davalılardan olan asıl alacak kaleminden bu davalı hakkında takip başlatılmadan önce mahsup edildiği, dolayısıyla davacının bu davalıdan icra takip tarihi itibariyle 186.000,00 TL miktarında alacaklı olduğu, yine her ne kadar davacı tarafça bu davalı hakkında icra dosyasında işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de takipten önce davalıya usulüne uygun temerrüte düşürmediği anlaşıldığından davacının işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı, tüm bu hususlar dikkate alındığında birleşen dosya yönünden davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın 186.000,00 TL asıl alacak yönünden itirazın iptalinin gerektiği, alacak bedelinin faturaya dayalı olması ve likit olması sebebiyle davalılar aleyhine İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan 186.000,00 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 37.200,00 TL icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği görülmüş ve mahkememizin … Esas… Karar ve 09/05/2018 tarihli karar verilmiştir.

YARGITAY BOZMA İLAMI:
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2019/72 Esas 2019/4144 Karar ve 01/07/2019 tarihli karar ila; davacı vekilinin 24/06/2019 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiğinden feragat nedeniyle karar verilmek üzere mahkememiz kararının bozulmasına karar verildiği görülmüştür.
Bozma ilamı doğrultusunda dosyamız yukarıda yazılı esasa kaydedilmiş, taraflara yeni duruşma günü tebliğ edilmiş olup, yapılan inceleme sonucunda davacı vekilinin dosyanın Temyiz aşamasında olduğu sırada 24/06/2019 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, davadan feragatin 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmış olup, feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiş, yine davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde feragate yetkili olduğu görülmekle; davacının davasından feragati nedeniyle HMK 307. ve 311.maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle HMK 307 ve 311 maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Esas Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.363,80 TL’den mahsubu ile bakiye 2.319,40 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Birleşen Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 5.795,78 TL’den mahsubu ile bakiye 5.751,38 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Esas Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 20.950,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 26.312,86 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı …Şti tarafından yapılan 54,95 TL ile davalı…Şti tarafından yapılan 27,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır