Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/543 E. 2021/18 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/543
KARAR NO:2021/18

DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ: 29/08/2019
KARAR TARİHİ: 14/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin davalı banka ile 26/02/2018 tarihinde 10 adet … otomobil rehini karşılığı 48 eşit taksitli 600.000,- TL tutarlı (Faizler dâhil toplam 805.121,49 TL) kredi kullandığı ve bu kredi için Genel Kredi Sözleşmesi imzaladığını, davacı şirketin 16/05/2019 tarihinde 21. Taksit ile beraber borcun tamamını kapatmak ve kalan taksitleri toplu bir biçimde ödemek amacıyla davalı bankaya bildirimde bulunduğunu, davalı bankanın kendilerinden kalan bakiye borç haricinde erken ödeme cezası adı altında emsal bankalara oranla fahiş bir rakam talep ettiğini, davacının bu parayı ödemek zorunda kaldığını, tahsil edilen bedelin dayanağının anlaşılamadığını, taraflar arasında akdedilen sözleşmede erken kapama cezasının oranının belirlenmediğini, taraflarca kararlaştırılmadığını belirterek, davanın kabulü, HMK madde 107 ye göre davanın açıldığı tarihte kesin olarak belirlenemediğinden değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere, davalı banka tarafından fahiş olarak fazladan tahsil edilen erken ödeme tutarının, haksız olarak tahsil edildiği 16/05/2019 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tarafların tacir olduğu ve uyuşmazlık konusunun ticari iş olduğunun açık olduğu, davacı tacirin ticaretine ait tüm faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği, akdettiği sözleşme şartları ile bağlı olduğu, aşırı ücret veya ceza kararlaştırılmış olduğu iddiası ile ücret veya sözleşme cezasının indirilmesinin mahkemeden talep edemeyeceğini, … tarafından çıkarılan 16/10/2006 tarihli 2006/1 sayılı “Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredili işlemlerde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ” hükümleri uyarınca kredili işlemlerde sağlanacak menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelik ve sınırlarının bankalarca serbestçe belirlenebileceğinin düzenlendiğini, davacının da kendisinden talep edilen komisyon tutarını ödemeyi kabul ettiğini, davacının kullandığı kredi miktarı da dikkate alındığında basiretli bir tüccar gibi hareket etme yükümlülüğünün olduğu, kabul etmiş olduğunu, ödemenin haksız olduğunu iddia edemeyeceğini, davalı bankanın TBK 21 ve devam hükümleri uyarınca yükümlülüklerini yerine getirdiğini, akdedilen sözleşmede açıkça “Müşteri mutabık kalınan ya da bankanın ücret komisyon listesinde yer alan erken ödeme/kapama ücret, komisyon ve sair ferileri derhâl ve tamamen bankaya ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” hükmünün bulunduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, erken kapama komisyonundan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi ve diğer delliler dosyaya celp olunmuştur.
Dosya bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi olunmuş, 20/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde davacı firmaya 10/08/2017 tarihinde 600.000,-TL tutarlı 48 ay vadeli aylık %1,21 (yıllık %14,52) vadeli araç kredisi kullandırıldığını, davalının 16/05/2019 tarihindeki 21. taksit ödemesi ile birlikte tüm kredinin erken kapatıldığını, dosyaya ekli 20/05/2019 tarihli kredi kapatma dekontu incelendiğinde 21. Taksitten sonra kalan anapara tutarının 281.027,90 TL olduğu, erken kapama bedeli olarak 68.070,44 TL ve BSMV hesaplandığını ancak 36.500 TL iskonto yapıldıktan sonra 34.973,94 TL komisyon tahsil edildiğini, bu durumda BSMV hariç %8,29 oranında erken kapama komisyonu ve bu komisyon için %5 BSMV tahsil edilmiş olduğunu, bankalardan emsal teşkil etmek üzere talep edilen bilgi yazılarına göre; … Bankası’nın belirli bir oran belirtmediği, …’ın erken komisyon olarak uygulanan oranın %5 olduğu, … ‘nin oran belirtmediği, …’nın gelen cevabında %4 ulaşıldığı ancak kalan vadelere göre farklılık gösterdiği, …’ın yazı cevabında sözleşmede kalan vade sayısı 36 aydan fazla ise %2, az ize %1, Kobilerde %4 maksimum %8, Ticari Kredilerde %2 tarım kredilerinde %4 erken kapama komisyonu aldığı belirtildiği, erken kapama komisyonu alınmasının tüm bankalar tarafından talep edilen akdedilen sözleşmeye dayalı ve genel kabul görmüş bir uygulama olduğunu, bu komisyon oranının bankaların kredi kullandırıldığı tarihteki kaynak maliyetleri ile kapama tarihindeki kaynak maliyetleri arasındaki zarar kadar olduğu ve bankadan bankaya büyük değişiklikler gösterdiğini, davalı banka tarafından öncelikle %17,86 komisyon hesaplandığı, ancak hesaplanan komisyondan 36.500 TL indirim yapmak suretiyle komisyon oranının %8,29 olarak tahsil edildiğini, tahsil edilen oranın emsal bankalara göre yüksek bir oran olduğunu, mahkeme tarafından davalı bankanın uygulamasının tüm bankaların ifade ettiği üzere maliyet farkından kaynaklandığının kabulü halinde davacıya iade komisyon iadesi yapılmayacağını, Mahkeme tarafından davalı bankanın tahsil ettiği komisyonun genel ortalamanın üzerinde olduğunun kabulü halinde Tablo 3 deki hesaplamalardan birinin takdir edilebileceği bildirilmiştir.
Mahkememizin 15/10/2020 tarihli duruşmasında bilirkişi raporunda davalı bankanın erken kapama komisyonunun kalan anapara üzerinden mi hesaplandığı yoksa işlemiş faiz ve BSMV’nin ilave edilerek oranın bulunduğu anlaşılamadığından; bu husus açıklığa kavuşturularak kalan ana para, taksit tarihi ve erken kapatma tarihlerinin kalem kalem belirtilerek %8,29 oranına nasıl ulaşıldığının açıklanmasının istenilmesi, bankanın erken kapama ile ilgili herhangi bir indirim yapıp – yapılmadığının belirtilmesi ve emsal banka komisyon hesabı da bu hususta açıklanarak ek rapor tanzim edilmesinin istenilmesi için dosyanın bilirkişiye ek rapor için tevdiine karar verilmiştir.
Taraf itirazları ve 15/10/2020 tarihli duruşmadaki eksikliklerin giderilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmış, aynı bilirkişi tarafından tevdi edilen 01/12/2020 tarihli ek raporda özetle; cari hesap hareketlerinden kredi kapatma için vadesi gelmiş 21. Taksit dışında kalan diğer taksitler için 416.001,84 TL ödendiği, dekont dökümü ile 381.027,90 TL anapara olduğu, 68.070,44 TL kar/komisyon tahakkuk ve 3.403,44 TL BSMV olduğunu ve bu tutardan 36.500,- TL indirim yaptığını, yani bankanın komisyon oranında değişiklik yapılmasına karşılık BSMV tutarında değişiklik yapmayarak fazladan BSMV tahsil edildiğini, emsal olarak bankalardan gelen yazı cevapları doğrultusunda komisyon oranı hesaplamasının ortalamasının %4,75 olduğu, davalı bankanın komisyon oranı %8,29 olarak uyguladığı, mahkeme alınan komisyon oranının yüksek olduğu ve iade yapılması kanaatinde ise; diğer bankaların uyguladığını ifade ettiği komisyonların ortalaması alınmak suretiyle bulunan %4,75 oranı ile hesaplanan komisyon oranının esas alınması halinde; davalı bankanın tahsil ettiği komisyon + BSMV tutarından 15.970,17 TL İade yapması gerektiği, ortalamanın dışında birinin esas alınması halinde tablo 3’de hesaplamanın yapıldığına ilişkin seçenekli olarak hazırlandığı belirtilmiştir. Bilirkişi raporu ve ek raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava 10/08/2017 tarihli 600.000,-TL tutarlı 48 ay vadeli aylık %1,21 (yıllık %14,52) vadeli araç kredisinin 16/05/2019 tarihindeki 21. taksit ödemesi ile birlikte tüm kredinin vadesinden önce kapatıldığı davalı bankanın erken kapama komisyonu olarak kestiği tutar alacağının tahsili istemine ilişkindir.
TTK’nun 20. maddesi uyarınca tacir olan bankanın verdiği hizmet karşılığında ücret talep etmesinin mümkündür. Bankacılık Kanunu’nun 144. maddesi çerçevesinde kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının serbestçe belirleneceği; sözleşmenin 4.6 maddesinde ve 15. Maddelerinde kredinin erken ödemesi halinde uygulanacak hükümler düzenlenmiştir. Ancak sözleşmede erken kapatma komisyonu olarak alınacak yazılı bir oran bulunmamaktadır. Ticari kredilerde erken kapama komisyonu oranı, taraflar arasındaki sözleşmede açıkça bir oran ve miktar varsa ona göre, eğer sözleşme maddesinde kredinin vadesinden önce kapatılması halinde bankanın erken kapatma ücreti talep edebileceği düzenlenmekle birlikte, bankanın hangi oranda erken kapatma ücreti alabileceği taraflar arasında belirlenmemiş ise diğer bankaların genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde uyguladıkları ücret sorulmak, bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle davalı bankanın uyguladığı erken kapatma ücreti oranının fahiş olup olmadığı belirlenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda mahkememizce bankacılık konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmış; erken kapama komisyonu ile ilgili olarak 2019 yılı için davalı banka tarafından belirlenmiş erken kapama komisyonunun % 8,29 olduğu, mahkememizce bankacı bilirkişi kök ve ek raporunda bu oranın hesaplandığı, ayrıca davalı dışındaki bankaların uyguladığı oranlara ilişkin müzekkereler yazılarak gelen yazı cevapları doğrultusunda bankaların uyguladığı erken kapama komisyon oranların ortalamasının %4,75 olduğu, davalı bankanın ise 381.027,90 TL anaparadan, 68.070,44 TL kar/komisyon tahakkuk ve 3.403,44 TL BSMV olan tutardan 36.500,- TL indirim yaptığını, bu oranın da % 8.29’a tekabül ettiği, esasen anapara üzerinden sektör ortalaması olan % 4,75 gözönünde bulundurularak yapılan hesaplama neticesi davalı banka tarafından talep edilebilecek erken kapama komisyonunun 15.970,17 TL olduğu yönünde değerlendirme yapılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu’nun erken ifayı düzenleyen 96. maddesi; “Sözleşmenin hükümlerinden veya özelliğinden ya da durumun gereğinden tarafların aksini kasdettikleri anlaşılmadıkça borçlu, edimini sürenin sona ermesinden önce ifa edebilir. Ancak, kanun veya sözleşme ya da adet gereği olmadıkça borçlu, erken ifada bulunması sebebiyle indirim yapamaz” hükmünü havidir.
09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan ve 2014/6 sayılı Tebliğ ile güncellenen 2006/1 sayılı Tebliğin 3. maddesinde, bankalarca mevduata uygulanacak sabit veya değişken faiz oranlarının serbestçe belirleneceği, 4. maddesinde ise reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının, serbestçe belirleneceği kabul edilmiştir. Yine aynı Tebliğin 6/2. maddesine göre; bankalar, … Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar. Bu durumda, ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken öncelikle, kredi sözleşmesiyle belirlenen bir oran olup olmadığı araştırılmalı, olması halinde bu oran üzerinden masraf tahsil edilebileceği kabul edilmeli; sözleşmeyle bir oran belirlenmediğinin tespiti halinde ise bankanın masraflara ilişkin olarak belirlediği ve ilan ettiği oranlar varsa yine bu oran aşılmamak kaydıyla, diğer bankaların uygulamaları üzerinden belirlenecek oran üzerinden masraf tahsil edilebileceği kabul edilmeli, davalı banka tarafından yapılan kesinti miktarının uygun olup olmadığı veya ne miktarda olduğu, dürüstlük kuralına aykırı olup olmadığı davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekmektedir (Yargıtay 11.HD’nin 26/06/2018 tarih, 2016/11653 E. 2018/4811 K. ve 2017/276 E. 2018/5662 K. sayılı ilamları).
Somut olayda davalı banka TBK’nın 96.maddesi uyarınca erken kapamayı kabul etmek zorunda değil ise de erken kapamayı kabul ederek komisyon almıştır. Taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde kararlaştırılmış erken kapamaya ilişkin yazılı bir oran bulunmadığından diğer bankalardan emsal erken kapama komisyonu olarak belirlenen oranlar dikkate alınarak yapılan bilirkişi incelemesi ile davacının dürüstlük kuralına ve emsallere göre alabileceği erken kapama komisyonu oranı belirlenmiş, davalı bankaca alınan komisyonun fahiş olduğu kanaatine varılarak davalının haksız olarak yaptığı kesinti miktarı bulunmuştur. Belirtilen bu nedenlerle davacının davasının kabulü ile erken kapama komisyonu olarak tahsil edilen 15.970,17-TL’nin ödeme dekontuna göre 20/05/2019 tarihinde ödeme yapıldığı anlaşılmakla, bu tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile; erken kapama komisyonu olarak tahsil edilen 15.970,17-TL’nin 20/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.090,92 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL peşin harç ile 264,20 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 308,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 782,32 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
(3)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(4)Davacı tarafından yapılan; 44,40 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 44,40 TL başvuru harcı, 264,20 TL ıslah harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 135,30 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.494,70 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
(5) 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/01/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır